Trafik Kazası Tazminat Davası (Maddi ve Manevi)

trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi nedir

Trafik kazası tazminat davası, trafik kazası ile kişilerin ölüm, yaralanma, malvarlıklarında meydana gelen zararlar nedeniyle açılan bir tazminat davası türüdür. Trafik kazası tazminatı, bedensel ve maddi kayıpların tazmini için kullanılan bir terimdir. Trafik kazaları sebebiyle meydana gelen bedensel, ayni ya da manevi zararların tazmininde genel olarak 6098 s. Türk Borçlar Kanunu ve 2918 s. Karayolları Trafik Kanunu hükümleri ve konuya ilişkin yönetmelikler esas alınır. Yargılamanın konusuna ilişkin olarak 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin, özellikle sigorta şirketi veya hükmedilen tazminata uygulanacak ticari faizler bakımından dikkate alınır. Trafik kazası tazminat davasına ilişkin olarak;

  • Trafik sigortası teminat limitleri 2025 yılı için geçerli olmak üzere otomobil, minibüs, otobüs kamyonet, kamyon, minibüs veya çekicilerde, motosiklet ve yük motosikletlerin karıştığı trafik kazalarında sakatlanma ve ölüm halinde kişi başı 2.700.000 TL’dir. Bu ücretler sigorta şirketine başvurularak alınabilir.
  • Trafik sigortası teminat limitleri 2025 yılı için geçerli olmak üzere otomobil, minibüs, otobüs kamyonet, kamyon, minibüs veya çekicilerde, motosiklet ve yük motosikletlerin karıştığı trafik kazalarında  maddi zararlar araç başı 300.000 TL’dir. Bu meblağlar kaza başı değişiklik göstermektedir.
  • Şayet sigorta şirketi vermez veya daha az ödeme yaparsa dava veya tahkime başvuru yapılır.
  • Bu miktarların üstünde kısım için ise dava açarak kaza yapan şahıstan ve diğer sorumlulardan talep edilebilir.

Trafik kazaları sonucu maddi veya manevi hasar meydana gelebilir. Trafik kazaları tazminat davaları uygulamada sıklıkla karşımıza çıkmakta olup hem bedensel hem de malvarlığı zararlarını ifade etmek üzere kullanılmaktadır. Ayrıca kaza sonucu yaralanma veya ölüm durumları oluşabilir. Bu yazımızda Kadim Hukuk ve Danışmanlık olarak trafik kazası tazminat davası kapsamında maddi tazminat ve manevi tazminat davalarından bahsedeceğiz.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 49/1’e göre; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m. 24/1’e göre; “Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir.”
trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi
trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi

Trafik Kazası Tazminat Davası Nedir?

Bir motorlu aracının bir başka araca, yayaya, hayvana veya nesneye çarpması sonucu meydana gelen olaya trafik kazası denir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 3. maddesinde trafik kazası; “Karayolu üzerinde hareket halinde olan bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm, yaralanma ve maddi zararla sonuçlanmış olay” olarak tanımlanmıştır. Madde hükmü uyarınca bir kazanın “trafik kazası” sayılabilmesinin koşulları;

  • Kaza, karayolu üzerinde meydana gelmiş olmalıdır.
  • Olaya hareket halinde olan bir veya birden fazla araç karışmış olmalıdır.
  • Olay sonunda ölüm, yaralanma yahut maddi bir zarar meydana gelmiş olmalıdır.
  • Olay ile ölüm, yaralanma yahut maddi zarar arasında nedensellik bağı kurulabilmelidir.

olarak sıralanabilir. Trafik kazası sonrası zarara uğrayan kişi veya kişilerin kazaya neden olan kişi veya kişilere açtığı maddi ve manevi taleplerini yönelttiği dava türüdür. Trafik kazaları hukuki olarak birkaç kategoride incelenebilir:

  • Ölümlü trafik kazaları
  • Yaramalı trafik kazaları
  • Maddi hasarlı trafik kazaları

Trafik kazası tazminat davasının hukuki dayanağı, Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesinde düzenlenen “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmü gereği haksız fiil sorumluluğudur.

Trafik Kazası Tazminat Davasını Kimler Açabilir?

Trafik kazası esnasında araçta olan olmayan birçok kişi zarar görebilir. Örneğin trafik kazasında vefat eden bir kişinin yakınları da ölenin desteğinden yoksun kaldıkları için dava açabilir. Açacakları bu dava maddi tazminat davası olabileceği gibi manevi tazminat davası da olabilir. Önemle belirtmek gerekir ki ölen kişinin desteğinden yoksun kalanlar sadece eşi ve çocukları değildir. Kendisine bakmakla yükümlü olduğunu ispat eden herkes destekten yoksun kalma tazminatını talep edebilir.

Bununla birlikte, ölen kişinin eşi ve çocuklarının kendilerine bakmakla yükümlü olduğunu ispat etmesine gerek yoktur. Çünkü zaten bakma yükümlülüğünün olduğu kabul edilir. Bunun yanı sıra maddi hasarlı bir trafik kazasında eşyası ya da aracı zarar gören kişi de tazminat talebinde bulunabilecektir.

Trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açabilecek kişileri şu şekilde sıralamak mümkündür:

  • Ölüm Desteğinden Yoksun Kalanlar: Trafik kazalarında ölüm meydana gelmişse, ölüm nedeniyle tazminat davalarında asıl davacılar destekten yoksun kalanlardır. Onlar hem maddi hem de manevi tazminat isteme hakkına sahiptir. Genellikle maddi tazminat isteyebilecek olanlar ölen kişi evli ise eşi, ve çocukları, bekar ise anne ve babasıdır. Bu kişilerin ölenin desteğinden yararlandıklarını ispat etmelerine gerek yoktur. Çok sınırlı koşullarda, örneğin anne baba ölmüş veya baba işsiz ve yaşlı olup da evin ve kardeşlerinin geçimini yetişkin kardeşlerden biri üstlenmişse, onun ölümü halinde küçük kardeşleri destekten yoksun kalmış kabul edilebilirler. Birlikteliğinin sürekliliği kanıtlanmak koşuluyla, nikahlı eş gibi nikahsız eş de hem maddi hem de manevi tazminat istemiyle davacı olabilir.
  • Bedensel Zarara Uğrayanlar: Trafik kazasında yaralanan kişiler beden gücü kayıpları, geçici veya sürekli iş göremezlik zararları, tedavi ve iyileşme giderleri, bakım gideri nedeniyle davacı olurlar. Trafik kazası geçiren kişiler hiçbir bedensel zarara uğramasalar dahi yaşadıkları olayın ruh sarsıntısı nedeniyle manevi tazminat isteme hakkına sahiptirler. Kaza geçiren kişinin yakınları da TBK m.56/2 hükmü uyarınca manevi tazminat talep edebilir.
  • Aracı Hasarlanan Kişi: Kaza sonucu aracı hasarlanan kişi, onarım bedelini, araç kullanılmaz hale gelmişse araç bedelini, araçtaki hasardan dolayı onarım sonrası değer kaybını istemek için davacı olabilir.
  • Bina, Yapı ve Tesis Sahipleri: Motorlu aracın neden olduğu zararlar nedeniyle bina, yapı ve tesis sahipleri davacı olacaklardır. Örneğin, motorlu bir aracın hızını alamayıp bir binaya çarpması durumunda bina sahibi davacı olabilir.
  • Eşya Sahipleri: Yolcu eşya ve bagajları ile taşımacının araçlarına yüklenen özel eşya ve ticari emtianın zarar görmesi durumunda eşya ve emtia sahipleri davacı olabilir.
İlgili Makale: İnfaz Hesaplama

Trafik Kazası Tazminat Davası Kimlere Karşı Açılır?

Trafik kazalarında tazminat davalarının açılmasının hukuki dayanağı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunudur. Kanuna göre, trafik kazasında kusurlu olan araç sürücüsü haksız fiilinden dolayı sorumlu olur. Araç sahibi, aracı işleten sıfatına sahip olup, kaza sonrası meydana gelen zararlardan sorumlu olur. Araç işleten birden fazla kişi ise kaza sonrası oluşan zararlardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaktır.

Aracı işleten kişi trafik tescil kayıtlarında aracın sahibi olarak görünen kişi olabilir. Ancak bunun dışında uzun süreli bir kira sözleşmesi yapılmış da olabilir. Bu durumda aracı uzun süreli kiralayan kişinin sorumluluğu kabul edilir. Sonuç olarak bir trafik kazasında sorumlunun belirlenmesi için somut olay dikkate alınmalı ve dava ona göre açılmalıdır.

Trafik kazasından dolayı ölüm ve bedensel zararlar nedeniyle dava edilebilecek gerçek ve tüzel kişileri şu şekilde sıralamak mümkündür:

  • İşleten (Araç Sahibi), Girişimci, İşleten Gibi Sorumlu Olanlar: Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olur (KTK m.85/1). İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. İşletenlerin bu sorumluğu “tehlike sorumluluğu” dur.
  • Sürücü ve Yardımcıları: Motorlu aracı kullanan sürücülerin ölüm, yaralanma ve maddi hasarla sonuçlanan kazalardan dolayı sorumlu tutulabilmesi için kazanın meydana gelişinde mutlaka “kusurlu” olmaları gerekmektedir. Onların sorumluluğu tehlike sorumluluğu değil kusur sorumluluğudur.
  • Sigortacı: 2918 sayılı KTK m.91 gereği motorlu araç işletenler trafik sigortası yaptırmakla yükümlüdür. Zorunlu sigorta koşulları çerçevesinde işletenin sorumluluğunu belli bir miktara kadar üstlenen sigortacı işleten ile sürücü ve yardımcılarının kusurundan “kendi kusuru gibi” sorumlu olur.
  • Güvence hesabı: Eğer karşı tarafın aracının trafik sigortası bulunmuyorsa devletin güvence hesabına başvurulabilir. Güvence hesabı yaralanma ve ölüm tazminatlarını karşılamaktadır.

Trafik Kazası Tazminat Davasında Zamanaşımı Süresi

Trafik kazasının yani haksız fiilin meydana geldiği an, tazminat davalarının zamanaşımı süresi işlemeye başlar. Trafik kazaları nedeniyle tazminat davası zamanaşımı süreleri şunlar olup, hangisi davacının lehine ise, o zamanaşımı süresi uygulanır:

  • Esas Zamanaşımı Süresi: Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Trafik kazası tazminat davası bu süre içinde açılmalıdır.
  • Ceza Zamanaşımı Süresi: Trafik kazası nedeniyle açılacak tazminat davası, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüşse, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Bir diğer ifadeyle, trafik kazası neticesinde ölüm veya yaralama meydana gelmiş ve ceza kanununda o suç için bir dava zamanaşımı öngörülmüşse, bu kanunda belirlenen dava zamanaşımı süresi ne kadar ise, trafik kazası nedeniyle açılacak maddi ve manevi tazminat davası açma süreleri de o olacaktır. Bununla birlikte, ceza kanunundaki temel dava zamanaşımı süresi geçse bile, ceza davası devam ediyorsa, yani ceza hukukundaki “uzamış dava zamanaşımı” devreye girmişse, ceza davası devam ettiği müddetçe herhangi bir zamanaşımı süresine bağlı olmadan trafik kazası tazminat davası açılabilir.

Trafik Kazası Nedeniyle Talep Edilebilecek Zarar Kalemleri

Trafik kazasının neden olduğu maddi zararlar, Trafik Kazaları Hakkında Kanun’un 81. maddesi gereğince tazmin edilebilir. Manevi zararlar ise mağdurların elem, ızdırabı, travmaları ve hayat kalitesindeki olumsuz değişikliklerdir. Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi gereği, mağdurların manevi zararları için tazminat talebinde bulunulabilir.

Trafik kazalarında maddi tazminat talepleri karşı tarafın trafik sigortası tarafından karşılanır. Trafik kazası poliçe teminat limitleri kapsamında zarar gören tarafın mağduriyeti giderilmesi için mağdurun %100 kusurlu olmaması gerekir. Poliçe teminat limitleri her sene değişmektedir. 2025 yılı itibariyle güncellenen trafik sigortası teminatları kapsamında, maddi hasarlar 300.000 TL’ye kadar, sağlık giderleri ise 2.700.000 TL’ye kadar güvence altına alınmıştır.

Kaza sonucu yaralanan kişilerin tıbbi masrafları, tedavi giderleri ve iş gücü kaybı gibi bedensel zararlar tazmin edilebilir. Tazminat talebi, Türk Borçlar Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca haklı bir nedene dayanarak gerçekleştirilir. Trafik kazası sonucu hayatını kaybeden veya kalıcı bir sakatlıkla karşılaşan kişinin ailesi, maddi ve manevi açıdan zarar görmüş olur. Bu durumda aile bireyleri de tazminat talebinde bulunabilir. Trafik kazalarından kaynaklanan zararların kalemleri aşağıdaki gibidir:

  • Maddi Zararlar
    1. Araç Hasarı (TBK 49/2)
    2. Araç Mahrumiyet Bedeli
    3. Araç Değer Kaybı
    4. Çekici ve Kurtarma Giderleri
    5. Sağlık Giderleri
    6. Bakıcı Giderleri
    7. Kalıcı Sakatlık Tazminatı
    8. Ölüm Tazminatı (Destekten Yoksun Kalma)
    9. Cenaze Giderleri
    10. Tedavi Masrafları (TBK 49/1)
    11. İştirak Masrafları (TBK 49/3)
    12. Kira ve Ulaşım Masrafları (TBK 49/3)
  • Manevi Tazminat

trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi maddi
trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi maddi

Yaralanmalı Trafik Kazası Sonucunda Talep Edilebilecek Zararlar

Yaralanmalı trafik kazalarında açılacak tazminat davalarında talep edilebilecek zararlar şu şekildedir:

  • Tedavi ve iyileşme giderleri. (6098/m.54/1)
  • Yaralanan kişinin gelir kaybı
  • Yaşam boyu bakıma muhtaçlık durumunda bakıcı giderleri. (6098/m.54/1)
  • Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar,
  • Geçici iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat. (6098/m.54/2)
  • Beden gücü kaybı nedeniyle maddi tazminat. (6098/m.54/3)
  • Yaşam boyu kullanılacak protez, ilaç ve gereç giderleri (6098/m.54/1)
  • Estetik zararlar ve ekonomik geleceğin sarsılması nedeniyle tazminat. (6098/m.54/4)
  • Beden gücü kaybı nedeniyle manevi tazminat (6098/m. 56/2).

Ölümlü Trafik Kazası Sonucunda Talep Edilebilecek Zararlar

Ölümlü trafik kazalarında açılacak tazminat davalarında talep edilebilecek zararlar şu şekildedir:

  • Ölen kişinin tüm cenaze masrafları,
  • Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ve maddi kayıplar (6098/m.53/2)
  • Manevi Tazminat: Ölümle birlikte duyulan acı, ızdırap sonucunda ölenin yakınları tazminat talebinde bulunabilir. Ölenin destek tazminatı isteyemeyecek durumda olan birinci derece yakınlarının (örneğin yetişkin çocuklarının, kardeşlerinin) manevi tazminat istekleri (6098/m.56/2)
  • Destekten Yoksun Kalma Tazminatı: Trafik kazası sonucunda ölen kişinin bakımını, masraflarını üstlendiği kişilerin ölüm sonucunda yoksun kaldıkları bedelleri isteyebilmeleri mümkündür. Bu tazminat türü ölen kişinin öbür boyu desteğinden mahrum kalanlar tarafından açılabilir. Destekten yoksun kalma tazminatının talep edilebilmesi için ölen kişinin akrabası olma şartı yoktur. Bu tazminatın, ölenin destek verdiği herhangi bir kimse tarafından da istenebilir. (6098/m.53/3 ve 56/2)

Araç Hasarı Nedeniyle Tazminat Davasında Talep Edilecek Zararlar

  • Araç hasarlanmışsa onarım bedeli
  • Araç kullanılamaz hale gelmişse (pert olmuşsa) araç bedeli
  • Araçtaki hasardan dolayı onarım sonrası değer kaybının istenmesi
  • Ticari araçlarda onarım süresince “kazanç kaybı”
trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi manevi
trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi manevi

Tüm Trafik Kazası Tazminat Davalarında Deliller

  • Trafik kazası tespit tutanağı
  • Sürücülerin ve görgü tanıklarının ilk ifadeleri
  • Karakol yazısı
  • Alkol raporları
  • Araçların ruhsatname fotokopileri
  • Sürücülerin ehliyetname ve nüfus kâğıdı fotokopileri
  • Sigorta poliçelerinin fotokopileri
  • Zarar gören kişiler hakkında bilgiler
  • Savcılığı iddianamesi, fezleke veya takipsizlik kararı
  • Ceza davası açılmışsa dosya numarası ve dosyadaki belgelerin fotokopileri
  • Savcılığı Hazırlık aşamasında veya Ceza Mahkemesince keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmışsa, tutanak ve bilirkişi raporlarının birer sureti

Ölümlü Trafik Kazalarında Sunulacak Deliller

Ölümlü trafik kazası tazminat davasında yukarıdaki belgelere ek olarak:

  • Ölü muayene (otopsi) raporu
  • Ölenden aile nüfus tablosu
  • Ölenin kimliği ve kişiliği hakkında bilgiler
  • Ölen çalışan biri ise işi, mesleği, kazancı, öğrenim durumu hakkında belge ve bilgiler
  • Ölen öğrenci ise okulu, sınıfı hakkında belgeler ve bilgiler
  • Destekten yoksun kalanların kimlik bilgileri, adresleri, ölenle yakınlık dereceleri
  • Destekten yoksun kalanlar aynı zamanda mirasçı iseler mirasçılık belgesi
  • Ölüm hemen değil de olaydan bir süre sonra gerçekleşmişse, tedavi belgeleri
  • Cenaze ve defin işleri ile ilgili belgeler
  • Daha sonra ad ve adresleri bildirilecek tanıklar (Hangi konuda dinletileceği açıklamaları ile)

Yaralanmalı Trafik Kazalarında Sunulacak Deliller

Yaralamalı trafik kazası tazminat davasında yukarıdaki belgelere ek olarak:

  • Adli Tabip raporu (geçici veya kesin rapor)
  • Kaza geçiren kişinin kimlik bilgileri, işi, işyeri, mesleği, kazancı, öğrenim durumu hakkında belgeler ve bilgiler
  • Hastane kayıtları ve tedavi belgeleri
  • Tedavi sürmekte ve yeni bir ameliyat gerekmekte ise, buna ilişkin bilgiler
  • Geleceğe yönelik tedavi ve ameliyat söz konusu ise buna ilişkin hekim raporu
  • Tedavi ve iyileşme için yapılan tüm harcamalara ilişkin belgeler, bilgiler ile fatura ve makbuz gibi belgelerden yeterince yoksa, ne gibi harcamalar yapıldığına ilişkin açıklamalar, örneğin özel bakım ve beslenme giderleri ile yardımcı kişi giderleri, hastanın ve yakınlarının tedavi için yol giderleri, tedavi için gidilen yerde hastanın ve yakınlarının barınma, yiyip içme ve yol giderleri hakkında açıklamalar
  • Kaza geçiren okul çağında bir çocuksa, hangi okulda okuduğu, kaçıncı sınıfta olduğu hakkında okul müdürlüğünden alınacak belgeler, uzun süren tedavisi nedeniyle sınıfta kalıp kalmadığı veya kaç yıl kaybettiği hakkında açıklama ve belgeler
  • Daha sonra ad ve adresleri bildirilecek tanıklar (Hangi konuda dinletileceği açıklamaları ile)

İlgili Yerlerden İstenecek Belge ve Dosyalar

  • Ceza Mahkemesi veya Savcılık soruşturma dosyası
  • Kazaya karışan araçların trafik sicil kayıtları
  • Nüfus Müdürlüğünden tarafların kimlik bilgileri ve aile nüfus tabloları
  • Sigorta Şirketinden kaza ile ilgili dosya ve sigorta poliçeleri
  • Bedensel zararlarda hastane kayıtları ve tedavi belgeleri

Araç Hasarlarında Sunulacak Deliller

Yukardaki kaza ile ilgili tutanaklar ve belgelere ek olarak:

  • Araç hasarının tespitine ilişkin bilirkişi veya uzman bilirkişi raporu,
  • Mahkeme kanalıyla tespit yaptırılmışsa değişik iş dosyasından alınan belgeler,
  • Araç kullanılamaz hale gelmişse (pert olmuşsa) bırakılan yere teslim belgesi,
  • Araç yabancı plakalı ise, gümrüğe terk belgesi,
  • Hurda araç sigortacı tarafından teslim alınmışsa buna ilişkin belge
  • Onarımla ilgili parça ve işçilik faturaları
  • Aracın satış belgesi
  • Aracın yaşı, kullanma süresi ve kilometresi ile başka niteliklerine göre, yetkili satıcı veya ikinci el satıcılardan (galeri sahiplerinden) alınan ve ara cin değerini belirten belgeler.
  • Ticari araçlarda kazanç kaybını kanıtlamak amacıyla gerekli belge ve bilgiler.

Trafik Kazası Tazminat Davasında Arabuluculuk Başvurusu Zorunlu Mudur?

Trafik kazalarında, alternatif bir uyuşmazlık çözüm biçimi olarak arabuluculuk yolu getirilmiştir. Trafik kazalarında arabuluculuk zorunlu olmayıp ihtiyaridir. Tarafların anlaşmaya varmalarını sağlamak amacıyla arabuluculuk yoluna gitmek, anlaşmazlığı çözmenin etkili bir yolu olabilir. Yaralamalı trafik kazası tazminatı için ceza ve hukuki boyutta anlaşma yolları farklıdır;

  • Cezai süreçte anlaşmaya varmak uzlaşma olarak geçmektedir. Trafik kazası ceza davası aşamasında savcılık tarafından uzlaştırma büroya gönderilir. Burada anlaşan taraflar ceza davasında da vazgeçmiş olurlar.
  • Hukuki anlamda arabuluculuk ise sigorta şirketi ile yürütülen arabuluculuk sürecidir. Burada maddi tazminata ilişkin talepler masaya yatırılır.

Trafik kazası nedeniyle açılacak tazminat davalarında kural olarak arabuluculuğa başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. Bununla birlikte, sigorta şirketlerine aynı dava ile husumet yöneltilecekse, ilgili sigorta poliçesi kapsamında en azından sigorta şirketine karşı arabuluculuğa başvurmak zorunludur.

Trafik Kazası Nedeniyle Açılacak Tazminat Davalarında Arabuluculuk Başvurusu Zorunlu Mudur?

Trafik kazası nedeniyle açılacak tazminat davalarında kural olarak arabuluculuğa başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır. Bununla birlikte, sigorta şirketlerine aynı dava ile husumet yöneltilecekse, ilgili sigorta poliçesi kapsamında en azından sigorta şirketine karşı arabuluculuğa başvurmak zorunludur.

Görevli Mahkeme

Trafik kazalarının bir sonucu olan maddi ve manevi tazminat davaları en az bir motorlu aracın dahil olduğu bir kazada ölüm ve yaralanma gibi bedensel zararlar ile üçüncü kişilere ait ev, araba, arazi gibi malvarlıklarında meydana gelen zararlarının giderilmesi amacıyla zarara uğrayan kişiler tarafından trafik kazasında sorumluluğu bulunanlara karşı açılan bir tazminat davasıdır. Trafik kazası nedeniyle açılacak tazminat davalarında görevli mahkeme kural olarak Asliye Hukuk Mahkemeleridir.

Ancak, dava trafik sigortasını yapan şirkete karşı açıldığında görevli mahkeme değişmektedir. Bu durumda, trafik kazası nedeniyle aracın sürücüsü, sahibi ve işleteni ile birlikte aracı sigortalayan sigorta şirketine birlikte dava açılacaksa; görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olacaktır.

trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi arabulucu
trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi arabulucu

Yetkili Mahkeme

Yetki 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 6. Maddesinde düzenlenmiştir. Yasaya göre, yetki davalının dava açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Davalı gerçek kişi olabileceği gibi tüzel kişi de olabilir. Bunun yanı sıra davalının birden çok kişi olması da mümkündür. Böyle bir durum söz konusu olduğunda davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde de davanın açılması mümkün olacaktır.

Trafik kazaları, zarar veren kişinin haksız fiil sorumluluğunun doğmasına yol açan bir olaydır. Genel yetki kuralının dışında 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 16. Maddesinde trafik kazalarında yetkili mahkeme düzenlenmiştir. Trafik kazalarında yetkili mahkemelerden birisi kazanın meydana geldiği yerken diğer yetkili mahkemede zarar gören kişinin yerleşim yeri mahkemesidir. Son olarak sigortacının merkez ya da şubesinin olduğu yerdeki mahkeme de yetkili olabilir. Ayrıca acentenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkili olarak belirlenebilir. Ölümlü veya yaralamalı trafik kazası nedeniyle açılacak maddi ve manevi tazminat davasında birden fazla yetkili mahkeme vardır:

  • Bunlardan ilki, davalılardan herhangi birisinin yahut davacının ikametgahının bulunduğu yer mahkemesinde tüm sorumlulara maddi ve manevi tazminat davası açılabilir (HMK md.6).
  • İkincisi, trafik kazasının meydana geldiği yer mahkemesinde tazminat davası açılabilir (HMK md.16/1).
  • Bununla birlikte, trafik sigortası şirketinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde de maddi ve manevi tazminat davası açılabilir (HMK md.14/2)

Trafik Kazalarında Maddi ve Manevi Tazminat Hesabı

Trafik kazası tazminat davası nedir sorusunu üst tarafta detaylıca cevapladık. Peki Trafik kazası tazminat davası sonucunda mağdurlara verilecek maddi ve manevi tazminat nasıl hesaplanır? Trafik kazası tazminat davasında hükmedilecek maddi ve manevi tazminat tutarlarının net bir rakamı yoktur. Çünkü tazminat miktarları kazanın oluş şekli, kusur ve özelliklerine göre değişiklik gösterir.

Manevi tazminat davalarında dikkate alınan unsurlar aşağıdaki gibidir:

  • Mağdur ve şüphelilerin tarafların sosyal ve ekonomik durumları
  • Trafik kazasının meydana geliş şekli
  • Mağdur ve şüphelinin kusur oranları
  • Hak ve nefaset kurallar

Maddi tazminat davalarında ise dikkate alınan unsurlar şunlardır:

  • Mağdur ve şüphelinin kusur oranları
  • Trafik kazası sonrası gerçekleşen maluliyet oranı
  • Maluliyete uğrayan kişinin aktif ve pasif çalışma yılları
  • Maluliyete uğrayan kişinin yaşı ve ekonomik durumu

Trafik kazası tazminat davasında talep edilecek manevi ve maddi tazminat hesabında dikkate alınması gereken birçok unsur vardır. Trafik kazası tazminat davası süreciyle ilgili hizmet almak için Kadim Hukuk ve Danışmanlık ile iletişime geçebilirsiniz.

Trafik Kazalarında Maddi Tazminat Nasıl Hesaplanır?

Maddi tazminat nasıl hesaplanır sorusu, daha net ve kesin verilerle cevaplanabilecek bir konudur. Fakat manevi tazminat daha karışık ve mahkemenin takdirindedir. Maddi tazminatın miktarını doğrudan oluşan zarar ve kusur oranı belirlemektedir. Örnek olarak; trafik kazası, neticesinde maluliyete uğrayan (yaralanan) kişinin maluliyet oranının %70 olduğunu kabul edelim. Maluliyete uğrayanın olaydaki kusur oranının %40, yaşının 50, maaşının 6000 TL olduğunu varsayalım. Genel hatları ile bir hesaplama yapmak gerekirse, tazminat miktarı şu esaslara göre belirlenecektir:

  • Maluliyete uğrayan kişinin 72 yaşına kadar işgücü olduğu kabul edilir. Malul kişinin 65 yaşına kadar aktif çalışma süresi, 65 yaş ile 72 yaş arasında da pasif çalışma süresi hesaplanır. Örnekte; maluliyete uğrayan kişi 15 yıl aktif, 7 yıl pasif çalışma yapacaktır.
  • Maluliyete uğrayan kişinin işgücü kaybı her ay için ayrı ayrı hesaplanır. Bu durumda 6000 TL maaş alan mağdurun maaşından kusur oranı olan %40 düşülmeli, bulunan miktar %70 maluliyet oranı ile çarpılmalıdır. Somut örneğimizde; 6000 TL maaş – % 40 mağdurun kusur oranına tekabül eden miktar = 3600 TL x 70/100 = 2520 TL aylık işgücü ve gelir kaybı olarak hesaplanır. Yıllık işgücü/gelir kaybı 30.240 TL olacaktır.
  • Bulunan yıllık işgücü/gelir kaybı aktif ve pasif çalışma süresi olan 22 yıl ile çarpılır. Somut örneğimizde; yıllık işgücü kaybı 30240 x 22 yıl = 665.280 TL maddi tazminat olarak ortaya çıkacaktır.
  • İskonto yöntemi nedeniyle tazminattan kabaca %25 oranında indirim yapılması gerekir.

Trafik Kazası Tazminat Davası Dava Dilekçesi Nasıl Yazılmalı?

Dava dilekçelerinin biçimi ve içeriği 6100 sayılı HMK’nin 119. maddesin de belirtildiği gibi olmalı, dava öncesi elde edilmesi olanaklı tüm belgeler toplanmalı ve bunlar dava dilekçesine eklenmeli; listenin altına ilgili yerlerden istenecek belgeler hakkında açıklama konulmalıdır. Sonradan ele geçecek belgeler delil listesi ekinde sunulabilir. Bu konuda, 6100 sayılı HMK 121. maddesinde:

“Dava dilekçesinde gösterilen ve davacının elinde bulunan belgelerin asıllarıyla birlikte harç ve vergiye tabi olmaksızın davalı sayısından bir fazla düzenlenmiş örneklerinin veya sadece örneklerinin dilekçeye eklenerek, mahkemeye verilmesi ve başka yerlerden getirtilecek belge ve dosyalar için de bunların bulunabilmesini sağlayıcı açıklamanın dilekçede yer alması zorunludur.” düzenlenmiş;

Aynı hüküm, Yasa’nın “Ön inceleme” bölümü 140. maddesi 5. fıkrasında da (ikinci delil aşaması olarak) yinelenmiş; ancak bu kez iki haftalık “kesin süre” verilmiştir. Trafik kazası tazminat davasında bu hususlara dikkat edilmelidir.

Destek Tazminatı Dilekçesinde “Konu” Başlıkları

  • Olay ve tarihi
  • Kusur ve sorumluluk
  • Ölen destek hakkında bilgiler (Doğum tarihi, işi, mesleği, kazancı vb.)
  • Destekten yoksun kalan davacılar hakkında bilgiler (Doğum tarihleri ve destekle yakınlık dereceleri)
  • Maddi tazminat istekleri (Belirsiz alacak davası olarak her davacı için harca esas “simgesel” değerler; kısmi istek olmadığı belirtilerek)
  • Manevi tazminat istekleri
  • Sigortacının sorumluluğu ve sigortadan maddi tazminat isteği

Bedensel Zararlarda “Konu” Başlıkları

  • Olay ve tarihi
  • Kusur ve sorumluluk
  • Bedensel zarar hakkında bilgiler
  • Davacının doğum tarihi, işi, mesleği, kazancı vb. hakkında bilgiler, çocuksa öğrenci belgesi, ev kadını veya emekli ise bu konuda açıklamalar
  • Tedavi belgeleri, nerede nasıl tedavi gördüğü hakkında bilgiler
  • Maddi tazminat istekleri (Kalıcı sakatlık söz konusu ise güç kaybı tazminatı, geçici iş göremezlik zararı, tedavi ve tüm iyileşme giderleri, yaşam boyu bakıma muhtaç ise akıcı giderleri) (Belirsiz alacak davası olarak her bir istek kalemi için harca esas “simgesel” değerler; kısmi istek olmadığı belirtilerek)
  • Manevi tazminat istekleri
  • Sigortacının sorumluluğu ve sigortadan maddi tazminat isteği (sigorta kısmi ödeme yapmışsa bunun tutarı ve ödeme tarihi)
trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi sigorta
trafik kazasi nedeniyle tazminat davasi sigorta

Trafik Kazası Tazminat Davası Yargıtay Kararları

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/15859 E., 2019/8592 K. sayılı kararı

Yargılama sırasında davacının maluliyet oranının belirlenmesi amacıyla Adli Tıp Kurumundan rapor alınmıştır. 04.12.2015 tarihli Adli Tıp Kurumu raporu incelendiğinde; davacının sürekli maluliyetinin bulunmadığı belirtilmiş ancak iyileşme süresine ilişkin herhangi bir tespit bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının geçici iş göremezlik ödeneğinin SGK tarafından karşılandığı belirtilerek maddi tazminat talebi reddedilmiş ise de yargılama sırasında bu hususta herhangi bir araştırma yapılmadığı görülmektedir.

Bu durumda mahkemece; öncelikle davacının geçici iş göremezlik süresinin belirlenmesi amacıyla Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden rapor alınarak, geçici iş göremezlik süresi belirlendikten sonra davacının bu süreye ilişkin zararının belirlenmesi, SGK tarafından davacıya bu süreye ilişkin ödeme yapılıp yapılmadığı araştırılarak davacı tarafın talep edebileceği iş göremezlik tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken eksik incelemeyle karar verilmesi isabetli olmamıştır.


Yargıtay 17. Hukuk Dairesi E: 2015/1009 K: 2015/11299 T: 27.10.2015

Davacı vekili, davalı tarafa zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olan …plakalı aracın müvekkili idaresindeki… plakalı araca çarptığını, davalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, kaza sonrasında müvekkilinin aracında oluşan hasarı davalıdan talep ettiklerini, ancak davalının müvekkilinin %100 kusurlu olduğu gerekçesi ile ödeme yapmadığını belirterek 3.500,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, müvekkili şirkete sigortalı olan …plakalı aracın, sola dönüş sinyali verdiği ve dönmek üzere iken davacının arkadan çarpması ile kazanın meydana geldiğini, davacının duramayarak önünde durmakta olan ve sinyal vermiş araca arkadan çarptığı için %100 kusurlu olduğunu, ticari faiz oranını kabul etmediklerini beyanla davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davacının arkadan çarpma asli kusurunu işleyerek kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği ve %100 oranında asli kusurlu olduğu, dolayısıyla hasarın …. plakalı kusursuz aracın sigortacısı olan davalıdan talep edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Kazanın, …. plakalı aracın sola dönüş yasağı olan yerden dönmeye çalışması sırasında meydana geldiği trafik kaza tutanağı, tanık ifadesi ve bilirkişi raporundan anlaşılmakla, …. plakalı aracın kural ihlali yaptığı ve bir miktar kusurlu olduğu dosya kapsamı ile sabittir. Mahkemece, Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 266. Maddesi hükmüne göre, teknik değil hukuki konu olan kusur durumunun değerlendirilerek davalının kusur durumu belirlenip sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.


Yargıtay 20. Hukuk Dairesi E: 2017/5413 K: 2017/3036 T: 10.04.2017

3. Asliye Hukuk Mahkemesince; dava trafik kazasından kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olup 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK’nın 7. maddesine göre birden fazla davalının bulunduğu taktirde davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğunu, ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme varsa o yer mahkemesinin yetki olduğu düzenlenmiştir. Haksız fiilden kaynaklı davalarda davalının ikametgah mahkemesinin yanında haksız fiilin meydana geldiği veya gelme ihtimalinin bulunduğu yer ve haksız fiil mağdurunun yerleşim yeri de yetkilidir. Davalının faaliyet gösterdiği yer …, davacının yerleşim yeri de … Mahallesi … …, trafik kazasının meydana geldiği yer …olduğu gerekçeleri ile yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur.

…2. Asliye Hukuk mahkemesi ise haksız fiilin işlendiği yer mahkemesinin yetkisinin kamu düzenine ilişkin (kesin) yetki olmadığı, davalıların da yetki itirazında bulunmadığı gerekçesi ile yetkisizlik kararı vermiştir.

6100 sayılı HMK’nın genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesininin birinci fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Kanunun 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.

Diğer taraftan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. maddesinde ise “Motorlu araç kazalarından dolayı hukukî sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentanın bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir.” ifadesine yer verilmiştir.

Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman şeçme hakkı davalılara geçer. (…. ASHM TENSİP İLE KARAR VERDİ DAVA DİLEKÇESİNİ TEBLİĞ ETMEDİ.)

Somut olayda, kaza ….’da meydana gelmiş, davacıların yerleşim yeri de ….’dur. Ancak, davalı … şirketinin … ilinde temsilciliğinin olduğu anlaşılmıştır. Dolayısı ile, davacının birden çok mahkemenin yetkili olduğu ve kesin yetki kuralının bulunmadığı bu davada, davayı davalı … şirketinin temsilciliğinin bulunduğu … ilinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre, davanın … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.


Sık Sorulan Sorular

Trafik kazasında hangi durumda tazminat alınır?

Trafik kazasında; bedensel veya maddi bir zarar olduğunda tamamen kusurlu değilseniz tazminat alabilirsiniz. Önemli olan zararın olması ve sizin 0 kusurlu olmamanızdır.

Trafik kazası sonrası tazminat davası ne kadar sürer?

Trafik kazasından sonra açılacak tazminat davası ortalama yerel mahkemesi 1-2 yıl, istinafı 1 yıl civarı, şayet temyize giderse 1-2 yıl olmak üzere 4-5 yıl sürecektir. Bu süreler davanın açıldığı il ve mahkemenin yoğunluğuna göre değişir.

Trafik kazasında kusurlu taraf tazminat alabilir mi?

Trafik kazasında kusurlu olsanız dahi tazminat alabilirsiniz. Örneğin, kusur oranınız ise tazminat alabilirsiniz. Ya da ise tazminat alabilirsiniz. Sadece tamamen kusurluysanız tazminat alamazsınız.

X
kadim hukuk ve danışmanlık