Son aylarda ehliyet affı ile ilgili beklenti çok artmıştır. Ehliyet affıyla ilgili gelişmeler 2025 yılı itibarıyla yeniden gündeme taşındı. Trafik cezası ve çeşitli nedenlerle ehliyetine el konulan binlerce kişi, yeni bir düzenleme gelip gelmeyeceğini merak ediyor. Vatandaşlar ehliyet affı çıkması için beklenti içine girdi. Çok net ifade etmek gerekirsek ehliyet affı konusunda hiçbir çalışma yoktur. Kadim Hukuk olarak bu yazımızda 2025 yılı itibarıyla “ehliyet affı” ile ilgili önemli gelişmeleri sizlere aktaracağız. Peki, “ehliyet affı 2025 yılında var mı”, “kimler bu aftan yararlanabilir” ve “başvuru süreci nasıl işleyecek?” tüm detayları sizlere aktaracağız.
Sürücü belgesi veya diğer adıyla ehliyet, yetkili kurumlar tarafından bireylere verilen ve kara yolunda seyreden motorlu veya motorsuz araçların kullanılmasını yasallaştıran resmi bir belgedir. Türkiye’de bu belge, İçişleri Bakanlığı’na bağlı Emniyet Genel Müdürlüğü ve Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenir. Ehliyet, yalnızca bir izin belgesi olmanın ötesinde, kişinin trafik kurallarına hakimiyetini, araç kullanma becerisini ve trafik güvenliğine katkıda bulunma sorumluluğunu belgeleyen bir sertifikadır. Ayrıca, bazı durumlarda kimlik yerine geçebilen bir resmi evrak olarak da kullanılabilir.
Ehliyetin önemi, trafik düzeninin sağlanması ve kazaların önlenmesi açısından kritiktir. Karayolları Trafik Kanunu (KTK) ve ilgili yönetmelikler, ehliyetin verilme koşullarını, kullanımını ve iptal süreçlerini detaylı bir şekilde düzenler. Ehliyetsiz araç kullanmak, ciddi para cezaları, hapis cezası (tekrarlanan ihlallerde) ve araç kullanma yasağı gibi yaptırımlarla sonuçlanabilir. Bu nedenle, sürücü belgesi hem bireysel hem de toplumsal düzeyde büyük bir sorumluluk taşır.
Ehliyet Affı Nedir?
İptal edilen ehliyetlerin geri alınmasının bir başka yolu da ehliyet affı yasalarıyla ehliyetlerin iade edilmesidir. Ehliyet Affı, trafik ihlalleri nedeniyle ehliyetine el konulan veya iptal edilen sürücülere, belirli şartları sağlamaları halinde ehliyetlerini geri alma imkanı tanıyan yasal bir düzenlemedir. Türkiye’de bu tür düzenlemeler, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından yasalaştırılır. Ehliyet affı kapsamı, hangi ihlallerin affedileceği ve kimlerin yararlanabileceği gibi detaylar, ilgili yasada açıkça belirtilir.
Ehliyet Affı sürücülere ikinci bir şans vererek onları topluma ve trafiğe yeniden kazandırmayı amaçlar. Aynı zamanda, trafik güvenliğini artırmak için ek eğitimler ve testler gibi şartlar getirilebilir. Affın uygulanabilmesi için sürücülerin belirli kriterleri karşılaması gerekir. Örneğin, Belirlenen sürenin geçmesi, Trafik kurallarına uyum taahhüdünde bulunulması, Psikoteknik testlerden geçilmesi, Gerekli eğitim programlarının tamamlanması.
Bu şartlar, affın kapsamına ve yasal düzenlemenin içeriğine göre değişebilir.
Ehliyet affı ayrıca sürücülerin trafik kurallarına daha bilinçli bir şekilde uymasını teşvik edebilir. Eğitim programları ve denetimlerle desteklendiğinde, uzun vadede trafik kazalarının azalmasına ve güvenliğin artmasına katkı sağlayabilir. Ayrıca Ehliyet, birçok kişi için yalnızca bir sürüş izni değil, aynı zamanda bir geçim kaynağıdır. Şoförlük yapanlar, ticari araç kullananlar veya kırsal bölgelerde toplu taşıma olmadan yaşayan bireyler için ehliyetin kaybı, ciddi ekonomik ve sosyal sonuçlar doğurur. Ehliyet affı, bu bireylerin işlerine dönmesini ve ailelerini geçindirmesini sağlayarak toplumsal entegrasyonu destekler.

Ehliyet Affı Çıkacak Mı?
2025 yılında çeşitli nedenlerle ehliyeti iptal edilen veya el konulan binlerce sürücü için “ehliyet affı beklentisi” artmış durumdadır. 2025 yılı itibarıyla ehliyet affı ile ilgili “olumlu gelişmeler” yaşanıyor olsa da somut bir adım yoktur. Meclis gündeminde yer alan yeni düzenleme, belirli şartları karşılayan sürücüler için “ehliyetlerini geri alma fırsatı” sunsa da bu tasarı sonrasında tasarıdan çıkarılmıştır.
Meclis’te tartışılan Karayolları Trafik Kanunu Teklifi kapsamında gündeme gelen ‘ehliyet affı’ talebine hükümetten olumsuz yanıt geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, önceden yapılan ehliyet affına dikkat çekerek “2023 ve 2024 yıllarında trafik kazalarında ciddi can kaybı yaşandı, ancak 2024’ün ikinci yarısında düşüş başladı” diyerek vetonun nedenini anlattı.
Meclis’te trafik ihlallerine ağır yaptırımlar getiren bir kanun teklifi süreci yürütülüyor. Bu kanun teklifinde eski ihlallerle sosyal medyada suçu övmek gibi yeni edinilen alışkanlıklar için yüksek cezalar öngörülüyor.İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, son yıllarda gerçekleşen trafik ihlalleri nedeniyle toplam 689 bin 946 ehliyete el konulduğunu açıkladı. 2023 yılında yapılan bir ehliyet affıyla 31 bin ehliyetin geri verildiğini belirten Karaloğlu, “Ancak bu affın ardından trafikte ölümler arttı.” ifadelerini kullandı.
Meclis Adalet Komisyonu’nda milletvekillerinin taleplerini yanıtlayan Karaloğlu, “Ehliyet affının alışkanlık haline gelmesini istemiyoruz. Ehliyet affıyla ilgili olumsuz düşündüğümüzü ifade edeyim.” dedi.
Toplam 689 bin 946 ehliyete el koyulma gerekçeleri ise şöyle açıklandı:
- Alkollü araç kullanımı: 406 bin
- Alkol testini reddetme: 42 bin
- Uyuşturucu etkisinde araç kullanma: 20 bin
- 100 ceza puanını aşma nedeniyle 2 aylık geçici el koyma: 21 bin
- Drift yapan sürücüler: 5 bin 872
- Kırmızı ışık ihlali: 323
- Usulsüz çakar kullanımı: 273
- Hız ihlali: 123
Ehliyet Affı 2025 Kimleri Kapsıyor?
- Ceza puanı nedeniyle ehliyeti iptal edilenler.
- Belirli süre için el konulan ehliyet sahipleri
- İlk kez alkollü araç kullanımı nedeniyle ehliyeti alınanlar
- İdari cezalardan mağdur olan sürücüler
Ehliyetin Önemi ve Yasal Dayanağı
Sürücü belgesi, yalnızca araç kullanma yetkisi vermekle kalmaz, aynı zamanda trafik güvenliğini sağlamak amacıyla bireylerin belirli standartlara uygunluğunu da denetler. Sürücü kurslarında alınan teorik eğitim (trafik kuralları, ilk yardım, trafik adabı) ve pratik direksiyon eğitimi, bireylerin trafikte bilinçli ve güvenli hareket etmesini sağlar. Ehliyetsiz araç kullanılması durumunda, bu yetkinlikten yoksun bireyler hem kendilerinin hem de diğer yol kullanıcılarının hayatını riske atar. Türkiye’de her yıl yaklaşık 150.000 trafik kazası meydana gelmekte ve bu kazaların önemli bir kısmı kurallara uymamaktan kaynaklanmaktadır. Ehliyet, bu riskleri azaltmanın ilk adımıdır.
Türkiye’de Karayolları Trafik Kanunu (KTK) kapsamında ehliyet alma, kullanma ve iptal edilme süreçleri detaylı bir şekilde düzenlenmiştir. Bu yasalar, hem sürücülerin hem de yayaların güvenliğini korumayı amaçlar. Ehliyet, bireyin trafik kurallarına hakimiyetini, araç kullanma becerisini ve sorumluluk bilincini temsil eder.

Hangi Durumlarda Ehliyete El Konulur?
Trafik kurallarına uyulmaması durumunda ehliyete el koyma veya iptal gibi yaptırımlar uygulanabilir. Ancak her trafik ihlali, ehliyetin alınmasına neden olmaz. İhlalin türüne ve tekrarına göre farklı prosedürler ve cezalar devreye girer. Aşağıda, ehliyete el koyma sebepleri ve süreleri detaylı bir şekilde açıklanmıştır:
- Uyuşturucu Madde Etkisinde Araç Kullanmak: Uyuşturucu madde etkisi altında araç kullanmak, trafik güvenliğini ciddi şekilde tehlikeye atan bir ihlaldir. Bu durumda sürücüye hem yüksek miktarda para cezası uygulanır hem de ehliyetine 5 yıl süreyle el konulur. Ayrıca, sürücünün adli bir süreçle karşılaşması da olasıdır. Uyuşturucu testleri, trafik polislerinin şüphelenmesi halinde yapılır ve pozitif sonuç çıkması durumunda işlem başlatılır.
- Alkollü Araç Kullanmak: Alkollü araç kullanma, Türkiye’de sıkı şekilde denetlenen bir durumdur. Alkollü araç kullanmanın cezaları, ihlalin tekrar sayısına göre artar:
- İlk yakalanma: Ehliyete 6 ay el konulur ve para cezası uygulanır.
- İkinci yakalanma: El koyma süresi 2 yıla çıkar.
- Üçüncü yakalanma: Ehliyet 5 yıl süreyle alınır.
- Dördüncü ve sonrası: Her yakalanmada 5 yıl el koyma cezası devam eder. Alkollü araç kullanma sınırı, kanunda promil cinsinden belirtilmiştir (örneğin, özel araç sürücüleri için 0,50 promil). Bu sınırın aşılması durumunda cezai işlem kaçınılmazdır.
- Stajyer Ehliyetle Kural İhlali Yapmak: Türkiye’de 2016’dan beri uygulanan stajyer ehliyet sistemi, yeni sürücülerin 2 yıl boyunca daha dikkatli olmalarını teşvik eder. Bu dönemde herhangi bir trafik kuralı ihlali yapan stajyer sürücüler, normal ehliyet sahiplerine göre daha ağır yaptırımlarla karşılaşır. İhlalin türüne bağlı olarak ehliyete belirli sürelerle el konulabilir veya stajyerlik süreci iptal edilerek ehliyet tamamen alınabilir.
- Hız Sınırını 5 Kez Aşmak: Hız sınırı ihlali, trafik güvenliğini riske atan yaygın bir ihlaldir. Tek seferlik aşım genellikle para cezasıyla sonuçlanırken, 1 yıl içinde 5 kez hız sınırı cezası alan sürücünün ehliyetine 1 yıl süreyle el konulur. Bu kural, sürücüleri hız limitlerine uymaya zorlamak için caydırıcı bir önlem olarak uygulanır.
- Ceza Puanını Doldurmak: Türkiye’de her trafik cezası, sürücünün ehliyetine belirli bir ceza puanı ekler. Bu puanlar, ihlalin ciddiyetine göre değişir (örneğin, kırmızı ışıkta geçmek 20 puan, emniyet kemeri takmamak 15 puan). 1 yıl içinde ceza puanı 100’e ulaşırsa:
- İlk seferde: Ehliyete 2 ay el konulur.
- İkinci seferde: 4 ay el koyma uygulanır.
- Üçüncü seferde: Ehliyet tamamen iptal edilir ve geri verilmez.
Ceza puanı sistemi, sürücülerin trafik kurallarına uyumunu artırmayı hedefler.
- Ölümlü Kazaya Karışmak: Trafik kazası yapmak tek başına ehliyete el koyma nedeni değildir. Ancak kazada bir ölüm meydana gelmişse ve sürücü kusurlu bulunursa, ehliyetine 1 yıl süreyle el konulur. Bu süre, adli soruşturmanın sonucuna göre uzayabilir veya ek cezalar eklenebilir.
- Trafik Güvenliğini Riske Atmak: Yukarıdaki spesifik ihlaller dışında, trafik polisleri sürücünün davranışlarını gözlemleyerek ehliyete el koyma sürecini başlatabilir. Örneğin:
- Sürücünün psikolojik durumunun şüpheli olması (agresiflik, kontrolsüzlük vb.),
- Sağlık sorunları nedeniyle araç kullanmaya uygun olmaması (bayılma, ani hastalık vb.).
Bu durumlarda el koyma süresi, ihlalin niteliğine ve resmi raporlara göre belirlenir.
Ehliyetin İptal Edilmesi ve Geri Alınması
Sürücü belgesi (ehliyet), bireylere kara yolunda araç kullanma yetkisi veren resmi bir belgedir ve bu yetki, trafik kurallarına uyum şartına bağlıdır. Ancak, ciddi ihlaller veya tekrarlanan kural dışı davranışlar, ehliyetin geçici olarak el konulmasına veya tamamen iptal edilmesine yol açabilir. Türkiye’de Karayolları Trafik Kanunu (KTK) ve ilgili yönetmelikler, bu süreçleri sıkı bir şekilde düzenler. Ehliyetin iptal edilmesi, sürücü için önemli bir yaptırımken, geri alınması belirli şartlara ve prosedürlere tabidir. Bu yazı, ehliyetin iptal edilme sebeplerini, sonuçlarını ve geri alma süreçlerini ayrıntılı bir şekilde incelemektedir.
İptal süreci ise şu şekilde yapılır; Trafik polisleri veya mahkeme, ihlali tespit eder ve tutanak tutar. Ehliyet, fiziksel olarak alınır ve Nüfus Müdürlüğü’ne bildirilir. İptal kararı, e-Devlet sistemine işlenir ve sürücüye resmi tebligat yapılır.
Ehliyetin el konulması ile iptal kararı farklı kararlardır. Geçici El Koyma, belirli bir süre (6 ay, 1 yıl, 5 yıl gibi) ehliyetin kullanımına ara verilir. Süre sonunda başvuruyla geri alınır. Örneğin, alkollü araç kullanmada ilk yakalanmada 6 ay el koyma uygulanır. İptal ise, ehliyet tamamen geçersiz olur ve sürücü, sıfırdan ehliyet alma sürecine dönmek zorundadır. İptal, genellikle daha ağır ve tekrarlanan ihlallerden kaynaklanır.
Ehliyetin geçici olarak el koyulması halinde geri alınabilmesi için el koyma süresi tamamlanmalıdır. İdari para cezaları ve harçlar ödenmelidir. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’ne kimlik, ödeme dekontu ve el koyma tutanağı ile başvurulur. Bazı durumlarda da örneğin, alkollü sürüş gibi psikoteknik test ve trafik eğitimi gerekebilir. Süreç genellikle 1-2 hafta içinde tamamlanır ve ehliyet iade edilir.
İptal Edilen Ehliyetin Yeniden Alınması için ise, Kişi sürücü kursuna kayıt olur ve teorik (trafik kuralları, ilk yardım) ile pratik (direksiyon) eğitim alır. Milli Eğitim Bakanlığı’nca düzenlenen yazılı sınav ve direksiyon sınavı geçilmelidir. Yetkili sağlık kuruluşundan “sürücü olabilir” raporu alınır. Nüfus Müdürlüğü’ne yeni ehliyet için başvuru yapılır. Mahkeme kararıyla iptal edilmişse, adli cezanın infazı tamamlanmalı ve yasaklama kalkmalıdır. Bu süreç, iptalin sebebine bağlı olarak 3-6 ay sürebilir.