Anlaşmalı boşanma protokolü, boşanma davasında tarafların karşılıklı anlaşmalarını, hak ve yükümlülüklerini belirten yazılı bir belgedir. Yani başka bir açıklama ile anlaşmalı boşanma protokolü, boşanma sürecinde tarafların karşılıklı anlaşmalarını, hak ve yükümlülüklerini belirten yazılı bir belgedir. Bu protokol, çiftlerin boşanma sürecinde mal paylaşımı, nafaka, velayet, kişisel ilişki, ev eşyalarının paylaşımı, soyadı gibi konularda anlaşmaya varmalarını içeren belgeye denir. Anlaşmalı boşanma protokolü, aile mahkemesi tarafından onaylanarak boşanma kararının bir parçası haline gelir. Anlaşmalı boşanma protokolü örneği anlaşmalı şekilde boşanacak çiftlerin hazırlaması gereken belgedir. Aslında bu protokolde, çiftlerin boşanmanın sonuçlarına dair anlaştıkları hususlar yazılır. Diğer bir ifadeyle anlaşmalı boşanma protokolü (boşanma protokolü), anlaşmalı boşanma davasında boşanmanın hukuki sonuçlarını düzenleyen ve her iki eş tarafından imzalanması gereken bir tür sözleşmedir. Anlaşmalı boşanma protokolü ile eşler çok kısa sürede boşanabilir. Fakat bunun için belli şartların olması gerekir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununa göre boşanma davası iki şekilde açılabilir:
Anlaşmalı boşanma protokolü, her iki tarafın boşanma ve boşanmanın sonuçları hakkında özgür iradeleriyle anlaşarak evlilik birliğini sona erdirmek için hazırladıkları sözleşmeye denir.
Anlaşmalı boşanma davası; anlaşmalı boşanma protokolü ile açılan davaya denir. Yani tarafların en az 1 yıl süren evliliklerde, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin açtığı davayı kabul etmesi halinde söz konusu olan ve eşlerin, aralarında anlaşarak hazırladıkları “Anlaşmalı Boşanma Protokolü” ile müracaat ettikleri, genel itibariyle de her iki eşin dinlenilmesiyle tek celsede sonuçlanan boşanma davalarıdır.
Anlaşmalı boşanma davası TMK 166/3. maddede düzenlenmiştir. TMK 166/3. madde uyarınca; “Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarları hakimi bağlamaz.” şeklindedir.
Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nedir?
Anlaşmalı boşanma protokolü, tarafların boşanma davası sürecinde evlilik birliğinde elde edilen mallarının paylaşımı, nafaka, velayet, kişisel ilişki, ev eşyalarının paylaşımı gibi konularda mutabık kaldıkları hususları içerir. Anlaşmalı boşanma protokolü, eşlerin anlaşmalı boşanma yönündeki iradelerinin sabit olduğu bir durumda, boşanmanın fer’i sonuçlarından olan mali sonuçlara ve çocukların durumuna ilişkin hususları içermesi gereken bir anlaşma metnidir. Yargıtay’a göre ise anlaşmalı boşanma protokolünün, “boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanıdır.” Yani anlaşmalı boşanma protokolü, boşanma davasında tarafların anlaştıkları hususları içeren sözleşmedir. Tarafların bu metin üzerinden anlaşması gerekir. Anlaşma protokolü yazılı veya sözlü olarak olarak verilebilir. Protokol yazılı ise ıslak imzalı evrak dava dosyasına sunulmalı ve her iki eş imzalı metni onayladıklarını hakim huzurunda beyan etmelidir. Yani duruşma sırasında hazır bulunan her iki eşte anlaşmalı boşanma protokolünü kayıtsız şartsız kabul etmelidir.
- Eşlerin anlaşmalı boşanma davasını kabul etmeleri,
- Anlaşmalı boşanma protokolünde; maddi tazimat, manevi tazminat, yoksulluk nafakası, çocukların velayeti; velayeti almayan eşin çocukla kişisel ilişkisi hususu kesinlikle yer almalıdır.
- Ziynet eşyalarına ilişkin hususlar.
- Mal rejimine dair konular.
- Anlaşma protokolü ile mal paylaşımı ve iştirak nafakası istenmemişse, ayrı dava ile istenebilir.
- Hakim velayet ile ilgili protokol hükmünü çocuğun üstün menfaatini gözeterek değiştirebilir. Hakimin değişikliğini kabul etmeyen eşler çekişmeli boşanma davası şeklinde davaya devam edebilirler.
- Ortak konuttaki eşyaların paylaşımı
- Kadının hangi soyadını kullanacağı,
- Çocuğun üstün yararını gözeten iştirak nafakası, velayet ve kişisel ilişki konuları boşanma protokolünde yer alsa dahi sonradan açılacak bir dava ile değiştirilebilir.
- Protokolü, anlaşmalı boşanma davasının kesinleşmesine kadar iptal edilebilir.
- Protokol maddeleri çok açık ve net olmalıdır. Zira, ancak protokolün hakim tarafından uygun bulunması halinde boşanma kararı verilebilir.
- Anlaşmalı boşanma protokolü mahkemenin kararına aynen geçmekle ilam haline gelir. Bu sebeple kesinleşmeden sonra bağlayıcılığı aynen mahkeme kararları gibidir.
Anlaşmalı Boşanma Protokolü ile Boşanma Davası Açılması
Boşanma Dilekçesi Hazırlanması
- Taraflarca hazırlanan anlaşmalı boşanma dava dilekçesi, Aile Mahkemesine verilir.
- Dilekçe, tarafların kişisel bilgilerini, boşanma sebebini, müşterek çocukların velayetini, mal paylaşımını ve nafaka gibi konuları HMK’da belirtilen hususlar dikkate alınarak hazırlanır.
- Boşanma dilekçesinde, ek olarak sunulan anlaşmalı boşanma protokolüne atıf yaparak tarafların anlaşma şartlarını açıkça yazılmalıdır.
Anlaşmalı Boşanma Protokolü Hazırlanması
- Anlaşmalı boşanma protokolü, tarafların karşılıklı olarak anlaştıkları konuları detaylı bir şekilde yazılmalıdır. Alt tarafta anlaşmalı boşanma protokolü örnekleri vardır. Bunlardan yararlanabilirsiniz.
- Protokolde, mal paylaşımı, nafaka, velayet, aile konutu, ziynet eşyası ve tazminat gibi konular net bir şekilde düzenlenmelidir.
- Tarafların tüm bu hususlara ilişkin taleplerinin olup olmadığı belirtilmelidir. Talep yoksa da açıkça yazılmalıdır.
Aile Mahkemesine Başvuru
- Dilekçe ve protokol hazırlandıktan sonra, evlilik birliğinin bulunduğu yer aile mahkemesine başvurarak gerekli harç ve masrafları ödeyip davayı açabilirsiniz.
- Bu süreç sonunda size dava esas numarasını ve hangi mahkemede görüleceğini belirten bir evrak verilecektir.
Duruşma Günü ve Tensip Zaptı
- Aile mahkemesi tarafından tensip zaptı hazırlanacak ve taraflara duruşma günü tebliğ edilir.
- Tarafların duruşmada bizzat hazır bulunması gerekir.
- Boşanma avukatı ile çalışılması durumunda, en geç 1 ay içinde duruşma günü alınabilir.
Protokolün İncelenmesi
- Hakim duruşma öncesinde anlaşmalı boşanma protokolünü inceleyecek ve taraflara gerekirse düzeltmeler yapılması konusunda önerilerde bulunacaktır.
- Tarafların protokoldeki değişiklikleri kabul etmeleri durumunda boşanmaya karar verilebilir.
- Bu süreçte yerel yargılama kuralları ve kanun maddelerine uygunluğu sağlamak önemlidir.
Boşanma Kararının Kesinleşmesi ve Nüfus Müdürlüğüne Yazılması
- Aile mahkemesi tarafından anlaşmalı boşanma protokolüne göre verilen boşanma kararına karşı istinaf kanun yoluna gidilebilir. Fakat taraflar bu haktan vazgeçmeleri veya süresini geçirmeleri halinde boşanma kararı kesinleşir.
- Aile mahkemesi kararları kesinleştikten sonra hüküm ve sonuç doğurur. Bu nedenle istinaf hakkından feragat edilmesi önemlidir.
- Karar kesinleştikten sonra nüfus ve ilgili yerlere yazı yazılarak boşanma kararı işletilir.
Anlaşmalı Boşanma Protokolü Örneği Word
Anlaşmalı Boşanma Protokolü
Taraflar:
- İsim Soyisim – TC Kimlik No:
- İsim Soyisim – TC Kimlik No:
Boşanma Hususu:
Her iki taraf da , TMK 166/III uyarınca boşanmayı karşılıklı olarak kabul etmişlerdir. Evlilik birliğinin sona erdirilmesi konusunda her iki taraf da mutabıktır.
Velayet Hususu:
Tarafların müşterek çocukları olan ve 18 yaşından küçük …….’nın velayetinin davacı annede olacağı hususunda taraflar karşılıklı olarak anlaşmışlardır.
Nafaka Hususu:
Taraflar gerek yoksulluk gerekse de iştirak nafakası hususunda aşağıdaki şartlar doğrultusunda anlaşmışlardır.
- Yoksulluk Nafakası Bakımından: Davalı ……, davacı ……….’e aylık 1000,- TL yoksulluk nafakasını karar kesinleşinceye kadar tedbir; kesinleştikten sonra yoksulluk nafakası şeklinde ödeyecek olup bu durumu taraflar karşılıklı olarak kabul ve de taahhüt etmektedirler.
- İştirak Nafakası Bakımından: Davalı ……, davacı ……….’e müşterek çocuk ……… için aylık 1000,- TL iştirak nafakasını karar kesinleşinceye kadar tedbir; kesinleştikten sonra iştirak nafakası şeklinde ödeyecek olup bu durumu taraflar karşılıklı olarak kabul ve de taahhüt etmektedirler.
Reşit olan müşterek çocuk ……….. ile küçük müşterek çocuk ……. eğitim hayatı nihayetleninceye kadar eğitim masraflarının davalı baba tarafından karşılanacağı hususunda taraflar anlaşmış olup bu durumu karşılıklı olarak kabul ve taahhüt etmektedir.
Müşterek Çocukla Kişisel Görüş Hususu:
- Taraflar, müşterek çocuğun velayeti kendisinde bulunmayan davalı baba ile müşterek çocuğun kişisel görüş şartları bakımından aşağıdaki şartlarda anlaşmışlardır.
- Her ayın ikinci ve dördüncü haftası olmak üzere cumartesi saat 11.00’ den pazar akşamı saat 17.00 ye kadar,
- Sömestr tatilinde tatilin ikinci haftası(İkinci Pazartesi saat 11:00’ den Pazar saat 17:00’a kadar),
- Dini bayramlarda bayramın ikinci ve üçüncü günü(ikinci gün saat 11:00’ den üçüncü gün saat 17:00’a kadar),
- Babalar günü (saat 11:00’ den saat 17:00’a kadar),
- Yaz tatillerinde 15 Ağustos – 30 Ağustos günleri arası.(Saat 11:00’ da teslim alınmak ve teslim günü saat 17:00’ de teslim edilmek üzere)
- Babanın görüşme günü anneler gününe isabet ederse çocuk o gün için annede olacaktır.
Taraflar bu zaman dilimleri için anlaşmış bulunmaktadır.
Mal Rejimi Tasfiyesi Hususu:
- ……… model …….. markalı ……… plakalı araç davalı üzerine kayıtlı olup tarafların anlaştıkları gibi satılacak; satıştan elde edilen gelirin ……. TL’ si davalı tarafından davacıya verilecektir. Taraflar bu durumu karşılıklı olarak kabul ve taahhüt etmektedirler.
- ………… adresli … ada ……. parsel de bulunan davalı üzerine kayıtlı arsa tarafların anlaştıkları gibi satılacak; satıştan elde edilen gelirin yarısı (%50) davalı tarafından davacıya verilecektir. Taraflar bu durumu karşılıklı olarak kabul ve taahhüt etmektedirler.
- …………….. adresindeki davalı üzerine kayıtlı bulunan taşınmazın mülkiyetinin davacıya devredileceğini taraflar karşılıklı olarak kabul ve taahhüt etmektedirler.
Yukarıdaki şartlar yerine getirildiğinde, işbu davada ve ileriye yönelik olarak mal rejimi hususunda katılma alacağı, katkı payı, değer artış payı alacağı gibi herhangi bir talepleri bulunmayacağını taraflar karşılıklı olarak kabul ve taahhüt etmektedirler.
Tazminat Hususu:
Taraflar TMK 174. madde uyarınca birbirlerinden maddi ve manevi tazminat adı altında hiçbir talepleri olmadığını kabul ve taahhüt etmektedirler.
Ziynet Eşyası Hususu:
Taraflar, işbu davada ve ileriye dönük olmak üzere ziynet eşyaları ile ilgili olarak talep haklarından feragat ettiklerini kabul ve de taahhüt etmektedirler.
Eşyalar Hususu :
Taraflar eşyalarını almışlardır. Başkaca birbirlerinden eşyalar hususunda talepleri olmadığını işbu davada ve ileriye dönük olmak üzere kabul ve taahhüt etmektedirler.
Vekalet Ücreti ve Mahkeme Masrafları Konusu:
Taraflar karşılıklı olarak birbirlerinden mahkeme masrafları ve vekalet ücreti talep etmeyeceklerdir.
Sonuç:
Yukarıda açıklanan tüm hususlar üzerinde taraflar mutabakata varmış olup, işbu PROTOKOL hiçbir baskı altında kalmaksızın tarafların özgür iradeleriyle hazırlanıp Mahkeme dosyasına sunulmak üzere 4 nüsha olarak karşılıklı teati sonucu tanzim ve imza altına alınmıştır.
İsim imza İsim imza
Nafakasız Anlaşmalı Boşanma Protokolü
Protokol
Bir tarafta … ve diğer tarafta … aşağıdaki koşullarda boşanma konusunda anlaşmaya varmışlardır;
- Her iki yan da özgür iradeleri ile boşanmaya karar vermişlerdir.
- Müşterek çocuklardan … doğumlu … nın velayeti anne … bırakılacaktır.
- Müşterek çocuklar için aylık toplam … TL iştirak nafakası … tarafından ödenecektir. Ödemeler her ayın … günü … banka hesabına yatırılacaktır.
- Tarafların karşılıklı olarak birbirinden herhangi bir maddi ve manevi tazminat istemi bulunmamaktadır.
- Müşterek eşyaların tamamı taraflar arasında paylaşılmıştır.
Her iki yan da bu koşullarda boşanma konusunda anlaşmaya varmışlardır. İşbu protokol iki suret olarak Ankara’da …….tarihinde imza edilmiştir.
İsim imza İsim imza
Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nasıl Hazırlanır?
Anlaşmalı boşanma protokolü TMK 166/3. madde uyarıca, mali sonuçları, velayet ve nafakaya ilişkin hususları içermesi gerekir. Ancak eşler bunun dışındaki konuları da protokolde düzenleyebilirler. TMK 166. maddede açık bir şekilde belirtildiği üzere, boşanma kararı verilebilmesi için hakimin anlaşmalı boşanma protokolünü uygun bulması şarttır. Bu nedenle, birazdan açıklayacağımız unsurların, anlaşmalı boşanma protokolünde açık, net ve eksiksiz bir şekilde düzenlenmiş olması gerekmektedir. Anlaşmalı boşanma protokolü, bir boşanma davasının anlaşmalı olarak sonuçlandırılması için gerekli olan ve boşanacak tarafların;
- Velayet,
- Tazminat,
- Soyadı,
- Mal varlıkları,
- Maddi ve manevi tazminat
- Nafaka
konularında tarafların talep ve anlaşmalarını içeren son derece önemli bir hukuki metindir. Anlaşmalı boşanma protokolü, anlaşmalı boşanma davasında tarafların, boşanma ve boşanmanın sonuçlarına ilişkin olarak düzenleyip mahkemeye sundukları anlaşma metnidir. Aile Mahkemesi hakimi, taraflarca hazırlanan protokolü uygun bulursa boşanma protokoldeki taraf iradelerine göre gerçekleşecektir. Anlaşmalı boşanma protokolünde düzenlenen unsurlar şu şekildedir:
- Taraf Bilgileri
Anlaşmalı Boşanma Protokolü hazırlanırken, protokolde bulunması gereken birinci unsur taraf bilgileridir. Boşanan eşler, ad – soyadlarını, TC kimlik numaralarını ve adreslerini işbu protokolde belirtmelidirler.
Boşanma davası açıldıktan sonra buradan TCKN ve e-devlet şifresi ile giriş sağlayarak davanızı takip edebilirsiniz. https://www.turkiye.gov.tr/uyap-portali-vatandas-girisi
- Tarafların İradesi
Çekişmeli boşanma davalarında yer almayan anlaşmalı boşanma protokolünün en önemli özelliklerinden biri de eşlerin boşanmak istediklerine ilişkin ortak irade sahibi olmalarıdır. Bu ortak iradenin baskı altında olmaksızın hür bir irade olması gerekmektedir. Çekişmeli boşanma davalarında bulunması zorunlu olmayan bu unsur, ilgili kanun maddesinde de belirtildiği üzere ilk duruşmada tarafların bulunması gerekliliğini de doğurmaktadır. Kanun maddesinin, ilk duruşmada tarafların bulunmasını zorunlu kılmasının nedeni ise, hakim tarafından tarafların boşanmak yönündeki iradelerini hür bir şekilde vermiş olduklarına ilişkin kanaat getirecek olmasıdır.
- Çocuğun Velayeti
Anlaşmalı boşanma protokolünde düzenlenmesi gereken bir diğer husus da, var ise çocuğun ya da çocukların velayetlerine ilişkindir. Anlaşmalı boşanma protokolü hazırlanırken, çocukların velayetinin annede mi yoksa babada mı kalacağına ilişkin çocuğun kimlik bilgileri, adı soyadı yaşı ve çocuğun velayetinin kimde kalacağı şeklinde bir ifade bulunması gerekmektedir. Bir örnek vermek gerekirse, “Tarafların evlilik birliğinden doğan 07/04/2010 doğum tarihli A (T.C.: 12345678912) ile 18/11/2014 doğumlu B (T.C.: 012345678901) isimli müşterek çocukların velayetlerinin davacı anneye verileceği, hususuna ilişkin taraflar aralarında anlaşma sağlamışlardır.” Çocuğun velayeti konusunda hakimin takdir yetkisi vardır. Taraflar anlaşsa da hakim çocuğun menfaatini gözeterek karar verebilir.
- Çocuk ile Kişisel İlişki
Boşanma protokolünde eşler, velayete sahip olmayan eşin, çocukla veya çocuklarla kuracağı kişisel ilişkinin kapsamını belirlemelidirler. Kişisel ilişkinin kapsamı belirlenirken, velayete sahip olmayan eşin hangi zaman dilimi içinde, ne kadar süre ile ve nasıl bir ilişki kuracağı da belirlenmelidir. Bu bağlamda, genel geçer ifadeler yeterli olmayıp, kişisel ilişkinin kapsamının sınırları net bir şekilde protokolde yer almalıdır. Bu şekilde yer almaması hâlinde, eş deyişle kişisel ilişkinin sınırları protokolde belirli olmadığında hakim bunların belirli hale getirilmesini istemelidir.
Çocuk ile kişisel ilişkiye dair bir düzenlemede bulunulurken “Her ayın birinci ve üçüncü hafta sonları için Cuma günü saat 18:00’da davacı anne tarafından müşterek çocukların davalı babanın istediği adrese bırakılarak Pazar saat 21:00’a kadar davalı baba tarafından müşterek çocukların ikametgahına bırakılacağı konusunda taraflar anlaşmaya varmışladır.” şeklinde bir düzenlemede bulunulmalıdır. Burada verilen örnek gibi, yaz tatilleri, sömestr tatilleri, milli ve dini bayramlar, ara tatiller, doğum günleri, telefon üzerinden görüşmeler, yılbaşı, özel günler, anneler günü, babalar günü, için düzenlemelerde de bulunulması tarafların daha sonrasında bir anlaşmazlık yaşamamaları ve hak kaybı gerçekleşmemesi adına önem teşkil etmektedir. Kişisel ilişkinin sonradan değiştirilmesi için Aile Mahkemesinde dava açılabilir.
Anlaşmalı boşanma protokolünde en şüphesiz ki en hassas konu müşterek çocukların durumudur. Bu konuda hakim, mümkün olduğunca anne ve babanın ortak tercihlerine üstünlük tanımalı ve çocuk için en doğrusunu düşünecek olanın onlar olduğunu unutmamalıdır. Çocuğun velayeti ile birlikte kişisel ilişki kurulması da aynı hassasiyetle üzerinde durulması gereken bir başka konudur. Çocuk üzerinde velayet hakkı bulunmayan eşin hangi koşullarda çocuğu görebileceği şahsi ilişki kurulması ile netleşir.
- Çocuk için İştirak Nafakası
Boşanma ile yalnızca eşler arasındaki ilişki sona ermektedir. Ebeveynlerin çocuklar ile ilişkileri ve çocuklara karşı sorumlulukları evlilik birliğindeki gibi değişmeksizin devam etmektedir. Bu nedenle, çocuk ya da çocuklar için velayeti alan eşin sorumluluğu kadar, diğer eşin de çocuk ya da çocuklar için sorumluluğu bulunmaktadır ve bu hususun düzenlenmesi anlaşmalı boşanma protokolü için zorunlu unsurlardandır.
İştirak nafakası düzenlemesi gerçekleştirilirken, diğer unsurlardaki gibi açık bir düzenleme yapılması gerekmektedir. Buraya yazılacak maddelerde, çocuk için iştirak nafakasının kim tarafından ödeneceği, ne zaman ödeneceği, nasıl ödeneceği belirtilmelidir. Bir örnek vermek gerekir ise, “Davalı baba, çocuklar için her ay toplamda 2.000,00-TL(İkibintürklirası),iştirak nafakasını davacı annenin T.C. A Bankası A.Ş. B Şubesi’nde bulunan İBAN NO:TR xxxx xxxx xxxx xxxx xxxx xxxx nolu hesaba her ayın 15’inde yatıracaktır. İştirak nafaka miktarı her yıl TEFE-TÜFE ortalamasına göre arttırılacaktır. Yukarıda belirtilen velayetin değiştirilmesi hallerinden birinin gerçekleşmesi durumunda, davacı anne davalı babanın ödemiş olduğu en son bedel üzerinden iştirak nafakasını davalı babanın belirteceği hesaba her ayın 15’inde yatıracaktır. İştirak nafakasının miktarı ise yine aynı şekilde her yıl TEFE-TÜFE ortalamasına göre attırılacaktır.
Müşterek çocuklara ait eğitim, sağlık, kurs ücreti giderleri davacı anne ve davalı baba olmak üzere taraflar arasında eşit bir şekilde paylaştırılacaktır. Bu kapsamda davacı annenin, gerekli evrak, bilgi ve belgeleri davalı baba ile paylaşması gerekmektedir. Davalı baba, belirtilen masrafların oluşması halinde iştirak nafakasının yatırılacağı hesaba 10 gün içerisinde kendisine düşen miktarı yatıracaktır. “ şeklinde gerçekleştirilecek bir düzenleme bu unsur için yeterli bir düzenleme olacaktır.
- Eş için Yoksulluk Nafakası
Boşanma sonrasında eşler aralarında yoksulluk nafakasına ilişkin bir talepte de bulunabilmektedirler. Bu durumda yukarıda belirtildiği üzere, taraflardan birinin böyle bir talepte bulunması halinde, anlaşmalı boşanma protokolünde hangi tarafın hangi tarafa ne kadar yoksulluk nafakası ödeyeceğini, ne zaman ve nasıl ödeyeceğini açık bir şekilde düzenlemek gerekmektedir. Tarafların birbirlerinden bir yoksulluk nafakası talebi bulunmaması halinde, bu unsur için şu şekilde bir düzenleme gerçekleştirilmelidir: “Tarafların karşılıklı olarak birbirlerinden yoksulluk nafakasına ilişkin bir talepleri bulunmamaktadır.”
- Maddi ve Manevi Tazminat
Maddi manevi tazminat hususu, taraflarca boşanma davasında talep edilebilecek hususlardan bir tanesidir. Maddi manevi tazminat hususu da yukarıda belirtilen diğer maddi taleplerde olduğu gibi açık bir şekilde düzenlenmeli, hangi tarafın hangi tarafa ne kadar, ne zaman ve nasıl ödeme yapacağına ilişkin detayları içeren bir düzenleme yapılmalıdır. Tarafların birbirlerinden maddi ve manevi bir tazminat talebi bulunmuyor ise protokole “Tarafların birbirlerinden maddi ve manevi tazminat talebi yoktur.” şeklinde bir ifade eklenmesi gerekmektedir.
- Dava ve Yargılama Giderleri
Boşanma davalarında da tıpkı her davada olduğu gibi harç ve bir takım masraflar bulunmaktadır. Taraflar her konuda anlaştığı üzere, bu konuya ilişkin de anlaşmalı boşanma protokolünde bir düzenlemede bulunmuş olmalıdırlar. “Dava ve yargılama giderleri davacı tarafından karşılanacaktır.” ifadesine benzer bir ifade anlaşma protokolünde yer almalıdır.
- Avukatlık Ücreti
Boşanma sürecinde tarafların kendisini vekil ile temsil ettirme hakkı mevcuttur. Eğer, taraflardan bir ya da ikisi vekil ile temsil ettirme hakkını kullanmış ise bu durumda vekil ile temsil edilen taraf ya da tarafların bir avukatlık ücreti ödemeleri gerekmektedir. Anlaşmalı boşanma protokolünde taraflarca, avukata verilecek vekalet ücretinin kim tarafından ödeneceği açık bir şekilde belirtilmelidir.
Vekalet ücreti hesaplamak için lütfen tıklayınız.
- Taraflarca Düzenlenebilecek Diğer Hususlar
Boşanma sürecinde taraflarca yukarıda bahsedilen unsurların yanı sıra birtakım hususların da düzenlenmesine ilişkin kimi zaman taleplerde bulunulmaktadır. Bu taleplere ilişkin hususlar anlaşmalı boşanma protokolünde bulunması zorunlu olmayan hususlardır. Ancak, bu hususların talep halinde düzenlenmesi, boşanma sonrasında tekrardan bir dava açılmaması adına tarafların lehine bir durum yaratmaktadır. Evlilik birliği içerisinde, taraflarca birtakım mallar (araç gibi taşınır veya konut gibi taşınmaz mallar) edinilir. Mal rejimi tasfiyesi meselesi, aile konutuna ve ziynet eşyaları ile kişisel eşyalar /ev eşyalarına ilişkin meseleler de boşanmaya bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Anlaşmalı boşanma protokolü sonrası, kişilerin bir dava ile bu malların paylaşımını sağlamak yerine protokol ile mal paylaşımına ilişkin anlaşmaları ve karar vermeleri mümkün kılınmıştır.
Bilindiği üzere evlilik birliği içerisinde, soy isim değişikliği ya da talebe göre soy isim eklenmesi söz konusudur. Kimi boşanma davalarında, kadın eş tarafından bu soy ismine yönelik olarak “kullanmaya devam etmek istiyorum” şeklinde bir talepte bulunulabilmektedir. Eğer böyle bir talep mevcut ise, anlaşmalı boşanma protokolüne bu hususa ilişkin, “İş bu protokol şartları çerçevesinde tarafların anlaşmalı boşanma davasının kesinleşmesinden sonra da davalı eşin soyadını davacı eşin kullanmasına muvafakat ettiği konusunda taraflar anlaşmışlardır.” şeklinde bir ifade eklenilmelidir.
Boşanma protokolünün eksiksiz ve açık bir şekilde düzenlenmiş olması, boşanma sonrasında tarafların hak kaybı yaşamaması adına büyük bir önem teşkil etmektedir. Bu nedenle, işbu protokolün haklarınızı en iyi şekilde bilebilecek kişi olan uzman boşanma avukatı tarafından hazırlanmış olması faydanıza olacaktır.
Avukatsız Anlaşmalı Boşanma Dilekçesi Örneği Word
Boşanma davası bir dilekçe ile görevli mahkeme olan aile mahkemesine (aile mahkemesi olmayan yerde asliye hukuk mahkemesine) açılacaktır. Uygulamada boşanma davası ile birlikte yan isteklerde de (velayet kişisel ilişki tazminat, nafaka vs) bulunulabilmektedir. Yazılı yargılama usulüne tabi olan bu davada aşağıdaki dilekçeyi örnek verebiliriz.
Nöbetçi Aile Mahkemesine
Davacı: A. Ç ., adres, T.C. Kimlik No:……..
Vekili : Av. Umur Yıldırım
Davalı : C.O., adres, T.C. Kimlik No:…….
Dava Konusu : Anlaşmalı Boşanma
Olaylar:
Müvekkilim A.O. ile davalı C.O, yaklaşık 3 yıldır evli olup K.Ö. isminde müşterek çocukları vardır. Müvekkilim davacı ile davalı arasında uzunca bir süredir devam etmekte olan anlaşmazlık giderek artmış ve ortak yaşam çekilmez hale getirmiştir. Davalı C.O. ile müvekkilim hiçbir konuda anlaşamamaktadırlar. Müvekkilim A.O. ile davalı karşılıklı anlaşmış bulunmaktadırlar. Müşterek çocuk K.O.’in velayetinin müvekkilime verilmesi hususunda anlaşmaya varılmıştır.
Ayrıca müvekkilim Çankaya Mahallesi, İlker Sokak No: 65/23 adresinde bulunan evdeki ev eşyalarının tamamı de birlikte oturmaya devam etmek istemektedir. Davalı şahsi eşyalarını alabilir. Gerek müvekkilim, gerekse davalının nafaka, maddi ve manevi tazminat ile mal ve eşya talebi bulunmamaktadır. Dosyaya ibraz etmiş olduğumuz dava dilekçesine ekde protokol içeriğini aynen tekrar ederiz altındaki imza müvekkilime aittir. Davalı ile müvekkilimin anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep eder, yargılama giderlerinin üzerimizde bırakılmasını kabul ederiz.
Deliller:
- Nüfus kayıt tablosu
- Evlenme cüzdanı sureti
- … tarih anlaşma protokolü
Hukuki Sebepler: 4721 say TMK m. 166/3, 353, 6100 say HMK ilgili hükümler.
Sonuç ve Talep: Yukarıda belirtilen dolay iş bu davanın kabulü ile;
- Tarafların boşanmalarına
- Müşterek çocuk K.O.’nun velayetinin müvekkilim A.Ö. ye verilmesine,
- Müşterek çocuk K.O. le davalı arasında makul ölçüde kişisel ilişki kurulmasına
- Dilekçe elindeki protokolün onanarak kararın eki sayılmasına,
Karar verilmesini saygılarımızla arz ve talep ederiz.
Av. Umur Yıldırım
Ekler:
- Nüfus kayıt belgesi
- Evlilik cüzdanı
- Anlaşmalı boşanma protokolü
- Vekaletname
Yukarıda örnekler verilen anlaşmalı boşanma dava dilekçesi ile dava açıldıktan sonra tensip zaptı hazırlanacaktır. Anlaşmalı boşanma davası yazılı yargılama usulüne tabidir. Yazlı yargılama usulünde bir iki istisna hariç ön incelemenin duruşmalı yapılması zorunludur.
Anlaşmalı Boşanma Protokolü Hazırlatırken Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Boşanma karar verilebilmesi için eşlerin en az bir yıldır evli olmaları gerektiği gözden uzak tutulmamalıdır.
- Eşlerin hakim tarafından “bizzat” dinlenmesi gerektiği unutulmamalıdır.
- Eşlerin boşanmak için birlikte dava açmaları veya birinin açtığı davayı diğerinin kabul etmesi gerekir.
- Boşanmanın malı sonuçları ve çocukların durumuna ilişkin düzenle meler hakim tarafından uygun bulunmalıdır.
- Anlaşılan bütün hususlara kararda yer verilmelidir.
- Karanın hüküm bölümünde protokolün tasdik edilmesine denilmekle yetinilmesi doğru olmayıp anlaşılan hususlar tek tek yazılmalıdır.
- Anlaşmalı boşanma davasında kişisel ilişki velayet hakimin müdahalesine açık bir kısımdır.
- Duruşma dışında hazırlanan boşanma protokolünün sunulman yeterli olmayıp, eşlerin bizzat duruşmaya katılıp iradelerini hakim önünde açıklamaları gerekir.
- Anlaşmalı boşanma halinde tarafların mutabık kaldıkları ve anlaştıkları her konuda edavı sağlayıcı ve infazda duraksamaya yol açmayacak şekilde, ayı, günü ve saati belli olacak şekilde somut kişisel diki düzenlenmelidir.
- Tüm boşanma davaları için geçerli olan husus: Boşanma davalarında da maddi ve manevi tazminat ve yoksulluk nafakan, dava dilekçesi cevap dilekçesi cevaba cevap dilekçesi ve ikinci cevap dilekçesinde talep edilmemişse, ön inceleme duruşmasında veya daha sonraki aşamalarda talep edilmesi halinde karşı tarafın açık muvafakatinin bulunmaları gerekir (istisnası ıslahtır.)
Anlaşmalı Boşanma Nasıl Gerçekleşir?
Anlaşmalı boşanma davası, taraflarca hazırlanan anlaşmalı boşanma dava dilekçesi ve bu dilekçeye eklenen anlaşmalı boşanma protokolünün eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer Aile Mahkemesine sunulması suretiyle açılır. Hukuk Tevzi Bürosunda gerekli harç ve masrafları ödedikten sonra, davacıya davanın hangi mahkemede görüleceğini ve dava esas numarasını gösteren bir evrak verilecektir. Davanın açılmasının akabinde mahkeme tarafından Tensip Zaptı hazırlanır ve taraflara duruşma günü tebliğ edilir. Davanın tek celsede ve en erken şekilde sonuçlanması için uzman bir boşanma avukatı ile çalışılması halinde, davanın açıldığı tarihten itibaren en geç 1 ay içinde duruşma günü alınabilmektedir.
Anlaşmalı boşanma davasında hazırlanacak dava dilekçesinde hazırlanan anlaşmalı boşanma protokolüne atıf yapılmalı, tarafların bu protokol kapsamında anlaştığı ve bu şartlar dahilinde boşanmayı kabul ettikleri açıkça belirtilmelidir. Anlaşmalı boşanma protokolü hazırlanırken;
- Boşanma protokolünde “Tarafların birbirlerinden başkaca maddi ve manevi tazminat talepleri ile bulunmamaktadır” şeklindeki ifade, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkını kapsamaz.
- Bu beyan boşanmanın fer’i niteliğindeki alacaklar için geçerli olduğundan, sonradan mal rejimine ilişkin talepte bulunulmasına engel değildir.
- Salt “davalının davacıya ait evde oturacağına” ilişkin anlaşma hükmünden eşlerin mal rejimini tamamen tasfiye ettiklerini değerlendirmek mümkün değildir. (Y.HGK. 2019/8-335E., 2022/850K., 07.06.2022 T.)
Anlaşmalı boşanma protokolü hazırlandıktan sonra anlaşmalı boşanma dava dilekçesi ile eşlerden birinin ikametgahında bulunan aile mahkemesine başvurulmalıdır. Fakat yetki kuralı gereği taraflardan biri itiraz etmediği sürece her yerde dava açılabilir. Davaya bakan aile mahkemesi duruşma için belirlediği tarihte eşlerden her ikisi de duruşmada hazır bulunmalıdır. Hakim, duruşmada taraflara boşanmak isteyip istemediklerini, protokolde yazılan hususlar konusunda anlaşmaya varıp varmadıklarını sözlü olarak da soracaktır.
Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nasıl İptal Edilir?
Öncelikli olarak taraflar protokolde yukarıda izah edilen her hususta anlaşmış olmalıdırlar. Eğer ki protokolde bir hususta tereddüt varsa anlaşmalı boşanma mümkün olmayacaktır. Mahkeme hakimi boşanmaya karar verdikten sonra anlaşmalı boşanma nasıl iptal edilir sorusuna cevap iptal edilemez olacaktır. Ancak hakim boşanmaya karar verene kadarki süreçte veyahut duruşmada boşanmak istemediklerini beyan edip boşanmadan vazgeçebilirler. Ancak irade sakatlığı örneğin taraflardan birinin tehditle anlaşmalı boşanmaya zorlanması hali gibi durumlarda bir üst mahkemeye başvurulabilir.
Bu konuda Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin Esas: 2014/20325 numaralı Karar: 2015/4097 numaralı kararında; “…Taraflar Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi uyarınca boşanmışlar, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar eşlerin bu yöndeki diğer bir ifadeyle gerek boşanmanın mali sonuçları gerekse çocukların durumu hususunda kabul edilen düzenlemeleri kapsayan irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmü bütünüyle geçersiz hale gelir (HUMK.md.439/2). Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davacının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi davadan açıkça feragat etmedikçe anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının “çekişmeli boşanma” (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir…’’ şeklinde belirtmiştir. Anlaşmalı boşanma davalarında birinci mahkemede her iki eş hazır bulunmak zorundadır. Hakim tarafları bizzat dinler. Bunun neticesinde karar verir. Fakat resen dikkate alınacak hususlarda tarafların anlaşması ile bağlı değildir. Kendisi düzeltme yapabilir.
Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Bu noktada örneğin; 2 aylık anne sütüne ihtiyacı olan bir bebeğin velayetinin babaya verilmesini hakim kabul etmeyebilir. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz. Anlaşmalı boşanma için taraflar önce protokol hazırlamalı, akabinde bunu mahkemeye sunmalıdır. Son olarak taraflar duruşma günü bizzat mahkemede bulunmalı ve protokolü kabul etmelidir.
Tek Celsede Boşanma
Tek celsede boşanma halk arasında yaygın olarak kullanılan bir tabirdir. Tarafların tek celsede boşanması aslında açılan anlaşmalı boşanma davasının ön inceleme duruşmasında eksik tespit edilmez ise ve şartlar yerine getirilmişse söz konusu olur. Her anlaşmalı boşanma maalesef tek celsede boşanmayı sağlamamaktadır. Türk Medeni Kanunu madde 166’ da belirtilen anlaşmalı boşanmanın tüm şartlarının yerine getirilmesi ile boşanma tek duruşmada karara bağlanabilmektedir.
Türk Medeni Kanunu madde 166 hükmünde; “Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır.” denmektedir.
Kanun maddesinde iki ihtimal vardır. Bu iki ihtimalin gerçekleşmesi, tek celsede boşanma imkanı sunmaktadır. Yukarıda belirtildiği üzere bu ihtimaller;
- Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması,
- Bir eşin diğerinin davasını kabul etmesidir.
Evlilikleri en az bir yıl sürmüş eşler anlaşarak, boşanma iradelerini mahkemeye bildirdikleri ve evliliğe ve evliliğe bağlanan her türlü hakka dair bir anlaşmaya varmışlar ise tek celsede boşanabileceklerdir. Keza kanunda belirtilen bir diğer ihtimal ise, bir eşin açmış olduğu davanın diğer eş tarafından kabul edilmesidir. Yani, bir yıl dolmamışsa da çekişmeli olarak açılacak olan boşanma davası, diğer eş tarafından kabul edilir ise de yine boşanma tek celsede gerçekleşebilecektir. Bu durumda usul ekonomisi uygulanmış olduğu kadar, tarafların yıpranmasının da kısmen önüne geçilmiş olacaktır.
Hakim, eşlerin yapmış oldukları protokolü uygun bulmazsa bu protokole müdahale ederek, çeşitli değişiklikler yapılmasını önerir. Hakim, uygun gördüğü değişiklikleri eşlere dayatamaz, eşler anlaşmada yapılan değişiklikleri kabul ederlerse boşanmaya karar verebilir. Bununla birlikte eşlerin uzlaşamamaları halinde anlaşmalı boşanma talebi reddedilip taraflardan birinin talebi ile davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edecektir. Yargıtay’a göre eşler, boşanma kararının kesinleşmesine kadar her zaman tek taraflı irade beyanları ile boşanma protokolünden dönebilirler.