Kimlik taşımamak TCK kanunu bakımından suç değildir. Fakat Kabahatler Kanunu uyarınca para cezası gerektiren bir durumdur. On beş yaşını ikmal etmiş kişinin kimlik taşıması zorunludur. Bu zorunluluk Kabahatler Kanununda, Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’ndan ve Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliği’nden düzenlenmiştir. Kimlik belgesi: devletçe kendi vatandaşlarına verilen kişinin kimliğini, kişisel durumunu, hangi devlet vatandaşı olduğunu ispata yarayan resmi belgedir. Kimlik belgesi denildiği zaman sadece nüfus cüzdanı akla gelmemelidir. Kimlik yerine geçen belgeler de kimlik belgesi hükmündedir. Örneğin sürücü belgesi, pasaport, avukat kimliği, kurum kimlikleri gibi.
Kural olarak kimlik taşımamamın TCK kapsamında suç teşkil etmemektedir. Çünkü kanunlarımızda kimlik taşımama şeklinde bir suç tanımı bulunmamaktadır. Fakat suç teşkil etmeyen bu eylemin yaptırımının olmadığı anlamına gelmez. Bununla birlikte 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40. maddesi kişileri kamu görevlilerine kimliği ve adresi ile ilgili doğru bilgi vermekle yükümlü tutmaktadır. Buna aykırı hareket etmenin sonucu 2025 yılı için 1.406,00 TL idari para cezasıdır. Buna ilaveten kimliği anlaşılıncaya kadar kişi gözaltına alınır, hatta gerekirse tutuklanabilir. Bu nedenle kimlik ya da ehliyet veya meslek kartları gibi kimlik bilgileri içeren belgelerin taşınmasında fayda bulunmaktadır.
Kimlik Kontrolü Nedir?
Suçların önlenmesi ve işlenen suçun faillerinin yakalanması için durdurma ve kimlik sorma yetkisi öncül bir işlem olup diğer tedbirlerin uygulanması için vazgeçilmezdir. Durdurma ve kimlik sorma yetkisi kolluğun başka bir makamdan, hâkimden veya savcıdan emir ya da izin almadan kullanabileceği ender yetkilerden birisidir. Bu nedenle keyfi uygulamalara mahal vermemek için kolluk güçleri tarafından son derece titizlikle kullanılması gereken bir yetkidir.
Kimlik kontrolü, polisin Cumhuriyet savcısından ya da mahkemeden karar alması gerektirmeyen resen yapılan bir işlemdir. Kimlik kontrolü polisin suç ve suçluyla mücadele etmesinde önemli bir yere sahiptir. Fakat polisin kimlik sorma yetkisi sınırsız değildir makul şüphe şartları oluştuğunda bu işlemi gerçekleştirmesi hukuka uygunluk sebebidir. Polisin kimlik sorma yetkisinin amaçlarını şu şekilde sıralayabiliriz:
- Suç ve kabahatlerin işlenmesini önlemek,
- İşlenmiş suçların faillerini bulup yakalamak,
- Yurt dışına giriş-çıkış yapanları kontrol etmek,
- Usulsüz giriş yapan ya da bulunan yabancıları tespit etmek,
- Adil ve dürüst (doğru) yargılamaya olanak tanımak,
- Maddi gerçeğin ortaya çıkmasına katkıda bulunmak,
- Ehliyetsiz araç kullanılmasını önlemek,
- Kimlik hırsızlığı ve sahte kimlik kullanmayı önlemek ve tespit etmek,
- Kimliği olmayan kişilerin tespit edilmesi halinde nüfusa kayıt edilmelerini sağlamak,
- Kimlik sorma ile halka güvende olma hissi vermek ve potansiyel suçluları caydırmak,
- Bu işlem ile hem halkın polise olan yaklaşımını hem de polisin halkı tanımasını sağlamak.
Polis bir yerde suç işlemeye hazırlık aşamasında iken ya da suçun işlendiğini veya kararlaştırıldığını somut olaylarla ortaya koyması halinde kimlik sorma işlemi gerçekleştirebilir. Örneğin somut olaylarla birlikte toplum bakımından önemli olan bir tesis, resmî bir bina veya tehlike içinde olan bir başka nesne söz konusu olup da, bu tesise, binaya veya nesneye karşı suç işlenebileceğini gösteren veriler mevcutsa, polis binanın içinde veya yakınlarında bulunan kimselerin kimliklerini sorabilir.

Kimlik Taşımama Cezası Nedir?
Kimlik bildirmeme Kanunda suç değil, kabahat olarak düzenlenmiştir. Bu nedenle karşılığı ceza değil, idari yaptırımdır. Kimlik bildirmeme kabahati iki şekilde işlenebilir: Kimlik veya adresle ilgili bilgi verilmemesi ya da gerçeğe aykırı beyanda bulunulması. Kimlik bildirme yükümlülüğü ancak görevle bağlantılı olarak sorulması halinde kamu görevlisine karşı söz konusudur ve kimlik ve adres bilgileriyle sınırlıdır. Dolayısıyla kamu görevlisi olmayan ya da görevle ilgisi olmayan kamu görevlisine karşı kimlik bildirme yükümlüğü yoktur. Kamu görevlisi ancak görevle ilgili bir konuda kimlik ve adres bilgisi isteyebilir. Kimlik taşımama cezası 2025 yılı için 1.406,00 Türk Lirası idari para cezasıdır.
Yukarıda da belirtildiği gibi kimlik bildirme yükümlülüğüne aykırı hareket etmenin idari yaptırımı 2025 yılı için 1.406,00 TL idari para cezasıdır. Ödeme süresi tebliğden itibaren bir ay olup süresi içinde ödenmesi halinde %25 indirim yapılmaktadır. Ödeme yapılması cezaya itiraza engel değildir. Ancak Kanun sadece para cezası ile yetinmemiş, tutuklamaya kadar varabilen bir takım zorlayıcı tedbirler de öngörmüştür. Bu tedbirler maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında aynen şu şekilde ifade edilmiştir:
“Açıklamada bulunmaktan kaçınması veya gerçeğe aykırı beyanda bulunması dolayısıyla kimliği belirlenemeyen kişi tutularak durumdan derhal Cumhuriyet savcısı haberdar edilir. Bu kişi, kimliği açık bir şekilde anlaşılıncaya kadar gözaltına alınır ve gerekirse tutuklanır. Gözaltına ve tutuklamaya karar verme yetkisi ve usulü bakımından Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri uygulanır. Kişinin kimliğinin belirlenmesi durumunda, bu nedenle gözaltına alınma veya tutuklanma haline derhal son verilir.”
Görüldüğü gibi bilgi vermeme ya da gerçeğe aykırı beyanda bulunulması halinde gözaltına alınma, hatta tutuklanma söz konusu olabilmektedir. Ancak bu tedbirler kişinin kimliği belirleninceye kadar uygulanabilir. Kendisinin açıklamasıyla ya da başka bir şekilde kimliğin belirlenmesi halinde bu tedbirlere derhal son verilecektir.
Kimlik Belgesi Yerine Kullanılabilecek Belgeler Nelerdir?
Herkes kimliğini belirtir bir belgeyi üzerinde taşımak zorundadır. Ancak bu sadece nüfus cüzdanı olmayabilir. Kimlik yerine geçen belgeler;
- Numara Taşıma
- Nüfus Cüzdanı
- Sürücü Belgesi
- Pasaport
- Uçak Mürettebatı Belgesi
- Demiryolu Personeli Kimlik Belgesi
- Gemici adamı cüzdanı, NATO Kimlik Belgesidir.
- Türk Silahlı Kuvvetler Kartı
- Evlilik Cüzdanı
- Avukat Kimlik Belgesi
- Sarı Basın Kartıdır.
Kimlik Taşımak Zorunlu mu?
Yukarıda da belirtildiği üzere kimlik taşımama bir suç oluşturmamaktadır. Ancak 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 40. maddesi gereğince kişiler görevle bağlantılı olarak sorulması halinde kamu görevlisine kimliği veya adresiyle ilgili bilgi gerçek ve doğru bilgi vermekle yükümlüdür. Bu yükümlülük maddenin ilk fıkrasında aynen şu şekilde ifade edilmiştir:
“Görevle bağlantılı olarak sorulması halinde kamu görevlisine kimliği veya adresiyle ilgili bilgi vermekten kaçınan veya gerçeğe aykırı beyanda bulunan kişiye, bu görevli tarafından elli (2025 yılı için 1.406,00) Türk Lirası idarî para cezası verilir.”
2559 sayılı Polis Vazife ve Salȃhiyet Kanununun 4/A maddesi ve Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yönetmeliğinin 46. maddesi belli durumlarda polise ve jandarmaya durdurma ve kimlik sorma yetkisi tanımaktadır. Ancak kimlik bildirme yükümlülüğü sadece polis ve jandarmayla sınırlı değildir. Kanun görevle bağlantılı olarak sorulması halinde doktor, muhtar gibi diğer kamu görevlilerine karşı da kimlik bildiriminde bulunma yükümlülüğü getirmektedir. Ancak uygulamada kimlik bildirme yükümlülüğü genellikle polise ve jandarmaya karşı olmaktadır.

Başkasına Ait Kimliği Taşımak Suç Mu?
Türk Ceza Kanunu’muzun 268.maddesinde Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması başlığı altında bir düzenlemeye gidilmiştir. ilgili düzenlemeye göre “İşlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanan kimse, iftira suçuna ilişkin hükümlere göre cezalandırılır.” denilmektedir. İlgili maddeden de anlaşılacağı üzere başkasına ait kimliği taşımak TCK gereği bir suçtur.
Ancak düzenlemeye bakıldığında başkasına ait kimliğin taşınmasındaki amacın kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek olması gerekmektedir. İlgili düzenleme gereği kişi hakkında verilecek ceza iftira suçu kapsamında hükmedilecektir. İftira suçuna ilişkin TCK 267.maddedeki düzenlemeye bakıldığında ise “Yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” denilmektedir. Bu kapsamda bakıldığında başkasının kimliğini taşıyan kişilerin 1-4 yıl arasında ceza ile karşı karşıya kalması mümkündür.
Kimlik Taşımama Cezasına Nasıl İtiraz Edilir?
Kimlik taşımama cezası kimlik sormaya yetkili kamu görevlisi tarafından verilir. Başvuru süresi tebliğden itibaren 15 gündür. İtiraz sulh ceza mahkemesine yapılır. Mahkeme kararlarına karşı da itiraz edilebilir. İdarî para cezası kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idarî yaptırım kararı kesinleşir. Mahkeme, idari yaptırım kararını hukuka uygun bulması halinde başvurunun reddine, hukuka aykırı bulması halinde idarî yaptırım kararının kaldırılmasına karar verir. Mahkemenin verdiği karara karşı da Ceza Muhakemesi Kanununa göre itiraz edilebilmektedir İtiraz süresi 7 gündür
Sonuç olarak kimlik taşımama suç olmasa da yetkili kamu görevlisine karşı görevle ilgili konularda kimlik ve adresle ilgili olarak gerçek ve doğru bilgi verilmesi gerekmektedir. Bu konuda herhangi bir sıkıntı yaşamamak için kimlik ya da ehliyet, mesleki veya kurum kartları gibi kimlik bilgilerini içeren kartların bulundurulmasında fayda vardır. Kimlik bildirme yükümlülüğüne aykırılık nedeniyle idari para cezası alınması ya da gözaltı ve tutukluluk hallerinde başvuru ve itiraz sürelerinin kısalığı da dikkate alınarak konunun uzmanı olan bir avukattan profesyonel hukuki destek alınmasında fayda vardır.