Çekin iptali davası, çekin hamili elinden rızası dışında çıkmış olduğunu ve kimin elinde olduğunun bilinmediği durumlarda söz konusudur. Çek iptali davasının diğer adı çek zayi davasıdır. İptal davası açılabilmesi için öncelikle çek zayi olmalı, çekteki hak halen devam ediyor olmalı, zayi olduğu zaman hak sahibi olmak ve artık çeke bir daha ulaşabilmenin mümkün olmaması gerekmektedir. Çeki rızası dışında elinden çıkaran ya da çeki kaybeden kişi muhatap bankanın olduğu yer mahkemesinde ödeme yasağı kararı talepli iptal davası açabilir. Çekin kimin elinde olduğunun bilinmediği durumlarda çek iptal davası açılması gerekirken, çeki elinde bulunduran biliniyor ise istirdat davası açılması gerekecektir.
Mahkeme davacının iddialarını yerinde görmesi durumunda ilan yolu ile zilyedi davet eder ve iptal uyarısında bulunur. İbraz süresi en az üç ay ve en çok bir yıldır. İlan ticaret sicil gazetesi ile üç defa yapılmaktadır. İlanla birlikte çek ibraz edilir ise mahkeme, iptal isteyen kişiye istirdat açması için süre verir. Dava verilen sürede açılmadığı takdirde mahkeme ödeme yasağı kararını kaldırır. Senedi getiren kişiye iade eder. Senet belirtilen sürede ibraz edilmez ise mahkeme senedin iptaline karar verecektir.
Çek Nedir?
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda düzenlenen ticari senet çeşitlerinden biri de çektir. Çek, Türk Ticaret Kanunu’nda bir kambiyo senedi olarak düzenlenmiştir. Çek, poliçe gibi bir havaledir. Bu havalenin, yazılı şekilde yapılması, belli şekil şartlarını içermesi, soyut ve kayıtsız şartsız bir ödeme emri şeklinde olması ve bir banka üzerine çekilmiş olması gerekir. Çek üçlü bir ilişki doğurur. Hukuki mahiyeti itibari ile nitelikli bir havale vasfına haizdir. Düzenleyen ile muhatap arasında çek hesabı ilişkisi vardır ve bu çek hesabı ilişkisine dayanarak düzenleyen muhataba çek bedelini hamiline ödeme yetkisi verir. İktisadi niteliği ise ödeme aracıdır. Çek kanunu md. 2’ ye göre; bankalar, çek hesabı açılması ile ilgili olarak bu kanunla kendilerine verilen görev ve yükümlülükleri yerine getirirken, çek hesabı açtırmak isteyenin yasaklı olup olmadığını bu kanun hükümlerine göre araştırırlar; ayrıca ilgili kişinin ekonomik ve sosyal durumunun belirlenmesinde gerekli basiret ve özeni gösterir. Türk hukukunda ki mahiyeti itibari ile çekin zorunlu şartları şöyledir;
- Çek kelimesinin senette bulunması gerekmektedir. eğer senet Türkçe’den başka bir dille yazılmış ise o dilde çek karşılığı olarak kullanılan kelime bulunmalıdır.
- Belirli bir bedelin kayıtsız ve şartsız ödeneceğine ilişkin havale olmalıdır. Çekte kayıt ve şartın varlığı halinde çek geçersizdir.
- Muhatabın ticaret unvanının çekte bulunması gerekmektedir.
- Çekte düzenleme tarihinin bulunması gerekmektedir. bu tarih çekin ibraz süresinin başlangıcını belirlemek bakımından önemlidir.
- Düzenleyenin imzasının çekte bulunması gerekmektedir.
- Ödeme yerinin çekte bulunması gerekmektedir. Çekte açıklık yoksa muhatabın ticaret unvanı yanında gösterilen yer ödeme yeri sayılır. Muhatabın ticaret unvanı yanında birden fazla yer gösterildiği takdirde, çek ilk gösterilen yerde ödenir. Böyle bir açıklık ve başka bir kayıt da yoksa çek muhatabın merkezinin bulunduğu yerde ödenir.
- Çekte düzenleme yerinin de bulunması gerekmektedir. Düzenleme yeri gösterilmemiş olan çek, düzenleyenin adı yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır.
Çek İptal Davası Nedir?
Çek iptal davası, zıyaa uğrayan bir çekin yetkili hamilinin hak kaybına uğramaması adına açılan bir davadır. Bu davada yetkili hamil olduğunu iddia eden kişi, çekin zıyaa uğradığını ispat ederek iptalini talep etmektedir. Mahkemece çekin zıyaa uğradığına kanaat getirildiği takdirde çek iptal edilir. İptal edilen çekin hamili, alacağını çeki ibraz etmeden ileri sürebilme veya masraflarını ödemek koşuluyla yeni bir çek düzenlenmesini talep etme imkanına sahip olmaktadır.
Çekte, mündemiç hak; ifa, ibra gibi borcu sona erdiren bir nedenle sona erer. Ancak, çekin kaybı, çalınması, harap olması, kullanılamaz hale gelmesi gibi durumlarda çeke bağlı hakkın sona ermesinden söz edilememektedir. Çekteki hakkın borçludan istenebilmesi için, çekin hamili olmak ve çeki ibraz etmek şarttır. Çekin kaybı, çalınması, harap olması, kullanılamaz hale gelmesi hallerinde; alacaklının borçludan bir şey talep edememesi çok ağır bir sonuçtur. Hukuk sisteminin bu ağır sonucu ortadan kaldırması hakkaniyet ve adalet duygusu açısından bir zorunluluktur. Bu nedenle, kanun koyucu menfaatler dengesine uygun bir çözüm yolu aramış ve neticede; senedin yukarıda izah edilen şekilde ya da benzeri sebeplerle elden çıkmış veya elindeki senetten istifade imkanı kalmamış bulunan hamil yönünden bu konuda bazı kolaylıklar sağlamıştır.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 651 ve 652. Maddelerinde kıymetli evrakın zıyaı ve iptali konusunda genel kuralları koymuştur. Çekler de bu genel kurallara tabidir. Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir. Bu durumda mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. İptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir veya yeni bir senet düzenlemesini isteyebilir. Kıymetli evrakın kaybı, çalınması, halinde senedi kaybeden kimsenin, her şeyden önce, mahkemeden bir “ ödeme yasağı kararı “ alması gerekir. Tedbir kararı alındıktan sonra, senedin kimin elinde bulunduğunun bilinmekte olup olmamasına göre, farklı yollar takip edilir. Bu konuda çekin kimin elinde olduğu bilinmiyor ise çek iptal davası açılması gerekir.
Çek İptal Davasının Şartları
- Çekin Zıyaı: Çekin zayi olması; ibraz edilememesi, hak sahibinin rızası hilafına elinden çıkması sonucu kullanılamaz hale gelmesi şeklinde de tarif edilebilir. Çekin ibrazının imkânsızlaşmasından “ ibrazın herkese karşı ve objektif anlamda mümkün olmasını” anlamak gerekir. Mesela, borçlunun seyahatte bulunması dolayısıyla, senedin ibraz olunamaması veya çeki bulamaması objektif anlamda bir imkânsızlık değildir. Çekin zayi olması halinde, senetteki hakkın talep edilebilmesi için mahkeme kararı ile çekin iptaline karar verilmiş olması gerekir. Hak sahibi ancak iptal kararından sonra çek borçlularına başvurarak hakkını talep edebilir. Çekte hak sahibi olan kişinin çeki bilerek isteyerek yırtması halinde, hak sahibinin hakkını talep etmekten vazgeçtiği, kendi rızası ile hakkını sonlandırdığı, senedi hükümsüz hale getirildiği kabul edildiğinden TTK da meşru hamili koruyan “senedin zıyaına” dair hükümlerden yararlanmaması gerekir.
- Çekteki Hakkın Varlığını Devam Ettirmesi: Kıymetli evrak/çek, hakkın senede bağlı olduğu; hakkın, senetsiz olarak devir ve ileri sürülmesi mümkün olmayan senetlerdir. Kıymetli evrakın zayi olması halinde hak ortadan kalkmaz, hakkın devri ve ileri sürülmesi imkânsızlaşmış olur. TTK’da meşru hak sahibini korumak amacı ile kıymetli evrakın iptaline dair hükümleri düzenleyerek senette mündemiç olan hakkın kıymetli evrak olmadan ileri sürülebilmesine imkân tanımıştır. Zayi sebebi ile kıymetli evrakın iptalini talep edebilmek için senette yer alan hakkın devam ediyor olması zorunludur. Örneğin kıymetli evrakta mündemiç olan hak ödeme ile sona ermiş veya hak senedin kaybından önce hiç doğmamış ve kayıptan sonra da doğma imkânı yoksa artık senedin iptaline de gerek yoktur. Senedin zamanaşımına uğraması iptali için engel değildir.
- İptal Talep Edenin Hak Sahibi Olması: TTK’nın 651/2. Maddesine göre, çekin zayi olduğu veya zıyaının ortaya çıktığı zamanda senet üzerinde hak sahibi olan şahıs senedin iptalini isteyebilir. Senet üzerinde hak sahibi olmaktan maksat; senede malik olmak veya senet üzerinde sınırlı ayni hak sahibi olmak demektir. Hak sahibi olan şahıs senet üzerinde hak sahibi olan senedin maliki, zilyedi, intifa hakkı sahibi, rehin hakkı alacaklısı veya bunların temsilcisi olabilir. Yani davanın davacısı; senedin maliki sıfatıyla zilyedi, rehin alacaklısı intifa hakkı sahibi veya vekili olabilir. Burada önemli olan senet üzerindeki zilyetliğin veya ayni bir hakkın mevcut olmasıdır. Senetteki hakkın sahibi olmayan, intifa hakkı sahibi olmayan veya rehin hakkı alacaklısı sıfatını taşımayan bir kimsenin iptal davası açmak hususunda dava ehliyeti yoktur. Mirasçılar arasında iştirak halinde mülkiyet ilişkisi bulunduğundan, bir senede sahip olan mirasçıların senedin zayi olması halinde, birlikte talepte bulunmaları gerekir. Müşterek mülkiyete konu senette her bir paydaş tek başına senedin zıyaı ve iptal davası açabilir. Zayi nedeniyle iptal davasını ancak son hamil isteyebilir. Senedin keşidecisi, zayi nedeniyle iptal davası açamaz.
- Senet Zilyetliğinin Yeniden İktisabının Mümkün Olmaması: Çekin zayi olması halinde TTK’nın iptal hükümlerinin uygulanabilmesi dolayısıyla, iptal davası açılabilmesi için; kıymetli evrakın zilyetliğinin iktisabının bir daha mümkün olmaması gerekir. Eğer zayi olan kıymetli evrakın kimin elinde olduğu biliniyorsa veya bu senetlerin zilyetliğinin yeniden kazanılması mümkün ise iptal davası değil, istirdat davası açılabilir. Senedi elinde bulunduran bilinmekle birlikte şahsın yeri tespit edilemiyorsa bu durumda da “çek iptal davası” açılabilir.
Çekin Zıyaı ve İptali
Çek emre yazılı senet vasfına haiz bir kıymetli evraktır. 6102 sayılı TTK hükümlerinde emre yazılı senetlerin iptaline ilişkin açık bir hüküm olmamakla birlikte TTK’nın 831/2. Madde hükmünde cirosu kabil senetlerde iptal kararı ve senedi elinde bulunduranın iade ile mükellef olması durumlarında poliçelere ait hükümlerin uygulanacağı belirtildiğinden emre yazılı senetlerin iptalinde poliçenin iptaline dair hükümler uygulanır. Rızası dışında emre yazılı senet elinden çıkan kimse, ödeme yerindeki mahkemeden, borçlunun ödemeden men edilmesi için tedbir kararı verilmesini isteyebilir. Tedbir kararı borçluya tebliğ edildiği tarihten itibaren hüküm ifa0 de eder.
Çeki elinde bulunduran kimse bilinmiyorsa, mahkeme, dilekçe sahibine istirdat davası açması için uygun bir süre verir. Mahkemenin belirlediği süre içinde dava açılmaz ise, tedbir kararı kaldırılır. Çekin kimin elinde bulunduğu bilinmiyor ise ya da senedin zayi olması söz konusu ise davacının senedin zayi olduğunu inanılır şekilde ispat etmesi gerekir. Hakim gerekli gördüğü bütün araştırmaları yaparak davacının iddiasının kuvvetle muhtemel olduğuna kanaat getirmesi ve ilanda belirlenen süre içinde senet mahkemeye ibraz edilmezse, senedin iptaline karar verir.
Çek İptal Davası Yargılama Usulü
- Görevli ve Yetkili Mahkeme
TTK’ nın 757. Maddesine istinaden; elindeki senet rızası dışında elinden çıkan zilyet ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın senedi ödemekten menedilmesini isteyebilir. Çek bakımından, muhatap bankanın bulunduğu yer mahkemesi yetkili mahkemedir. Mahkeme ödemeyi meneden kararında borçluya/muhataba, vadenin gelmesi üzerine poliçe bedelini tevdi etmeye izin verir ve tevdi yerini gösterir. Çeki elinde bulunduran kişi bilindiği takdirde, mahkeme dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verir. Dilekçe sahibi verilen süre içinde davayı açmazsa, mahkeme, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldırır. Zayi nedeni ile iptal davası açılmadan veya dava dilekçesiyle birlikte önleyici tedbir olarak senedin ödenmemesi konusunda tedbir kararı talep edilebilir. Ödeme yasağı konusunda tedbir kararı alınması, zamanaşımını kesmez, çekin üçüncü şahıslar tarafından iyi niyetle iktisabına engel olmaz. Çek iptal davası çekişmesiz yargı işidir. HMK’ nın 103/1-g bendinde çekişmesiz yargı işlerinin adli tatilde görüleceği belirtildiğinden çek iptali Davası adli tatilde görülebilir.
- Kimler Çek İptal Davası Açabilir?
Çekin zayi olduğu veya zıyaının ortaya çıktığı zamanda senet üzerinde hak sahibi olan şahıs veya mirasçıları çekin iptalini isteyebilir. Davacı dava dilekçesinde iptalini istediği senedi somutlaştırması gerekir. Yani çekin düzenleyeninin kim olduğu, düzenleme tarihi ve yeri, vadesi çekteki diğer tüm kayıtlar, çekin rengi, boyutları, seri halde çıkarılan çeklerde seri numaraları gibi tüm tamamlayıcı özelliklere yer vermesi gerekir. Çekin fotokopisi var ise dilekçeye eklenir. Davacı iptalini istediği senedin kaybolduğunu inanılır şekilde ispat etmelidir.
- Çek İptal Davası Kime Karşı Açılır?
Zayi nedeniyle iptal davalarının hasımsız olarak açılması gerekir. Davanın hasımsız açılması halinde, senet keşidecisine, zayi nedeniyle iptal kararı alan davacıya ödeme yaparak borcundan kurtulma olanağı tanındığı gibi, ilerde çeki ibraz edecek olan yetkili hamilin senedin iptaline ilişkin mahkeme kararının iptali konusunda dava ikame etmesine de imkan verilmiş ve bu şekilde gerçek hak sahibinin ortaya çıkması dolayısıyla da borçlunun iki defa ödeme tehlikesiyle karşı karşıya kalması önlenmiş olacaktır. Hasımsız olarak zayi nedeniyle iptal davası açıldıktan sonra çekin hamili ortaya çıktığında, davanın konusuz kalması nedeniyle karar oluşturmaya yer olmadığına dair hüküm kurulur.
Çek İptal Kararı Hangi Sonuçları Doğurur?
Çekin zayi olduğu veya zıyaının ortaya çıktığı zamanda çek üzerinde hak sahibi olan kişinin talebi doğrultusunda açılan iptal davasında gerekli usuli işlemler tamamlanıp ilan sonucu çekler ortaya çıkmaz ise iptal kararı verilir. İptal kararı maddi hukuk açısından kesin hüküm teşkil etmez. İptal kararının amacı şekli olarak hak sahipliğinin teşhisi ve tespitidir. Bunun haricinde maddi hukuk açısından hukuki neticesi yoktur. Mahkemenin iptal hükmünün sonucunda, davacı, zayi olan veya zayi olduğu iddia edilen senedi ibraz edilebilmiş olsaydı hangi hukuki durumda bulunacak idiyse o hukuki duruma geri dönecektir.
İptal kararı ile borçluya karşı hak sahibi olan kişi tespit edilmektedir. İptal davası sonucunda lehine karar verilen kişi, borçluya kıymetli evrakı ibraz etmeden alacağını talep edebilir. İptal kararı bu yönü ile hak sahipliğinin teşhisine imkan vermektedir. Keza, iptal kararı ile aynı zamanda zayi olan kıymetli evrakın teşhis fonksiyonu ortadan kalktığı gibi çek ile çekte mündemiç olan hak birbirinden ayrılmaktadır. Ancak iptal kararından sonra yeni bir çek ihdas edilir ise hak yeni çekte mündemiç hale gelir. İptal kararı neticesinde, davacı hak sahipliğini borçluya karşı ileri sürebilir. Borçluda kendisine iyi niyetle ödeme yapmak suretiyle borcundan kurtulabilir. Borçlu iptal kararı alan davacıya karşı; alacaklı sıfatına, borcun mevcudiyetine yönelik defileri ileri sürebilir.
Çek İptal Kararı Sonucu Doğan Zararlardan Kim Sorumludur?
Zayi olan çek mahkeme kararı ile iptal edilmiş ancak borçlu, henüz ödemede bulunmamışsa iyi niyetli müktesip, borçlu ile iptal kararı alan kişiye karşı eğer yeni senet verilmiş ise istihkak; yeni senet verilmemiş ise ifanın kendisine yapılması; ifa gerçekleşmiş ise; ifanın yapıldığı kişiye karşı sebepsiz zenginleşme davası açabilir. Yani hak sahibi, iptal kararını alan davacıdan iptal kararından doğan hakların TBK 183.madde kapsamında temlikini veya eğer borçlu daha önce borcunu ödemiş ise, ödenen meblağın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini talep edebilir. Eğer ziya olayı, üçüncü kişinin fiilinden kaynaklanıyorsa ve zayi eden hamil bundan dolayı zarara uğramışsa, o kişiye karşı TBK’nın 49 vd. maddelerine göre haksız fiil nedeni ile tazminat davası açabilir. Eğer senedi zayi eden hamil ile senedin ziyaına neden olan üçüncü kişi arasında sözleşmeye dayalı bir ilişki varsa senedi zayi eden hamil, bu sözleşmeye dayanarak zararlarını tazmin ettirebilir.
Çeklerde ise, ödemenin men’inden sonra ödemede bulunan muhatap bankanın keşideciye karşı aralarındaki çek sözleşmesinden doğan bir sorumluluğu söz konusu olduğundan, bu sorumluluk TBK’nın 505, 506. Ve 112. Maddelerinin uygulanması gerekecektir. Banka sorumluluktan kurtulmak istiyorsa; TBK’nın 506. Maddesi gereğince, objektif özen görevini yerine getirdiğini ispat etmelidir. Ödemenin yasaklanmasına karşılık yapılan ödeme halinde ise, muhatap banka, hamile karşı TBK 49. Madde uyarınca sorumlu olacaktır.
Çek İptal Davası Yargıtay Kararları
- Çekin zıyaına karar verilebilmesi için gerekli şartlar
Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir Davacı, iptali istenen çekin elinde iken kaybolduğunu ileri sürmüş, çekin hesap ve seri numaraları, keşidecisi, tarihi ve miktarı ile ilgili bilgileri vermiş, mahkemece, çekle ilgili ilan prosedürü tamamlanmış, üçüncü he kişi tarafından çekin ele geçirildiğine dair bir başvuru yapılmamıştır. Bu durumda, mahkemece çekin davacı elinde iken kaybolduğu kabul edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine dair hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. (11. HD. 19/10/2015. Τ. 3791/10678)
- Çekin ibraz edilmesinden sonra fiziken kaybedilmiş olması zayi iptal davası açılmasına ve görülmesine engel teşkil etmez.
Dava, çek iptali istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece, kaybedildiği iddia olunan çekin bankaya ibraz edildiği, çeki elinde bulunduranın belli olduğundan bahisle davacı vekiline istirdat davası açmak üzere süre verilmiş ve dava açılmaması üzerine ekteki dava reddedilmiş ise de, çeki ibraz eden davacı şirket olup iddiası da çekin bankaya ibrazından sonra kaybedildiği yönündedir. Ayrıca, çekin Takas Merkezi’ne ibraz edildikten sonra fiziken kaybedilmiş olması zayi iptal davası açılmasına ve görülmesine engel teşkil etmez. Bu nedenle davacı delilleri değerlendirilip sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yazılı gerekçeyle karar verilmesi doğru görülmemiş, davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. (11. HD, 17.06.2014 T., 5397/11611)
- Boş çek yaprakları için zayi nedeniyle çek iptali davası açmak mümkün değildir.
Davacı, müvekkiline ait taşınmazlar üzerindeki ipoteklerin kaldırılması için İş Bankası Karabük Şubesine yaptığı müracaata 3038355, 3038371, 3038351 ve 3038375 numaralı çek yapraklarının bankaya iade edilmemiş olması nedeni ile banka şubesi tarafından ipoteğin kaldırılamayacağının bildirildiğini, bu çek yapraklarının bankadan alındığı tarihin 1994 ve 1996 olduğu, aradan 21 ve 19 sene geçtiğini, çeklerin eski tarihli olması nedeni ile kime verildiği, şirketi tarafından elden ödeme yapılmakla müşteride kalıp kalmadığını dahi hatırlanmadığını, çeklerin bankaya ibraz süresinin geçtiğini, ödeme süresinin de geçtiğini, zamanaşımı sürelerinin dolduğunu ileri sürerek çeklerin geçersizliğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece iddia ve tüm dosya kapsamına göre, davacı beyanından anlaşıldığı üzere davaya konu çek yapraklarının boş ve imzasız olduğu, boş çek yapraklarının tedavüle konmuş sayılamayacağı, zayi nedeniyle çek iptali davası açma hakkının hamile tanındığı. hamile tanınan bu hakkın keşideci, hatta henüz boş çek yaprakları olması nedeniyle keşideci sıfatı bile olmayan hesap sahibine tanımasının hukuka aykırı olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacının tüm temyiz itirazları yerinde değildir. (11. HD. 15/01/2018. Τ. 2016/6170; 259)
- Hasımsız olarak açılan çek ziyaı davasında, mahkemenin dava konusu çeklerin zaman aşımına uğradığını resen dikkate alarak davanın reddine karar vermesi isabetsizdir.
Dava, 6102 sayılı TTK’nın 818/1-s maddesi atfıyla 757/1 maddesi gereği açılan çekin zayi olduğu iddiasıyla çekin iptali istemine ilişkindir. Davacı çeklerin yasal hamili olduğunu ve çeklerin babası tarafından keşide edilerek tarafına verildiğini, ancak çekleri bulamadığını ileri sürerek, davayı açmıştır. Mahkemece, çeklerin TTK’nın 814. maddesi yönünden 10 yıllık zamanaşımına uğramış olmasından dolayı davanın reddine karar verilmiş ise de, hasımsız açılan işbu davada zamanaşımı defi mahkemece resen nazara alınamayacağından yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. (11. HD. 01/06/2015. Τ. 2628/7588)
Çek İptal Davasında Sıkça Sorulan Sorular
- Kaybolan Boş Çek İçin İptal Davası Açılabilir mi?
İmzalanmamış boş çek sayfaları kıymetli evrak vasfına haiz değillerdir. Bu sebeple çek hükümleri boş sayfalar için uygulanmamaktadır.
- Karşı Tarafın Sözleşmeye Uymaması Sebebi İle Çek İptal Davası Açılabilir mi?
Çek iptal davalarında çekin kaynaklandığı sebep bir önem arz etmemektedir. Yani çekin düzenleniş amacının dayandığı bir sözleşmeye uyulmadığından bahisle iptal davası açılamamaktadır.
- Çek İptal Davası İle Birlikte Çekin Bedeli Talep Edilebilir mi?
Bu konuda pek çok örnek mevcut olmakla birlikte bedel talebine engel bir kanuni hüküm mevcut değildir. Bu sebeple kişi çek iptal davası ile birlikte çekin bedelinin de ilgili tarafa ödenmesini talep edebilir.
- Ödemeden Men/ Çekin Kullanılmasının Engellenmesi Nasıl Sağlanır?
Çek iptal davalarının ödemeden men talepli açılabilmesi mümkündür. Tarafın ödemeden men talebinde bulunması durumunda mahkeme belli bir teminat bedeli yatırılmasını isteyecektir. Bu bedelin yatırılması ile birlikte mahkeme çek üzerine ödemeden men yasağı koyabilir.
- Çek İptali Davasında Teminat Yatırılır mı?
Ödemeden men talepli çek iptal davalarından mahkeme tarafından kişinin teminat yatırmasına karar verilmektedir. İstisnai olarak kişi teminattan muaf tutulabilir. Ancak bu istisnai durum uygulamada pek karşımıza çıkmamaktadır.
- Ödemeden Men Kararı Verilmesi Çekin İcra Takibine Konu Olmasına Engel midir?
Mahkeme tarafından dava konusu çek hakkında ödemeden men/ çekin kullanılmasının engellenmesi kararı verilmesi çekin icra takibine konu olmasını engellememektedir.