Devlet Memurluğundan Çekilmiş Sayılma (DMK 94. Madde)

devlet memurlugundan cekilmis sayilma

Devlet memurluğundan çekilmiş sayılmanın diğer bir adı müstafi sayılmadır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda düzenlenen devlet memurlarına tanınan çekilme hakkının (istifa) yanında devlet memurunun icrai bir istifa hali olmaksızın istifa etmiş sayılacağı hallerden biri olarak düzenlenmiştir. Devlet memurluğundan çekilmiş sayılma halleri, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun farklı maddelerinde düzenlenmiş olup işbu hallerden birinin gerçekleşmesi halinde devlet memuru istifa etmiş sayılacaktır. Devlet Memurları Kanunu’nun 98.maddesinde memurluğun sona ermesi halleri düzenlenmiştir. İşbu maddeye göre devlet memurlarının;

  • Bu kanun hükümlerine göre memurluktan çıkarılması,
  • Memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan herhangi birini kaybetmesi,
  • Memurluktan çekilmesi,
  • İstek, yaş haddi, malullük sebeplerinden biri ile emekliye ayrılması,
  • Ölümü,

hallerinde memurluğu sona erer. Madde metninden de görüleceği üzere memuriyetin sona erme hallerinden biri de memurluktan çekilme halidir. 657 sayılı Kanunun 94 ila 97. maddeleri arasında konuya ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir. Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilir. Devlet memurları, iki türlü çekilme isteğinde (istifa etme) bulunabilir. Birincisi, çekilme isteğinin yazılı olarak başvurulmak suretiyle yapılması ve bunun kabul edilmesi veya yerine bir kimsenin atanması; İkincisi ise buna hiç uymaksızın görevin terk edilmesidir. Görevin haber verilmeden terk edilme halinin 10 gün sürmesi durumunda memur çekilmiş sayılmaktadır.

Madde, çekilmeyi istifa suretiyle çekilme ve çekilmiş sayılma şeklinde iki şekilde ele almaktadır:

  • Çekilme (istifa), memurun kendi irade ve rızası ile memurluk statüsünden çıkmasıdır. Çekilme, memura derhal görevden ayrılma yetkisini vermez.
  • Çekilmiş sayılma, devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak başvurmaksızın izinsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk etmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi durumunda, yazılı başvuru koşulu aranmaksızın, çekilme isteğinde bulunulmuş sayılmaktadır.
devlet memurlugundan cekilmis sayilma sureci
devlet memurlugundan cekilmis sayilma sureci

Devlet Memurluğundan Çekilmiş Sayılma Gerektiren Durumlar

657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 94. maddesinde devlet memurunun görevinden çekilmesi belli usul ve şartlara bağlanmıştır. Bu düzenleme uyarınca, devlet memurunun bağlı olduğu kuruma yazılı olarak başvurarak memurluktan çekilme isteğinde bulunma hakkı vardır. Bu yola olağan prosedür ile çekilme denmekte olup diğer adı istifa, kuruma yazılı başvuru yapılması gerekmektedir.

Devlet memurunun görevden çekilmesinin bir diğer yolu ise çekilmiş sayılmadır. Buna göre, bağlı olduğu kurum tarafından kabul edilen mazereti olmadığı halde, görevine kesintisiz 10 gün süreyle devam etmeyen memurlar çekilme isteğinde bulunmuş sayılır. Keza, ücretsiz izin süresi dolduğu halde, devam eden 10 gün içinde görevine dönmeyen memurlar da görevden çekilmiş sayılır. Diğer taraftan, belli birtakım sebeplerle yurtdışına gönderilen memur, izin süresinin sonunda iş başı yapmazsa, ilave mazeretsiz devamsızlık hakkı dahi tanınmaksızın, derhal memuriyetten çekilmiş sayılabilir. Yine, naklen atamalarda, yasal süreler geçtiği ve hatta ücretsiz 10 gün daha süre tanındığı halde yeni görev yerinde iş başı yapmayan memur memuriyetten çekilmiş sayılır. Bu düzenleme uyarınca, devlet memurluğundan çekilmiş sayılmak için, ilgili kuruma yazılı müracaat şartı aranmamaktadır.

Çekilmiş (müstafi) sayılma, yasal nedenlerle idarenin yaptığı bir işlemdir. Genellikle, atamaya yetkili makam, yasanın öngördüğü koşulların yerine gelmesi durumunda memuru çekilmiş sayılır. Çekilmiş sayılan kamu görevlisi, çekilmenin aksine görevden çekilme iradesini açıkça beyan etmemekte, bununla birlikte bazı koşulların gerçekleşmesi halinde çekilmiş sayılacağını bilmekte ve örtülü de olsa ortaya koyduğu çekilme iradesi sonucu çekilmiş sayılmaya bağlanan hukuki durumlar ile karşılaşmaktadır.

Devlet memurluğundan çekilmiş sayılma halleri;

  • Mazeretsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde, yazılı müracaat şartı aranmaksızın, çekilme isteğinde bulunulmuş sayılır. Çekilmek isteyen memur yerine atanan kimsenin gelmesine veya çekilme isteğinin kabulüne kadar görevine devam eder. Yerine atanan kimse bir aya kadar gelmediği veya yerine bir vekil atanmadığı takdirde, üstüne haber vererek görevini bırakabilir. Olağanüstü mazeretle çekilenler, üstüne haber vermek şartıyla bir ay kaydına tabi değildirler.
  • Aynı şekilde ilgili kanunun “aylıksız izin” başlıklı 108. Maddesi uyarınca da belirli şartlar dahilinde memurlara aylıksız izin verilebileceği düzenlenmiştir. Bu halde aylıksız izin süresinin bitiminden önce mazereti gerektiren sebebin ortadan kalkması hâlinde, on gün içinde göreve dönülmesi zorunludur. Aylıksız izin süresinin bitiminde veya mazeret sebebinin kalkmasını izleyen on gün içinde görevine dönmeyenler, memuriyetten çekilmiş sayılır.
  • Mesleklerine ait hizmetlerde yetiştirilmek, eğitilmek, bilgilerini artırmak veya staj yapmak üzere yurtdışına gitmesine izin verilenler ile kurumlarınca açılacak seçme veya yarışma sınavlarında başarı göstererek ya da dış burslara dayanılarak şahsen özel burs sağlayanlar da dahil olmak üzere yurt dışına gitmelerine izin verilerek yurt dışına gönderilen memurlar, izin süresi sonunda görevlerine başlamazlarsa, 10 gün beklenmeksizin derhal memuriyetten çekilmiş sayılırlar.
  • Naklen atamayla başka bir yerde görevlendirmesi yapılan memur, atama emrinin kendisine tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde atandı yeni görev yerinde iş başı yapmak zorundadır. Bu durumda 15 günlük süreye, görev yerine nakil için uygun bir transfer süresi ilave edilebilir. Memura, yeni yerinde iş başı yapması için 15 günlük tayin süresinin ve ek olarak verilen transfer süresinin sonunda, 10 gün daha ücretsiz süre tanınabilmektedir. Tüm bu sürelerin sonunda, belge ile ispatlanabilecek bir mazeret olmaksızın iş başı yapmayan memur, çekilmiş sayılır.
  • Hazırda eğitim ve manevra amacıyla veya seferde muvazzaflık hizmeti dışında silah altına alınan memurlar, silah altında bulundukları sürece izinli sayılırlar. Bunlardan, terhislerinden sonra süresi içinde göreve başlamayanlar, çekilmiş sayılırlar.
  • Devlet memuru iken muvazzaf askerlik hizmetini yapmak üzere silah altına alınanlardan askerlik görevini tamamlayıp memuriyete dönmek isteyenler, terhis tarihinden itibaren 30 gün içinde kurumlarına başvurmayanlar görevlerinden çekilmiş sayılırlar.
  • Kadrosu kaldırılmış olan memurların, kendi kurumlarında veya başka kurumlarda eski sınıflardaki derecelerine eşit bir göreve atanmaları halinde, atandıkları göreve, tespit edilen süreler içinde başlamazlarsa memurluktan çekilmiş sayılırlar.

DMK’nın 94’üncü maddesinin birinci fıkrasında; “Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilir. Mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde, yazılı müracaat şartı aranmaksızın, çekilme isteğinde bulunulmuş sayılır.” hükmü yer almaktadır.

Bu hükme göre, Devlet memurunun çekilme isteğinde bulunmuş sayılabilmesi için gerekli görevi terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi koşulunun, çalışma günlerinin arasında kalan hafta sonu tatil günleri ile ulusal, milli ve resmi bayram günlerinin de hesaba katılması suretiyle belirlenmesi, 10. günün tatile rastlaması halinde ise bu tatilden sonraki ilk mesai gününün 10. gün olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilmektedir.  Buna göre, 11. gün ilgiliye “görevden çekilmiş sayılma” kararının tebliğ edilmesi gerekir.

devlet memurlugundan cekilmis sayilma durumlari
devlet memurlugundan cekilmis sayilma durumlari

Devlet Memurluğundan Çekilme Devir ve Teslim Süresi

DMK md.95’te çekilmede devir ve teslim süreleri düzenlenmiştir. Madde metnine göre; çekilen devlet memurlarından devir ve teslim ile yükümlü olanlar, bu işlemlerin sonuna kadar görevlerini bırakamazlar. Hizmet icaplarına göre devir ve teslim işlemleri için gerekli süreler, yönetmelikte belirtilir. Madde sözü geçen yönetmelik, 657 sayılı Yasa’nın 95. maddesine dayanılarak hazırlanan ve 12.11.1974 tarihli ve 7/9044 Karar sayılı 3.12.1974 tarihli ve 15081 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Devlet Memurlarının Çekilmelerinde Devir ve Teslim Süreleri Hakkında Yönetmelik” tir.

Anılan Yönetmelik hükümleri uyarınca devir ve teslim ile yükümlü bulunanların devir ve teslim işlemlerinin kapsamına giren hususlar şunlardır:

  • Para ve para hükmündeki kıymetler,
  • Ayniyat, demirbaş, taşınmayan mallar ve bunlara ait belgeler,
  • Pul ve kıymetli evrak, (210 sayılı Değerli Kağıtlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’na göre kıymetli evrak sayılmayanlar),
  • Tahsil, tediye ve mahsuba esas teşkil eden ve ispata yarayan evrak, kullanılmış veya kullanılmamış makbuzlar,
  • Görevi ile ilgili her türlü evrak, hesap ve defterler,

Bu hallerde bulunduran Devlet memurları devir ve teslim ile yükümlü olur.

Çekilen devlet memurları, Yönetmeliğin 2. maddesinde sayılanları yerlerine asaleten veya vekaleten atananlara, atama yapılacak memur bulunmadığı, yerlerine atanacak kimse bir aya kadar gelmediği veya yerlerine bir vekil atanmadığı takdirde yetkili amirce görevlendirilecek bir memura hizmetin özelliğine ve kurumca belirtilen esaslara göre 30 günü aşmamak şartı ile yine yetkili amirince saptanacak süre içinde devir ve teslim etmek zorundadır. Ancak, devir ve teslim süreleri; savaş halinde, olağanüstü hallerde veya genel hayata müessir afetlere uğranılan yerlerde bir ayı aşmamak şartı ile yetkili amirce uzatılabilir. Hesaplarını yerlerine gelenlere devir zorunda bulunan saymanların devir ve teslim süresi 30 gün, sayman mutemetlerinin 15 gündür.

Anılan Yönetmeliğin 3. maddesi uyarınca saptanan devir ve teslim süreleri, çekilen Devlet memurlarının yerlerine asaleten veya vekaleten atananların işe başladığı; atama yapılacak memur bulunmadığı, yerlerine atanacak kimse bir aya kadar gelmediği veya yerine bir vekil atanmadığı takdirde yetkili amirce görevlendirilecek memurun bu göreve başladığı tarihten itibaren başlar. Tespit edilen devir ve teslim sürelerinin bitiminden önce devir ve teslim işlemlerini tamamlayanlar yetkili amirini haberdar ederek görevlerini bırakabilirler.

İlgili Makale: İptal Davası

Olağanüstü Yönetim Hallerinde Çekilme Usulü

Devlet memurluğundan çekilmiş sayılma olağan ve olağanüstü olmak üzere ikiye ayrılır. Kanunun 96. maddesine göre olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hallerinde veya genel hayata müessir afetlere uğrayan yerlerdeki Devlet memurları, çekilme istekleri kabul edilmedikçe veya yerine atanacaklar gelip işe başlamadıkça görevlerini bırakamazlar. Söz konusu madde hükmüne göre; olağanüstü hal, seferberlik ve savaş hallerinde veya genel yaşamı etkileyen afetlere uğrayan yerlerdeki Devlet memurlarının:

  • Çekilme istekleri kabul edilmedikçe veya
  • Yerine atanacaklar gelip işe başlamadıkça

Görevlerini bırakamayacakları hüküm altına alınmıştır. Olağanüstü yönetim hallerinde çekilme talebinde bulunan memur, yerine yeni biri gelip göreve başlamadıkça ve kurum tarafından çekilme talebi kabul edilmedikçe görevinden ayrılırsa bir daha devlet memurluğuna atanamaz.

Olağan Çekilme İle Çekilmiş Sayılma Arasındaki Farklar

Devlet Memurları Kanunu’nun 94. maddesinin ilk cümlesinde olağan şekilde memurluktan çekilme düzenlenmiştir. Bu madde metnine göre devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat ederek devlet memurluğundan çekilme isteğinde bulunabilir. Olağan çekilmede görevi bırakabilmek için çekilme isteğinin kabul edilmesi veya çekilmek isteyen memurun yerine atanan kişinin göreve başlaması gerekmektedir. Ancak çekilmek isteyen memurun yerine yeni bir kişinin gelmesi en fazla 1 ay boyunca beklenir. Yeni atanan memur 1 ay içerisinde gelmezse çekilme talebinde bulunan memur işten ayrılabilecektir.

Olağan yolla görevinden çekilen memurlar en az 6 ay geçmeden görevlerine dönemezler. Çekilmiş sayılma durumunda ise yazılı başvuru olmadan, mazereti olmaksızın görevini terk eden memurların belirli şartlar dahilinde çekilme isteğinde bulunmuş sayılmasıdır. Görevinden çekilmiş sayılan memurlar çekilme tarihinden itibaren 1 yıl geçmeden devlet memurluğuna dönemezler.

Çekilen ve Çekilmiş Sayılanların Yeniden Atanmaları

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 20. Maddesinde “Devlet memurları, bu kanunda belirtilen esaslara göre memurluktan çekilebilirler.” kuralına yer verilmiş, “Memurluğun Sona Ermesi: Çekilme” kenar başlıklı 94. Maddede ise “Devlet memuru bağlı olduğu kuruma yazılı olarak müracaat etmek suretiyle memurluktan çekilme isteğinde bulunabilir. ” düzenlemesi yer almıştır. Kanun memurlara çekilme (istifa) hakkı tanıdığı gibi aynı maddede bir varsayım da hukuki sonuca bağlanmış ve “Mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde, yazılı müracaat şartı aranmaksızın, çekilme isteğinde bulunulmuş sayılır” denilerek on gün süre ile kesintisiz göreve devam edilmemesi hali disiplin yaptırımına bağlanmak yerine  memurun çekilme isteği olarak vaz edilmiştir.

Memurlardan mali ve cezai sorumlulukları saklı kalmak üzere;

  • maddenin 2. ve 3. fıkrasına uygun olarak memuriyetten çekilenler altı ay geçmeden,
  • Bu Kanuna göre çekilmiş sayılanlar ile 94. maddenin 2. fıkrasına uymadan görevlerinden ayrılanlar bir yıl geçmeden,
  • Maddede yazılı zorunluluklara uymayanlar 3 yıl geçmeden,
  • Olağanüstü hal, sıkıyönetim, seferberlik ve savaş hallerinde veya genel hayatı etkileyen afetlere uğrayan yerlerde, yerine atanacaklar gelip işe başlamadan görevinden ayrılanlar hiçbir surette,

Devlet memurluğuna alınamazlar.

2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu hükümlerine tabi olarak çalışmakta iken istifa eden bir personelin, 657 sayılı DMK’na tabi bir kadroya atanmasında söz konusu Kanunun 97. maddesinde geçen bekleme sürelerine tabi olmayacaktır. Asaleti onaylanmadan adaylık devresi içinde istifa eden aday bir memurun, ayrıldığı kurumda memuriyete tekrar atanabilmesi mümkündür. Ayrıca memurluktan çekilen veya çekilmiş sayılanlardan, yeniden memurluğa dönmek isteyenler arasında aday memur veya asli memur olmaları yönünden bir fark bulunmamaktadır.

devlet memurlugundan cekilmis sayilma kararlari
devlet memurlugundan cekilmis sayilma kararlari

Devlet Memurluğundan Çekilmiş Sayılma Danıştay Kararları

Danıştay 12. Dairesi, E. 2019/3424 K. 2022/1545 T. 30.3.2022 sayılı kararı

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 94. maddesinde belirtildiği üzere bir memurun görevden çekilmiş sayılabilmesi için mezuniyetsiz veya kurumlarınca kabul edilen mazereti olmaksızın görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi gerekmektedir.

İdare Mahkemesince dava konusu görevden çekilme işleminin tesisinde esas alınan tarihlere ilişkin davacıya ait sağlık raporunun bulunduğunun görüldüğü, bu haliyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 94. maddesinde belirtilen “Kurumlarınca kabul edilen bir mazereti olmaksızın kesintisiz 10 (on) gün göreve gelmeme” şartının gerçekleşmediği düşünülse de, en son alınan istirahat raporunda belirtilen istirahat süresinin bittiği ve davacının çalışabileceği tarih olarak belirtilen 25/09/2015 tarihinden sonra işe gitmeme süresinin 657 sayılı Kanun’un 94. maddesinde öngörülen süreyi aştığı anlaşıldığından memuriyetten çekilmiş sayılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının 657 sayılı Kanun’un 94. maddesi uyarınca görevden çekilmiş sayılmasına ilişkin işleme esas alınan tarihlerde raporlu olduğu açık olduğundan, dava konusu işlemin iptali yolunda hüküm kurulması gerekirken, dava konusu işlem tarihine esas alınan tarihten sonraki tarihlerde göreve devam etmediğine ilişkin idarece tesis edilmiş herhangi bir işlem bulunmadığı halde anılan tarihlerde izinsiz ve mazeretsiz olarak göreve devam etmediğinin sabit olduğu gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

Öte yandan, davacı hakkında idare tarafından temyize konu kararda davanın reddine dair hükme esas alınan 25/09/2015 tarihinden itibaren göreve gelmediği sürelere ilişkin de ayrı bir işlem tesis edilebileceği de açıktır.


İstanbul BİM, 2. İDD, E. 2018/39 K. 2018/3424 T. 17.12.2018 sayılı kararı

Bakılan davada; davacının vardiya izni öncesi raporlu olması nedeniyle vardiya izninden faydalanamayacağından bahisle, göreve gelmediği günlere bahsi geçen iki günlük sürenin de (vardiya izin süresinin) eklenmesi suretiyle, kabul edilebilir bir özrü olmaksızın kesintisiz 10(on) günden fazla göreve gelmediğinden bahisle müstafi sayılmasına ilişkin dava konusu işlem kurulmuş ise de;24-25/11/2015 tarihlerinde vardiya izninde olan ve bu durum görev yaptığı kurumca da kabul edilen davacının, kullanılan sağlık raporu sonrasında, daha önceden aylık çizelge ile belirlenmiş olan vardiya izninde göreve gelmemesinin hayatın olağan akışına uygun bir durum olduğu ve davacıya vardiya izin gününde görevde bulunması gerektiğine dair bir bildirim yapıldığına ilişkin herhangi bir bilginin de dava dosyasında mevcut olmadığı görülmüştür.

Bu durumda; vardiya izinli olduğu iki günün haricinde toplamda 9(dokuz) gün kesintisiz olarak göreve gelmediği hakkında düzenlenen tutanaklarla sabit olan davacının, Devlet memurluğundan çekilmiş sayılmasına ilişkin dava konusu işleme dayanak yapılan 657 sayılı Kanunun 94. maddesinde belirtilen görevi terketme eyleminin 10(on) gün kesintisiz olarak devam etmediğinin anlaşılmış olması karşısında; dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolundaki mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.


Konya BİM, 1. İDD, E. 2019/101 K. 2019/548 T. 4.4.2019 sayılı kararı

Dava dosyasının incelenmesinden; dava dilekçesinde davacı tarafından 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 94. maddesi uyarınca devlet memurluğundan çekilmiş sayılmasına ilişkin 14.05.2018 tarihli işlemin iptaline, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 141 inci maddesi doğrultusunda sosyal ve özlük haklarının tarafına iadesine, dava tarihine kadar ödenmeyen maaşının yasal faiziyle birlikte ödenmesine, dava süresince işleyecek maaşının da tarafına ödenmesine, hesabından alınan 13.139,00.-TL’nin tarafına iadesine karar verilmesi isteminde bulunulmasına karşın, İdare Mahkemesi’nce sadece davacının Devlet memurluğundan çekilmiş sayılmasına ilişkin 14.05.2018 tarihli işlemin iptali talebi hakkında karar verildiği, diğer talepleri hakkında herhangi bir karar verilmediği, öte yandan, dava dilekçesinde davacı tarafından maaş hesabına ihtiyati haciz konulması talebiyle Gündoğmuş Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davanın reddine karar verilmesine rağmen hesabında bulunan 13.139,00.-TL’nin Gündoğmuş Mal Müdürlüğü ve banka yetkilileri tarafından alındığı iddiasında bulunulduğu anlaşılmıştır.

Olayda, dava konusu işlemin davacının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 94. maddesi uyarınca devlet memurluğundan çekilmiş sayılmasına ilişkin işlem olduğu, davacının iadesine karar verilmesi talebinde bulunduğu13.139,00.-TL’nin ise maaş hesabına ihtiyati haciz konulması talebiyle Gündoğmuş Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan davanın reddine karar verilmesine rağmen Gündoğmuş Mal Müdürlüğü ve banka yetkilileri tarafından alındığı iddiasında bulunulduğu dikkate alındığında, anılan miktarın dava konusu işlemden kaynaklı bir zarar olup olmadığı ve dava konusu işlemle bağının ne olduğunun dava dilekçesinde net olarak ortaya konulamadığı sonucuna varılmıştır.

Bu durumda, İdare Mahkemesi’nce yukarıda aktarılan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3 üncü maddesine uygun olmayan dava dilekçesinin reddine karar verilmek suretiyle iadesine karar verilmesi isteminde bulunulan 13.139,00.-TL’nin dava konusu işlemle olan bağının ortaya konulmasının sağlanması, davanın usulüne uygun olarak yenilenmesi halinde ise davacının tüm talepleri karşılanmak suretiyle karar verilmesi gerekmekte iken davanın konusu net olarak ortaya konulmadan ve davacının tüm talepleri karşılanmaksızın eksik hüküm kurulmak suretiyle verilen kararda usul hükümlerine uyarlık görülmemiştir.


Danıştay 16. Dairesi’nin 3.3.2015 gün ve E:2015/9334, K:2015/500 sayılı Kararı

İdare Mahkemesince, davacının 10.7.2013-19.7.2013 tarihleri arasında göreve gitmediği sabit olmakla birlikte, görevine gitmediği bu günlerden cumartesi ve pazar günlerine isabet eden 13.7.2013 ve 14.7.2013 tarihlerinin hafta sonu tatillerine rastladığı ve bu tarihlerde davacımın nöbetçi olmadığı ve mesaisinin bulunmadığı anlaşıldığımdan, davacının terk ettiği günlerin sayısının istese de görevinin başında olamayacağı hafta sonu tatiline isabet eden 2 günlük kısmı düşüldüğünde, müstafi sayılması için aranan 10 günlük süreye ulaşmadığı ileri sürülmekte ise de yukarda sözü edilen yasa hükmünde yer verilen “görevin terk edilmesi ve bu terkin kesintisiz 10 gün devam etmesi halinde” ifadesinden anlaşılacağı üzere, sürenin hesabında hafta sonu tatillerinin dikkate alınmaması halinde kesintisiz olarak 10 gün göreve gelmeme durumunun filen mümkün olamayacağı, bu sebeple sürenin hesabında hafta sonu tatillerinin de dikkate alınacağı açıktır…


Danıştay 5. D. 28.11.1991 Τ., Ε.1991/3107, Κ.1991/2241 sayılı kararı

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 97. maddesiyle memurluktan çekilen veya çekilmiş sayılanların yeniden memurluğa atanmaları olanaklı kılınmış ve ilgililerin görevde bulundukları dönemde aday veya asli memur olmaları bakımından bir ayrım getirilmemiştir.


Danıştay 1. D, 21.06.1983, E.1983/116, Κ.1983/144 sayılı kararı

Haklarında tesis edilen göreve son verme, görevden çekilmiş sayılma ya da benzeri işlemlerin yürütmenin durdurulması kararıyla durdurulması üzerine, görevine döndürülen memurlara fiilen görev yapmadıkları döneme ait özlük hakları ödenmelidir.


Danıştay 5. D. 14.4.1980 Τ., Ε.1976/6758, Κ.1980/1735 sayılı kararı

Görev yeri değiştirilen bir memurun, bu kararın tebliği üzerine rapor alıp, 15 günlük izin süresini daha sonra kullanmasında yasaya aykırılık bulunmadığı ve bu nedenle görevden çekilmiş sayılmayacaktır.


Sık Sorulan Sorular

Memur çekilmiş sayılma nedir?

Devlet memurluğundan çekilmiş sayılmanın diğer bir adı müstafi sayılmadır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda düzenlenen devlet memurlarına tanınan çekilme hakkının (istifa) yanında devlet memurunun icrai bir istifa hali olmaksızın istifa etmiş sayılacağı hallerden biri olarak düzenlenmiştir.

Çekilmiş sayılan memurlar kaç yıl geçmeden tekrar memur olarak atanamazlar?

Devlet Memurları Kanunun 97. maddesine göre, belirli durumlarda memurlar için bekleme süresi uygulanıyor. Buna göre: İstifa eden memurlar 6 ay içinde tekrar atanamaz. Çekilmiş sayılanlar ise en az 1 yıl beklemek zorundadır.

DMK 94. madde nedir?

657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 94. maddesinde devlet memurunun görevinden çekilmesi belli usul ve şartlara bağlanmıştır.

X
kadim hukuk ve danışmanlık