Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde (CMK)

Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde (CMK)

ceza muhakemesi kanunu 94 madde

Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde

Yakalanan Kişinin Mahkemeye Götürülmesi

  1. Hakim veya mahkeme tarafından verilen yakalama emri üzerine soruşturma veya kovuşturma evresinde yakalanan kişi, en geç yirmi dört saat içinde yetkili hakim veya mahkeme önüne çıkarılır.
  2. Yakalanan kişi, en geç yirmi dört saat içinde yetkili hakim veya mahkeme önüne çıkarılamıyorsa, aynı süre içinde yakalandığı yer adliyesinde, mevcut değil ise en yakın adliyede kurulu sesli ve görüntülü iletişim sisteminin kullanılması suretiyle yetkili hakim veya mahkeme tarafından bu kişinin sorgusu yapılır veya ifadesi alınır.
  3. İfadesi alınmak amacıyla düzenlenen yakalama emri üzerine mesai saatleri dışında yakalanan ve belirlenen tarihte yargı mercii önünde hazır bulunmayı taahhüt eden kişinin serbest bırakılması, Cumhuriyet savcısı tarafından emredilebilir. Bu hüküm her yakalama emri için ancak bir kez uygulanabilir. Taahhüdünü yerine getirmeyen kişiye, yakalama emrinin düzenlendiği yer Cumhuriyet savcısı tarafından bin Türk lirası idari para cezası verilir.

Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde Gerekçesi

Gıyabi tutuklamaya CMK’da yer verilmemiştir. Bunun sonucu olarak, soruşturma veya kovuşturmanın yapıldığı yer dışında bulunan ve hakkında yakalama emri düzenlenmiş bulunan şüpheli veya sanığın yakalanması halinde, aslolan, en geç yirmi dört saat içinde yakalama emrini düzenlemiş bulunan hâkim veya mahkeme önüne çıkarılmasıdır. Ancak bu süre içinde yetkili hâkim veya mahkeme önüne çıkarılamayan kişi bakımından bir hâkim güvencesi getirilmiş bulunmaktadır. Böylece kişi, en yakın sulh ceza hâkimi huzuruna çıkarılacaktır. Sulh ceza hâkimi, öncelikle, yakalama emrinin geri alınıp alınmadığını, ayrıca huzuruna getirilen kişinin yakalama emrinde belirtilen kişi olup olmadığını araştıracaktır. Yine, örneğin, yakalama emrini düzenleyen hâkim veya mahkeme, bu emrin ekinde, şüpheli veya sanığa yöneltilmek üzere bazı sorular sorulup cevabı alındıktan sonra serbest bırakılmasını isteyebilir. Bütün bu durumlarda, soruşturulduğu veya kovuşturulduğu yer dışında yakalanan kişinin gereksiz yere mağdur edilmesi önlenmiş olacaktır. Yakalama emri geri alınmışsa, yakalanan kişi yakalama emrinde belirtilen kişi değilse ya da somut durumda bu kişinin yetkili hâkim veya mahkemeye gönderilmesine gerek bulunmamakta ise, sulh ceza hâkimi kişiyi serbest bırakacaktır. Buna karşılık yakalanan kişinin yetkili hâkim veya mahkemeye gönderilmesi gerekmekte ise, gönderme işlemi de hâkim güvencesinde ve onun kararıyla olacaktır. Bu durumda hâkim, sevk tutuklaması kararı verecektir. Kararda, kişinin gönderileceği hâkim veya mahkeme ile ne zamana kadar götürülmesi gerektiği hususu belirtilecektir.

ceza muhakemesi kanunu 94 madde cmk
ceza muhakemesi kanunu 94 madde cmk

Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde Yakalanan Kişinin Mahkemeye Götürülmesi Emsal Kararlar

Yargıtay 1. Ceza Dairesi E:2007/3678, K:2008/4090

  • Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde
  • Yakalanan Kişinin Mahkemeye Götürülmesi

Dava: Hüseyin Karaca’yı kasten öldürmeye tam derecede teşebbüsten sanık Yılmaz Bektaş’ın yapılan yargılanması sonunda; hükümlülüğüne ilişkin Konya Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 27.03.2006 gün ve 138/107 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C. Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle, incelendi ve aşağıdaki karar tespit edildi:

Hakkında yakalama kararı çıkartılan sanık Yılmaz Bektaş’ın yakalandığında 5271 sayılı CMK’nın 94. maddesi uyarınca yetkili mahkeme olan Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesine çıkartılıp savunmasının alınması gerektiği gözetilmeden 25.12.2005 tarihinde Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesince savunmasının alınması ve usulsüz alınan bu savunmaya dayanılarak hüküm kurulması,

Adli Tıp Kurumu Konya Şube Müdürlüğü’nden alınan 07.06.2004 tarihli raporda sol bacağında ve göğsünde muhtelif kesici delici alet yarasının varlığından bahsedilmesi, ancak yara adedinin ve niteliğinin belirtilmemesi 12.05.2004 tarihli geçici raporunda da göğüsteki yaranın göğüs ve kalbe nafiz olabilecek toraksa nafiz yaradan bahsedilmesi karşısında, mağdura ait hasta müşahede kağıtları da getirtilerek daha önce alınan raporları da eklenip Adli Tıp Kurumuna gönderilerek, mağdurun vücudunda kaç adet kesici delici alet yarası bulunduğu, yara yerleri, her bir yaranın ayrı ayrı hayati tehlikeye maruz kılıp kılmadığı konusunda yeniden rapor alınarak suça vasıf verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme sonucu hüküm kurulması,

5237 sayılı TCK. ile 765 sayılı TCK’nın olayla ilgili bütün hükümlerinin yargı denetimine olanak verecek biçimde somut olarak uygulanması ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması lehe olan hükmün belirlenerek uygulamanın ona göre yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, usule ve yasaya aykırı olup sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sair cihetleri incelenmeksizin öncelikle bu nedenle hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi bozulmasına, 15.05.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.


Yargıtay 2. Ceza Dairesi E: 2012/20660, K: 2013/2251

  • Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde
  • Yakalanan Kişinin Mahkemeye Götürülmesi

Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozmak suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazının incelenmesinde; sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan ”hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin kararlara karşı aynı Yasanın 231/12. madde ve fıkrasına göre itiraz yasa yolu açık olup, yine aynı Yasanın 264.maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda ya da merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından, sanık müdafinin temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,

Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince; Yapılan duruşmaya toplanan delillere mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun oluşan kanaat ve takdirine göre diğer itirazlar yerinde görülmemiştir, ancak;

Yargılamanın yapıldığı esas mahkemesince sorgusu yapılmamış olan sanık alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere istinabe suretiyle sorguya çekilebilir. Yakalama emri üzerine de olsa yargılamasının yapıldığı istinabe mahkemesince sorgusundan önce sanığa ifadesini esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediğinin sorulması zorunludur.

İnceleme konusu dosyada, Yargıtay bozma kararından sonra hakkında yakalama emri düzenlenen ve Silivri 8 Nolu L tipi Kapalı Cezaevinde başka suçtan tutuklu bulunan sanığa bozma ilamına karşı diyecekleri sorulmadan önce ifadesini yargılamanın yapıldığı esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediği sorulmayarak 5271 sayılı CMK’nın 196/2 maddesine aykırı davranılması,

Hırsızlık suçundan hükmolunan cezası ertelenen sanık hakkında belirlenen denetim süresinin 5237 sayılı TCK’nın 51/3 maddesi uyarınca mahkum olunan ceza süresi olan bir yıl sekiz aydan az olmayacağının gözetilmemesi,

Suç tarihi itibariyle mala zarar verme suçunun uzlaşmaya tabi suçlardan olduğu sanığın uzlaşmak istediğini belirtmesine rağmen yakınanlardan uzlaşmak isteyip istemedikleri sorulmadan ve 5271 sayılı CMK’nın 253 ve 254. Maddeleri gereğince uzlaşma işlemleri yapılmadan yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,

Sanık hakkında, hırsızlık suçundan, 5237 Sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun, kendi altsoyu açısından koşullu salıverme tarihine; kendi altsoyu dışındaki kişiler yönünden ise, cezanın infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi, bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak bozulmasına, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Yargıtay 13. Ceza Dairesi E: 2012/4361, K: 2013/11851

  • Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde
  • Yakalanan Kişinin Mahkemeye Götürülmesi

Haklarında yakalama emri çıkartılan sanıkların İzmir’de yakalandıkları halde yakalama emrini çıkartmış olan İzmir 28. Asliye Ceza Mahkemesine çıkartılmaları sağlanmadan, yine sorgularından önce savunmalarını esas mahkemesinde yapmak isteyip istemediklerine ilişkin yasal hakları hatırlatılmadan savunmaları alınarak CMK’nın 94/1. ve 196/2. maddelerine aykırı davranılması suretiyle sanıkların savunma haklarının kısıtlanması, bozmayı gerektirmiş, sanıklar … ve …’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak bozulmasına, 29.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Yargıtay 13. Ceza Dairesi E:2011/35514, K:2013/5829

  • Ceza Muhakemesi Kanunu 94. Madde
  • Yakalanan Kişinin Mahkemeye Götürülmesi

5271 sayılı CMK 94/1. maddesinin, hakim veya mahkeme tarafından verilen yakalama emri üzerine soruşturma veya kovuşturma evresinde yakalanan kişinin en geç yirmi dört saat içerisinde yetkili hakim veya mahkeme huzuruna çıkarılamıyorsa en yakın sulh ceza mahkemesi hakiminin önüne çıkarılacağının düzenlendiği, Manisa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/11/2008 günlü ve 2008/555 sayılı kararı ile çıkarılan yakalama emrinde sanığın yakalandığı taktirde sorgusunun yapılması için kendi mahkemesine getirilmesini istediği, Manisa dışında yakalandığı taktirde en yakın Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini belirttiği, sanığın 02.12.2008 günü Manisa ilinde yakalanmasını takiben savunmasının Manisa 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından alındığı, alınan bu savunmanın hükme dayanak yapılmak sureti ile CMK’nın 94/1. maddesine aykırı davranıldığı,

Sanığın soruşturma aşamasındaki beyanlarında, ablası olan …’nin kendisine para vererek motosikleti Yücel isimli çocuktan almasını istediğini söylediği, sanığın savunmasına istinaden … isimli şahsın açık adres ve kimlik bilgilerinin tespitine çalışılarak, tespit edilmesi halinde bilgisine başvurulması, sanığın ablası olan … ve motosikletin zilyedi durumunda olan …’ın suç saatinin tespiti bakımından tanık olarak ifadelerine başvurulmadan eksik soruşturma ile sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi,

Olayın gece işlendiğine dair kanıtlar tartışılmadan sanık hakkında 5237 Sayılı TCK’nın 143. maddesinin uygulanması, bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak bozulmasına, 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın gözetilmesine, 12.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Ceza Muhakemesi Kanunu 95. Madde

Yakalanan veya Gözaltına Alınanın Durumunun Yakınlarına Bildirilmesi

  1. Şüpheli veya sanık yakalandığında, gözaltına alındığında veya gözaltı süresi uzatıldığında, Cumhuriyet savcısının emriyle bir yakınına veya belirlediği bir kişiye gecikmeksizin haber verilir.
  2. Yakalanan veya gözaltına alınan yabancı ise, yazılı olarak karşı çıkmaması halinde, durumu, vatandaşı olduğu devletin konsolosluğuna bildirilir.

Ceza Muhakemesi Kanunu 95. Madde Gerekçesi

3/10/2001 tarihli ve 4709 sayılı Kanunla Anayasanın 19. maddesinde yapılan değişikliğe paralel olarak, 6/2/2002 tarihli ve 4744 sayılı Kanunla 1412 sayılı Kanunun 128. maddesinin altıncı fıkrasında yapılan değişiklik ile Tasarıda gözaltına almanın da ayrıca düzenlendiği dikkate alınmak suretiyle yakalama ve gözaltına almanın kimlere bildirileceği ayrı bir madde şeklinde düzenlenmiştir.

Maddeye göre, kişinin yakalandığı, gözaltına alındığı veya gözaltı süresinin uzatıldığı Cumhuriyet savcılığınca bir yakınına veya belirlediği bir kişiye gecikmeksizin haber verilecektir; yakalanan veya gözaltına alınan yabancı ise durumu vatandaşı olduğu devletin konsolosluğuna bildirilecektir.

Ceza Muhakemesi Kanunu 68. Madde Hakkında Emsal Karar Aramak İçin: https://karararama.yargitay.gov.tr/

Yorum Gönderin

X
kadim hukuk ve danışmanlık