Devlet Memurları Kanunu 154. Madde (DMK)
Katsayı
Aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge ve kıdem aylığı gösterge rakamlarının aylık tutarlarına çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı ile memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısı üçer veya altışar aylık dönemler itibariyle uygulanmak üzere Genel Bütçe Kanunu ile tespit olunur. Ancak mali yılın ikinci yarısında, memleketin ekonomik gelişmesi genel geçim şartları ve Devletin mali imkanları göz önünde bulundurulmak suretiyle Cumhurbaşkanı bu katsayıları ikinci yarının tamamı veya üçer aylık dönemleri itibariyle uygulanmak üzere değiştirmeye yetkilidir. Katsayılardaki değişiklik aylıklarda artış veya eksiliş sayılmaz.
- İlgili Makale:
- 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu (DMK) Tam Metin:
Devlet Memurları Kanunu 154. Madde Açıklaması
Memur aylıklarının saptanmasında iki unsura yer verilmiştir. Bunlardan biri 43. madde ile belirlenen göstergeler, diğeri ise 154. maddede yer verilen katsayıdır. İyi bir personel rejiminin en önemli yanlarından biri, ücretlerle fiyat ve ulusal gelir hareketleri arasında devamlı bir ilişkiyi sağlayabilmesidir. Fiyat ve ulusal gelir değişmelerini iyi izleyemeyen bir ücret sistemi kısa sürede gereksinmelere ayak uyduramaz ve çeşitli zorlamalara maruz kalarak bütünlüğü bozulur. Bu bütünlüğün sağlanması ve sağlıklı bir ücret politikası güdülmesi amacıyla değişen katsayı sisteminin uygulanmasına geçilmiştir.
Değişen katsayı sistemi Devlet memurlarının artan fiyatlar karşısında gerçek gelirlerini koruyabilmeleri ve bunun yanı sıra artan milli gelirden kendilerine düşen payı alabilmeleri olanağını sağlayan bir sistemdir. Ancak, yıllardan beri devam eden ve bir türlü kontrol altına alınamayan fiyat artışları karşısında, katsayının yılda iki veya dört kez tespit edilmesi bile memurların gerçek gelirleri bir yana, o yıl ki gelir düzeyinin bile altında ücret verilmesi sonucunu doğurmaktadır.
Memur aylıklarına uygulanacak katsayının saptanması ile ilgili hususlar 154. maddede yer almıştır. Bu madde hükmüne göre, 43’üncü maddede yer alan gösterge tablosundaki rakamlarla ek gösterge ve kıdem aylığı gösterge rakamlarının aylık tutarlarına çevrilmesinde uygulanacak katsayı ile memuriyet taban aylığı katsayısı, ülkenin ekonomik gelişmesi, genel geçim şartları ve Devle tin mali olanakları birlikte göz önünde bulundurulmak suretiyle üçer veya altı aylık dönemler itibariyle Genel Bütçe Yasası ile belirlenir. Ancak, Bakanlar Kurulu söz konusu hususları dikkate alarak mali yılın ikinci yarısı için katsayıyı değiştirmeye yetkili kılınmıştır. Böylece mali yılın ilk yarısında uygulanacak katsayı Genel Bütçe Yasası ile belirlenmekte, mali yılın ikinci yarısında uygulanacak katsayı ise Bakanlar Kurulu’nca tespit edilmektedir. Memur aylıklarına uygulanacak katsayı, aynı zamanda memuriyet kıdem aylığına da uygulanmaktadır. Kıdem aylığı, her hizmet yılı için 20 gösterge rakamı karşılığı aylığı ifade eder. Bu aylık 375 sayılı KHK ile getirilmiştir.
Maddenin 1327 sayılı Yasayla değişik şekline ait gerekçesinde, katsayının her yıl memleketin ekonomik gelişmesi, genel geçim şartları ve devletin mali imkanları göz önünde bulundurulmak suretiyle tespit edileceği, fakat otomatik bir şekilde işle yen bir mekanizmanın getirilmediği, konsolide bütçenin yaklaşık olarak % 30’unu teşkil edecek olan personel giderlerinin Hükümete hiçbir hareket serbestisi tanımayan bir otomatizm içinde değişebilir olmasının ekonomik politikası yönün den tehlikeli sonuçlar verebileceği endişesi ile bu yola gidilmediği, ancak asgari geçim şartları, fiyat hareketleri, fert başına düşen milli gelir artışı gibi unsurları göz önünde tutacak bilimsel araştırmalar sonunda her yıl en uygun katsayının tespiti ve bunun bütçe olanakları ve ekonomik politika gerekleri açısından değerlendirilerek uygulanabilir katsayının tespitinin en ideal yol olacağı açıklanmaktadır. Günümüzde ise eşel-mobil sisteminin getirilmesine çalışılmaktadır. 1993 ve 1994 yıllarında kısmen uygulanan bu sistemin ülke ekonomisine bir yararı olmadığı ortadır. Bu sistem sayesinde personel giderlerinin bütçedeki oranı %60-70’lere çıkmış ve enflasyon bir türlü kontrol altına alınamamıştır. Maddenin son fıkrasında, katsayı değişiminin aylıklarda artış veya eksiliş sayılamayacağı açıklanmıştır. Buna göre, her katsayı artışında meydana gelecek fark, T.C. Emekli Sandığına gönderilmeyecektir.
Devlet Memurları Kanunu 154. Madde Katsayı Emsal Kararlar
Danıştay Onuncu Dairesi E:1995/2221, K:1995/2783
- Devlet Memurları Kanunu 154. Madde
- Katsayı
Aktarılan düzenlemelerle istek ve iradeleri dışında belirtilen zorunlu nedenlerle emekli edilenlerin ikramiye yönünden oluşacak mağduriyetlerinin önlenmesi amaçlanarak, emekliliklerinden sonraki ilk mali yılbaşında gösterge ve ek gösterge rakamlarında meydana gelecek artışa bu tarihte yürürlükte olan aylık katsayı uygulanmak suretiyle bulunacak ikramiye farklarının, bir de emekliliklerini takip eden ilk katsayı artışından doğan ikramiye fark ayrıca ödeneceği öngörülmüştür. 657 sayılı Yasanın 486 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik 154. maddesinde ise, aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge ve kıdem aylığı gösterge rakamlarının aylık tutarlarına çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayı ile memuriyet taban aylığı göstergesine uygulanacak taban aylık katsayısının üçer veya altışar aylık dönemler itibariyle uygulanmak üzere Genel Bütçe Yasasıyla saptanacağı; ancak mali yılın ikinci yarısında, memleketin ekonomik gelişmesi, genel seçim koşulları ve Devleti mali olanakla n göz önünde bulundurulmak suretiyle Bakanlar Kurulunun bu katsayıları ikinci yarının tamamı veya üçer aylık dönemleri itibariyle uygulanmak üzere değiştirmeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. Bu hükme dayanılarak 15.7.1993 tarih ve 21638 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 13.7.1993 tarih ve 93/4616 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile 1993 mali yılının ikinci yarısı için katsayı 1.7.1993 30.9.1993 tarihleri arasında (835), 1.10.1993 31.12.1993 tarihleri arasında (940) olarak belirlenmiştir.
Öte yandan 657 sayılı Yasaya ekli III sayılı Cetvel’de Sayıştay Daire Başkanları için 1.1.1993 tarihinden itibaren (5800) olarak öngörülen ek göstergenin 1.1.1994 tarihinden itibaren (6600) olarak uygulanması öngörülmüş, 3941 sayılı 1994 Mali Yılı Bütçe Yasası’nın 43/a maddesinde de aylık gösterge tablosunda yer alan rakamlar ile ek gösterge rakamlarının aylık tutarlara çevrilmesinde uygulanacak aylık katsayısı 1.1.1994 – 31.3.1994 döneminde (980), 1.4.1994 tarihinden itibaren (1100) olarak belirlenmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden, 1.7.1993 tarihinde yaş haddinden emekliye sevk edilen davacı için 8.7.1993 tarih ve 59795 sayılı işlemle 15.7.1993 tarihinden itibaren emekli aylığı bağlandığı, 224.384.000 lira ikramiye tahakkuk ettirildiği, daha sonra 22.7.1993 tarih ve 61584 sayılı işlemle (835) katsayı üzerinden aylıkların tadil edilerek katsayı farkından dolayı 34.452.000 lira ikramiye farkı tahakkuk ettirildiği, bilahare 486 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 22. maddesi uyarınca emekli aylığının bağlandığı tarihi takip eden ve 93/4616 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında öngörülen 1.10.1993 – 31.12.1993 tarihleri arasındaki dönem için belirlenen katsayı artışı dikkate alınarak 32.602.000 lira ikramiye farkı tahakkuk ettirildiği ve son olarak da 243 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 49. maddesi uyarınca da 1.1.1994 tarihi itibariyle de (5800) olan ek göstergenin (6600)’e yükselmesi dikkate alınarak, bu artışa bu tarihte yürürlükte olan (980) aylık katsayısı uygulanarak 23.520.000 lira ikramiye farkı tahakkuk ettirildiği anlaşıl maktadır.
Bu durumda yasal düzenlemede öngörülen ikramiye farkları tahakkuk ettirilen davacıya Ocak ve Nisan 1994 katsayı artışlarından doğan fark nedeniyle ayrıca ikramiye farkı ödenmesine olanak bulunmamaktadır. Bu itibarla da uyuşmazlığın yanlış irdelenerek, 243 sayılı Kanun Hükmünde Karama me’nin 49. maddesine dayanılmak suretiyle; ancak 486 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 22. maddesine değinilmeksizin işlemin iptali yolunda verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Yasa’nın 49. maddesi uyarınca davalının temyiz is dava dosyasının yeniden bir karar verilmek üzere anılan mahkemeye gönderilmesine karar teminin kabulüyle Ankara 7. İdare Mahkemesi’nin 1994/1560 sayılı kararının bozulmasına, verilmesi sonucunu doğurmaktadır.