Devlet Memurları Kanunu 43. Madde (DMK)
Göstergeler
Bu Kanuna tabi kurumların kadrolarında bulunan personelin aylık ve ek göstergeleri aşağıda gösterildiği şekilde tespit edilir:
A) Aylık Göstergesi: Bütün sınıflar itibariyle her derece ve kademenin aylıklarının hesaplanmasına esas teşkil edecek Aylık Gösterge Tablosu aşağıdaki I Numaralı Cetvelde gösterilmiştir.
Dereceler 1 2 3 4 5 6 7 8 9
1 1320 1380 1440 1500 – – – – –
2 1155 1210 1265 320 1380 1440 – – –
3 1020 1065 1110 1155 1210 1265 1320 1380 –
4 915 950 985 1020 1065 1110 1155 1210 1265
5 835 865 895 915 950 985 1020 1065 1110
7 705 720 740 760 785 810 835 865 895
8 660 675 690 705 720 740 760 785 810
9 620 630 645 660 675 690 705 720 740
10 590 600 610 620 630 645 660 675 690
11 560 570 580 590 600 610 620 630 645
12 545 550 555 560 570 580 590 600 610
13 530 535 540 545 550 555 560 570 580
14 515 520 525 530 535 540 545 550 555
15 500 505 510 515 520 525 530 535 540
B) Ek Gösterge: Bu Kanuna tabi kurumların kadrolarında bulunan personelin aylıkları; hizmet sınıfları, görev türleri ve aylık alınan dereceler dikkate alınarak bu kanuna ekli I ve II sayılı cetvellerde gösterilen ek gösterge rakamlarının eklenmesi suretiyle hesaplanır. II sayılı cetvelde yer alan unvanlarda değişiklik yapmaya ve yeni unvanlar ilave etmeye Cumhurbaşkanı yetkilidir. Bu ek göstergeler, ilgililerin belirtilen sınıf ve görevlerde bulundukları sürece ödemelere esas alınıp, terfi bakımından kazanılmış hak sayılmaz. Kurumların 1, 2, 3 ve 4 üncü dereceli kadrolarına atananlara uygulanacak ek göstergeler, ilgililerin daha önce bulunmuş oldukları kariyerleri ile ilgili sınıf veya ekli I sayılı Cetvelin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı (g) bölümünde belirtilen görevlerde kazanılmış hak aylık derecelerine göre alabilecekleri ek göstergelerden düşük olamaz.
Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Başkan ve Üyelikleri, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkan ve üyelikleri, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Yüksek Fen Kurulu Başkan ve Üyelikleri, Müşavir ve 1’inci dereceden uzman ünvanlı kadrolara atananlara bu kadrolarda bulundukları sürece daha önce almış oldukları en yüksek ek gösterge üzerinden ödeme yapılır. Kadroları Milli İstihbarat Hizmetleri Sınıfına dahil olanlara, bu maddede gösterilen emsallerini geçmemek üzere Cumhurbaşkanı tarafından tespit edilecek ek gösterge rakamları uygulanır.
- İlgili Makale:
- 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu (DMK) Tam Metin:
Devlet Memurları Kanunu 43. Madde Açıklaması
Aylık kavramı bu Kanunda; memurların kazanılmış hak aylık derecelerinin karşılığı olan gösterge puanı ile ek gösterge puanının maaş katsayısı ile çarpılması sonucu bulunan miktar olarak tanımlanmıştır. Zam ve tazminat tutarları ile ek ödeme ve döner sermaye veya diğer ödemeler aylık tanımına girmediğinden memurun aylık kavramından ayrı olarak maaş kavramı için de değerlendirilebilir. Ayrıca memurlara bu Kanunla aile ve çocuk yardımı gibi sosyal haklarda sağlanarak her ay aylıklarıyla birlikte ödenmektedir.
Aylık kavramı içinde değerlendirilen gösterge ve ek gösterge puanları memur maaş katsayısının çarpımı ile oluşan tutarın hesaplanmasında memurun kazanılmış hak aylık derecesi esas alınarak hesaplanır. Ancak bu hususun istisnaları da bulunmaktadır. Bu Kanunun 68/B maddesi hükümleri çerçevesinde yapılan atamalarda atanılan kadro derecesinin gösterge ve ek göstergesi esas alınarak aylık ödenir. 657 sayılı Kanunun 68/B bendine göre ataması yapılan personel atandığı kadro derecesi için belirlenmiş gösterge ve ek gösterge ile bu kadro için belirlenen zam, tazminat ve her türlü ödemelerden bu kadrolarda bulunduğu sürece yararlandırılır.
Devlet Memurları Kanunu 43. Madde Göstergeler Emsal Kararlar
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu E:2005/2, K:2007/1
- Devlet Memurları Kanunu 43. Madde
- Göstergeler
İçtihadın birleştirilmesi istemine konu olan kararlarda uyuşmazlığı, kimya mühendisi unvanına sahip olmakla beraber, teknik hizmetler sınıfında kimyager kadrosunda görev yapanların ek göstergelerinin tespitinde tahsil durumunun mu, yoksa kadro unvanının mı esas alınacağı, buna göre 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 3’üncü maddesi ile eklenen (I) sayılı Cetvelin Teknik Hizmetler Sınıfı bölümünün (a) bendinde öngörülen (3600) ek gösterge rakamından mı, yoksa (b) bendinde öngörülen (3000) ek gösterge rakamından mı yararlandırılacağı hususu oluşturmaktadır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 33.maddesi ile kanun koyucu, her kurumda çalıştırılacak personelin tamamı için görev yerlerinin belirtilerek kadro tespiti zorunluluğunu getirmiş, kadrosuz memur çalıştırılamayacağını kurala bağlamıştır. Yasada, hizmetin önemi, hizmet yerinin özellikleri ve yoğunluğu gibi kriterler esas alınmak suretiyle personel kadrolarının tespit edilmesi ve bu hizmetleri göreceklerin kendi sınıfları içindeki derece durumlarına uygun olmak kaydıyla o kadronun aylığını almaları amaçlanmıştır. Başka bir anlatımla, kadro kavramı, kişilerden soyutlanarak hizmete bağlanmış; hizmette, görevin niteliğine göre sınıflara ayrılmıştır.
Öte yandan, 657 sayılı Kanunun 43.maddesinin gerekçesinde, Devlet memurlarına ödenecek aylıklar konusunda, mevcut barem sisteminden ayrılarak yeni bir sistem getirildiği hususuna yer verilmiş ve aylığın tespitinde hizmetin Devlet için taşıdığı değer, hizmetin riski, zorluğu ve şartları ile önem derecesinin belirleyici olacağı kabul edilmiştir. Yine aynı Kanunun 147.maddesinin gerekçesinde ise, aylık tabirinin, ister esas görev, ister vekalet görevi, ister ise ikinci görev şeklinde olsun, işgal edilen bir kadro karşılığında ay itibarıyla ödenen parayı ifade ettiği açıkça belirtilmiştir. Buna göre aylık, memurlara esas görevleri dolayısıyla bir aylık hizmetleri karşılığında, görevin önemi, riski ve devlet için taşıdığı değer dikkate alınmak suretiyle belirlenerek ödenen parayı ifade etmektedir. Ek gösterge ve değişik adlar altında yapılan ödemeler ile aylık arasında niteliği itibarıyla bir farklılık bulunmakta, bunlar, aylık adı altında birleştirilebilecek; sebebi, amacı ve işlevi aynı olan parasal bir hakkın unsurlarını oluşturmaktadır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 43.maddesinde, ek göstergelerin bir takım görevlerin önem ve niteliklerinden ötürü kabul edildiğini, memura yapılacak aylık ödemenin gösterge tablosundaki rakama bu ek gösterge rakamlarının eklenmesi suretiyle bulunacak gösterge rakamı üzerinden hesaplanacağını belirten hükümler, bunların kesinlikle göreve bağlı, sunulan hizmetin ve yapılan görevin karşılığı olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu bağlamda ek gösterge, kadro görevini yürüten personele verilen önemin göstergesi, yetki ve sorumluluğunun karşılığıdır. Yetki ve sorumluluk ise, eğitim sonucu elde edilen unvana göre değil, kadro unvanına bağlı olarak kullanılır.
Anılan Kanunun 33.maddesinde ise, kadrosuz memur çalıştırılamayacağının hükme bağlandığı, ek göstergeden yararlanabilmek için cetvellerde karşılığı gösterilen kadroların birine atanmış ve bu görevi fiilen ifa ediyor olma şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği, ayrıca 147.maddesinde de aylığın hizmetlerin karşılığında kadroya dayanılarak ay itibarıyla ödenen parayı ifade ettiği belirtilmiştir.
657 sayılı Kanunun 33 ve 147.maddeleri gereğince mühendis kadrosuna atanmadan mühendisler için öngörülen ek göstergeden yararlanılamayacağı, bu düzenlemelerde görüldüğü üzere, bu Kanuna tabi kurumlarda görev yapan personelin ek göstergelerinin, kadro şartına bağlandığı, bu durumda ek göstergeden yararlanabilmek için salt unvana sahip olmanın yeterli olmadığı o unvana ilişkin görevde (kadroda) bulunmak gerektiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla anılan hükümler dikkate alınmaksızın 657 sayılı Kanuna ekli (I) sayılı ek gösterge cetveli tek dayanak alınmak suretiyle ek göstergenin unvana göre uygulanması gerektiği sonucuna varmak mümkün değildir. Kadro ve bunun karşılığı ödenen parayı ifade eden aylığın ve bunun bir parçasını oluşturan ek göstergenin, başka bir anlatımla memurun parasal haklarını düzenleyen kuralların, yorum yoluyla kapsamlarının genişletilmesi veya boşluklarının doldurulması mümkün değildir. 657 sayılı Kanunun 43.maddesi, ek gösterge konusunda bu Kanuna ekli (I) ve (II) sayılı cetvellere atıf yaptığından, ilgililere uygulanacak ek göstergenin tespitinde söz konusu cetvellerin yanında 43.maddede yer alan düzenlemelerin de (unvana ilişkin görevde-kadroda bulunma koşulunun da) göz önünde bulundurulması gerekmektedir.
Buna göre, Devlet memurlarının fiilen görev yapmakta oldukları kadro unvanları için ek gösterge öngörülmesi halinde bundan yararlanacakları, kadro unvanında herhangi bir değişiklik olmadığı sürece mezuniyet diplomasında yer alan unvan, başka bir anlatımla tahsil durumu dikkate alınarak ek gösterge uygulamasından yararlanamayacakları sonucuna ulaşılmaktadır.
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu E:1999/1, K:2002/1
- Devlet Memurları Kanunu 43. Madde
- Göstergeler
İçtihatların birleştirilmesine neden olan konu, mesleğe özel yarışma sınavı ile girmeyen belediye iktisat müfettişlerinin, 657 sayılı Kanunun 43.maddesine 418 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 3.maddesiyle eklenen 1 sayılı Cetvelin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı başlıklı bölümünün 1/g bendinde düzenlenen ek gösterge uygulaması yönünden belediye müfettişi sayılıp sayılamayacakları, dolayısıyla belediye müfettişleri ile ilgili ek göstergeden yararlanıp yararlanamayacaklarına ilişkindir. Bu konudaki boşluk içtihatların birleştirilmesi yoluyla giderilecektir. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve aynı Kanunun ek geçici 9’uncu maddesi kapsamına giren kurumlardan aylık alanlara 15.04.1995 tarihinden itibaren ne miktarda zam ve tazminat verileceğini belirleyen ve 6.4.1995 gün ve 22250 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 30.3.1995 gün ve 95/6707 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 5.2.2000 günlü ve 23952 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “İl Özel İdareleri, Belediyeler ve İl Özel İdareleri ve Belediyelerin Kurdukları Birlik, Müessese ve İşletmeler ile Bunlara Bağlı Döner Sermayeli Kuruluşlardaki Memurların Görevde Yükselme Esaslarına Dair Yönetmelik” de, iktisat müfettişleri ile belediye müfettişleri eşit düzeyde görevler olarak değerlendirilmiş, 28.11.1991 günlü ve E: 1991/9756, K: 1991/13752 sayılı Yargıtay Yedinci Ceza Dairesi kararında da “belediye iktisat müfettişleri müdür seviyesinde olduklarından belediye yasaklarına aykırı hareket edenlere re’sen ceza tertibine yetkili” olduklarına hükmedilmiştir.
Diğer taraftan, 657 sayılı Kanunun 43/(B) maddesinin (j) fıkrasına 28.3.1988 tarih ve 318 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2’nci maddesiyle, “büyükşehir belediyesi ile büyükşehir belediye sınırları içindeki ilçe belediyeleri” ibaresi eklenmek suretiyle ek gösterge uygulanmasına belediye müfettişleri de dahil edilmiştir.
Bilahare; 418 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve 20.5.1994 tarihli ve 21939 Mükerrer sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile ek göstergelerin 657 sayılı Kanuna ekli cetvel ile düzenlenmesi yöntemine geçilmiştir.
527 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile anılan Yasaya eklenen ve hizmet sınıfları itibariyle unvan veya aylık alınan derecelere göre ek göstergeleri düzenleyen I sayılı Cetvelin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı başlıklı bölümünün 1/(g) bendinde ise; “En az üç yıl süreli yüksek öğrenim veren fakülte ve yüksekokulları bitirerek mesleğe özel yarışma sınavı ile giren ve belirli süreli meslek içi eğitimden sonra özel bir yeterlik sınavı sonunda (veya yükseköğrenimli olup, özel kanunların öngördüğü şartları taşıyanlardan en az sekiz yıl mesleki görev yaptıktan sonra yine bu kanunların öngördüğü usule göre seçilerek) atanan Başbakanlık, Bakanlık, Müsteşarlık, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Bağımsız Genel Müdürlük ve Büyükşehir Belediyesiyle, Büyükşehir Belediye sınırları içindeki ilçe belediyeleri Müfettişleri, Başbakanlık Uzmanları, Devlet Planlama Uzmanları, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu Uzmanları, Dışişleri Meslek Memurları, Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanları ile Hazine Müsteşarlığı Bankalar Yeminli Murakıpları ve Hazine Kontrolörleri, Hazine Uzmanları, Sigorta Denetleme Uzmanları ile Aktüerleri, Dış Ticaret Müsteşarlığı Dış Ticaret Uzmanları ve Dış Ticaret Kontrolörleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş ve İş Güvenliği Müfettişleri ve Bakanlıkların Merkez Teşkilatına dahil Genel Müdürlükleri Kontrolörleri ve Emniyet Genel Müdürlüğü Dernek Denetçileri ile Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlık Müfettişleri, Sigorta Müfettişleri, Milli Savunma Bakanlığı Akaryakıt İkmal ve NATO POL Tesisleri İşletme Bakanlığı Müfettişleri” şeklinde düzenlenmiştir.
Bütün bu açıklamalar ve yasalar karşısında, İktisadi Teftiş Heyeti Müdürlüğünde görev yapan müfettişlerle, Teftiş Heyeti Müdürlüğünde görev yapan müfettişlerin hukuki statülerinde farklılık bulunmadığı, ek göstergeyi düzenleyen kurallarda da ek göstergenin verilebilmesi konusunda müfettişlerin görev alanına göre herhangi bir ayırımın yapılmadığı, sadece yararlanma için mesleğe giriş yönteminin belirlendiği görülmektedir.
657 sayılı Yasanın 43.maddesine ekli cetvele, “sınavsız müfettiş olanların da aynı ek göstergeden yararlanacaklarına” dair hükmün ilavesi, bir haksızlığın giderilmesi amacına matuftur. Çünkü, kariyer bir görev olan müfettişliğe sınavla girmek esas olmakla beraber, çeşitli hizmet kademelerinden geçerek belli düzeydeki görevlere gelen elemanların bilgi birikiminden yararlanılmasının hizmet gereklerine uygun olacağı düşüncesi ile bir çok kamu kurumunda müfettişliğe sınavsız fakat seçimle atama müessesesi de kabul edilmiş, sözü edilen 43.maddeye ekli Cetvelde önce 418 sayılı, bilahare 527 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler ile getirilen hükümlerle bu şekilde atananlara da aynı ek göstergenin uygulanması öngörülmüş; böylece sınavla veya seçimle atananlar arasında kariyer farkı olmadığı ortaya konulmuştur.
Mesleğe özel yarışma sınavı ile girmeyen belediye iktisat müfettişlerinin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 43’üncü maddesine ekli 1 sayılı Cetvelin Genel İdare Hizmetleri Sınıfı başlıklı bölümünün 1/g bendinde düzenlenen ek gösterge uygulaması yönünden yine aynı maddede belirtilen şartları (En az üç yıl süreli yükseköğrenim veren fakülte ve yüksekokulları bitirmek, en az sekiz yıl mesleki görev yapmak) taşımak kaydıyla belediye müfettişi kapsamında değerlendirilerek, belediye müfettişleri ile ilgili ek göstergeden yararlandırılmaları gerektiğine, içtihatların Danıştay On İkinci Dairesi kararları doğrultusunda birleştirilmesine 24.1.2002 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Danıştay İdari Dava Daireleri E:1997/185, K:1999/510
- Devlet Memurları Kanunu 43. Madde
- Göstergeler
Sanayi ve Ticaret Bakanlığında APK Uzmanı olan davacıya APK Uzmanı ibaresine dayanılarak kendisine makam tazminatı ödenmeyeceğine ilişkin işlem ile dayanağı olan 141 seri nolu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinin 5. maddesinin 2. fıkrasının kendisi ile ilgili kısmının iptali, bu işlem nedeni ile yoksun kaldığı maddi haklarının faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada; Danıştay On İkinci Dairesince; 6.11.1996 günlü, 1996/3477 sayılı kararla; ilgililerin 657 sayılı Yasaya eklenen IV sayılı Makam Tazminatı cetvelinde öngörülen makam tazminatından ve söz konusu yasanın 43/b maddesi 3.bendi hükmünden yararlandırılabilmeleri için Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı, Müstakil Daire Başkanı ve Devlet Planlama Teşkilatı Genel Sekreteri düzeyinde veya daha üst düzeyde makam tazminatından yararlandırılan görevlerde bulunmaları, fiilen bu görevi 6 ay süreyle yürütmeleri, başka bir göreve atanmaları halinde atandıkları bu görevin söz konusu Yasanın 43/b maddesinde belirtilen görevlerden biri olması gerektiği, öte yandan, 657 sayılı Yasaya ekli IV sayılı Makam Tazminatı Cetvelinde yapılan değişikliklerle ortaya çıkan tereddütlerin giderilmesi amacıyla 17.8.1995 günlü, 22377 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe konulan 141 seri nolu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinin 5/2. maddesinde ise; 657 sayılı Yasanın 43/b maddesinde yer alan müşavir ve 1.dereceden uzman kadrolarından herhangi bir mesleki unvana sahip olmayan müşavirlik ve uzmanlıkların anlaşılması, APK Uzmanı, Hesap Uzmanı, Hukuk Müşaviri vb. görevlerin 43/B maddesinde sayılan unvanlar olarak değerlendirilmemesi gerektiği hükmüne yer verildiği, 657 sayılı Yasanın 547 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik 43/B maddesinin 3 üncü fıkrasında diğer unvanlarla birlikte uzman unvanı da sayılarak söz konusu uzmanlığın mesleki unvan olup olmadığı yolunda bir ayrıma yer verilmemesi karşısında, 1.dereceden uzman unvanına yorum getirilip APK Uzmanlığının mesleki bir uzman unvanı olduğu sonucuna ulaşılarak uzmanlar arasında bir ayrıma gidilmesi ve bu kabule dayanılarak da daha önce bulunduğu görev itibariyle anılan ödemelerden yararlandırılması konusunda bir çekişme bulunmayan davacının şu anda APK Uzmanlığı görevini yürüttüğünden bahisle söz konusu ödemelerden yararlandırılmaması yolunda tesis edilen işlemde mevzuata uyarlık bulunmadığı, dava konusu 141 sayılı Genel Tebliğin 5.maddesinin 2. fıkrasının Dairelerinin … günlü, 1998/2175 sayılı kararı ile iptal edilmiş olduğu gerekçesiyle davacının IV sayılı makam tazminatı cetveli ile öngörülen makam tazminatından yararlandırılmamasına ilişkin … sayılı işlemin iptaline, 141 Seri nolu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinin 5. maddesinin 2.fıkrasının iptal istemi hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine davalı idarelerden Maliye Bakanlığı bu kararı temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.
Danıştay On İkinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve dilekçelerde ileri sürülen temyiz sebeplerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, davalı Maliye Bakanlığının temyiz isteminin reddine, Danıştay On İkinci Dairesinin 6.11.1996 günlü, 1996/3477 sayılı kararının ONANMASINA, karar verildi.
Danıştay On İkinci Dairesi E:1997/2738, K:1999/675
- Devlet Memurları Kanunu 43. Madde
- Göstergeler
Uyuşmazlık konusu olayda; davacının, 1.10.1969-9.12.1974 tarihleri arasında MKE. Kurumu Genel Müdürlüğüne bağlı … Mühimmat Fabrikası Müdürü olarak görev yaptığı, 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanununa 243 sayılı KHK ile eklenen ek 67. maddesi uyarınca tespit edilen XII. sayılı eşitlik cetveline göre … Mühimmat Fabrikası Müdürlüğü unvanının MKE. Kurumu Genel Müdürlüğü unvanına eşitlendiği, 16.10.1996 tarihinde genel müdür müşaviri kadrosuna atanan davacının, 11.11.1996 tarihli başvurusu ile … Mühimmat Fabrikası Müdürlüğü kadrosunun genel müdürlük kadrosuna eşitlendiği ve fabrika müdürlüğü kadrosunda fiilen 6 aydan fazla çalıştıktan sonra 657 sayılı Yasanın 43/B maddesinin 3. paragrafında belirtilen müşavir kadrosuna atanmış olma şartını taşıdığından bahisle tarafına genel müdür makam tazminatının ödenmesini istediği, başvurusunun 15.11.1996 tarihli işlemle reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya içeriğinde bulunan XII sayılı eşitlik cetveli ve Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü yazılarında ilgililerin daha önce işgal ettiği fabrika müdürlüğü kadrosu kaldırılarak genel müdürlük kadrosu ile eşitlendiğinden fabrika müdürlüğünde geçen hizmet süresinin genel müdürlükte geçmiş gibi sayılacağının belirtilmiş olması sebebiyle bu kişilerin sadece ek gösterge yönünden değil, makam tazminatı yönünden de eşit olmaları gerektiğinin kabulü zorunlu olup altı ayı aşkın bir süre ile yürüttüğü fabrika müdürlüğü kadrosu genel müdürlük kadrosu ile eşitlenmiş olan ve 657 sayılı Yasanın 43. maddesinin (B) bendi 3. paragrafında sayılan “müşavir” unvanı ile görev yapan davacıya, fiilen altı ay genel müdürlük yapmadığı nedeniyle makam tazminatı ödenemeyeceğinden bahisle davanın reddi yolundaki mahkeme kararının gerekçesinde hukuki isabet görülmemiş ise de; dava konusu makam tazminatının davacıya ödenebilmesi, davacının … Mühimmat Fabrikası Müdürlüğü görevini yürüttüğü 1.10.1969-9.12.1974 tarihleri arasında genel müdürlük kadro unvanına makam tazminatı ödenmesi koşuluna bağlı olduğundan, anılan tarihler arasında genel müdürlük kadro unvanına makam tazminatı ödenip ödenmediğinin de araştırılmasından sonra kararın verilmesi gerekirken bu yönde bir inceleme ve araştırma yapılmadan verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.