İhtiyati Haciz Nedir? İhtiyati Haciz Kararı Nasıl Alınır?

ihtiyati haciz

İhtiyati haciz, para alacaklarına ilişkin doğmuş (mevcut) veya doğacak (müstakbel) takibin sonucunun güvence altına alınması için mahkeme kararı ile borçlunun mal varlığına el konulmasını sağlayan geçici bir hukuksal korumadır. İhtiyati haciz bir “dava” değil, “geçici hukuksal koruma tedbiridir. Yargıtay’a göre, ihtiyati haciz; asıl icra takip işlemine yardımcı olan, ona güvence sağlayan, yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce ya da sonra uygulanan bir tedbirdir. Ancak bir icra takip işlemi değildir. İhtiyati haciz sadece para alacakları için istenebilir.

İhtiyati haciz kurumu, İİK’nin 257-268 maddelerinde düzenlenmiştir. Alacaklı, borçlunun borcunu zamanı geldiğinde ödemeyeceğini düşünüyorsa, dava veya icra takibi açmadan hızlı bir şekilde borçlunun mallarına ihtiyati haciz koydurabilir. İhtiyati haciz ile birlikte, borçlunun mallarını üçüncü kişilere devretmesi engellenmiş olur. Buradaki amaç, kötü niyetli borçluların mal kaçırarak alacaklıları zarara uğratmasının önüne geçebilmektir.

İhtiyati hacizde, haciz konulan uyuşmazlık (dava) konusu olmayıp borçlunun herhangi bir malıdır. Para alacağı ile üzerinde ihtiyati haciz konulan mal varlığı değerleri arasında bir bağlantı yoktur. İhtiyati haczin amacı yalnızca teminattır. Henüz kesin haciz isteme yetkisinin gelmediği dönemde, borçlunun malvarlığı değerlerine geçici el konularak alacaklının alacağına kavuşması güvence altına alınmaktadır. İhtiyati haciz kararından sonra alacaklı dava açar isterse icra takibinde bulunur. İhtiyati haczin uygulanması, yalnızca icra dairesi tarafından istenebilir. Alacaklı esas hakkında verilen hükümle haksız çıkarsa ihtiyati haciz kendiliğinden hükümsüz kalır.

ihtiyati haciz nedir
ihtiyati haciz nedir

İhtiyati Haciz Nedir?

İhtiyati haciz, alacaklının, borçlunun mal varlığını dava veya icra takibi sonuçlanmadan önce güvence altına almasını sağlayan geçici bir hukuki koruma tedbiridir. Bu karar, mahkeme tarafından borçlunun mallarına el konulmasına olanak tanır ve borçlunun, mallarını kaçırma veya gizleme gibi durumlarla alacaklıyı zarara uğratma ihtimalini engeller. İhtiyati haciz talebinde bulunulabilmesi için alacaklının alacağını ve haciz talebinin gerekçelerini kanıtlayıcı deliller sunması gerekir.

İhtiyati haciz, para alacaklarına ilişkin doğmuş (mevcut) veya doğacak (müstakbel) takibin sonucunun güvence altına alınması için mahkeme kararı ile borçlunun mal varlığına el konulmasını sağlayan geçici bir hukuksal korumadır. İhtiyati haciz bir “dava” değil, “geçici hukuksal koruma tedbiridir. İhtiyati haciz, rehinle teminat altına alınmamış ve vadesi gelmiş para alacakları için kabul edilmiş olan ve kesin hacze dönüşmedikçe satış olanağı vermeyen bir geçici hukuksal koruma tedbiridir. Temel sebebi borçlunun ileride bu borcu ödeyememe ihtimaline veya borçlunun kötü niyetli tutumlarda bulunmasına (örnek; Mallarını bir başkasına devretmesi ihtimali) karşın, para alacağının teminat altına alınmasıdır.

Takipten önce veya sonra İhtiyati haciz istenebilmektedir. Ek olarak bu koruma tedbiri, kesin hacze dönüşmediği sürece alacaklıya satış isteme yetkisi vermemektedir. Alacaklı esas hakkında haksız çıkarsa ihtiyati haciz kendiliğinden son bulur. İcra müdürü İhtiyati haczi kendiliğinden uygulayamaz, ilgilinin istemi gerekmektedir. (İİK m.257)

İhtiyati Haciz İsteme Hakkı, Zamanı ve Muhatabı

  • İhtiyati Haciz İsteme Hakkı: İhtiyati haciz isteme hakkı alacaklıya aittir. Talepte bulunan kişi, borçludan alacaklı olduğunu ileri sürerek kanunun öngördüğü şartların gerçekleştiğini ileri sürerek borçlunun borcuna yeter miktarda malvarlığı değerleri ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının geçici olarak haczedilmesini talep etmektedir.
  • İhtiyati Haciz İsteme Zamanı: İhtiyati haciz kural olarak vadesi gelmiş alacaklar için istenebilir. Bir diğer deyişle, kural olarak vadesi gelmemiş bir alacağın tahsilini amaçla ihtiyati haciz talep edilmesi mümkün değildir. Ancak bazı şartların sağlanması halinde vadesi gelmemiş bir alacaktan dolayı da ihtiyati haciz talep edilmesi mümkündür. İhtiyati haciz dava açılmadan talep edilebileceği gibi dava açıldıktan sonra da talep edilebilir.
  • İhtiyati Haciz Kararının Muhatabı: İhtiyati tedbirlerin muhatabı gerçek veya tüzel kişiler olabileceği gibi bazı durumlarda idari birimler de olabilir. İhtiyati haciz kararının infazı noktasında tek muhatabı olup, o da icra müdürlüğüdür. İhtiyati haciz kararını alan ilgilinin bu kararı İcra Müdürlüğü’ne teslim ederek kararın infazını talep etmesi gerekir. İhtiyati haciz kararlarının başka türlü bir muhatabı yoktur. İhtiyati haciz kararını veren mahkemenin bu kararı kendisinin infaz etmesi mümkün değildir.

İhtiyati Haczin Genel Şartları

İhtiyati haczin talep edilebilmesi için gerekli şartlar aşağıdaki gibidir;

  • Talep: İhtiyati haczin talep olmaksızın verilmesi mümkün değildir. 6100 Sayılı HMK ‘nın 24. Maddesine göre, “Hakim, iki taraftan birinin talebi olmaksızın, kendiliğinden bir davayı inceleyemez ve karara bağlayamaz. Kanunda açıkça belirtilmedikçe, hiç kimse kendi lehine olan davayı açmaya veya hakkını talep etmeye zorlanamaz. Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri dava konusu hakkında, dava açıldıktan sonra da tasarruf yetkisi devam eder.” Düzenlemesi bulunmaktadır. İlgili düzenleme ihtiyati haciz talepleri bakımından da uygulanmakta olup taraflardan birinin talebi bulunmadan ihtiyati hacze karar verilmemektedir.
  • Alacağın Varlığı Konusunda Yaklaşık İspat: Kural olarak bir davada yaklaşık ispat değil tam ispat aranır. Ancak ihtiyati haciz yargılamasının niteliği asıl yargılamadan farklı olduğundan ispat hususunda asıl yargılamadan ayrılır. İhtiyati haciz talebinde bulunabilmek için talepte bulunanın ihtilaf konusu ile ilgili olarak bir alacağının bulunduğunun ispatlanması gerekir. İhtiyati haciz gibi geçici hukuki koruma tedbirlerine ilişkin yargılamada bazen karşı tarafın dinlenmesi bakımından yaşanan zorluklar, tüm delillerin ayrıntılı bir şekilde incelenmesi için yeterli zaman olmaması gibi sebeplerle yaklaşık ispat yeterli görülmüştür.
  • Talep Konusunun İhtiyati Hacze Uygun Olması: İhtiyati haciz İİK’nın 257. Maddesi birinci fıkrası uyarınca sadece para ve teminat alacaklarının tahsili amacıyla kullanılabilen bir geçici hukuki koruma tedbiridir. Para ve teminat alacaklarının dışında kalan hak ve alacakların ihtiyati hacizle teminat altına alınması mümkün değildir. Para ve bir kısım teminat alacakları dışında kalan hak ve alacaklar bakımından şartlarının sağlanması halinde ihtiyati tedbir kararı alınması mümkün olabilecektir. Bu bakımdan bir tapu iptal ve tescil davasında dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulması mümkün iken ihtiyati haciz konulması mümkün değildir. Ancak bir para veya teminat alacağının tahsilinin amaçlandığı bir ihtilafta bu taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulmasına engel bir durum yoktur.
  • Teminat Şartı: Teminat ihtiyati haczin verilme değil infaz edilmesi için şarttır. Başka bir deyişle, mahkemeler ihtiyati haciz taleplerini değerlendirirken talep edenin ihtiyati haciz için teminat verip vermediğine bakmayacaktır. Ancak kararı veren mahkeme, kural olarak kararla birlikte kararın uygulanabilmesi için yatırılması gerekli teminatı belirleyecektir. Bu sebeple ihtiyati haciz kararının infazını isteyen tarafın bu teminatı yatırması zorunlu olacaktır. Borçlunun ve üçüncü kişilerin ihtiyati haciz sebebiyle uğraması muhtemel zararlarının tazminini güvence altına almak için kabul edilen teminat, hukuki niteliği gereği bir çeşit garantidir.

2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 259/1 maddesinde teminat şartı gösterildikten sonra ikinci fıkrasında “..Ancak alacak bir ilama müstenit ise teminat aranmaz.” ve üçüncü fıkrasında “..Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenit ise mahkeme teminata lüzum olup olmadığını takdir eder.” Düzenlemelerine yer verilmek suretiyle ihtiyati haciz kararı verilmesi için hangi hallerde teminat aranmayacağı açıklanmıştır. İlgili kanun maddesi hükmüne göre alacaklının alacağı ilama dayanıyorsa, mahkeme ihtiyati haciz kararının infazı için teminat istemez. Diğer halde alacağın ilam mahiyetinde belgelere dayanması halinde (İİK. m. 38) ihtiyati haciz kararının infazı için teminat gerekip gerekmediği mahkemenin takdirinde olacaktır. İlam mahiyetindeki belgeler;

  1. Mahkeme huzurunda yapılan sulhler,
  2. Mahkeme huzurunda gerçekleşen kabuller,
  3. Para borcu ikrarını havi re’sen tanzim edilen noter senetleri,
  4. İstinaf ve temyiz kefaletnameleri,
  5. İcra dairesinde verilen kefaletnamelerdir.

İhtiyati Haczin Özel Şartları

  • Vadesi Gelmiş Alacaklar İçin İhtiyati Haciz

Rehinle teminat altına alınmamış ve vadesi gelmiş borçlar için haczi istenebilecek mallar borçlunun veya üçüncü kişinin yedinde bulunan taşınır ve taşınmaz mallardır. Bunun yanında kişi borçlunun üçüncü kişilerden alacaklarını ve diğer haklarını da haczettirebilir. Alacak rehinle temin edildiği takdirde ihtiyati haciz kararı kural olarak verilmez. İstisnai olarak deniz alacakları rehinle teminat altına alınmış olsa dahi ihtiyati haciz konulabilir. Bir diğer istisna alacağı kambiyo senedine dayanan alacaklının alacağını rehinle teminat altına almış olması halinde dahi rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapmak zorunda olmadığından, bu alacağı için ihtiyati haciz isteyebilir.

  • Vadesi Gelmemiş Alacak İçin İhtiyati Haciz

Vadesi gelmiş alacaklar için ihtiyati hacizde başka bir koşula gerek yokken, henüz muaccel olmamış, vadesi gelmemiş alacaklar için ihtiyati haciz istenebilmesi özel bazı nedenlerin oluşması koşuluna bağlanmıştır. Alacağı ilama dayanan alacaklının ilamlı takip süreci başlatmadan ihtiyati haciz ile alacağının güvence altına alınmasını istemesinde hukuksal menfaati vardır. Yasa koyucu vadesi gelmemiş alacaklar için ihtiyati haciz istenebilmesini belirli koşullara bağlamıştır. (İİK m. 257/2):

  1. Borçlunun belirli bir yerleşim yerinin olmaması,
  2. Borçlunun taahhütlerinden kurtulmaya yönelik davranışları,
  3. Borçlunun kaçması veya kaçmaya hazırlanması,
  4. Borçlunun hileli davranışlarda bulunmasıdır.

Vadesi gelmemiş bir borçtan dolayı alacaklı, İİK m. 257/2’de yazılı nedenlerden birine dayanarak ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muaccel olur. Bundan sonra borçlu artık borcun vadesinin gelmediği itirazında bulunamaz. Borcun muaccel olması yalnızca borçlu yönündendir. Kefillere ve müşterek borçlulara karşı borç muaccel olmaz, bunlar yönünden alacak ancak vadesi gelince istenebilir. Hemen belirtelim ki borçlu yönünden borcun muacceliyet kazanması ihtiyati haciz kararı ile değil, bizatihi ihtiyati haciz konulması ile olur.

Kısmi İhtiyati Haciz Nedir?

İcra iflas kanunumuzda kısmi İhtiyati haciz kurumu düzenlenmemiştir. Ancak pratikte davanın koşullarına göre alacağın bir kısmı üzerinden İhtiyati hacze karar verildiği durumlar hukukumuzda mevcuttur. Kısmi İhtiyati haczin temel sebebi genellikle alacak miktarının çok fazla olmasıdır. Süreci kolaylaştırması ve daha az masraflı olması sebebiyle tercih edilmektedir.

İhtiyati Haczin Şartları

İhtiyati haczin talep edilebilmesi için gerekli şartlar aşağıdaki gibidir;

  • Teminat altına alınmamış bir para borcu,
  • Kural olarak vadesi gelmiş veyahut özel şartları taşıyan vadesi gelmemiş borç
  • Alacağın varlığına ilişkin ve ödenmeme riskine dair yeterli kanı oluşturacak deliller.
  • İhtiyati haciz talep eden alacaklı hacizde haksız çıktığı takdirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan mesul ve teminat vermeğe mecburdur. Ancak alacak bir ilama dayanıyor ise teminat aranmaz.(İİK m.259)
ihtiyati haciz kararini kim verir
ihtiyati haciz kararini kim verir

İhtiyati Haciz Görevli ve Yetkili Mahkeme

  • Görevli Mahkeme: İhtiyati hacizde görevli mahkeme genel hükümlere (HMK m. 1-4) göre belirlenir. Bu nedenle görevli mahkeme takibe dayanak yapılan hukuki ilişkinin niteliğine göre belirlenir. İhtiyati hacizde genel mahkemeler (Asliye Hukuk Mahkemesi, Asliye Ticaret mahkemesi, Sulh Hukuk Mahkemesi, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi, Tüketici Mahkemesi, İş Mahkemesi, Aile Mahkemesi gibi) görevlidir. İcra mahkemesi, ihtiyati hacze karar veremez. Dava açıldıktan sonra, ancak davaya bakan mahkemeden ihtiyati haciz istenebilir. Hakemler de ihtiyati haciz kararı veremez.
  • Yetkili Mahkeme: Yetkili mahkemenin belirlenmesinde genel hükümler uygulanır. İcra İflas Kanunu’nun 50/1 maddesinde “ Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk  Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir.” Şeklinde genel hükümler uygulanacağı belirtilmiş ve ilaveten sözleşmeye dayalı takiplerde sözleşmenin yapıldığı yer mahkemesinin de yetkili olduğu kabul edilmiştir. Kamu düzenine ilişkin yetki durumu söz konusu olmadıkça mahkeme kendiliğinden yetkili olup olmadığına bakamaz, doğrudan doğruya yetkisizlik kararı veremez.

İhtiyati Hacizde Yargılama Usulü

İhtiyati haciz yargılamasında mahkeme tarafları dinleyip dinlememekte serbesttir. Karşı taraf dinlenmeden de alacaklının talebi üzerine ihtiyatı hacze karar verilmesi mümkündür (İİK m. 258/2). İhtiyati haciz yargılamasında tam ispat aranmaz yaklaşık ispat yeterlidir. İhtiyati haciz isteyen alacaklı, alacağını ve ihtiyati haciz nedenlerini ispat etmekle yükümlüdür. Ancak karar için mahkemenin alacağın var olduğuna ve ihtiyati haciz nedenlerinin oluştuğuna kanaat getirmesi yeterlidir (HMK. 258/1). İhtiyati haciz istemi konusunda istem tarihindeki hukuksal durum ve kanıtlar ışığında bir karar verilmelidir. İhtiyati haciz kararından sonra gelişen olaylar ve getirilen belgeler dikkate alınamaz.

İhtiyati haciz, alacaklının, borçlunun mallarına tedbiren el koydurması için başvurduğu bir yargılama sürecidir. Bu işlem, borcun ödenmeme riski olan durumlarda alacaklının haklarını koruma amacı taşır. İhtiyati haciz kararı, genellikle mahkemeler tarafından alacaklının talebi üzerine, alacaklıya borçlunun malvarlığı üzerinde geçici olarak haciz koyma yetkisi verir. İhtiyati hacizde yargılama usulü, hızlı ve etkili bir şekilde yürütülmelidir. Alacaklı, ihtiyati haciz talebini borçluya bildirmeden önce mahkemeye başvurabilir. Mahkeme, alacaklının sunduğu delilleri inceler ve ihtiyati haciz kararı verebilir. Kararın ardından, borçlunun malvarlığına haciz uygulanır. Borçlu, ihtiyati haczin haksız olduğunu düşünüyorsa, bu karara itiraz etme hakkına sahiptir.

İhtiyati haciz kararı alındıktan sonra, alacaklının asıl alacağını ispatlamak için dava açması gerekir. Eğer alacaklı, yasal süresi içinde davasını açmazsa, ihtiyati haciz kararı geçersiz hale gelir ve borçlunun malları üzerindeki haciz kaldırılır. Bu süreçte, yargılama usulü titizlikle takip edilmeli ve yasal süreler dikkate alınmalıdır. İhtiyati haciz, alacaklının alacağını güvence altına almak için etkili bir yöntem olmakla birlikte, hukuki prosedürlere uygun şekilde yürütülmesi gereklidir.

İhtiyati Haciz ve İhtiyati Tedbir Farkı

İhtiyati Tedbir ile İhtiyati Haczin Karşılaştırılması
İhtiyati Tedbirİhtiyati Haciz
Konusuİhtiyati tedbir kural olarak paradan başka şeyler hakkında istenebilir. Para ve teminat alacakları için İhtiyati tedbir istenemez. Bir şeyi yapma veya verme biçimindeki istemlerin dava konusu olması durumunda bu istemler ancak İhtiyati tedbir konusu olabilir.İhtiyati haciz sadece para alacakları için istenebilir.
Uygulandığı Şeyİhtiyati tedbir kararı yalnızca “uyuşmazlık konusu şey hakkında verilebilir (HMK m. 389/1). İhtiyati tedbir uygulanan mallar, taraflar arasında çekişmeli olup davacının açmış olduğu veya ileride açmayı düşündüğü bir davanın konusunu oluşturmaktadır.İhtiyati hacizde, haciz uygulanan şey, uyuşmazlık konusu olmayıp borçlunun herhangi bir malıdır. Para alacağı ile üzerinde İhtiyati haciz konulan mal varlığı değerleri arasında bir bağlantı yoktur.
Amacıİhtiyati tedbirin üç amacı vardır: Koruma, edim ve teminat.İhtiyati haczin amacı yalnızca teminattır. Henüz kesin haciz isteme yetkisinin gelmediği dönemde, borçlunun mal varlığı değerlerine geçici el konularak alacaklının alacağına kavuşması güvence altına alınmaktadır.
Tamamlayan Prosedürİhtiyati tedbirin tamamlanması, sadece dava yolu ile mümkündür. İhtiyati tedbir kararından sonra sadece dava açabilir.İhtiyati haciz kararından sonra alacaklı isterse dava açar isterse icra takibinde bulunur.
İnfazıİhtiyati tedbirin uygulanması ise icra dairesinden istenebileceği gibi, mahkeme, kararında açıkça gösterilmişse yazı işleri müdüründen de istenebilir. (HMK m. 393/2)İhtiyati haczin uygulanması, yalnızca icra dairesi tarafından istenebilir.
Etkisi ve Sona Ermesiİhtiyati tedbir kararının etkisi, aksi belirtilmediği takdirde, son kararın kesinleşmesine kadar devam eder. (HMK m. 397/2)Alacaklı esas hakkında verilen hükümle haksız çıkarsa ihtiyati haciz kendiliğinden hükümsüz kalır. Alacaklı, davada haklı çıkmasına karşın kararın tefhim veya tebliğinden itibaren bir ay içinde ilamlı takip isteminde bulunmazsa ihtiyati haciz hükümsüz kalır.

İhtiyati Haciz Kararının Uygulanması

  • Kabul Kararı

İhtiyati haciz isteminin kabulü kararına karşı başvurulacak yasama yolu, kararın borçlunun katılımıyla verilip verilmediğine göre farklılık gösterir. İhtiyati haciz isteminin kabulü kararı borçlunun yüzüne karşı verilmişse bu karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Yani yüzüne karşı, aleyhinde ihtiyati haciz kararı verilen taraf istinaf yoluna başvurabilir (İİK m. 258/3, c. 2).

İhtiyati haciz isteminin kabulü kararı borçlunun yokluğunda verilmişse bu karara karşı öncelikle itiraz yoluna başvurulabilir. Yani borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haciz kararına itiraz edilebilir (İİK m.265/1). İtiraz üzerine verilen karara karşı ise istinaf yoluna başvuru hakkı mevcuttur.

Bölge adliye mahkemesi bu başvuruları öncelikle inceler ve verdiği kararlar kesin karardır (İİK m. 258/3). 7251 sayılı Yasayla yapılan değişiklikle ihtiyati haciz isteminin reddi kararının da gerekçeli olarak verilmesi zorunlu kılınmış ve ayrıca yüzüne karşı aleyhinde ihtiyati haciz kararı verilen tarafa da istinaf yasa yoluna başvurma hakkı tanınmıştır.

  • Kararın Yerine Getirilmesi

Alacaklı, ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren on gün içerisinde kararı veren mahkemenin yargı çerçevesindeki icra dairesinden kararının yerine getirilmesini talep etmesi gerekir. Aksi durumda ihtiyati haciz kararı kendiliğinden ortadan kalkar. Alacaklı ihtiyati haciz kararının infazını İİK’nın 261. maddesi gereğince süresinde istedikten sonra, her zaman borca yeter miktarda malın haczini talep edebilir. Süresinde infaz istendikten sonra yapılacak hacizlerde karar tarihinden itibaren on günlük sürenin geçmesi, ihtiyati haciz kararının infazına engel değildir. Takibin kesinleşmesinden sonra ise her zaman İİK’nın 78. maddesi gereğince haciz istenebileceğinden her iki hâlde de haciz istemeye yasal bir engel bulunmamaktadır.

İhtiyati haciz kararının yerine getirilmesi, ihtiyati haciz kararını veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden istenmesi gerekmektedir. İhtiyati haciz konulacak mallar başka yargı çevresinde bulunuyor ise istemde bulunulan icra dairesi o yer icra dairesinden istinabe yoluyla haciz yapmasını ister. İhtiyati haciz kararı genel haciz hükümlerine göre uygulanır. İhtiyati haczin yerine getirilmesine ilişkin şikâyetler, haciz işlemini yapan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine yapılır. Haczi uygulayan memur, bir ihtiyati haciz tutanağı düzenler. İcra dairesi, tutanağın bir suretini üç gün içinde haciz sırasında bulunmayan alacaklı, borçlu ve gerektiğinde üçüncü kişilere tebliğ eder . Ancak haciz sırasında hazır bulunan kimselere icra tutanağının tebliğ edilmesine gerek yoktur.

  • Sonuçları

İhtiyati haciz koyduran alacaklı satış isteyemez. Ancak ihtiyaten haczedilen malların kıymeti süratle düşüyor ya da muhafazası masraflıysa icra müdürü malların satılmasına her zaman karar verebilir. İhtiyati haciz, taşınmazların üçüncü kişilere temlikin ve hatta devrini engellemez. Taşınmazı hacizle yükümlü olarak iyi niyetle satın alan üçüncü kişi, tapu kayıtlarında belirli olan ve kesinleşen haciz miktarı üzerinden sorumlu olur. Alacaklının icra takibinde istediği miktar, tapu kayıtlarına şerh edilmediği veya tamamlayıcı ya da ek bir haciz yapılmadığı sürece, bu husus iyi niyetli üçüncü kişi aleyhine bir sonuç doğurmaz. Alacaklının ihtiyati haciz koydurmuş malları üzerinde rüçhan hakkı yoktur. Ancak alacaklı ihtiyati haciz masraflarını satış tutarından öncelikle alır.

İhtiyati haciz konduktan sonra ancak henüz kesin hacze dönüşmeden önce, ihtiyaten haczedilen mallar üzerine kesin haciz sahibi başka bir alacaklı kesin haciz koydurursa bu durumda daha önce ihtiyati haciz koyduran alacaklı, ikinci alacaklının koydurduğu kesin hacze kendiliğinden ve geçici olarak iştirak edebilir. Rehinden önce ihtiyati veya icrai haciz bulunması durumunda kamu alacakları dâhil hiçbir haciz, rehinden önceki hacze katılamaz.

ihtiyati haciz itiraz
ihtiyati haciz itiraz

İhtiyati Haczin Kesinleşmesi (Tamamlayıcı Merasim)

Borçluya karşı dava açmadan veya takip yapmadan önce ihtiyati haciz kararı verilmiş ve bu karara göre borçlunun mallarına haciz koydurmuş olan alacaklının, belli bir usul prosedürünü yerine getirmesi gerekmektedir. Dava açmadan veya takip yapmadan önce ihtiyati haciz kararı almış ve bu karara göre borçlunun mallarına haciz koydurmuş olan alacaklı, yedi gün içerisinde borçluya karşı takip talebinde bulunmalı veya dava açmalıdır. Yedi günlük süre, alacaklı ihtiyati haczin icrası sırasında hazır bulunmakta ise haczin icrasından, hazır değilse ihtiyati haciz tutanağının kendisine tebliğinden itibaren işlemeye başlar (İİK m. 264/1). Süre, hak düşürücü niteliktedir. Alacaklı, süresinde dava açmaz ya da takip yapmazsa ihtiyati haciz, kendiliğinden geçersiz olur ve ilgililer isterse gerekli yerlere bildirilir. Ancak bu durumda ihtiyati haciz geçersiz olmasına karşın, icra takibi derdest kalmaya devam eder. Alacaklı derdest icra takibine devam edebilmek için altı ay içinde itirazın kaldırılmasını talep eder veya bir yıl içinde itirazın iptali davası açılabilir.

Alacaklı tarafından ihtiyati haciz kararı sonrasında icra takibine başlanmamışsa, borçlunun haczin hükümsüz kaldığına karar verilmesi için icra hukuk mahkemesine başvurması gerekmektedir. Genel haciz yolu ile takip başlatan alacaklı, takip kesinleşmeden önce, borçluların mallarına ihtiyati haciz koydurtmuş ise onun artık yeni bir takip talebinde bulunmasına gerek yoktur. Ancak alacaklı, yasal sürelere uymak zorundadır; aksi durumda ihtiyati haciz hükümsüz kalır.

İcra takibinde, borçlu ödeme emrine itiraz ederse bu itiraz hemen alacaklıya bildirilir. Bu durumda ihtiyati haczin düşmemesi için alacaklının itirazın tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinde itirazın kaldırılması yoluna başvurması veya mahkemede itirazın iptali davası açması gerekir (İİK m. 264/2). Alacaklı, bu süre içerisinde itirazın kaldırılmasını istemez veya itirazın iptali davası açmaz ise ihtiyati haciz kendiliğinden hükümsüz kalır.

Alacaklı, borçlunun ödeme emrine itiraz ettiğini başka şekilde öğrenmiş olsa bile borçlunun itirazı kendisine tebliğ edilmedikçe, yedi günlük süre işlemeye başlamaz. Alacaklının, yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istememesi ya da mahkemede itirazın iptali davası açmaması durumunda, ihtiyati haciz geçersizdir. İcra takibi ise derdest kalmakta devam eder. Alacaklı derdest icra takibine devam edebilmek için altı ay içinde itirazın kaldırılmasını talep edebilir veya bir yıl içinde itirazın iptali davası açabilir.Alacaklı, yasada belirtilen sürede dava açar veya takip yapar ya da yukarıda belirtilen sürelerde gerekli yollara başvurursa dava veya takıp sonuna kadar ihtiyati haciz devam eder.

Alacaklı, mevcut süreleri geçirirse ve davasından ya da takip talebinden vazgeçerse, takip talebi yasal sürelerin geçmesiyle düşerse, dava dosyası işlemden kaldırılıp da bir ay içinde dava yenilenmezse veya davasında haksız çıkarsa ihtiyatı haciz hükümsüz kalır ve ilgililer isterse gereken yerlere bildirilir (İİK m. 265/4). Bu kural icra takibi öncesinde alınan ihtiyati haciz kararları için geçerli olduğu gibi, icra takibi başladıktan sonra alınan ihtiyati haciz kararları için de uygulanır.

İhtiyati Haczin Kesin Hacze Dönüştüğü An

İcra ve İflas Yasası’nda, ihtiyati haczin ne zaman kesin hacze dönüşeceği sadece genel haciz yoluyla takip bakımından öngörülmüş (İİK m. 264/5), kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip bakımından bir düzenleme öngörülmemiştir. Genel haciz yoluyla takipte borçlu ödeme emrine süresi içerisinde itiraz etmez ya da dava veya takipler sonunda itirazı kaldırılır veya mahkemece iptal edilirse ihtiyati haciz kendiliğinden kesin hacze dönüşür ve hacizli malların satışı talep edilebilir.

Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ihtiyati haczin ne zaman kesin hacze dönüşeceği tartışmalıdır. Genel kabul gören görüşe göre, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte itiraz icrayı durdurmayacağından, ödeme emrinin tebliğinden sonra on günlük ödeme süresinin geçmesiyle ihtiyati haciz kendiliğinden kesin hacze dönüşecektir. Zira ihtiyati haciz konulmasaydı bile alacaklı en erken, on günlük ödeme süresi geçtikten sonra kesin haciz isteyebilecekti.

İhtiyati Haciz Kararına Karşı Kanun Yolları

  • İhtiyati Haciz Talebinin Reddedilmesi ve İstinaf Başvurusu

2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 258/3 maddesi uyarınca ihtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf kanun yoluna başvurabilir. Bölge Adliye Mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. Bu nedenle, bu karara karşı itiraz yolu ile temyiz kanun yoluna başvurulması mümkün değildir. İhtiyati haciz talebinin reddine dair kararın istinaf kanun yoluna tabi olmasında kararın verilmesinden önce borçlunun dinlenerek dinlenmemesinin bir önemi bulunmamaktadır. Her iki halde de talebin reddine karar verilmiş olması nedeniyle istinaf kanun yoluna başvurulması mümkündür.

İstinaf başvurusu neticesinde istinaf mahkemesi ya istinaf başvurusunu reddedecek ya da kabul ederek ihtiyati hacze karar verecektir. Eğer istinaf başvurusunun reddine karar verilirse, ihtiyati haciz talebinin haklı olmadığı kesinleşmiş olurken; başvurunun kabulüne karar verilmesi halinde istinaf mahkemesi kendisi ihtiyati hacze karar verecektir. Her iki halde de verilen karar kesin olup, bu kararlara karşı temyiz kanun yoluna başvurulması mümkün değildir.

  • İhtiyati Haciz Talebinin Kabulü

İhtiyati haciz talebinin kabulü halinde başvurulabilecek yollar İcra İflas Kanunu’nun 265. maddesinde düzenlenmiştir. Aşağıda başlıklar halinde sırasıyla bu prosedür incelenecektir.

Borçlunun Başvurabileceği İtiraz Yolu

2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 265/1 maddesi uyarınca, borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin;

  1. Dayandığı sebeplere,
  2. Mahkemenin yetkisine,
  3. Teminata karşı huzurunda yapılan hacizlerde haczin tatbiki; yokluğunda verilen kararlarda haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren 7 gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilecektir.

İlk derece mahkemesi, itiraz üzerine bir duruşma günü belirleyerek tarafları duruşmaya davet edecek, duruşmada itiraz başvuru dilekçesindeki sebeplerle birlikte kamu düzenine aykırılık oluşturabilecek sebepleri de birlikte inceleyerek ihtiyati haciz kararına itiraz konusunda bir karar verecektir. İtiraz üzerine, itirazın haklı olduğunun belirlenmesi halinde, itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına veya değiştirilmesine; haksız olduğunun tespit edilmesi halinde itirazın reddine karar verilecektir.

İlk derece mahkemelerinin borçluyu dinlemeksizin ihtiyati haczin kabulüne dair vermiş oldukları kararlara karşı doğrudan istinaf yoluna başvurulması mümkün değildir. Bu halde, yukarıda izah edildiği borçlu öncelikli olarak kararı veren mahkeme nezdinde itiraz yoluna başvurmak zorundadır. İhtiyati haciz kararlarına itirazlarda talebin net bir şekilde belirlenmesi gerekir. Zira, bazı dilekçelerde ihtiyati haciz kararına mı itiraz edildiği yoksa ihtiyati haczin kaldırılmasının mı talep edildiği net bir şekilde belli olmamaktadır. Borçlu dinlenerek verilen ihtiyati haciz kararlarına karşı ise, itiraz yoluna başvurulması mümkün olmayıp 7251 sayılı Kanun’un 34 ve 50. Maddeleri yapılan değişiklik sonrasında bu türden kararlara karşı doğrudan istinaf kanun yoluna başvurulması mümkün hale gelmiştir.

Üçüncü Kişilerin Başvurabilecekleri İtiraz Yolu

Borçlu durumunda bulunmayan ancak menfaati ihlal edilen üçüncü kişiler de ihtiyati haczi öğrendikleri tarihten itibaren yedi gün içinde İİK’nın 265/2 maddesi uyarınca, ihtiyati haczin

  1. Dayandığı sebeplere,
  2. Teminata itiraz edebilir.

Borçlu olmayan ve fakat menfaati ihlal edilen üçüncü kişilerin mahkemenin yetkisine itiraz hakkı bulunmamaktadır.

  • İtiraz Üzerine Verilen Karara Karşı İstinaf Kanun Yolu

İtiraz üzerine verilen karara karsı İİK’nın 265/5 maddesi uyarınca istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Burada istinaf kanun yoluna başvurulabilmesi için itiraz incelemesi neticesinde ilk derece mahkemesince ne şekilde bir karar verildiğinin önemi bulunmamaktadır. İhtiyati haciz başvurusunun kabulüne dair karara yönelik itiraz reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması halinde istinaf mahkemesi itirazı reddettiği takdirde ihtiyati haciz kararı kesinleşmiş olacaktır. Buna karşılık; ihtiyati haciz kararının yerinde olmadığı tespit edilirse; istinaf mahkemesi, istinaf başvurusunu kabul ederek ilk derece mahkemesinin itirazın reddine dair kararını kaldırmakla yetinmemeli, ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati haciz kararını da kaldırmalıdır.

İhtiyatı haciz başvurusunun kabulüne dair karara yönelik itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş ve itiraz üzerine verilen karar istinaf mahkemesi tarafından da doğru kabul ediliyorsa, istinaf mahkemesi, istinaf başvurusunu reddetmekle yetinmelidir. Bölge Adliye Mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinat yoluna başvuru, ihtiyati haciz kararının icrasını durdurmaz.

  • Doğrudan Başvurulabilecek İstinaf Kanun Yolu

7251 sayılı Kanun’un 34 ve 50. maddeleri ile yapılan değişiklikler öncesinde borçlunun dinlenmesinden sonra verilen ihtiyati haciz kararlarına karşı öngörülmüş bir kanun yolu yoktu ve bu durum uygulamada sorunlar yaratmaktaydı. Ancak 7251 sayılı Kanun’un 34 ve 50. maddeleri ile yapılan değişiklikler neticesinde borçlu dinlenerek verilen ihtiyati haciz kararlarına karşı doğrudan istinaf kanun yoluna başvurulmasının mümkün olduğu kabul edilerek sorunlar giderilmiştir.

İhtiyati Hacizli Malın Satışı

İhtiyati hacizli mallar da karar ile birlikte satılabilir.  Satış konusunda icrai hacizlerdeki gibi ihtiyati hacizde de satışa engel bir durum mevcut değildir. Hacizli malın satışının asıl sebebi borçlu kişinin borçlarından kurtulmasını sağlamak için yapılan bir hukuki işlem olarak karşımıza çıkar.  Bu malların hacizli mal sıfatı ile satılması mümkündür. Borçlu kişi ayrıca kendi isteğiyle malı satabilir. Ancak satışın varlığı malı hacizli mal niteliğinden kurtarmaz. Malın yeni sahibi haczin varlığını kabul ederek alır. Tapu kayıtlarındaki haciz şerhi yeni sahibin haczi bilmiyordum demesinin engellenmesinde bir karine olarak kabul edilmektedir. Borçlu tarafından icraya konu olan borcun ödenmemesi durumunda mal icra yolu ile satışa çıkarılabilir.

Borçlunun ihtiyati haczin kaldırılmasını isteyebilmesi için yasada numerus clausus olarak sayılan teminatlardan birini göstermesi gerekmektedir(İİK m. 266). İhtiyati haczin kaldırılmasını sağlayabilecek teminat türleri şunlardır; Para, Mahkemece kabul edilecek rehin veya esham ya da tahvilat depo etmek, Taşınmaz rehini, Geçerli bir banka kefaleti.

İhtiyati hacizlerin kaldırılması için ihtiyati haciz kararında belirtilen borç miktarı kadar, eğer güncel dosya borcu miktarı daha az ise dosya borcunun tamamı tutarında teminat alınması yeterli olmakla birlikte,  Yoksa ihtiyati haczin kaldırılması için mahkemeye başvuru yapılan tarih itibariyle dosya borcunun ulaştığı tutarın yatırılması beklenmemektedir. Teminat karşılığı ihtiyati haczin kaldırılması, ihtiyati haciz kararını veren genel mahkemeden talep edilir. Ancak takibe başlandıktan sonra bu yetki, icra mahkemesine geçer. İhtiyati haciz kararının infazı istenilmiş ve bununla birlikte henüz takibe başlanmamışsa bu durumda teminat karşılığında ihtiyati haczin kaldırılması talebinin, ihtiyati haciz kararını veren genel mahkemeye yapılması gerekir.

Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan Tazminat Davası

Haksız bir ihtiyati hacizden zarar gören borçlu ve üçüncü kişiler bu zararlarını ihtiyati haciz koyduran alacaklıya karşı tazminat davası açarak giderebilirler. Haksız ihtiyati haciz dolayısıyla açılan tazminat davasında, alacaklının kusursuz sorumluluğu söz konusudur. Bu nedenle alacaklının tazminata mahkûm edilebilmesi için kusurlu olması gerekmez. Bu sorumluluğun, fedakârlığın denkleştirilmesi hükümlerine dayandığı kabul edilmektedir. Davada tazminata hükmedebilmenin koşulları şunlardır:

  • Borçlunun malları için alınan ihtiyati haciz kararı yerine getirilmelidir.
  • İhtiyati haciz koyduran alacaklı haksız çıkmış olmalıdır.
  • Borçlu ya da üçüncü kişi haksız ihtiyati hacizden dolayı zarar görmelidir.
  • Zarar ile hak ihtiyati haciz arasında uygun nedensellik bağı olmalıdır.
  • Yargılama Usulü

Davacı Borçlu veya ihtiyati hacizden etkilenen mallarına haksız olarak ihtiyati haciz konulmuş olan üçüncü kişi davacı konumundadır. Davalı, Haksız ihtiyati haczi koydurmuş alacaklı davalı konumundadır. Görevli mahkeme; İhtiyati hacizden kaynaklanan tazminat davası genel mahkemelerde, genel hükümlere göre görülür. Yetkili mahkeme; Yetkili mahkeme genel hükümlere göre belirlenir. Ancak ihtiyati haciz kararını veren mahkemede de dava görülebilir .

  • İhtiyati Hacizden Kaynaklanan Tazminat Davası Süresi

İhtiyati hacizden kaynaklanan tazminat davası iki ve on yıllık zamanaşımı süresine tabidir.  Yargıtay içtihatlarına göre, iki yıllık süre, ihtiyati haczin kaldırılması veya hükümsüz kalması tarihinden itibaren başlar. Davacı borçlu veya üçüncü kişi davada haklı çıkarsa lehlerine olan tazminatı öncelikle alacaklının ihtiyati haciz kararı alırken yatırdığı teminattan alacaktır. İhtiyati haciz süreleri ve etkisi bakımından önemli özelliklere sahip olmakla birlikte takibi hukuki açıdan zor bir sistematik üzerine kurulmuştur. Alacaklıyı gelecekte meydana gelmesi olası büyük zararlardan kurtaran bir kurum olması sebebiyle Alanında ihtisaslaşmış icra avukatları bakımından yürütülmesi tavsiye edilir.

İhtiyati Haciz Dilekçesi Örneği

İhtiyati Haciz Dilekçesi Örneği

…………… Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne

İhtiyati Haciz İsteyen

Alacaklı:İsim Soy İsim – (T.C) Adres

Vekili: Av. Umur Yıldırım

Borçlu: İsim Soy İsim – (T.C) Adres

Konusu : ……TL alacağımız hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi talebidir.

Açıklamalar

  1. Borçlunun keşide ederek müvekkil alacaklıya verdiği, ……….. Bankası ………. Şubesinin ………… çek numaralı, ………… keşide tarihli çeki süresin içerisinde muhatap bankaya ibraz edilmiş ancak karşılıksız çıkmıştır.
  2. Müvekkilin sonraki başvuruları da semeresiz kalmıştır. Borçlunun mallarını kaçırma ihtimali bulunmaktadır.
  3. Alacağımız rehin ya da başka bir şekilde teminat altında da olmadığından alacağın tahsili tehlikeye düşmüş ve  ihtiyati haciz talep etme gereği hasıl olmuştur.

Hukuki Sebepler:  İ.İ.K.m. 257 …….268 maddeleri

Hukuki Deliller:  ……… Bankası ……….. Şubesinin …………. çek numaralı, ………… keşide tarihli, keşidecisi …………. olan çek ve her türlü yasal delil.

Netice ve Talep: Yukarıda açıklanan ve arz edilen sebeplerle, duruşma ve tebligat yapılmaksızın, alacağımıza yeter miktarda; borçlunun gayrimenkul ve menkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine (uygun görülecek teminat mukabilinde)  ihtiyati haciz konulmasına karar  verilmesini,  mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin de  borçluya yükletilmesini, saygılarımla arz ve talep ederim.

                          İhtiyati Haciz İsteyen Alacaklı

                                          Vekili

                             Av. Umur YILDIRIM


İhtiyati Haciz Yargıtay Kararları

11. HD, 02/03/2016, E. 2016/2077, K. 2016/2270

  • İhtiyati Haciz

İstem, ihtiyati hacze ilişkindir. Alacaklı istem dilekçesinde asıl alacak, faiz, gider vergisi ve masraftan mürekkep toplam 1.418.487,72 TL nakit 10.080,00 TL gayri nakit alacağının 801.000 TL’lik kesiminin rehinle temin edildiğini, bunlar için ta- kip yaptığını ancak 5.045,00 TL kısmi ödeme yapıldığını belirterek, 801.000,00 TL dışında kalan 622.522,72 TL alacağı bakımından borçlu hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yasal koşullar oluşmadığı ve rehinli takip yapıldığı gerekçesiyle istem redde- dilmişse de rehinle temin edilen dışında kalan alacak tutarı bakımından ortada rehinle temin edilmiş bir alacağın varlığı söz konusu olmadığından mahkemenin IIK 257. madde şartları oluşmadığı gerekçesinde isabet bulunmamaktadır.


11. HD, 02.03.2016, E. 2016/1973, K. 2016/2296

  • İhtiyati Haciz

Somut olayda, istem dilekçesine ekli belgelerden de anlaşılacağı üzere, alacaklı banka ile asıl borçlu… Boya Dekorasyon San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanmış bulunan ve …’nin de müşterek borçlu ve müteselsil kefili bulunduğu kredi sözleşmesi çerçevesinde tahakkuk eden alacak tutarları için borçlulara hesap kat ihtarı gönderilmiştir. Bu itibarla, talep evrakına ekli belgelerden kefil…’nin taşınmazının ipotek verildiği- nin anlaşılması karşısında, mahkemece resmi ipotek senedi ve akit tablosu getirtilerek, ipoteğin asıl borçlunun borcunun temini için mi yoksa kefilin kefaleti için mi verildiğinin tespiti ile ipoteğin asıl borçlunun borcunu teminen tesis edildiğinin anlaşılması hâlinde müteselsil kefil hakkında ihtiyati haciz kararı verilebileceği hususu nazara alınmak- sızın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.


11. HD, 07/03/2016, E. 2016/2214, K. 2016/2481

  • İhtiyati Haciz

Somut uyuşmazlık bakımından müteselsil kefillere başvurula- bilmesinin koşulu asıl borçlunun ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması olup dosya içeriğinden de alacaklı bankanın hesabı kat ettikten sonra asıl borçluya ve kefillere alacağının ödenmesini isteyen 14.11.2013 tarihli ihtarnameleri gönderdiği, ihtarda borcun ödenmesi için asıl borçlu- ya 24 saat süre verildiği anlaşılmaktadır. Ancak ihtarnamenin asıl borçlu- ya tebliğine ilişkin bir belgeye dosya içerisinde rastlanmadığı halde, mahkemece, tebliğ şerhli ihtarnamelere göre borcun muaccel hale geldiği ve ödenmediği gerekçesiyle asıl borçlu yönünden talebin kabulüne karar verildiğine göre, müteselsil kefiller bakımından yazılı şekilde ihtiyati haciz talebinin reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.


11. HD, 18/04/2016, E. 2016/3714, K. 2016/4278

  • İhtiyati Haciz

… somut olaya gelindiğinde, alacaklının, fatura sevk irsaliyesi ve teyit formlarına dayanarak ihtiyati haciz isteminde bulunması karşısın da, alacağın varlığına kanaat oluşturacak belgeleri ibraz ettiği anlaşılmak- la ihtiyati haczin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

Yorum Gönderin

X
kadim hukuk ve danışmanlık