Ceza Muhakemesi Kanunu 59. Madde
Tanığa Söylenecek Şeyler ve Sorulacak Sorular
- Tanık, dinlenmeden önce hakkında tanıklık yapacağı olayla ilgili olarak mahkeme başkanı veya hâkim tarafından, kendisine bilgi verilir; hazır olan sanık, tanığa gösterilir. Sanık hazır değilse kimliği açıklanır. Tanıktan, tanıklık edeceği konulara ilişkin bildiklerini söylemesi istenir ve tanıklık ederken sözü kesilmez.
- Tanıklık edilen konuları aydınlatmak, tamamlamak ve bilgilerinin dayandığı durumları gereğince değerlendirebilmek için tanığa ayrıca soru yöneltilebilir.
Ceza Muhakemesi Kanunu 59. Madde Gerekçesi
Maddenin koyduğu temel kural, tanığa, kovuşturmanın konusunu ve sanık kişinin kim olduğunu açıklamaktır. Bu kural, gerek mahkemece yapılan ifade almalarda, gerek istinabe yolu ile alınan ifadelerde ve savcının ifade almaya yetkili olduğu hâllerde geçerlidir. Ancak, polisin aldığı ifadelerde bu kural uygulanmaz. Çünkü polisin araştırma çerçevesi cümlesinden olarak aldığı ifadelerde, suç olayının ortaya çıkarılması için başvurulan taktik nedenleri ağırlık kazanacaktır. Bu nedenle tanığın polisçe ifadesinin alınmasında, soruşturmanın konusu söylenmeyebilir.
Tanığın bildiklerini söylemeye davet olunması ve sözünün kesilmemesi kuralı ihlâl olunduğunda bir kanun yoluna başvuru nedeni doğabilir, çünkü bu durum hukuka aykırılık anlamındadır. Ancak bozma kararı vermek için doğal olarak nedensellik bağı da araştırılacak ve aksi hâlde bu aykırılık bir bozma nedeni olmayacaktır.
Tanığa, dinlenmesinden önce davanın anlatılması, sanık hazır ise, onun gösterilmesi, düzenleyici bir kuraldır, ihlâl edilmesi kanun yolu nedeni olmaz. Maddenin ikinci fıkrasında, tanıklık edilen konuları aydınlatmak, tamamlamak ve adı geçenin bilgilerinin dayandığı durumları gereğince değerlendirebilmek için tanığa ayrıca sorular da yöneltilebilir. Maddenin amacı gerçeği bulmak, ortaya çıkarmaktır. Bu nedenle yetkililer bu amaç doğrultusundaki soruları, elbette ki, yöneltebileceklerdir.
- İlgili Makale:
- 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) Tam Metin:

Ceza Muhakemesi Kanunu 59. Madde Tanığa Söylenecek Şeyler ve Sorulacak Sorular Emsal Kararlar
Yargıtay 5. Ceza Dairesi E: 1985/2359, K: 1985/2647
- Ceza Muhakemesi Kanunu 59. Madde
- Tanığa Söylenecek Şeyler ve Sorulacak Sorular
CMUK’un 62. maddesinde, şahit dinlenmezden evvel hâkimin kendisine davayı anlatacağı, maznun hazır ise onu da göstereceği ve şahidin şahitlik edeceği vakıalara ait bildiği şeyleri söylemeye davet olunacağı, şahit şahitliğini ederken sözünün kesilmeyeceği, şahitlik ettiği hususu tenvir ve ikmal etmek ve malumatının müstenit olduğu halleri layıkıyla takdir edebilmek için şahide sual sorutabileceği hususları zikredilmiştir.
Tanıkları, CMUK’un 216. maddesine göre talimatla ifadelerinin alınması halinde de yukarıda yazılı madde hükmü geçerlidir. Yazılacak talimata tanıkların eski ifade suretlerinin eklenmesi, husule gelecek çelişkilerin halledilmesi ve CMUK’un 246. maddesine göre olayın tanığa hatırlatılması maksatlarına dayanır ve şahadeti muhtevi olan zabıt varakasının hatırlatılacak vakıaya müteallik olan kısmı okunarak meseleyi hatırlatılmasına yardım edilir.
Diğer taraftan, tanıkların ne suretle dinleneceği usulün 54. ve evvelce alınan ifadeleri havi zabıt varakasının okunmasıyla iktifa olunacak haller de 244. maddesinde belirtilmiştir.
Tanığın ifadesi mahkemece tespit edilmeden sadece talimata ekli ifadesini tekrar ettiği hususunun zapta geçilmesiyle iktifa olunması usul hükümlerine aykırı olduğundan hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi E:2007/5366, K:2008/21569
- Ceza Muhakemesi Kanunu 59. Madde
- Tanığa Söylenecek Şeyler ve Sorulacak Sorular
Sanığın katılan polislerden A… K…’ı tehdit ettiğine ilişkin iddiaları doğrulayan delil bulunmadığı gözetilmeden ve tanıklar yargılama aşamasında eylemle ilgili olarak ayrıntılı biçimde dinlenmeden soruşturma evresindeki ifadelerine göndermede bulunmak suretiyle CMK’nın 52/1. ve 59. maddesine aykırı davranılarak eksik soruşturmayla hükümler kurulması,
Hüküm tarihinde 647 Sayılı Yasanın 5275 Sayılı Yasanın 122. maddesiyle yürürlükten kaldırıldığı gözetilmeden hükmolunan para cezasının ödenmemesi halinde 6183 Sayılı Yasanın 51. maddesinde belirtilen gecikme zammının uygulanmasına karar verilmesi, Yasaya aykırı ve sanık S… K…’ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden hükümlerin bozulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, oybirliği ile karar verildi.
Yargıtay 14. Ceza Dairesi E:2019/6797, K:2020/2624
- Ceza Muhakemesi Kanunu 59. Madde
- Tanığa Söylenecek Şeyler ve Sorulacak Sorular
5271 sayılı CMK’nın 59, 212 ve 230. maddeleri uyarınca hükmün gerekçesinde suç oluşturduğu kabul edilen fiilin gösterilmesi bunun nitelendirilmesinin yapılması ve hüküm bölümünde yer alan uygulamaların dayanaklarının gösterilmesi zorunlu olup hükme esas alınan tanık beyanlarının karşılaştırılması, çelişki varsa giderilmeye çalışılması, giderilmediği takdirde yöntemince irdelenip hangi anlatıma, hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gereklidir. Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;
Mağdurenin, olayın oluş şekli ve sanığın eylem sırasında bıçak kullanması ile ilgili aşamalardaki çelişkili beyanları karşısında suçun nitelendirilmesi bakımından olaya yönelik görgü ve bilgisi olan mağdurenin kardeşi tanık Pınar’ın dinlenmesi, diğer tanık Süham’ın ise hükme esas alınan hangi beyanına neden üstünlük tanındığının karar yerinde gösterilmesi ve dosyadaki tüm çelişkilerin giderilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi karşısında, söz konusu hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine yazılı şekilde esastan reddedilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi, katılan Bakanlık vekili ile katılan mağdure Cansu vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 05.03.2019 gün ve 2019/846 Esas, 2019/527 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK’nın 302/2-4. madde ve fıkrası uyarınca bozulmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmesine, 24.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Yargıtay 4. Ceza Dairesi E:2013/35185, K:2016/2066
- Ceza Muhakemesi Kanunu 59. Madde
- Tanığa Söylenecek Şeyler ve Sorulacak Sorular
Sanığın aşamalardaki savunmasında, olay esnasında mağdurun atölyesinde oturmamasını söylediğini ve tehdit etmediğini belirtmesine ve olayın tek tanığı durumundaki …’nın soruşturma aşamasında, sanık …’ın, kardeşi …’i kastederek “Benim olmadığım zamanlarda işyerime gelmesin, sen de işyerine sokma, sonu kötü olacak, kardeşimin akli dengesi yerinde değil, telefonuma bir sürü mesaj çekti ben de Savcılığa suç duyurusunda bulundum” şeklinde sözler sarfettiğini beyan etmesine karşın, mahkeme huzurundaki ifadesinde “Eğer senin dükkanında görürsem sonu kötü olur, cinayet işlerim, onu dükkanına sokma” biçiminde beyanda bulunarak cinayet işlemekten söz etmesi karşısında; tanığın aşamalardaki anlatımlar arasındaki çelişkilerin giderilmeye çalışılması, giderilemediği takdirde yöntemince irdelenip hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeyerek, CMK’nın 59/2, 212/2. maddelerine aykırı davranılması, Kanuna aykırı ve sanık …’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle hükmün bozulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay 12. Ceza Dairesi E:2014/122, K:2014/26691
- Ceza Muhakemesi Kanunu 59. Madde
- Tanığa Söylenecek Şeyler ve Sorulacak Sorular
Dosya kapsamından, katılanların sanıktan şikayetçi oldukları ve uzlaşmak istemedikleri, sanığın da uzlaşmak istemediğinin anlaşılması ve 02.07.2013 tarihli oturumda hazır bulunan sanığın sorgusunun ve 12.02.2013 tarihli oturumda hazır bulunan tanık …’un ifadesinin, 5271 sayılı CMK’nın 59, 147, 191 ve 196 ve 212. maddelerine uygun olarak alınması karşısında, bu hususlarda bozma öneren 1, 2, 3 nolu görüşlere iştirak edilmemiş, sanığın olay tarihinde idaresindeki araç ile ileriden dönüp kavşağa girmesi gerekirken yolu kısaltmak için ters yoldan kavşak içine girmesi sonucu gerçekleşen olayda, bilinçli taksirin koşullarının oluşmasına rağmen sanık hakkında hükmedilen cezanın TCK’nın 22/3. maddesi gereğince artırılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusura ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak sanık hakkında hükmolunan 10 ay hapis cezası adli para cezasına çevrilirken esas alınan tam gün sayısının belirtilmemesi suretiyle TCK’nın 52/3. maddesine muhalefet edilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca bozulmasına, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün 4. paragrafındaki ”6.000-TL” ibaresinin başına ”300 gün karşılığı” ibaresinin yazılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.