Cinsel Taciz Suçu ve Cezası (TCK 105. Madde)

Cinsel Taciz Suçu ve Cezası (TCK 105. Madde)

cinsel taciz sucu ve cezasi

Cinsel taciz suçu, cinsel arzu ve isteklerini tatmin etmek üzere bir kimsenin başka bir kimseyi bedensel herhangi bir temasta bulunmadan rahatsız etmesidir. 765 sayılı TCK’da mağdurun bedenine herhangi bir temas olması gerekirken 5237 sayılı TCK’da bu şart kaldırılmıştır. Yine yapılan değişiklik kapsamında mağdur artık herkes olabilir. Halk arasında “laf atma”, “arkadan cinsel sözler söyleme”, “sözlü taciz” olarak bilinir. Özellikle belirtelim ki; cinsel amaçla işlenen bir fiilin cinsel taciz suçunu oluşturması için failin, mağdurun bedenine sürtünme, dokunma, okşama veya başkaca herhangi bir surette temas etmemesi gerekir. Mağdurun bedenine fiziksel temasta bulunulduğu anda cinsel saldırı suçu oluşacaktır. Cinsel taciz suçu serbest hareketli bir suçtur. İnstagram, Twitter, facebook, telefon, mesaj, whatsapp gibi platformlar üzerinden veya internet yoluyla başka bir yöntem kullanılarak da işlenebilir. Türk Ceza Kanununda cinsel suçlar TCK 102. Madde ile 105. Madde arasında düzenlenmiştir. Bu düzenlemeler;

  • Cinsel Saldırı Suçu: 18 yaşından büyük veya 15-18 yaş aralığında mağdurlara yönelik (hile, cebir, tehdit veya iradeyi etkileyen başkaca bir neden olmaksızın) bedensel temasta bulunmak suretiyle cinsel amaçla işlenen fiilleri cezalandırmaktadır (TCK 102. madde)
  • Cinsel İstismar Suçu: Kural olarak 15 yaşını tamamlamamış çocuklara karşı bedensel temasta bulunmak suretiyle cinsel amaçla işlenen fiilleri cezalandırmaktadır. 15-18 yaş grubunda olan çocuklara karşı hile, cebir, tehdit veya iradeyi etkileyen bir nedenle çocuğun bedeni üzerinde icra edilen fiiller de cinsel istismar suçu olarak nitelenir. (TCK 103. madde)
  • Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu: 15-18 yaş grubunda yer alan çocuklarla, çocuğun kendi rızasıyla cinsel ilişkiye girilmesi halinde reşit olmayanla cinsel ilişki suçu oluşur. (TCK 104. madde)
  • Cinsel Taciz Suçu: Mağdurun yaşına bakılmaksızın, fail ile mağdur arasında bedensel temas olmadan cinsel davranışlarla işlenen fiilleri cezalandırmaktadır (TCK 105. madde)

TCK’nın 105. maddesiyle cinsel taciz suçu düzenlenmiştir. Türk Ceza Kanunu cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar kapsamına giren cinsel taciz suçu 105. maddede düzenlenmiştir. Cinsel taciz kişinin vücut bütünlüğüne dokunulmaksızın mağdurun rızası dışı cinsel amaçlı hareketleri kapsamaktadır. 105. maddenin birinci fıkrasında suçun basit hali düzenlenmişken ikinci fıkrasında nitelikli halleri sayılmıştır.

cinsel taciz sucu nedir
cinsel taciz sucu nedir

Cinsel Taciz Suçu Nedir?

Cinsel taciz suçu, cinsel arzu ve isteklerini tatmin etmek üzere bir kimsenin başka bir kimseyi bedensel herhangi bir temasta bulunmadan rahatsız etmesidir. Halk arasında “laf atma”, “arkadan cinsel sözler söyleme”, “sözlü taciz” olarak bilinir. Özellikle belirtelim ki; cinsel amaçla işlenen bir fiilin cinsel taciz suçunu oluşturması için failin, mağdurun bedenine sürtünme, dokunma, okşama veya başkaca herhangi bir surette temas etmemesi gerekir. Cinsel taciz suçu, bir kimsenin diğer bir kimseyi cinsel amaçlarla sözlü, yazılı vs. araçlarla rahatsız etmesidir. Cinsel taciz suçundan bahsedilebilmesi için ilgili kişiye cinsel amaçlarla fiziki bir temasın olmaması gerekir. Fiziki temasın bulunması halinde cinsel taciz suçundan değil; cinsel saldırı, cinsel istismar veya reşit olmayanla cinsel ilişkiye girme suçundan bahsedilebilecektir. Örneğin, bir kimsenin sosyal medya üzerinden bir başka kimseye öpücük göndermesi cinsel taciz suçunu oluşturur.

Cinsel taciz suçu örnek ceza: A aynı işyeri de çalıştığı K’ye karşı farklı tarihlerde toplam dört kez cinsel tacizde bulunmuş, K bu yüzden işten ayrılmak zorunda kalmıştır alt sınırdan uzaklaşmadan hapis cezasını tercih ederek ve m.62 indirimi uygulayıp A hakkında hüküm kurunuz…

  • TCK 105/1……3 ay hapis
  • TCK 105/2..1/2……4 ay 15 gün hapis
  • TCK 105/2-son 1 yıldan az olamaz…. yıl hapis
  • TCK 43. madde uyarınca 1/4 artırım (burada iş bırakma teselsül etmediğinden 4 ay 15 günün 1/4 ü alınarak) 1 yıl 1 ay 3 gün hapis TCK 62. madde 10 ay 27 gün hapis

TCK madde 105:

(1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(2) Suçun;

a) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,

b) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,

c) Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,

d) Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,

e) Teşhir suretiyle,

İşlenmesi hâlinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.

cinsel taciz sucu davasi
cinsel taciz sucu davasi

Cinsel Taciz Suçunun Şartları Nelerdir?

TCK madden 105’te düzenlenen cinsel taciz suçunun oluşabilmesi için kişinin dokunulmazlığını ihlal etmeden, cinsel amaç taşıyan, mağduru rahatsız eden ve rızasının dışında bir eylem olmalıdır. Eğer fail işlediği suçta mağdura karşı bir teması var ise bu fiil zaten cinsel taciz suçuna değil TCK’nin 102. maddesindeki cinsel saldırı suçuna dahil olacaktır. Cinsel taciz; bir kimsenin cinsel olarak vücut bütünlüğü ihlal edilmek- sizin, yani mağdurun vücuduna dokunulmaksızın, cinsel amaçlı söz söylenmesi, hareket yapılması veya cinsel içerik taşıyan hal, hareket ve davranışlarla rahatsız edilmesidir. Madde metnine göre cinsel taciz suçlarını;

  • Basit cinsel taciz suçları
  • Nitelikli cinsel taciz suçları
  • Neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış cinsel taciz suçları olarak 3 gruba ayrılabilir.

TCK madde 105’te düzenlenen cinsel taciz suçunun hukuki konusu mağdurun vücut dokunulmazlığına karşı olmayan cinsel bütünlüğünün ihlalidir. Cinsel taciz suçu , kişinin rızası olmaksızın, kendisine karşı, bir başkası tarafından cinsel davranışta bulunulmasıdır. Bu davranışlar, cinsel saik içeren fakat, Yargıtay kararları uyarınca, ‘ bedensel temas’ içermeyen davranışlardır. İlgili suç ‘çocuğa’ ve ‘yetişkine’ olmak üzere TCK sistematiğinde ikili bir ayrıma dayalı olarak düzenlenmiştir.

Cinsel Taciz Suçunda Soruşturma Aşamasında Dikkat Edilmesi Gerekilen Hususlar

TCK m. 105’te bulunan ‘Ahlak temizliğine aykırılık’ kavramı için kanunda bir açıklık bulunmamaktadır. Türk Dil Kurumu’na göre ahlak, bir toplum içindeki kişilerin uymak zorunda olduğu davranışlardır. Suçun maddi unsuru bir kimseyi cinsel amaçlı taciz etmektir. Manevi unsuru ise kasttır, failin cinsel amaçla hareket etmesidir. Cinsel arzularını tatmin etmek amacıyla hareket etmesi bu suç için yeterlidir. Tatmin olmaması bu suçun oluşmasına engel olmayacaktır.

Eylemin cinsel amaçla işlenip işlenmediği ya da hangi eylemlerin cinsel amaçlı olduğunu her somut olay ışığında değerlendirmek gerekir. Bu değerlendirme işini hakim ve savcılar yapacaktır. Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlüğünde taciz, “tedirgin etme, rahatsız etme veya sıkıntı verme” şeklinde tanımlanmıştır. Mağdurla hiçbir surette fiziki temasta bulunmaksızın, onu cinsel amaçlarla söz, yazı, resim vs, vasıtasıyla rahatsız edilmesi şeklindeki eylemlere ilişkin soruşturmalar kapsamında;

  • Mağdur beyanının ayrıntısıyla alınarak eylemin gerçekleşme biçiminin net olarak tespiti,
  • Eylem fiziki davranışlarla gerçekleşmişse, şüphelinin hareketlerini görüntüleyen kamera kaydı olup olmadığının araştırılması, kayıt bulunması halinde şikâyete konu hareketleri içerir görüntülerin açıkça tanımlanır biçimde tutanağa bağlanması,
  • Eylem kitle iletişim araçları vasıtasıyla gerçekleşmişse mağdurdan rızasıyla alınacak cep telefonu, bilgisayar vb. cihaz üzerinde inceleme yapılarak rapor tanzim edilmesinin sağlanması, gereği halinde ve toplanan delillere göre kuvvetli şüphe varsa şüphelinin cep telefonu, bilgisayar vb. cihazlarına da el konularak inceleme yapılması,
  • Savunması alınan şüpheliye “eylemi gerçekleştirip gerçekleştirmediği, gerçekleştirmiş ise kastı, mağdurun eylem öncesi kendi- sine yönelik davranışları, söylediği sözler, mağdurla arasında akrabalık, iş ilişkisi vs. bulunup bulunmadığı” hususlarının ayrıntısıyla sorulması,
  • Mağdur ile şüpheli arasında akrabalık, iş, eğitim, vesayet vb. ilişkisi olup olmadığının ilgili resmi belgeler temin edilmek suretiyle tespiti,
  • Gereği halinde mağdura teşhis yaptırılması,
  • Soruşturmaya konu taciz eylemi sebebiyle mağdurun işini bırakmak, okulundan ya da ailesinden ayrılmak zorunda kalıp kalmadığının netleştirilmesi,
  • Suçun işlenme biçimine göre mağdurun veya şüphelinin olay tarihli iletişiminin tespiti yoluna gidilmesi,
  • Şüphelinin eylemine tanık olan kişiler varsa beyanlarına başvurulması gerekir.

Cinsel Taciz Suçu Örnekleri

TCK’de düzenlenen her suçun maddi ve manevi unsurları vardır. Suçun maddi unsurları fail, fiil, mağdur ve suçun hukuki konusundan oluşur. Suçun manevi unsurunda suçun kasten veya taksirle işlendiği ile ilgileniriz. Failin kendisini savunma hakkı vardır. Cinsel taciz suçunda müdafiinin dosya inceleme yetkisi kısıtlanamaz. Çünkü dosya inceleme yetkisinin kısıtlanması kanunda numerus clauses yani sınırlı sayıda belirtilmiştir.

Eğer kısıtlanma durumu olursa savunma hakkı ihlal edilmiş olur. TCK uyarınca açılan dosyalarda 2014’den 2021’e doğru düzenli bir artış görülmektedir. Verilen mahkumiyet kararlarında da aynı şekilde bir artış bulunmaktadır. Verilen beraat ve hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararları durağan bir şekilde seyretmektedir. Eğer kısıtlanma durumu olursa savunma hakkı ihlal edilmiş olur. TCK uyarınca açılan dosyalarda 2014’den 2021’e doğru düzenli bir artış görülmektedir. Verilen mahkumiyet kararlarında da aynı şekilde bir artış bulunmaktadır. Verilen beraat ve hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararları durağan bir şekilde seyretmektedir.  Yargıtay kararlarından cinsel taciz suçuna örnek vermek gerekirse;

  • Telefon numarası vermeye çalışarak birlikte yemek yemeyi teklif etmek
  • Yolda yürürken ıslık çalmak, eliyle gel işareti yapmak ve takip etmek
  • Cinsel organ göstermek
  • Cinsel ilişkiye girmek istediğini telefonla, mesajla veya doğrudan söylemek
  • “Seni öpebilir miyim?” demek
  • Cinsel istekle “öpücük atma”
  • “Haydi, birlikte kaçalım” demek
  • Arkadaş olmak istediğini söylemek
  • “Hepsi senin mi?” şeklinde laf atmak
  • “Genç ve güzelmişsin, önün arkan şişmiş” şeklinde laf atmak
  • Mağdura yönelik “sevişelim mi”, “sevişmek ister misin” şeklinde sözler söylemek,
  • Telefonla arayarak karşı tarafın sesini dinlemek ve ayrıca öpücük atmak
  • “Merhaba, tanışabilir miyiz?” şeklinde mesaj atmak

şeklindeki davranışlar cinsel taciz suçunu oluşturabilmektedir ve bu örnekleri çoğaltmak mümkündür.

Cinsen Taciz Suçunun Unsurları

TCK madden 105’te düzenlenen cinsel taciz suçunun oluşabilmesi için kişinin dokunulmazlığını ihlal etmeden, cinsel amaç taşıyan, mağduru rahatsız eden ve rızasının dışında bir eylem olmalıdır. Eğer fail işlediği suçta mağdura karşı bir teması var ise bu fiil zaten cinsel taciz suçuna değil TCK’nin 102. maddesindeki cinsel saldırı suçuna dahil olacaktır. Cinsel taciz suçunun taksirle işlenebileceği kanunda düzenlenmediği için yalnızca kastla işlenebilir. Özel kast aranmakta olup, öğretide bazı yazarlar genel kastın da yeterli olduğunu düşünmektedir. Ancak örneğin topluma açık bir alanda, failin mağdura uzun uzun bakması cinsel taciz suçuna vücut vermeyecektir.

TCK madde 105’te düzenlenen cinsel taciz suçunun hukuki konusu mağdurun vücut dokunulmazlığına karşı olmayan cinsel bütünlüğünün ihlalidir. Cinsel taciz; bir kimsenin cinsel olarak vücut bütünlüğü ihlal edilmek- sizin, yani mağdurun vücuduna dokunulmaksızın, cinsel amaçlı söz söylenmesi, hareket yapılması veya cinsel içerik taşıyan hal, hareket ve davranışlarla rahatsız edilmesidir. Madde metnine göre cinsel taciz suçlarını 3 gruba ayırabiliriz:

  • Basit cinsel taciz suçları
  • Nitelikli cinsel taciz suçları
  • Neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış cinsel taciz suçları
  • Suçun Faili

Bu suçun faili herkes olabilir. YTCK ile 765 sayılı TCK’dan farklı olarak, bu suçun failinin erkek yanında kadınların da olabileceği kabul olunmuştur. Bu suç, aynı cinsler arasında olduğu gibi, aynı cinsler arasında da işlenebilir. Bir kadın da bu suçu bir erkeğe veya kadına karşı işleyebilecektir. Failin yaşının genel hükümler dışında bir özelliği bulunmamaktadır. Suçun faili 50 yaşında da olsa, 16 yaşında da olsa TCK’nın 105. maddesin- de düzenlenen bu suçun faili olabilecektir. Maddenin 2. fıkrasına göre suçun belli kimseler tarafından işlenmesi, cezanın artırılmasını gerektiren nitelikli hal olarak kabul edilmiştir.

Her suçun bir faili vardır ancak TCK’de düzenlenen suçlarda fail gerçek kişidir. Özel faillik durumu olmadığı için fail herkes olabilir. Fiil herkes tarafından işlenebileceğinden cinsiyetin bir önemi yoktur. Uygulamada sıklıkla erkekler fail olsa da kadınların da fail olduğu durumlar vardır. Örneğin bir kadının, ‘’Yaş kaç, buluşsak mı? Mesaj at, canım.’’ şeklinde taciz içerikli mesaj atması cinsel taciz suçunu oluşturur. Aynı zamanda fail eylemini bilerek ve isteyerek cinsel amaçla işlemelidir.

  • Suçun Mağduru

Bu suçun mağduru da herkes olabilir. Madde metnindeki “bir kimseyi” ibaresinden anlaşılan da budur. Mağdur farklı cinsten olabileceği gibi, aynı cinsten de olabilir. Evli veya bekâr olmasının bir önemi yoktur. Bu suçun mağdurunun çocuk olması da mümkündür. Mağdurun 18 yaşın- dan küçük olması, 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle daha fazla ceza verilmesini gerektiren nitelikli hal olarak öngörülmüştür. Bu suçun maddenin 2. fıkrasında belirtilen kimselere karşı işlenmesi aynı fıkrayla ağırlaştırıcı neden olarak kabul olunmuştur. Mağdur 18 yaşından küçükse CMK’nın 234/2. maddesi uyarınca kendisine vekil atanmalıdır.

Cinsel taciz eylemi için mağdurun rahatsız olması, cinsel özgürlüğünün ihlal edilmesi gerekmektedir. Eylemin suç olarak kabul edilmesi için bir de mağdurun rızası olmaması gerekir. Rızanın varlığı her somut olay ışığında ayrı ayrı değerlendirilecektir. Davranışlar mağdurun vücuduna temas şeklinde ani işlenebileceği gibi devamlı nitelikte de olabilir. Mağdura karşı söz, davranış ya da yazı bu suçun oluşması için yeterlidir.

  • Suçun Fiili

Cinsel taciz suçunun oluşabilmesi için mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmeyen fakat cinsel bütünlüğüne zarar veren; söz, hareket ve davranışlardır. Bu söz hareket veya davranışların cinsel amaç taşıması gereklidir. Hangi olayın taciz hangi olayın taciz olmadığını anlamak bazen zor olabiliyor, her somut olayda ayrı ayrı değerlendirmek daha doğru olacaktır. Mağdura herhangi bir cinsel amaçlı fiziksel temas olması halinde TCK’nin 102. maddesindeki cinsel saldırı suçu oluşacaktır.

TCK’nın 105. maddesine göre cinsel taciz suçunun hareket unsuru “cinsel amaçlı olarak taciz etmektir”, aynı maddenin gerekçesinde de cinsel taciz, cinsel yönden ahlak temizliğine aykırı olarak mağdurun rahatsız edilmesinden ibarettir biçiminde gösterilmiştir. Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlüğünde taciz, “tedirgin etme, rahatsız etme veya sıkıntı verme” şeklinde tanımlanmıştır.

Cinsel taciz kavramının, doktrinde değişik şekillerde tanımlandığı görülmektedir. Bazı Yazarlar cinsel tacizi, vücut dokunulmazlığının ihlali niteliğini taşıma- yan ve mağdurda rahatsızlık yaratan her türlü cinsel davranış olarak tanımlarken” bazı yazarlar da cinsel tacizi, birey veya bireylerin cinselliklerine yönelen sözlü veya yazılı, vücuda temas içermeyen rahatsız edici nitelikte cinsel amaçlı her türlü hareket olarak tanımlamaktadır. Cinsel taciz teşkil eden eylemler sözle, yazıyla veya davranışla işlenebilir. Burada söz, yazı ve davranışın cinsel amaçlı olarak yapılmış olması aranır. Cinsel amaçlı olmayan, karşı tarafın rencide etmek için yapılan örneğin, futbol maçlarında karşı takım taraftarını rencide etmek için yapılan el kol hareketleri veya sözler, cinsel taciz suçunu değil, hakaret suçunu oluşturacaktır.

Hangi eylemlerin cinsel taciz niteliğinde olduğu, hangi eylemlerinde olmadığını somut olaya göre hâkim belirleyecektir. Yargıtay’ a göre “eylemin cinsel amaçla işlenip işlenmediği ya da hangi fi- ilin cinsel taciz suçunu oluşturacağı belirlenirken sosyal hayatın gerekleri, tarafların konumları ile aralarındaki ilişki gözetilmeli, bu kapsamda ahlaki kurallara uygun evlenme teklifi, tanışma isteği veya beğeni ifadelerinin cinsel taciz suçunu oluşturmayacağı kabul edilmelidir. Bununla birlikte evlenme veya arkadaşlık isteğinin iç çamaşırı hediye etme veya cinselliğe yönelen sözlerle gerçekleştirilmesi örneklerinde olduğu gibi kaba ve rahatsız edici bir üs- lupla yapılması, teklifin reddedilmesine karşın eylemin mağduru rahatsız edecek şekilde sürdürülmesi yahut mağdurun Medeni Kanun hükümlerine göre evlenme imkanı bulunmayan bir çocuk veya taraflardan birinin evli olması örneklerinde olduğu gibi evlilik veya arkadaşlık ilişkisinin önünde kanuni veya ahlaki engellerin bulunması durumlarında cinsel taciz suçunun oluşacağında hiç bir şüphe bulunmamaktadır.”

  • Suçun Manevi Unsuru

Suçun manevi unsurunda suçun kast veya taksirle işlendiğiyle ilgilenmekteyiz. Türk Ceza Kanununda taksirle işlenen suçlar bellidir.  Söz konusu suçun taksirle işlenme imkanı yoktur. Sadece kastla işlenir. Failin ayrıca cinsel amaçla hareket etmiş olması aranır.” Tacizde bulunan failin eylemini, cinsel amaçlı olarak gerçekleştirmediğinde cinsel taciz suçu oluşmayacaktır. Örneğin, bir kimse tuvaletini yapmak için cadde kenarında cinsel organını çıkarmışsa, eylemde cinsel amaç olmadığı için bunu gören kimselere karşı TCK’nın 123. maddesindeki kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçu oluşabilir ise de, cinsel taciz suçu oluşmayacaktır. Ayrıca fail mağdura karşı hakaret kastıyla hareket etmişse bu suç değil, TCK’nın 125 ve devamı maddelerince düzenlenen sövme suçu gündeme gelecektir.

Şayet taciz oluşturan davranış cinsel amaçlı değil de, sadece birilerini rahatsız etmek amacıyla mağdurun rahat ve huzurunu bozmak saikiyle yapılmışsa cinsel taciz suçu değil, TCK’nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükûnunu bozma suçunu oluşturur.” Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanunun metninde yazılı bulunan telefon etme gürültü yapma ya da aynı maksatla hukuka aykırı bir davranışta bulunulması eylemlerinin bir kez yapılmasının yeterli olmadığı, eylemlerin ısrarla tekrarlanması, süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir.

Hâkim davranışın cinsel amaçlı olup olmadığını somut olayın özelliğine göre takdir edecektir. Eylemin cinsel amaçla işlenip işlenmediği ya da hangi fiilin cinsel taciz suçunu oluşturacağı belirlenirken sosyal hayatın gerekleri, tarafların konumları ile aralarındaki ilişki gözetilmeli, bu kapsamda ahlaki kurallara uygun evlenme teklifi, tanışma isteği veya beğeni ifadelerinin cinsel taciz suçunu oluşturmayacağı kabul edilmelidir. Yargıtay failin mağdur istemediği halde ısrarla arkadaşlık teklif etmesi,” evli olduğunu bildiği katılanı telefonda birden fazla arayıp, konuşmanın birinde de “müsait misin, ben sizin hayranlarınızdan biriyim” demesi, eylemlerinin cinsel taciz suçunu oluşturduğunu kabul etmiştir.

cinsel taciz sucu cezasi
cinsel taciz sucu cezasi

Cinsel Taciz Suçunun Cezası Nedir?

TCK madde 105’te cinsel taciz suçu düzenlenmiştir. Cinsel taciz suçunun cezası;

  • Cinsel taciz suçu işlendiği takdirde üç aydan iki yıla kadar hapis cezası veya adli para cezasına hükmolunur.
  • Eğer bu fiilin mağduru çocuksa altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
  • TCK 105. maddenin ikinci fıkrasında suçun nitelikli halleri sayılmış ve bu hallerde cezanın yarı oranında arttırılacağı belirtilmiştir.
  • Yine aynı fıkrada taciz suçu sebebiyle mağdur işi bırakmak, okulunu bırakmak ve ailesinden ayrılmak zorunda kalmışsa verilecek hapis cezasının bir yıldan az olmamasına karar verilmiştir.

Cinsel özgürlük, üzerinde tasarruf edilebilecek bir haktır. Mağdurun geçerli olan rızası hukuka aykırılığı ortadan kaldırır. Rıza bizzat mağdur tarafından verilmelidir. Mağdur rızayı verirken ehil olmalıdır yani akıl hastalığı ya da yaş küçüklüğü durumlarında geçerli bir rızadan bahsedemeyiz. Rızanın varlığı somut olayın özelliklerine göre belirlenecektir. Rıza mağdurun ikrarı ile verilebileceği gibi toplanan delillerle zımmi rıza olarak da kabul edilebilir. Olay tarihinde 15 yaşını doldurmamış mağdurun rızası hukuken geçerlidir. Ancak 15 yaşını ikmal etmemişse mağdurun rızası geçerli değildir.

  • Nitelikli Cinsel Taciz Suçunun Cezası

Türk Ceza Kanunun 105. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen haller suçun cezasını ağırlaştırıcı nitelikli hallerdir. TCK 105/2:

  • Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
  • Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
  • Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
  • Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
  • Teşhir suretiyle,

İşlenmesi halinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.

Cinsel Taciz Suçunun Türleri

  • Mesajla Cinsel Taciz: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 105. Maddesinin 2-d bendinde “d)Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,” demek suretiyle cinsel taciz suçunun mesajla ve diğer iletişim yolları ile işlendiğini de göstermektedir. Bu eylemden dolayı kişiye verilecek cezaya hükmedilirken yarı oranında artırım da yapılır. Hatta mağdurun işi bırakmasına ya da ailesinden ayrılmasına yol açıyorsa verilen ceza 1 yıldan az olamaz. Mesaj üzerinden cinsel taciz suçunun işlenmesi SMS, WhatsApp, mail yoluyla mümkündür. Mesajla cinsel ilişkiye girme teklifinde bulunma ya da “Seni tatmin edeceğim.” Tarzında cümleler söylemek cinsel taciz suçunu oluşturur. Bunun dışında kişinin sözlü taciz ile mağdura fıstık vs. gibi söylemlerde bulunması da sözlü tacizi oluşturur.      
  • Mesajla Cinsel Taciz Cezası: Cinsel taciz suçu, mağdurun şikayeti üzerine 3 aydan 2 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası şeklinde belirlenmiştir. Ancak bu suçun çocuğa karşı işlenmesi halinde şikayet aranmadan Cumhuriyet Savcılığı resen inceleme yapabilmektedir. Ve verilecek ceza da 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası olmaktadır. Yasanın 2. Fıkra d bendine göre suçun posta ve elektronik haberleşme araçlarından faydalanmak suretiyle işlenmesi halinde ise verilecek ceza yarı oranında arttırılır. Mesajla cinsel taciz suçunun işlenmesi halinde inceleme yapılır ancak şikayetten vazgeçme halinde kamu davası düşmez. Elbette 8 yıllık bir zamanaşımı süresi içerisinde davanın görülmesi gerekir. Mesajla cinsel taciz suçunda uzlaştırma hükümleri de uygulanmaz. Ancak verilen hapis cezasının ertelenmesi mümkündür. Asliye ceza mahkemelerinde görülen bu davalarda basit yargılama usulü uygulanır. Sosyal medya platformlarında ve mesaj kayıtlarında mesajlar durduğu için ispatı da kolay olmaktadır.   
  • İnternetten Cinsel Taciz: İnternet üzerinden cinsel taciz suçunun işlenmesi failin mağdura temas etmeden eylemi gerçekleştirmesi ile oluşur. Fail yine kendi cinsel arzularını tatmin etmeye çalışır ancak mağdura temas edemez. Elbette mağdur yine bundan rahatsızlık duyar. İnternet üzerinden yapılan cinsel taciz suçu serbest hareketli bir suçtur. çünkü çeşitli sosyal medya platformları ve çeşitli paylaşım sitelerinden farklı farklı eylemler gerçekleştirilebilir. İnternet üzerinden cinsel taciz suçuna örnek vermek gerekirse kişinin Twitter (X) üzerinden “Seni öpmek istiyorum.” şeklinde mesajlar atması ya da İnstagram üzerinden cinsel içerikli fotoğraflar atması şeklinde gösterilebilir. Bunun dışında internet üzerinden cinsel taciz suçunun işlenmesine WhatsApp gibi görüntülü/sesli/yazılı görüşme platformlarından yazılı/sesli veya görüntülü rahatsız edici söylemlerde bulunmak da örnek verilebilir. Sosyal medya hesapları dışında G-mail, Zoom gibi platformlardan da taciz eylemlerinin gerçekleştiği görülmektedir.    
  • Sosyal Medyadan Cinsel Taciz: Sosyal medya platformları üzerinden cinsel tacizde bulunmak internetten cinsel taciz eyleminin gerçekleşmesinin bir çeşididir. Ki 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 105. Maddesinin 2-d bendinde posta ve elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle cinsel taciz suçunun işlenmesi hüküm altına alınmıştır. Bu nedenle elektronik ortamda, sosyal medya hesaplarında vs. de cinsel taciz suçunun işlenmesi mümkündür. Sosyal medya hesapları üzerinden cinsel taciz suçu eğer çocuğa karşı işleniyorsa ve çocuğun görüntüleri de kayıt altına alınıyorsa cinsel taciz suçunun yanı sıra müstehcenlik suçu da oluşmaktadır. Ayrıca belirtmek gerekir ki cinsel taciz suçunun yalnızca mesaj yoluyla değil sosyal medya hesaplarından paylaşım yapmak suretiyle işlenmesi de mümkündür. Suçun takibi de şikayete bağlı olmadığından Cumhuriyet Savcılığı resen takip yapacaktır. Ancak 8 yıllık bir zamanaşımı süresi bulunmaktadır.

Cinsel Taciz Suçunda İspat

Cinsel taciz suçu, fail ile mağdur arasında yaşandığı için diğer cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan farklılık arz eder. Genellikle tanığı ve delili olmayan suçlardır. Soruşturma ve kovuşturma evresinde en büyük sorun mağdurun rızasının olup olmadığıdır. Suçun ispatı açısından cumhuriyet savcısının dikkat edeceği bazı hususlar vardır. Örneğin 1-2 ay sonra yapılan şikayetler hayatın olağan akışına aykırıdır. Diğer ihtimallerin de değerlendirilmesi gerekir. Çocuklarda şikayet süresi yetişkinlerdeki kadar önemli değildir. Cumhuriyet savcısının dikkate alacağı hususlar şunlardır:

  • Mağdurun şikayet süresi
  • Mağdurun şüpheli ile ilişki geçmişi
  • Mağdur ile şüpheli arasında geçmişe dayalı bir husumetin varlığı
  • Olay yerindeki kişilerden yardım istenip istenmediği
  • Maddi delilleri

Özellikle mağdurun yüz yüze kaldığı cinsel taciz olaylarında tanık önem arz etmektedir. Usulüne uygun yaptırılan teşhis, detaylı ve aydınlatıcı ifade hükme esas alınmalıdır. Mağdur ile fail arasındaki husumete bakıldığı kadar tanık açısından da inceleme yapılmalıdır. Tanığın ifadelerinde istikrar bulunması, mağdurun iddialarını destekleyen beyanlar dikkate alınacaktır. Tanıklıktan çekinebilecek kişilere çekinme haklarının olduğunun bildirilmemesi, yeminsiz dinlenmeleri hükme esas alınmaz. Bu da sanığın lehine bir durum oluşturur.

Suçun Özel Görünüşlerinin Biçimleri

Cinsel taciz suçu mağdurun doğrudan kişiliğine karşı işlenmiş bir suçtur. Kişiye sıkı sıkıya bağlı bir şikayet hakkı mevcuttur. Ancak mağdur 15 yaşından küçük olabilir. Bu durumda mağdura; veli, vasi, kanuni temsilci, temsil kayyımı atanabilir. Yargıtay’ın içtihatlarına göre, 15 yaşını doldurmuş ama 18 yaşını bitirmemiş bir çocuk şikayet hakkını bizzat kullanabilir. Şikayet hakkını bizzat kullanan çocuk ile kanuni temsilcisinin iradesinde çelişki olması halinde, mağdurun iradesi dikkate alınır. 15 yaşını doldurmamış bir çocukla atanan kanuni temsilcisinin iradesi çelişiyorsa, kanuni temsilcinin iradesi dikkate alınacaktır. Kişi şikâyetinden sonradan vazgeçebilir ancak aynı olay için tekrardan şikayette bulunamaz. Yani şikâyetten vazgeçmeden, vazgeçme mümkün olmamaktadır.

  • Teşebbüs

Bu suça teşebbüs mümkündür. Bir kimse işlemeye kastettiği cinsel taciz suçunun işlenmesine elverişli hareketlerle ve doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise bu suç teşebbüs aşamasında kalmıştır. Davranışlar bölümlere ayrılabildiği oranda suç teşebbüse uygun hale gelmektedir. Örneğin, cinsel taciz niteliğindeki ibareler içeren mektubu failin mağdura göndermesi ancak mağdurun eline ulaşmadan mektuba el konulması olayında, suç teşebbüs aşamasında kalmıştır. TCK madde 35’te suça teşebbüs tanımlanmıştır. Buna göre kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur. Cinsel taciz suçunda teşebbüs çok nadir durumlarda gözlenir. Örnek vermek gerekirse kişi cinsel içerikli mektubu mağdura vermek üzereyken arkadaşının gelip elinden alması cinsel taciz suçuna teşebbüs örneklerinden sayılabilir.

  • İştirak

TCK madde 37, 38 ve 39’da suça iştirak düzenlenmiştir. Birden fazla kişinin bu suçu işlemeye irade ve kararı ile iştirak durumu ortaya çıkar. İştirak suçun icrası sırasında yardım ederek olabileceği gibi suç öncesinde azmettirme olarak da karşımıza çıkabilir. Bu suça iştirakın her türlüsü mümkündür. Bir kimse oğlunu komşunun kızına cinsel içerikli sözler söylemek için azmettirebilir veya cinsel içerikli ibareler içeren mektubu mağdura götüren kimse, asli faile mağdurun telefon nosunu veren kişi de suça yardım etmiş olur. İştirak kelime anlamıyla ortak olmak anlamına gelir. Yani birden çok failin farklı eylemleriyle aynı suça ortak olmasıdır. Cinsel taciz suçuna karşı her türlü iştirak mümkün olmaktadır. Örneğin failin mağdura cinsel içerikli bir mektup yazdığı olayda; fail, Y kişisinden mektubu mağdura vermesini isteyebilir. Y’nin bilgisi olduğu takdirde suça yardım eden sıfatıyla iştirak ettiği kabul edilir.

  • İçtima

Türk Ceza Hukukunda failin birden çok suç işlemesi halinde bazı durumlarda tüm suçlar tek suç çatısı altında toplanır ve ona göre ceza verilir. Buna suçların içtiması denir. TCK 42, 43 ve 44. maddelerinde düzenlenmiştir. Cinsel taciz suçu, bir kimseye değişik zamanlarda birden fazla defa taciz teşkil eden sözü, yazıyı veya hareketi gerçekleştirmek suretiyle veya failin tek hareketiyle birden fazla kimseye taciz teşkil eden eylemlerde bulunmak suretiyle işlenirse zincirleme suç hükümleri uygulanır.” Değişik kimseleri değişik zamanlarda cinsel taciz teşkil eden eylemlerde bulunulursa, gerçek içtima hükümleri uygulanacak, zincirleme suç hükümleri uygulama yeri bulamayacaktır. Ancak birden fazla kimseye karşı fail suçu işledikten sonra, aynı kişilere karşı aradan belli süre geçtikten sonra tekrar işler ise, faile verilen cezadan önce TCK’nın 43/2. maddesi uyarınca, daha sonra da aynı Yasanın 43/1. maddesi uyarınca artırım yapılması gerekir. Yargıtay uygulaması da bu 88 şekildedir. Neticesi sebebiyle ağırlaşmış haller teselsül etmeyeceğinden bu halde

  • Zincirleme Suç

Cinsel taciz suçlarında fail aynı mağdura karşı farklı zaman aralıklarında bu suçu işlerse zincirleme suç kapsamına girecek ve cezası arttırılacaktır. TCK madde 43/1’de aynı mağdura karşı işlenen zincirleme suçlardan TCK madde 43/2’de farklı mağdurlara karşı işlenen zincirleme suçlardan bahsedilmiştir. Aynı kişiye karşı farklı zamanlarda işlenen cinsel taciz suçlarında ve birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenen cinsel taciz suçlarında zincirleme suç hükümlerine göre cezası arttırılır. Cinsel taciz suçu diğer suçlardan içerik itibariyle farklıdır. Cinsel taciz suçunda bedensel temas aranmazken, cinsel istismar ve cinsel saldırı suçlarında bedensel temas aranır. Bu nedenle aynı suç kategorisi altında değerlendirilmemelidir. Dolayısıyla farklı zamanlarda gerçekleştirilen bu üç eylem gerçek içtimanın konusunu oluşturacaktır. Eyleme karşı zincirleme suç hükümlerine göre ceza verilmesi için, cinsel taciz suçunun aynı mağdura değişik zamanlarda birden fazla kez işlenmesi gerekir. Örneğin failin aynı mağdura karşı aynı gün içinde farklı saatlerde mesaj atması, tek eylem olarak değerlendirilir bu nedenle zincirleme suç hükümleri uygulanmaz. Fakat iki gün arayla ya da birkaç ay sonra meydana gelen mesaj atma eyleminde, her hareket ayrı değerlendirilir ve zincirleme suç hükümleri uygulanır.

Adli Para Cezasına Çevirme, Erteleme ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

  • Adli Para Cezası

Türk Ceza Kanununda adli para cezası direkt verilebilmekle birlikte hapis cezasına ek olarak da verilebilir. Cinsel taciz suçunun düzenlendiği 105. maddenin ilk fıkrasında mağdurun şikayeti üzerine üç aydan iki yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacağı veya adli para cezası alacağı belirtilmiştir fakat suçun bir çocuğa karşı işlenmesi halinde adli para cezasına çevrileceği hakkında bir hüküm bulunmamaktadır.

  • Cezanın Ertelenmesi

Türk Ceza Hukukunda belli suç ve durumlarda cezanın ertelenmesi mümkündür cinsel taciz suçu da bu suçlar kapsamına girmektedir. Cinsel taciz suçundan dolayı mahkumiyet kararı verilmesi durumunda şartlar varsa hakim cezayı erteleyebilir. Erteleme kurumu, mahkeme tarafından belirlenen cezanın cezaevinde infaz edilmesinden şartlı olarak vazgeçilmesidir.

  • Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Mahkemece sanığın tekrar suç işlemeyeceği kanaatine varılması mahkeme, sanığın duruşmadaki tutum ve davranışlarını, kişilik özelliklerini göz önüne alarak yeniden suç işlemeyeceği kanaatine varırsa hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verir. Cinsel taciz suçlarında hükmün açıklanmasının geriye bırakılması mümkündür. Temyiz ve istinaf kanun yollarından geçmeden kesinleşen hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı kanun yararına bozma yoluna götürülebilir. Bu nedenle cinsel taciz suçundan verilen mahkumiyet kararlarının hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararlarına çevrilmesine itiraz edilebilir. Bu itirazların sonucunda verilen ret kararına karşı kanun yararına bozma yoluna gidilmelidir. Yargılamanın yenilenmesi yolu da CMK m. 311 vd. düzenlenmiştir. Yargılamanın yenilenmesi olağanüstü bir kanun yoludur ve kesinleşmiş kararlara karşı başvurulabilir. Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kesinleşmemiş bir mahkeme kararıdır ve hüküm 5 yıl askıda kalır. Bu nedenle yargılamanın yenilenmesi yoluna başvurulamaz. Ancak yeni getirilen yasaya göre 1 Ağustos 2024 tarihinde yürürlüğe girecek olan hükümle, bu tarihten sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemeyecektir.

Cinsel Taciz Suçunda Şikayet Süresi, Zamanaşımı, Uzlaşma, Etkin Pişmanlık ve Görevli Mahkeme

  • Şikayet Süresi

Türk Ceza Kanunun 105. maddesindeki cinsel taciz suçunun basit halinin soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı bir suçtur ve şikayet için belirtilen süre 6 aydır. TCK’nin 105/1. maddesinde düzenlenen basit cinsel taciz suçu takibi şikâyete bağlı bir suçtur.” Maddenin birinci fıkrasına eklenen çocuklara yönelik eylem yönünden de aynı durum söz konusudur. Daha açık ifadeyle cinsel taciz fiillerinin mağdurunun çocuk olması halinde suçun takibinin yine şikayete tabi olup olmayacağı hususunda belirsizlik bulunmakla birlikte, eklenen kısım sadece suçun cezasını artırdığından, fiilin mağduru ister yetişkin isterse çocuk olsun maddenin birinci fıkrası kapsamında olan hallerde suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikayete tabi olacaktır.

Suçun nitelikli ve neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış halinin cezalandırılması şikayete tabi değildir. Cumhuriyet savcısı, suçu öğrendiği sürece resen soruşturmayı başlatabilir. Mağdur herhangi bir Cumhuriyet savcılığına veya emniyet birimlerine başvurabilir. Bu kapsamda CİMER’e yapılan başvurular da adli birimlere müracaat edilmesini gerektirmeden şikayet kabul edilmelidir. Suçu öğrenen Cumhuriyet savcısı, mağdurun ifadesini dinler ve soruşturmayı genişletir.

  • Zamanaşımı

Cinsel taciz suçunda olağan dava zamanaşımı süresi 5237 sayılı TCK’nin 66/1-e maddesine göre suç tarihinde on sekiz yaşından büyük olan sanıklar için 8 yıl, olağanüstü (uzatılmış) dava zamanaşımı süresi ise 12 yıldır. TCK’nin 66/2. maddesine göre suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan sanıklar için olağan (asli) dava zamanaşımı süresi 4 yıl, olağanüstü (uzatılmış) dava zamanaşımı süresi ise 6 yıldır. (1/2) TCK’nin 66/2. maddesine göre suç tarihinde 15-18 yaş grubunda olan sanıklar için olağan (asli) dava zamanaşımı süresi 5 yıl 4 ay, olağanüstü (uzatılmış) dava zamanaşımı süresi ise 7 yıl 12 aydır. (2/3)

Bir suçla ilgili olarak; şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi, şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi, suçla ilgili olarak iddianame düzenlenmesi, sanıklardan bir kısmı hakkında da olsa, mahkûmiyet kararı verilmesi, halinde, dava zamanaşımı kesilir. Dava zamanaşımı kesildiğinde, zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar. Dava zamanaşımını kesen birden fazla nedenin bulunması halinde, zamanaşımı süresi son kesme nedeninin gerçekleştiği tarihten itibaren yeniden işlemeye başlar. Kesilme halinde, zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar.

Zamanaşımı açısından hapis cezası esas alınmalıdır. Adli para cezası esas alınarak zamanaşımı tespiti yapılamaz. Cinsel taciz suçunda yeniden yargılama yapılabilecek durumlar oluşabilir. Mahkemenin de bu talebi kabul ettiği tarihten itibaren zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar. Cinsel taciz suçunda, suçun tamamlanma tarihinden itibaren zamanaşımı işlemeye başlar. Teşebbüs aşamasında kaldıysa en son eylemden itibaren, zincirleme suç şeklinde işlenmişse son suçun işlenmesinden itibaren zamanaşımı süreleri işler.

  • Uzlaşma ve Etkin Pişmanlık

Uzlaşma Türk Ceza Hukukunda belli başlı suçlarda kullanılır.  Cinsel taciz suçunu takibi şikâyete bağlı olmasına karşın, bu suçla ilgili uzlaşma hükümleri uygulanmaz. Çünkü 5560 sayılı Yasayla değişik CMK’nin 253/3. maddesinde, “cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda uzlaşma hükümleri uygulanmaz” hükmü yer almaktadır. Kural olarak soruşturulması ve kovuşturulması şikayete tabi suçlarda, mağdur ile fail arasında uzlaştırma hükümleri uygulanır. Ancak soruşturma ve kovuşturması şikayete tabi olsa bile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda uzlaştırma hükümleri uygulanmaz. Cinsel taciz suçunun da cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan olduğu düşünüldüğünde uzlaştırmaya tabi olmayacaktır. Etkin pişmanlık kişinin işlemek üzere olduğu suçtan kendi rızası ile vazgeçmesidir. Taciz suçunda kişi taciz için gereken icra hareketine başlamış örneğin cinsel taciz içerikli mesajı yazmış ama göndermekten kendi rızası ile vazgeçmişse etkin pişmanlıktan yararlanır ve cezalandırılmaz.

  • Görevli Mahkeme

‘’Kanunların ayrıca görevli kıldığı hâller saklı kalmak üzere, sulh ceza hâkimliği ve ağır ceza mahkemelerinin görevleri dışında kalan dava ve işlere asliye ceza mahkemelerince bakılır.’’ (5235 sayılı kanun m. 11) Aynı kanunun 14. Maddesinde ise mahkemelerin görevlerinin belirlenirken, ağırlaştırıcı ve hafifletici nedenlerin gözetilmeden suçun cezasının üst sınırının dikkate alınacağı belirtilmiştir. TCK m. 105’de de cinsel taciz suçunun cezası üç aydan iki yıla kadar adli para cezası, altı aydan 3 yıla kadar hapis cezası şeklinde değerlendirilmiştir. Cinsel taciz suçunun hem basit halinin hem de nitelikli halinin üst sınırı 10 yılı geçmediği için görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir.

CMK m. 12 ve 13’e baktığımız zaman yetkili mahkemeyi tespit edebiliriz. Kural olarak davaya bakma yetkisi suçun işlendiği yer mahkemesine aittir. Yani mağdurun cinsel tacize maruz kaldığı yer mahkemesi yetkilidir. Cinsel taciz teşebbüste kalmışsa son icra hareketinin yapılacağı yer mahkemesi yetkiliyken, zincirleme şeklinde işlenirse son suçun işlendiği yer mahkemesi yetkili olacaktır. Suç; yayımlanan basılı bir eserle işlenebilir, bu durumda eserin yayın merkezi olan yer mahkemesi yetkilidir. Eserin birden çok yerde basılması durumunda yine eserin basıldığı yer mahkemesi yetkilidir. Suçun işlendiği yer belli olmayabilir. Bu durumda şüpheli veya sanığın yerleşim yeri mahkemesi yetkili olacaktır. Türkiye’de yerleşim yeri olmayan kişi için Türkiye’deki son adresinin olduğu yer mahkemesi yetkilidir. Mahkeme yine belirlenemiyorsa ilk usul işleminin yapıldığı yer mahkemesi yetkilidir.

Cinsel Taciz Suçu Gözaltı ve Tutuklama

Şüpheli, suçu işlediğine dair somut delillerin varlığı halinde yakalama anından itibaren 24 saat süreyle gözaltına alınabilir. Cumhuriyet savcısının vereceği ikinci bir talimata kadar şüpheli serbest bırakılamaz. Cinsel taciz suçu şüphelisi, Cumhuriyet savcısının sözlü talimatı üzerine de gözaltına alınabilir. Cumhuriyet savcısı bizzat ifade almalıdır, kollukta alınan ifade ile yetinmemelidir. Cinsel taciz suçu için zorunlu müdafilik şart koşulmamıştır. Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut deliller olduğu takdirde şüpheli tutuklanabilir. Bu suçta tutukluluk süresi en fazla 1 yıldır. Zorunlu hallerde, gerekçenin gösterilmesi ile bu süre 6 ay daha uzatılabilir. Şüphelinin kullanmakta olduğu hat için iletişimin tespiti yapılabilir. Soruşturma aşamasında bunu hâkim karar verir ancak gecikmesinde sakınca bulunan haller varsa Cumhuriyet savcısının kararı ile yapılır. Kovuşturma aşamasında ise mahkeme kararı ile yapılır. Cumhuriyet savcısını 24 saat içinde verdiği kararı hâkimin onayına sunar. Hâkim onay vermezse kayıtlar imha edilir.

Yargılamada ispat hususunun, cinsel taciz suçu açısından önemli sorun teşkil ettiğini belirtmeliyiz. Şöyle ki, suçun bedensel temas içermemesi, sübutunun kuşkulu kaldığı durumlarda sadece mağdurun beyanına dayalı olarak fail hakkında mahkûmiyet hükmü verilmesine neden olabilmektedir. Bu sebeple kapsamlı şekilde bir soruşturma gerçekleştirilmelidir. Gerçekleştirilen tüm araştırmalara rağmen bir sonuca ulaşılamıyor ise, bu halde şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği fail ceza almamalıdır.

Çocuklara Karşı Cinsel Taciz Suçu ve Adli Görüşme Odaları

Cinsel taciz suçlarında, üst sınır şartı sağlandığı için basit yargılama usulü uygulanabilir. Ancak yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik halleri bulunuyorsa basit yargılama usulü uygulanmaz. Aynı şekilde bu kapsamda olan bir suçun kapsama girmeyen başka bir suçla beraber işlenmesi halinde de basit yargılama usulü uygulanmayacaktır. Çocuğa karşı cinsel suçlarda da, yaş küçüklüğü unsuru bulunduğu için basit yargılama usulü uygulanmaz.

Cinsel suç mağdurlarının ikinci bir mağduriyet yaşamaması için uygun bir ortamda doğru yöntemle görüşme yapılmalıdır. Bunun için ülke çapında adli görüşme odaları kurulmuştur. AGO’lar hafta sonu da dâhil yirmi dört saat aktif olarak kullanılabilir. Çocuk hakkında bazı tedbirlere başvurulabilir. Çocuk hâkimi tarafından verilen bu tedbirlere karşı itiraz kanun yolu açıktır. İtiraz en yakın çocuk mahkemesine yapılır. Bu tedbirler şöyledir:

  • Danışmanlık Tedbiri: çocuğun bakımından sorumlu olan kişilere bilgi verilmesidir. Çocuğun yetiştirilmesi, eğitim ve gelişmeleri hakkında yol gösterilir.
  • Bakım Tedbiri: Çocuğun bakımından sorumlu olan kişi herhangi bir nedenle görevini yerine getiremiyor olabilir. Bu halde, çocuğun resmi veya özel bakım yurdu, koruyucu aile hizmetinden faydalandırılması ve bu kurumlara yerleştirilmesi bu kapsamdadır.
  • Eğitim Tedbiri: Çocuğun bir eğitim kurumuna gündüzlü veya yatılı olarak devam etmesidir. İş veya meslek edinmesi için bir kursa gitmesinin sağlanmasıdır. Çocuk meslek sahibi bir ustanın yanına verilebileceği gibi özel sektörde bir iş yerine de yerleştirilebilir
  • Sağlık Tedbiri: Çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığının korunması amaçlanır. Tedavisi için gereken sürekli/geçici tıbbi bakımı sağlanır. Örneğin bağımlılık yapıcı madde kullanan çocuklar için de tedavileri yapılır.
  • Barınma Tedbiri: Barınma yeri olmayan çocuklu kişilere veya hayati tehlikesi olan hamile kadınlara karşı bu tedbire başvurulur. Bu kişilerin kimlikleri gizli tutulur.

Cinsel Taciz Suçu Emsal Yargıtay Kararları

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 15.04.2019, 10094/9117

  • Cinsel Organını Göstermek
  • Cinsel Taciz Suçu
  • TCK 105. Madde

… mevcut haliyle sanığın her üç mağdureye cinsel organını göstermek suretiyle cinsel tacizde bulunduğu gözetilerek 5237 sayılı TCK’nın 105, 43 maddeleri uyarınca mahkumiyeti yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hükümler kurulması.


Yargıtay 14. Ceza Dairesi 22.04.2019, 9940/9250

  • Telefon ile Arayıp Cinsel İlişki Teklifinde Bulunmak
  • Cinsel Taciz Suçu
  • TCK 105. Madde

Tüm dosya içeriğine göre, olay günü sanığın, katılanın kullandığı cep telefonumu arayıp cinsel ilişki teklifinde bulunması eyleminin cinsel taciz suçunu oluşturduğu,


Yargıtay 14.CD, 2011/22134E.ve 2013/1075K.sayılı kararı

  • Cinsel Taciz Suçu
  • TCK 105. Madde

Sanığın katılanı telefonla arayarak cinsel ilişki seslerini dinletme bazen de ses çıkarmadan karşı tarafı dinleme eylemlerinin zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden ayrıca kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi…


Yargıtay 14.CD, 2012/6861E.ve 2013/9892K.sayılı kararı

  • Cinsel Taciz Suçu
  • TCK 105. Madde

Sanığın kendi adına kayıtlı cep telefonu ile mağdureye ait cep telefonu 26.02.2010 ve 02.03.2010 tarihleri arasında birçok kez arayarak ve mesaj atarak rahatsız etmek ve cinsel içerikli sözler söylemekten ibaret eylemleri bütün halinde zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden kişilerin huzur ve sükununu bozma ve cinsel taciz suçlarından iki ayrı hüküm kurulması…


Yargıtay 14.CD, 2012/15474E.ve 2014/3747K.sayılı kararı

  • Cinsel Taciz Suçu
  • TCK 105. Madde

…tam olarak tespit edilemeyen iki ayrı tarihte mağdurenin banyo yaptığı sırada öz babası olan sanığın bir şeyler almak bahanesiyle kilitli olmayan banyo kapısını açarak yaklaşık 10 dakika süreyle mağdureyi izlediğinin anlaşılması karşısında sanığın sözü edilen eyleminin TCK m.134 kapsamında düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, iddianamede sanık hakkında aile hukukundan kaynaklanan yükümlülüğün ihlali suçundan açılmış dava bulunmadığı gibi, ağır ceza mahkemesinin dava açılmayan eyleme dayalı verdiği görevsizlik kararı da iddianame yerine geçemeyeceği gözetilmeden CMK m.225/1 maddesine de aykırı olarak iddianameye konu edilmeyen suçtan beraatine karar verilmesi…


Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 29.06.2021, E: 2016/8018, K: 2020/2735 sayılı kararında;

  • Cinsel Taciz Suçu
  • TCK 105. Madde

Suç tarihinde 14 yaş içerisinde bulunan mağdura, dershane öğretmeni olan sanığın facebook adlı sosyal medya platformundan “kanka çok yakışıklısın, sizin eve davet et, beraber duşa girelim, tv izler sonra da sevişiriz” şeklinde cinsel taciz içeren mesajlar gönderdiği olayda sanık hakkında cinsel taciz suçundan mahkumiyete karar verilmesi gerekirken cinsel istismar suçundan beraatine karar verilmesini” kanuna aykırı bularak hükmü bozmuştur.


Yargıtay 14. Ceza Dairesi, 22.06.2020, E: 2016/5667, K: 2020/2536 sayılı kararında;

  • Cinsel Taciz Suçu
  • TCK 105. Madde

Olay günü 9 yaşındaki mağdurenin kolundan tutan sanığın pantolonundan çıkardığı cinsel organına bakmaya zorlaması şeklinde bedensel temas içeren eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 103/1. maddesi 2. cümlesinde düzenlenen sarkıntılık düzeyinde kalan çocuğun cinsel istismarı suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek cinsel taciz suçundan mahkumiyet kararı verilmesini(…)” hukuka aykırı bularak hükmü bozmuştur.

Cinsel Taciz Suçuna İlişkin Emsal Kararlara Yargıtay’ın Sitesinden Ulaşabilirsiniz. https://www.yargitay.gov.tr/

Cinsel Taciz Suçu ile İlgili Sık Sorulan Sorular

  • Bir Dönem Sevgili Olanların Arasındaki Cinsel İçerikli Mesajlar Cinsel Taciz Suçu Oluşturur mu?

Bir zamanlar sevgili olanlar o dönem içerisinde fail sanık mağdureye “cinsel içerikli mesajlar” göndermiş olduğu, sonradan araları bozulunca mağdur kız şikayet etmiş ise, burada önceki cinsel içerikli mesaj gönderme eylemleri önceden rızalı olduğu için sonradan hoşnutsuzluktan kaynaklı rızasızlık TCK m.105’teki cinsel taciz suçunu oluşturmaz. Bu eylem suç olmaz.

  • Doğum günü partisinde çocukların kalkıp birbirlerine sarılıp öpmesi ve bunların da video ve resim gibi materyaller aracılığıyla kayıt altına alınmış olması durumunda ne olacaktır?

Burada hakim takdir yetkisini kullanacak ve bu şekilde karar verecektir. Yine bir çocuk diğer bir çocuğun ağzına organını sokuyorsa hakim ve mahkeme takdir yetkisi dahilinde karar verecektir. Ayrıca ve özellikle küçük yaşta başlatılan ve önceleri masum şekilde bir beceri kazanma şeklinde başlayıp gelişen göbek atma ve diğer çocuk yetenekleri erken sayılabilecek yaşta sergilediği hüner sayesinde seçilerek daha sonraki ama küçük yaş sayılabilecek zaman aralığında küçük kızların erken yaşta cinsel deneyim yaşamasına yol açması durumunda da yine mahkeme ve hakim takdir yetkisi dahilinde olacaktır. Bu masumca başlayıp para kazanma ve küçük bedenler üzerinden cinsel dokunulmazlık hak ve hukuku hiçe sayarak kazanç elde etme şeklindeki cinsel beceri ve hüner eylemlerinin suç olup olmadığının takdiri hakime aittir.

  • Cinsel Taciz Suçu ile Huzur ve Sükunu Bozma Suçunun Birlikte İşlenmesi Mümkün müdür?

Fail sanığı 30 defa telefon ile aramış ve fail telefona cevap vermemiştir. 31.kez aradığında ise telefonu açtığında “seninle yatmak istiyorum” diyen sanığa hem 30 kez aradığı için TCK m.123 ile düzenlenen huzur ve sükunu bozma suçundan hem de 31.kez arayıp telefon açıldığında söylemiş olduğu sözler nedeniyle TCK m.105 uyarınca cinsel taciz suçundan cezalandırılması istenecektir.

Aynı örneği şu şekilde değiştirirsek: 30 kez aramanın ilk aramasında mağdur telefonu açmış ve “seninle yatmak istiyorum” diyen sanığı duymuş, telefonu kapatmış ancak fail 30 kez aramaya devam etmişse bu suç TCK m.105’in m.43’teki zincirleme suç hükümleri uygulanarak zincirleme taciz suçunun cezası ile cezalandırılacaktır.

X
kadim hukuk ve danışmanlık