Seri muhakeme usulü, Cumhuriyet savcısı tarafından yürütülen soruşturma sonunda bazı suç tiplerinde kamu davasının açmaya yeter şüphenin varlığı halinde, şüphelinin müdafii huzurunda bu yargılama usulünü kabul etmesi koşuluyla, savcılık makamının suçun cezasına yarı oranında indirim uygulamak suretiyle belirlediği cezanın mahkeme tarafından denetlenerek hüküm kurulması sureti ile sonuçlanan yargılama usulüne denir. Seri yargılama usulü, kamu davası açılması için yeterli şüphe olmasına rağmen kamu davası açmak yerine başvurulan özel bir yargılama usulüdür. Seri muhakeme usulüne tabi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan suçlarda bu usul uygulanmaksızın düzenlenen iddianame Cumhuriyet Başsavcılığına iade edilir.
Seri muhakeme usulü 2019 yılında 7188 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yürürlüğe girmiştir. Seri ile kast edilen yargılamanın hızlı bir şekilde yapılmasıdır. Seri muhakeme ile 01.01.2020 öncesi uygulanan klasik muhakeme usulü iddianame tanzim edilene kadarki süreçle aynıdır. Bu aşamaya dek suçun seri muhakeme usulü kapsamında kalıp kalmamasının hiçbir önemi bulunmamaktadır. Yeterli şüpheye ulaşıldığı andan itibaren ise artık klasik usulden ayrılıp seri muhakeme usulü ve bu kapsamdaki kurumlar uygulanabilir hale gelmektedir. Seri muhakemede şüpheli, cumhuriyet savcısı ve bir denetim makamı olarak mahkeme bulunmaktadır.
Şüphelinin seri muhakemeyi kabul etmesindeki önemli bir neden ise hızlı olmasının yanı sıra daha az yaptırımla karşılaşma beklentisidir. Zira bu yargılama ile şüpheli alma ihtimali olan cezanın yarısını almaktadır. Yani yeterli şüphenin varlığı halinde Cumhuriyet Savcısı şüpheliyle azaltılmış ve bireyselleştirilmiş ceza hususunda müdafii huzurunda, kabul etmesi halinde anlaşmaktadır. Sonrasında mahkemeden bu yönde hüküm kurulmasını talep eden Cumhuriyet Savcısının bu talebi mahkeme tarafından koşulların sağlandığı kontrol edildikten sonra kabul edilerek hüküm verilmektedir.
Seri Muhakeme Usulü Nedir?
Seri muhakeme usulü, Cumhuriyet savcısı tarafından yürütülen soruşturmanın sonucunda bazı suç tiplerinde kamu davası açmak için yeterli şüphe oluşması halinde, şüphelinin müdafii huzurunda bu yargılama usulünü kabul etmesi şartıyla savcılık makamının suçun cezasına yarı oranında indirim uygulama suretiyle belirlediği cezanın mahkemece denetlenerek hüküm kurulması ile sonuçlanan yargılama usulüdür.
Seri muhakeme usulünün amacı, nispeten hafif sayılabilecek suçlar nedeniyle bozulan toplumsal düzeni eski haline getirmektir. Bu konuda taraflar rıza göstermelidir. Şüphelinin eylemine karşı doğrudan ve etkili bir çözüm üretmesi nedeniyle seri muhakeme usulü birçok yönden özellikle de zaman ve maddiyat açısından sisteme ve şüpheliye fayda sağlamaktadır. Seri muhakemeden vazgeçilmesi halinde soruşturma genel hükümlere göre sonuçlandırılmaktadır. Seri muhakeme ile yargılanmaktan vazgeçen şüphelinin bu davranışı karşısında savcı klasik yargılamaya dönmek zorundadır. Bu durumda Cumhuriyet Savcısı ya da hakime tanınmış herhangi bir takdir yetkisi bulunmamaktadır. Savcı yeni bir talepname ile mahkemeye durumu bildirmekle, mahkeme ise gerekli inceleme sonucunda bu yönde hüküm kurmakla yükümlüdür.
Vazgeçmesi halinde soruşturma genel hükümlere göre sonuçlandırılmaktadır. Seri muhakeme ile yargılanmaktan vazgeçen şüphelinin bu davranışı karşısında savcı klasik yargılamaya dönmek zorundadır. Bu durumda Cumhuriyet Savcısı ya da hakime tanınmış herhangi bir takdir yetkisi bulunmamaktadır. Savcı yeni bir talepname ile mahkemeye durumu bildirmekle, mahkeme ise gerekli inceleme sonucunda bu yönde hüküm kurmakla yükümlüdür.
Seri muhakeme usulü, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 250. maddesinde hüküm altına alınmıştır. Seri muhakeme usulünde yaptırımın dahi savcılık tarafından belirlendiği, mahkemenin sadece denetleme işlevi gördüğü bir soruşturma usulüdür.
Seri Muhakeme Usulünün Şartları Nelerdir?
Seri muhakeme usulü; verilecek cezanın savcılık tarafından belirlendiği ve mahkemenin yalnızca denetleme işlevinin bulunduğu soruşturma usulüdür. Kanunda belirtilen suçlar hakkında Cumhuriyet savcısı soruşturma yapar. Bu soruşturma sırasında yeterli delile ulaşılırsa kamu davası açılır. Kamu davası açılmasının ertelenmesi kararı ya da uzlaştırma gibi kararlar verilmezse seri muhakeme usulü için hazırlık yapılır. Şüpheliye seri muhakeme usulü anlatıldıktan sonra yanında avukatı olması şartıyla seri muhakeme teklif edilir.
Seri muhakeme usulü, iştirak halinde işlenen suçlarda da uygulanabilir. Bu durumda şüphelilerin tamamı bu usulün uygulanmasını kabul etmelidir. Ayrıca seri muhakeme usulü şüpheliye teklif edildiği takdirde avukatı veya şüphelinin kendisi bunu kabul etmek için süre isteyebilir. Bunların dışında seri muhakeme usulüne ilişkin şartlar şu şekildedir:
- Suçun işlendiğine dair yeterli şüphe bulunmalıdır.
- Suçun kovuşturmasına olanak bulunmalıdır.
- Suçun işlenmesinde herhangi bir muhakeme engeli olmamalıdır.
- Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmemelidir.
- Suçun sınırlı sayıda belirlenen kanundaki suçlardan biri olması gerekir.
- Şüpheli kişi; çocuk, akıl hastası, sağır ya da dilsiz olmamalıdır.
- Şüpheli avukatı huzurunda bu usulü kabul etmelidir.
Seri Muhakeme Usulünün Uygulanabileceği Suçlar
Kanunda seri muhakeme usulünün uygulanabileceği haller sınırlı şekilde sayılmıştır. Yani aşağıda yer alan suçlar dışında hiçbir suça bu usul ilkesi uygulanmaz. Soruşturma evresinde bu suçlar için seri muhakemenin uygulanması zorunludur. Bu konuda mahkemenin ya da savcının bir takdir yetkisi yoktur. Savcılık makamı olay hakkında soruşturmayı yapıp suç işlendiyse failleri belirleyip seri yargılama usulünü uygulamalıdır.
Ancak bu hususta bir istisna vardır: Olay kapsamında kamu davasının ertelenmesine karar verilmemiş olmalıdır. Çünkü erteleme kararı verildiyse seri muhakeme usulü uygulanmaz. Seri muhakeme usulünün uygulanabileceği suçların cezalarının üst sınırı 2 yıl hapis cezasıdır ki erteleme kararı da bu sınır içindeki suçlar için verilebilir. Aşağıdaki suçlar hakkında seri muhakeme usulü uygulanır:
- Hakkı olmayan yere tecavüz (madde 154/2-3)
- Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması (madde 170)
- Trafik güvenliğini tehlikeye sokma (madde 179/2-3)
- Gürültüye neden olma (madde 183)
- Parada sahtecilik (madde 197/2-3)
- Mühür bozma (madde 203)
- Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan (madde 206)
- Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama (madde 228/1)
- Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması (madde 268)
- 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunu m. 13/1-3-5 ile m. 15/1-2-3. Fıkralarındaki suçlar
- 6831 sayılı Orman Kanununun madde 93/1
- 1072 sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makinaları Hakkında Kanunun madde 2
- 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun ek madde 2/1.’in ilk fıkrası
Seri Muhakeme Usulünün Uygulanamayacağı Haller
Seri muhakeme usulü bazı hallerde uygulanmamaktadır. Aşağıdaki hallerde seri muhakeme usulü ile soruşturma yürütülememektedir:
- Aydınlatılmış rızanın verilemeyeceği karine olarak kabul edilenler. Bu kişiler küçük, akıl hastası, sağır veya dilsiz olabilir. Bu kişiler için seri muhakeme usulü uygulanamaz. ‘’ Seri muhakeme usulü, yaş küçüklüğü ve akıl hastalığı ile sağır ve dilsizlik hâllerinde uygulanmaz.’’ (CMK m. 250/12) Kısıtlının kanuni temsilcisi veya müdafisi haklarında seri muhakeme usulünün uygulanmasını talep etse bile bu usul uygulanmaz.
- Şüpheli mazeretsiz olarak davete icabet etmemiş olabilir. Bu takdirde Cumhuriyet savcısının yürüttüğü soruşturma tutanağa bağlanır. Yapılan soruşturma genel hükümlere göre yürütülmektedir.
- Resmi mercilere beyan edilen ayrıca soruşturma dosyasında da yer alan adreste bulunmamak, yurt dışında olmak ya da başka bir nedenle şüpheliye ulaşamamak tutanağa geçirilme nedenleridir. Cumhuriyet savcısının tutanağa bağlaması ile soruşturma genel hükümlere göre devam edilir. ‘’Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle şüpheliye ulaşılamaması hâlinde, seri muhakeme usulü uygulanmaz.’’ (CMK m. 250/13)
- Şüphelinin, teklifi müdafi huzurunda kabul etmesi hâlinde seri muhakeme usulü uygulanır. Talep ederse teklifi değerlendirmesi için şüpheliye maksimum bir aylık süre verilir. Şüphelinin seçtiği bir müdafi yoksa baro tarafından müdafi atanır. Şüphelinin mazereti olmadan süresi içinde gelmemesi ya da bu usulün uygulanmasını kabul etmediğini bildirmesi halinde soruşturmaya genel hükümlere göre devam edilir.
- İştirak halinde işlenen suçlarda şüphelilerden biri seri muhakeme usulü talebini kabul etmeyebilir. Bu durumda soruşturma genel hükümlere göre yürütülür. Yani şüpheliler hakkında seri muhakeme usulü uygulanamaz. Benzer şekilde faillerden biri küçük, akıl hastası, sağır veya dilsiz ise (diğer fail veya failler seri muhakeme usulü teklifini kabul etse dahi) seri muhakeme usulü uygulanamaz.
Seri Muhakeme Usulünde Süreci
Öncelikle Cumhuriyet Savcısının başvuracağı yol alternatif çözüm yöntemlerinden “ön ödeme” yöntemi olacaktır. Ön ödeme hükümleri kapsamında olan suça ilişkin olarak ödemenin gerçekleşmesi ile soruşturma dosyası takipsizlik verilmek suretiyle kapanırken, ödemenin gerçekleşmemesi durumunda kamu davasının açılması sonucu ile karşılaşılmaktadır. Suçun ön ödeme kapsamında olmaması durumunda savcının başvuracağı ikinci yol “uzlaştırma” olacaktır. Uzlaştırma hükümlerinin uygulanması sonucunda da ön ödemede olduğu gibi takipsizlik kararı verilecek olup aksi halde iddianame düzenlenecektir.
Belirtilen iki yöntemin de uygulanamaması, suçun bu kapsamlarda olmaması durumunda ise Cumhuriyet Savcısı suçun kamu davasının ertelenmesi kurumu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceğini inceleyecektir. Bu bağlamda kamu davasının ertelenmesinin şartı suçun üst sınırı üç yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlardan olmasını gerektirmesi ile soruşturma aşamasında yeterli şüpheye erişilmiş olmasıdır. Bu yollardan hiçbiri uygulanabilir değilse, yeni düzenleme ile son yöntem olarak seri muhakeme usulü uygulanacaktır.
Seri muhakeme usulü hakkında şüpheliye bilgi verilir. Bilgilendirmeyi Cumhuriyet savcısı yapabileceği gibi kolluk görevlileri de yapabilir. Şüphelinin bilgilendirilmesi kısmı önemlidir çünkü bu usul uygulandığı zaman şüpheli ceza alacaktır. İkinci olarak Cumhuriyet savcısı seri muhakeme usulünü şüpheliye teklif eder. Şüpheliye avukatı yanındayken bu teklif yapılır ve avukatı yine yanındayken teklifi kabul edebilir.
Şüpheliye seri muhakeme usulü uygulandığı sırada seri yargılama da teklif edilir. Bu teklifi yalnızca Cumhuriyet savcısı yapabilir, bunun dışında kolluk bu teklifi yapamaz. Şüpheliye bu teklif yapılırken de avukatı yanında olmalıdır ve hukuken bilgilendirilmelidir. Avukatı yanında olmadığı sürece şüpheliye bu teklif yapılamaz. Bu mutlak kuralın esası şudur: Ceza yargılamasında müdafisiz şüpheli veya sanık olmamalıdır. Kısaca izlenecek yol şu şekildedir:
- Cumhuriyet savcısı alternatif çözüm yöntemlerinden ön ödemeyi uygulayacaktır.
- Ön ödeme mümkün değilse uzlaştırmaya gidecektir.
- Uzlaştırma da mümkün değilse kamu davasının ertelenmesi teklif edilir.
- Erteleme hükümleri de uygulanmıyorsa seri muhakeme usulüne başvurulur.
- Şüpheli seri muhakeme usulü hakkında bilgilendirilir.
- Şüpheliye seri muhakeme usulü teklif edilir.
- Şüpheliye seri muhakeme usulü uygulanırken, seri yargılama da teklif edilir.
Seri Muhakeme Usulünde Uygulama Tutanakları
Seri muhakeme usulü kolluk kuvvetleri, savcılık ve mahkemenin yaptığı üç tutanak sürecinden geçer. Bunlar bilgilendirme tutanağı, kabul tutanağı ve inceleme tutanağıdır.
- Bilgilendirme tutanağı: Kolluk kuvvetleri ya da Cumhuriyet savcısının şüpheliye haklarını ve muhakeme usulünü açıkladığı kısımdır. Bu bilgilendirme müdafii huzurunda yapılır. Yapılan bu bilgilendirmenin bağlandığı tutanağa bilgilendirme tutanağı denir.
- Kabul tutanağı: Kolluk kuvvetleri ya da savcının bilgilendirmesi aşamasından sonra gelir. Şüpheli seri muhakeme usulünü kabul ederse bu tutanak düzenlenir. Müdafii huzurunda kabul beyanı verilmelidir aksi takdirde hukuka aykırılık oluşur.
- İnceleme tutanağı: Cumhuriyet savcısı bir yaptırım belirler. Belirlenen bu yaptırım şüphelinin iradesine uygun mu değil mi mahkeme tarafından denetlenir. Denetimi asliye hukuk mahkemesi yapar. Evrak üzerinden yapılan bu incelemenin bağlandığı tutanağa inceleme tutanağı denir. İnceleme tutanağının dosyaya eklenmesi zorunludur.
Seri Muhakeme Usulü Nasıl Uygulanır?
Seri muhakeme savcısının gerekli tüm soruşturma gereklerini yerine getirdikten sonra yeterli şüpheye ulaşması ve suçun hukuki nitelendirmesini yapıp seri muhakeme usulü kapsamında olduğunu değerlendirmesi halinde seri muhakeme usulünün incelenmesi aşamasına geçilebilmektedir. Burada savcı üç aşama uygulamakla yükümlüdür:
- Şüphelinin uygulamaya “DAVET” edilmesi aşaması
- Şüphelinin uygulama hakkında “BİLGİLENDİRİLME” aşaması
- “TEKLİF” aşaması
Mahkumiyet hükmü üretmesi özelliği dolayısıyla; Cumhuriyet Savcısının şüpheliyi hakkında yapılan suçlamalar ve bu muhakemenin ne tür sonuçlar yaratacağı hususlarında yapacağı özgür iradeyi aydınlatıcı bilgilendirme için telefon, SMS, e-posta, tebligat gibi yollardan birini seçerek belirlediği gün ve saat ile bu görüşme sonrasında seri muhakeme teklifinde bulunacağı yönündeki bir davet metnini şüpheliye göndermek zorundadır. Müdafii olan şüpheliler müdafii ile birlikte davete katılabilirler, aksi halde teklif yapılırken barodan bir avukat atanması ve teklifin onun huzurunda gerçekleşmesi gerekmektedir. Davet metninde şüphelinin mazeretsiz olarak gelmemesi halinde bu usulün uygulanmasından vazgeçmiş sayılacağı ve yargılamanın genel hükümlere göre yürütüleceği ve sonuçlandırılacağı da yazmak zorundadır.
Kabul edip davete katılan şüpheli, kolluk tarafından bilgilendirilmiş olmasına bakılmaksızın Cumhuriyet Savcısı tarafından bilgilendirilmektedir. Bu ayrıntılı ve bireyselleştirilmiş bilgilendirme sonrasında Cumhuriyet Savcısı şüpheliye teklifte bulunmaktadır. Yaptırıma ilişkin bu teklif, temel cezanın alt ve üst sınırlarının TCK m.61 uyarınca belirlendikten sonra belirlenen bu yaptırımın ½ oranında indirilmesi ile bulunan cezanın teklifidir. Şartları oluşmuşsa hükmün açıklanmasının geri bırakılması ya da seçenek yaptırımlar, adli para cezasına çevirme ya da güvenlik tedbirleri bu aşamada uygulanabilir.
Şüphelinin teklif üzerine süre istemesi halinde 1 ayı geçmemek üzere makul bir düşünme süresi verilebilmektedir. Bu makul süre sonunda cevap verilmemesi ya da teklifin reddedilmesi hallerinde seri muhakeme usulü teklifi reddedilmiş sayılarak soruşturmaya genel hükümlere göre devam edilir. Ancak iddianame aşamasına kadar Cumhuriyet Savcısına giderek seri muhakemeyi kabul ettiğini belirten şüpheliye seri muhakeme usulü uygulanmaya devam eder. Şüphelinin savcıya öneride bulunma, savcıyla pazarlık etme hakkı yoktur, teklifi kabul etme ya da reddetme hakkı bulunmaktadır. Taraflar bu noktada tamamen hür iradeleriyle karar vermeleri gereklidir.
Seri Muhakeme Savcılık Aşaması
Şüphelinin kabulünden sonra “Seri Muhakeme Usulü Kabul Tutanağı’nın Cumhuriyet Savcısı, Zabıt Katibi, Şüpheli ve Müdafiin imzalaması ile tanzim edilir, akabinde ise Savcının talepname düzenleyerek mahkemeye başvurması aşamasına geçilir. Mahkeme talepnamenin geldiği gün incelemeyi yapıp şüpheliyi müdafii huzurunda dinleyerek hükmü kurmaktadır. Mahkeme burada;
- Talepnamede eksik ya da hata varsa iade edebilir.
- Şartlar oluşmuşsa talep doğrultusunda hüküm kurar.
- Şartlar oluşmamışsa talebi reddeder.
Mahkemenin talep edilen yaptırım üzerinde hiçbir değişiklik yapma hakkı bulunmamaktadır, yalnızca hesapta yapılmış bir hatayı maddi anlamda düzeltme yetkisi tanınmıştır. Mahkemeye yalnızca şartların oluşmadığını düşünüyorsa talebi reddetme yetkisi verilmiştir. İade edebileceği durumlar ise Cumhuriyet Savcısının eksik bilgilendirme yaptığı haller, güvenlik tedbirlerinde uygulamadığı haller gibi durumlar olarak örnek verilebilir. Savcının burada itiraz hakkı bulunmamaktadır zira bu haller objektif olarak belli olan noktalarda ortaya çıkmaktadır. Mahkemenin sınırlı inceleme yetkisi bulunmaktadır.
Talep doğrultusunda kurulan hüküm sadece itiraza tabidir. İstinaf ya da temyiz kanun yoluna gidilemez. Talebin reddedilmesi durumunda ise esas kapatılmakta, dosya Başsavcılığa geri gönderilmekte ve genel hükümlere göre sonuçlandırılmaktadır. Cumhuriyet Savcısının burada itiraz hakkı bulunmamaktadır. Mahkemeye mazeretsiz olarak katılmayan şüpheli seri muhakemeyi reddetmiş sayılır. Seri muhakeme bir muhakeme şartıdır, uygulanması gerekirken uygulanmaması halinde iddianamenin iadesi gerekçesidir. Seri muhakeme usulünün uygulanamadığı durumlarda, toplanan delil ve beyanlar takip eden soruşturma ve kovuşturmada delil olarak kullanılamaz.
Kanun koyucu, seri muhakeme usulü düzenlemesi ile s bazı suçların yargılamasının daha hızlı bir şekilde ve mahkeme aşamasına geçilmeden evvel bitirilmesini amaçlamıştır. Tabi ki bu yolda şüphelinin diğer yargılama aşamasına oranla daha az yaptırım beklentisi bulunmaktadır. Şüpheli bu yolla sadece mahkeme heyeti ile değil savcılık makamı ile birlikte bir süreç geçirmektedir. Model olarak Fransa, İtalya ve Almanya gibi Kıta Avrupası ülkelerinden alınmış bir yargılama çeşididir. Benimsenen bu yeni yöntem sayesinde belirli önemde görülmeyen suçlarda yargılamanın tüm angarya prosedürden arındırılarak, şüphelinin de kabul etmesi ile birlikte kamu düzeninin çok daha erken tesis edilmesi amaçlanmıştır.
Seri Muhakeme Usulünün Sonuçları
Seri muhakeme usulünde mahkemenin hüküm kurması ile soruşturma sona erdirilir. Klasik muhakeme usulünde sanık mahkum olduğunda mahkumiyet nedeni ile yargılama giderine hükmedilir. Müdafii ücreti de yargılama gideri olduğundan diğer ücretlerle mahkum tarafından hazineye ödeme yapılır. Seri muhakeme usulünde ise farklı olarak şüpheli doğrudan mahkum olur ve şüpheliye yargılama giderleri yükletilmez. Ayrıca seri muhakeme usulünde kovuşturmaya geçilmeden mahkumiyet hükmü verilir.
Soruşturma evresinde şüpheliye müdafii atanır ve bu müdafiinin ücreti yargılama gideri sayılmaz. Seri muhakeme usulünde kişi hakkında verilen hüküm adli sicil kayıtlarına geçer. Eğer bilgilendirme, teklif ya da kabul aşamasında bir sakatlık varsa talepname düzenlenmez. Ancak talepname düzenlendikten sonra işlemlerde eksiklik fark edilirse usulün uygulanmasından vazgeçmiş sayılarak talepname reddedilir.
Seri Muhakeme Kararlarına Karşı İtiraz Kanun Yolu
Seri muhakeme usulü uygulanırken verilen kararlar kural olarak son karar niteliğindedir. Kararlara karşı uygulanabilen kanun yollarından biri olan itiraz kanun yoluna gidilebilir. CMK’da bu kural şu şekilde düzenlenmiştir: ‘’Dokuzuncu fıkra kapsamında mahkemece kurulan hükme itiraz edilebilir. İtiraz mercii, itirazı üçüncü ve dokuzuncu fıkralardaki şartlar yönünden inceler.’’ (CMK m. 250/14)
İtirazı inceleyecek olan yetkili merci, seri muhakemenin uygulanıp uygulanmayacağını ve uygulanacaksa kurallarına uyup uymadığını inceler. Seri muhakeme usulündeki kararlara karşı yapılan itirazların incelenmesi genel esaslara tabidir. Seri muhakeme usulüne tabi suçlar asliye ceza mahkemelerinde görülür. İtirazlar asliye ceza mahkemesinin yargı çevresinde bulunan ağır ceza mahkemelerince incelenmektedir. İtiraz kararın öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde yapılır.
Kararına itiraz edilen asliye ceza mahkemesi bunu haklı görürse kararı kendiliğinden düzeltebilir. Eğer itirazı haklı görmezse en çok 3 gün içerisinde ağır ceza mahkemesine dosyayı gönderir. Ağır ceza mahkemesi duruşmasız olarak itirazı inceler. Eğer yapılan itirazı haklı görürse itirazın konusunu da inceler. Ağır ceza mahkemesinin vereceği karar hükümdür. İtiraz kanun yoluna, mağdur, suçtan zarar gören ve bunların vekilleri, şüpheli ve müdafii gidebilir.
Seri Yargılama Usulünde Elde Edilen Belgelerin Sonradan Kullanılma Yasağı
Seri Muhakeme Usulü 17.10.2019 tarihinde 7188 sayılı Kanun ile yapılan değişikle hukuk sistemimize girmiştir. Kanun koyucunun seri muhakeme usulünü getirme sebebi klasik yargılama sisteminin doğurduğu sakıncaları gidermektir. Ayrıca amaç alternatif bir sistem kazandırmaktır. Seri muhakeme usulünün yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ya da dilsizlik hallerinde uygulanmasının yasak olduğunu söylemiştik.
Bunun dışında, seri muhakeme herhangi bir sebeple tamamlanmayabilir ya da soruşturma genel hükümlere göre sonuçlandırılmak istenebilir. Bu durumda dosya Cumhuriyet savcısına gönderilir. Ancak Cumhuriyet savcısı bu somut olayı takip eden diğer kovuşturma ya da soruşturma evrelerinde şüphelinin seri muhakemeyi kabul ettiğine dair beyanı ya da elde edilen bilgi/belgeleri delil olarak kullanamaz.
“Seri muhakeme usulünün herhangi bir sebeple tamamlanamaması veya mahkemece soruşturmanın genel hükümlere göre sonuçlandırılması amacıyla dosyanın Cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesi hâllerinde, şüphelinin seri muhakeme usulünü kabul ettiğine ilişkin beyanları ile bu usulün uygulanmasına dair diğer belgeler, takip eden soruşturma ve kovuşturma işlemlerinde delil olarak kullanılamaz.’’ (Yönetmelik m. 5/8)
Seri Muhakeme Hakkında Yargıtay Kararları
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3671 E. 2021/6588 K. ve 05.10.2021 Tarihli Kararı
- Seri Muhakeme
- CMK 250. Madde
Seri muhakeme usulünün uygulanmasını kabul eden şüpheli hakkında düzenlenen talepnamenin mahkeme tarafından kabul edilmesi üzerine kurulan hükme karşı itiraz edilebileceği 5271 Sayılı CMK’nın 250/14. maddesinde düzenlenmiş, Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliğinin 15. maddesinde ise itirazın genel hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. Ancak, itiraz her ne kadar genel hükümlere tabi olsa da, itiraz üzerine yapılacak denetim sınırlıdır. Yönetmeliğin 14. maddesinde, hüküm kuracak olan mahkemenin talepnameyi eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olup olmadığı, bu usulün şüpheliye Kanunda öngörülen koşullar çerçevesinde teklif edilip edilmediği ve şüphelinin bu teklifi müdafii huzurunda özgür iradesiyle kabul edip etmediği açısından değerlendireceği düzenlenmiştir. Kurulan hükmü itiraz üzere inceleyen mahkemenin de denetim sınırları bu kapsamda olmalıdır.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/1607 E. 2021/6270 K. ve 27.09.2021 Tarihli Kararı
- Seri Muhakeme
- CMK 250. Madde
Bakırköy 17. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/09/2020 tarihli kararı ile asliye ceza mahkemelerinde Cumhuriyet savcısının bulunması gerektiğinden bahisle itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına karar verilmiş ise de, Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliğinin 13. maddesindeki “(1) Mahkeme, talepnamenin verildiği gün incelemesini derhal yapar, şüpheliyi müdafi huzurunda seri muhakeme usulü ile ilgili olarak dinler ve usulü sonuçlandırır. Şüphelinin seri muhakeme usulü hakkında dinlenmesi SEGBİS veya istinabe yoluyla da yapılabilir.’’ Şeklindeki düzenleme karşısında seri muhakeme usulüne tabi dosyalarda Cumhuriyet savcısının duruşmaya katılarak mütalaa vermesine ilişkin bir zorunluluk olmadığı gibi yargılamanın kısa sürede bitirilmesine dair getirilen seri muhakeme usulünün amacına da uygun olmayacağı, kaldı ki talepnamede hüküm kısmının Cumhuriyet savcısı tarafından düzenlendiği dikkate alındığında, itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne ilişkin mercii kararında isabet görülmemiş olup…
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2021/12280 E. 2022/14479 K. ve 17.10.2022 Tarihli Kararı
- Seri Muhakeme
- CMK 250. Madde
Somut olayda, … Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08/06/2020 tarihli ve 2020/1491 soruşturma, 2020/321 talepname sayılı seri muhakeme bilgilendirme tutanağı ile seri muhakeme teklif ve kabul tutanaklarının usulüne ve mevzuat hükümleri kapsamında hukuka uygun olduğu, şüpheli tarafından işlendiği iddia edilen 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun seri muhakeme usulü kapsamında olduğu, 5271 sayılı CMK.nın 171/3-c maddesine uygun şekilde yapılan değerlendirmeye göre; anılan suçta hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararından daha faydalı olacağının talepnamede belirtildiği ve bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verme yetkisi ve takdirinin de Cumhuriyet Savcısında olduğu, nitekim … Cumhuriyet Başsavcılığınca gerek soruşturma dosyasında yer alan kabul ve teklif tutanaklarında, şüphelinin bir daha suç işlemeyeceği konusunda geçmiş kişiliği ve görünen hali itibariyle olumlu yönde kanaat oluşması, adli sicil kaydının bulunmaması ve sonuç cezanın adli para cezası olması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinin belirtilmiş olduğu, bu haliyle değerlendirildiğinde Cumhuriyet Savcısının takdir yetkisinde olan bir durumun talepname düzenlenmesinin iade sebepleri arasında sayılmadığı gözetilmeden, Cumhuriyet Başsavcılığının 08.06.2020 tarihli, 2020/16 nolu talepnamesinde belirtilen yaptırım doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken talepnamenin iadesine karar verilmesi,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı’nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden …. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/06/2020 tarihli ve…. sayılı Kararının CMK.nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahkemesince yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı’na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 17.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.