Ceza Muhakemesi Kanunu 61. Madde
Tanığa Verilecek Tazminat ve Giderler
- Cumhuriyet savcısı veya mahkeme başkanı veya hâkim tarafından çağrılan tanığa, her yıl Adalet Bakanlığınca hazırlanan tarifeye göre kaybettiği zaman ile orantılı bir tazminat verilir. Tanık hazır olmak için seyahat etmek zorunda kalmışsa, yol giderleriyle tanıklığa çağrıldığı yerdeki ikamet ve beslenme giderleri de karşılanır.
- Birinci fıkra hükmüne istinaden ödenmesi gereken tazminat ve giderler, hiçbir vergi, resim ve harç alınmaksızın, ödenir.
Ceza Muhakemesi Kanunu 61. Madde Gerekçesi
Maddede tanığa verdiği hizmet dolayısıyla ödenecek tazminat ve giderler düzenlenmiştir. Tazminatın belirlenmesinde mahrum kalınan kâr, zorunlu yol masrafları, beslenme giderleri, duruşmaya gelmek için olağandışı giderler göz önünde tutulmakla beraber esas, Adalet Bakanlığınca hazırlanan tarifedir. Tanık görevini yerine getirebilmek için seyahat etmek durumunda kalmış ise yol giderleri ile ikamet giderleri de karşılanacaktır.
1412 sayılı Kanunun 64. maddesinde de davet olunan tanığın “…tarifeye göre kaybettiği vakit ile mütenasip bir tazminat istihsaline hakkı vardır…” hükmü yer almış, ancak sözü edilen tarifenin hangi merci tarafından hazırlanacağı ve ne kadar süre için geçerli olacağı belirtilmemiştir. Maddede yapılan düzenleme ile sözü edilen tarifenin Adalet Bakanlığınca her yıl için hazırlanacağı vurgulanmak suretiyle belirsizlik giderilmiştir.
Diğer yandan ceza yargılamasında tanıklığın önemi dikkate alınarak bu görevin herhangi bir parasal kaygı duyulmaksızın yapılmasını sağlamak için tanığa ödenecek tazminat ve giderlerin her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu hususuna ikinci fıkrada yer verilmiştir.
- İlgili Makale:
- 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) Tam Metin:
Ceza Muhakemesi Kanunu 61. Madde Tanığa Verilecek Tazminat ve Giderler Emsal Kararlar
Yargıtay 6. Ceza Dairesi E:2020/5117, K:2021/3360
- Ceza Muhakemesi Kanunu 61. Madde
- Tanığa Verilecek Tazminat ve Giderler
Suça sürüklenen çocuk hakkında, sosyal inceleme raporu için ödenen 120 TL bilirkişi ücretinin, harcanması zorunlu kamu masrafı niteliğinde bulunması nedeniyle suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’ye aykırı davranılması,
Suça sürüklenen çocuk ve sanığın sebep oldukları yargılama giderlerinin ayrı ayrı; ortak yapılanların ise eşit olarak alınması yerine tüm yargılama giderlerinden eşit olarak sorumlu tutulmaları, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak bozulmasına, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “Suça sürüklenen çocuk hakkında düzenlenen sosyal inceleme raporu konusundaki 120 TL bilirkişi ücretinden ibaret yargılama masrafının CMK’nın 61 ve 324/1, 325/1. maddeleri suça sürüklenen çocuk …’den tahsiline” kısmının çıkarılması, ayrıca (V). bentte yer alan hükmün çıkarılarak yerine “Zorunlu kamu giderleri hariç olmak üzere, suça sürüklenen çocuğun ve sanığın sebebiyet verdiği yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden ise eşit olarak sorumlu tutulmaları suretiyle yargılama giderlerinin suça sürüklenen çocuk ve sanıktan tahsiline” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin düzeltilerek onanması, 24/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Yargıtay 13. Ceza Dairesi E:2019/8096, K:2019/15623
- Ceza Muhakemesi Kanunu 61. Madde
- Tanığa Verilecek Tazminat ve Giderler
Suça sürüklenen çocuk … hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; 14/04/2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen ek 2. madde uyarınca doğrudan verilen 3.000. TL’ye kadar olan adli para cezalarından ibaret mahkumiyet hükümleri kesin olup, suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçundan dolayı tayin edilen 1320 TL adli para cezasına ilişkin hükmün, cezanın türü ve miktarı itibariyle temyizi mümkün bulunmadığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk ve müdafi ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazlarının tebliğnameye uygun olarak reddine,
Sanık … hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanığın temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak onanmasına,
Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; hırsızlık suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 143. maddesinin TCK’nın 31/3. maddesinden önce uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi sonuç ceza değişmediğinden bozma sebebi yapılmamıştır.
Suça sürüklenen çocuk hakkında mağdur …’e yönelik hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından açılan kamu davasının suça sürüklenen çocuğun savunması alınmadan Kuşadası 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2013/174 E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, bu dosyada suça sürüklenen çocuğun yakalama kararı üzerine savunması alınırken birleştirilen 2013/266 E sayılı dosyanın iddianamesinin okunmadığı anlaşılmakla, suça sürüklenen çocuğun savunması alınmadan atılı suçlardan mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, Kabule göre de;
Hırsızlık suçundan kurulan hükümde; iki hırsızlık suçundan cezalandırılırken sonuç cezanın ayrı ayrı 2.640 TL olarak belirtilmemesi nedeniyle hükmün karıştırılması ve gerçekte de 2.320 TL olması gereken para cezasının 2.640 TL yazılması suretiyle fazla ceza tayini,
Suça sürüklenen çocuğun mağdurların oturduğu binanın çatı katında yer alan depolardan hırsızlık yapmaları şeklinde gerçekleşen eylemde tek konut dokunulmazlığını ihlal suçu oluşacağının gözetilmemesi,
Sanık … hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarının sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak;
Aynı suçu beraber işleyen suça sürüklenen çocuk … hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde teşebbüs oranı 3/4 olarak belirlendiği halde sanık hakkında 1/2 olarak belirlenmesi suretiyle çelişki oluşturulması,
Hırsızlık suçundan kurulan hükümde, TCK’nın 62. maddesinin uygulanması sırasında hesap hatası yapılarak sonuç cezanın “11 ay 20 gün hapis cezası” yerine “11 ay 15 gün hapis cezası” olarak eksik tayini,
Sanığın mağdurların oturduğu binanın çatı katında yer alan depolardan hırsızlık yapmaları şeklinde gerçekleşen eylemde tek konut dokunulmazlığını ihlal suçu oluşacağının gözetilmemesi, Yargılama sırasında ifadesi alınan tanıklar için CMK’nın 61. maddesi uyarınca tanıklık ücretine hükmedilmemesi bozmayı gerektirmiş, sanığın ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak bozulmasına, 30.10.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.