Aile konutu şerhi; eşlerden birinin diğerinin izni olmadan konut üzerinde satma ya da kiralama gibi bir işlem yapmasını engelleyen kanuni düzenlemedir. Evlilik devam ettiği sürece eşlerin yaşadığı eve aile konutu denir. Tapuya şerh düşülerek gerçekleştirilen aile konutu şerhi eşlerin konut üzerindeki tasarruf hakkını kısıtlayarak hakları korumayı amaçlayan kanuni bir uygulamadır. Aile konutu şerhi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile hukuk sistemimize girmiştir. Sadece aile hukukunu ilgilendirmemekte olup icra hukuku, miras hukuku, gayrimenkul hukuku gibi birçok alanda atıf yoluyla yer edinmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194.maddesine göre, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilecektir. Bu şerh aile konutu şerhi olarak adlandırılmakta olup tapuya işlenebilen şerh türlerindendir. Aile Konutu başlıklı TMK 194.maddesine göre;
- Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.
- Rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hâkimin müdahalesini isteyebilir.
- Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilir.
- Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur.
Aile konutu şerhi, Aile konutu şerhi evlilik birliğinin sürdürüldüğü konutta malik olmayan eşe kanunen tanınmış önemli bir haktır. Aile konutu şerhi ile amaçlanan, evlilik birliğinin ve eşlerin konut üzerindeki tasarruf hakkı kısıtlanarak hakların korunmasıdır. Eşlerden birinin haklı bir sebep olmaksızın birlikte yaşamaktan kaçınması, boşanma veya ayrılık davası açılması veya başka bir sebeple ortak hayatın olanaksız hale gelmesi hali dahi konutun aile konutu vasfını ortadan kaldırmaz Eşler, oturacakları konutu birlikte seçer, birliği eşler beraberce yönetirler. Eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlıkları ile katılırlar. (TMK m. 186) Konut seçimi konusunda eşler arasında sorun çıkarsa TMK 195. madde yolu ile hakimin müdahalesi istenebilir ya da TMK 188. Madde koşulları varsa eşlerden biri seçebilir. Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile birlikte müteselsilen sorumlu olur.
Aile Konutu Şerhi Nedir?
Aile konutu şerhi, Türk Medeni Kanunu’nun 194.maddesinde “Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Aile konutu şerhi ile mülkiyet hakkı kendisinde olan eşin tasarruf yetkisi sınırlanmaktadır. Mülkiyet hakkı kendisinde olan eş, diğer eşin rızası olmaksızın aile konutu üzerinde tasarrufta bulunamayacaktır. Aile konutu şerhi ile malik olan eş, malik olmayan diğer eşin rızası olmadan;
- Taşınmaz üzerinde ipotek tesis edemez,
- Taşınmazı satamaz,
- Kiralayamaz ve benzeri işlemleri yapamaz.
Bir taşınmaza aile konutu şerhi koyulabilmesi için;
- Aile konutu şerhi talebinde bulunan kişi ile mülkiyet hakkına sahip olan kişi resmi şekilde evli bulunmalı,
- Taşınmaz tapu kütüğüne kayıtlı olmalı,
- Taşınmaz aile konutu olarak özgülenmiş olmalıdır.
Aile konutu şerhi sadece aile konutu olarak özgülenmiş taşınmazlara koyulabilmektedir. Bu taşınmaza işlenecek olan aile konutu şerhi açıklayıcı nitelikte olup üçüncü kişiler için taşınmazın aile konutu olduğu noktasında öngörülebilirlik sağlar. Aile konutu şerhi sayesinde, doğabilecek uyuşmazlıklarda üçüncü kişilerin iyi niyeti korunmayacaktır. Aile konutu şerhinin kütüğe işlenmiş olması halinde üçüncü kişiler ve memurlar bu durumun farkında olarak işlem tesis edeceklerdir. Türk Medeni Kanunu 194. maddesinde belirtilen işlemleri eşlerden birinin yapabilmesi için diğer eşin rızasını açıkça belirtmesi gerekir. Eşin rızası, hem taahhüt hem de tasarruf işlemi için gerekli olup rıza, her işlem için ayrı ayrı açıklanmalıdır. Açık rızanın işlem belli olmadan peşin olarak verilmesi imkânsız olduğundan işlem belli hale geldiğinde hukukî işlem yapılmadan önce de rıza verilebilir. Hukuki işlem yapıldığı sırada da rızanın verilmesi olanaklı olup hukukî işlem yapıldıktan sonra verilen icazet ise geçmişe etkili hüküm ve sonuç doğurarak işlemi “geçerli” hale getirir. Rıza alınmadan yapılan işlem ise kesin hükümsüz olacaktır.
Aile konutu, toplumun temel birimi olan aile için en önemli maddi ve manevi değer niteliğinde sayılabilecek olan bir unsurdur. Ailenin devamı ve eşlerle birlikte çocukların ekonomik ve sosyal geleceği açısından aile konutunun korunması gerekmektedir. Bu korumanın en önemlisi de elbette ki hukuki korumadır. Hukuki koruma kapsamında Türk Medeni Kanunu’nda yapılan düzenlemeler oldukça önem
taşımaktadır. Bu yüzden aile konutu ve aile konutu şerhi konularının ayrıntılı şekilde incelenmesinde fayda görülmektedir.
Aile Konutu Şerhi Özellikleri
Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesinin üçüncü fıkrasına göre; “Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilir.” Buna göre, aile konutuyla alakalı olarak herhangi bir hakkı haiz olmayan eş, tapu kütüğüne, konutun aile konutu olduğunun şerh edilmesini talep edebilecektir.
- Aile Konutu Şerhi Açıklayıcıdır: “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiili ehliyetlerini sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşıyacaktır. Şerh konulduğu için aile konutu olmamakta, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Bu nedenle aile konutu şerhi konulduğunda, konulan şerh “Kurucu” değil “Açıklayıcı” şerh özelliğini taşımaktadır.
- Aile Konutu Şerhi Emredicidir: Aile konutu üzerine getirilen sınırlandırma, “emredici” niteliktedir. Dolayısıyla bu haktan önceden feragat edilemeyeceği gibi eşlerin anlaşmasıyla da ortadan kaldırılamaz ve açık rıza ancak “belirli olan bir işlem için verilebilir.
- Aile Konutu Şerhi Aile Birliğini Korumak” Amacıyla Sınırlandırılmıştır: Türk Medeni Kanunu’nun 193. maddesi hükmü ile eşlerin birbirleri ve üçüncü kişilerle olan hukuki işlemlerinde özgürlük alanı tanınmış olmakla birlikte Türk Medeni Kanunu’nun 194. madde hükmü ile eşlerin aile konutu ile ilgili bazı hukuksal işlemlerini diğer eşin rızasına bağlı olduğu kuralı getirilirmiştir.
- Eşlerin Hukuki İşlem Özgürlüğünün Sınırlandırılmasıdır: Aile konutu olan yer eşlerden sadece birinin mülkiyetinde olsa dahi, mülkiyet hakkının malike tanığı haklardan bazılarını kullanabilmesi ancak diğer eşin “açık rızası”na bağlanmıştır. Buna göre aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez ve aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. Aile konutunun maliki olan eş, aile konutundaki yaşantıyı güçlüğe sokacak biçimde, aile konutunu ipotek edilmesi gibi “Tek başına” bir ayni hakla sınırlayamaz. Bu sınırlandırma “ancak diğer eşin açık rızası alınarak” yapılabilir.
- Diğer Eşin Razı Şekil Şartına Bağlanmamıştır: Türk Medeni Kanunu’nun 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir. Bu nedenle söz konusu izin bir şekle tabi olmadan, sözlü olarak da verilebilir. Ancak maddenin ifadesinden de anlaşılacağı üzere, iznin “açık” olması gerekir.
- İşlemin Tarafı Olan 3. Kişinin İyiniyetli Olup Olmaması, İşlemin Geçersizliğini Etkilemez: Aile konutunun maliki olan eş ile işlem yapan üçüncü kişi, taşınmazın aile konutu olduğunu bilmeyebilir. Ancak, üçüncü kişinin, işlem konusu taşınmazın aile konutu olduğunu bilmemesi, “iyiniyetli” olması halinde dahi, işlem geçerlilik kazanamaz. Zira, Medeni Kanun’un ifadesi çok açık olup, malik olmayan eşin rızası alınmaksızın aile konutunun devredilemeyeceği ifade edilmiştir. Her ne kadar aile konutunun, malik olmayan eşin rızası alınmaksızın üçüncü kişilere devri işlemi geçersiz olsa ve bu işlem tapu iptal ve tescil davası açılmasına yol açsa da, işlem yapılan üçüncü kişinin, konutu bir başkasına satması halinde, Türk Medeni Kanunu’nun 1023. Madde hükmünün uygulanması gündeme gelebilecektir. Bu durumda, tapudaki yolsuz tescile iyi niyetle güvenerek mülkiyet kazanan iyi niyetli üçüncü kişinin bu kazanımı korunabilecektir. Malik olmayan eş açısından, bu tehlikeyi bertaraf etmek için de kanun, “aile konutu şerhi” imkanını getirmiştir.
- Aile Konutunun Evlilik Birliğine Sağladığı Koruma: Kural olarak evliliğin devamı süresince söz konusu olup, evliliğin ölüm, boşanma veya iptal karanıyla sona ermesi halinde ortadan kalkmaktadır. Ancak evliliğin iptal ve boşanma kararıyla sona ermesi halinde aile konutundan hangi eşin faydalanacağı konusunda Türk hukukunda yer alan düzenlemeler de bulunmaktadır (TMK 254. madde ile TMK 194/IV. Fıkra). Ölüm ile son bulmada ise miras hakkını etkileyeceği için açılan davanın konusuz kalmayacağı gözden kaçırılmamalıdır.
Aile Konutu Şerhinin Koyulabilmesi İçin Gerekli Şartlar
- Eşlerden Birinin Mülkiyetinde Olan Bir Konut Bulunması
Aile konutunun mülkiyeti eşlerden birine ait ise aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan diğer eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini isteyebilir. Aile konutu şerhi konulabilecek ve konulamayacak konutlar özelliklerine göre ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Aile konutuna ilişkin hükümler TMK’nin yürürlüğe giriş tarihi olan 01.01.2002 tarihinden önce edinilen aile konutları için de geçerlidir. Eşlerin çeşitli sebeplerle yaşamsal faaliyetlerini eşdeğer seviyede geçirdikleri yerlerdeki konutları da aile konutu olabileceğine göre koşulları varsa birden fazla konuta ilişkin de aile konutu şerhi verilebilir. Aile konutunun eşin paylı mülkiyetinde olması aile konutu şerhi konulmasına engel değildir. Bununla birlikte Aile Mahkemesince eşin payı dışında diğer maliklerin de tasarruf yetkisini kısıtlayacak şekilde taşınmazın tamamı üzerinde şerh konulması ise mümkün değildir.
Üzerinde aile konutu bulunan taşınmazın tapu kayıtlarında tarla olarak kayıtlı olması aile konutu şerhi verilmesine engel teşkil etmez. Aile konutunun eşin çıplak mülkiyetinde olması da aile konutu şerhi konulmasına engel değildir. Aile konutu şerhi kat mülkiyeti kurulmayan konuta da konulabilir. Bu sebeple dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılarak; aile konutu olarak kullanılan bölümün belirlenerek bu bölümle sınırlı olacak şekilde aile konutu şerhinin konulmasına karar verilmesi gerekir.
Aile konutu şerhi kooperatif tahsisli konuta, gecekondu niteliğindeki konuta yahut ipotekli konuta da konulabilir. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır. Dolayısıyla Aile Mahkemesi hakimi aile konutu şerhi konulmasına da hükmedebilir. Ancak bu şerh, boşanma davasının sona ermesiyle kendiliğinden geçersiz duruma gelir. Aile konutu olarak özgülenen taşınmazdan fiziksel şiddetle ya da başka bir haksız sebeple kovulan eş uzaklaştırıldığı bu konuta orada oturtulmuyor olsa bile aile konutu şerhi verdirebilir.
Mülkiyeti üçüncü kişiye ait bir taşınmaz ise eşlerce aile konutu olarak kullanılıyor olsa bile hak sahibi olan üçüncü kişinin bu taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkını sınırlayıcı şekilde, tapu kütüğüne aile konutu şerhi verilemez. Eşlerin çeşitli sebeplerle yaşamsal faaliyetlerini eşdeğer seviyede geçirdikleri yerler aile konutu olabilir ise de eşlerin kısa süreli bulundukları konutlar, aile konutu olmadığı için bu tür konutlara aile konutu şerhi konulması isabetsizdir.
Eşlerden birine ait olsa bile eşlerden birinin oturmadığı konuta ya da yeni bir aile konutu tesis edildiği tespit edilmişse önceki aile konutuna aile konutu şerhi konulamaz. Aile konutunun eşin elbirliği mülkiyetinde olması, aile konutu şerhi konulmasına engel olduğundan bu taşınmaza aile konutu şerhi konulamaz. Aile konutu, sürekli olarak barınmak üzere kullanılan ve aile yaşamının yoğunlaştığı oturma yeri olduğundan başkasına kiraya verilen konuta aile konutu şerhi verilemez.
- Eşlerden Birinin İstemde Bulunması
Aile konutu şerhi kendiliğinden verilemeyeceğinden aile konutu şerhi verilmesi için eşlerden birinin istemde bulunması gerekir. Şerh verilmesi konusunda tek yanlı istek yeterlidir. Tapu dairesi bu şerhi koymak zorundadır. Tapu Sicil Tüzüğünün değişik 57-d maddesi hükmüne göre temlik hakkını yasaklayan şerhlerden olan aile konutu şerhi için,
- Konutun aile konutu olduğunu kanıtlayan muhtarlıktan ve varsa apartman yönetiminden alınmış belge,
- Vukuatlı nüfus kayıt örneği veya evlilik cüzdanının Tapu dairesine verilmesi yeterlidir.
Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün 2002-7 nolu genelgesine göre, aile konutu şerhi verilebilmesi için;
- Malik olmayan eşin talebiyle: Evlilik birliğinin resmen devam ettiğini kanıtlayan nüfus kayıt örneği ile bu konutta birlikte yaşantılarını sürdürdüklerini kanıtlayan muhtarlıktan alınmış belgenin ibrazı halinde “Aile konutudur.” şerhinin işlenmesi,
- Taşınmaz mal maliki olan eşin ya da eşlerden her ikisinin birlikte talebiyle: Evlilik cüzdanı veya nüfus kayıt örneğinin ibrazı halinde başkaca bir belge aranmaksızın “Aile konutudur.” şerhinin işlenmesi,
- Aile Konutu, eşlerin bütün yasam faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve düzenli yerleşim amacıyla kullandıkları mekânları ifade ettiğinden, zaman zaman ya da hafta sonu kullanmak amacıyla edinilen yazlık konut, dağ evi gibi konutlar Türk Medeni Kanununun 194 üncü maddesi kapsamına girmediğinden, bu yönde gelecek taleplerin karşılanmaması,
- 4721 sayılı Türk Medeni Kanununda üçüncü şahsa ait taşınmaz mal üzerine “aile konutudur.” şerhi verilmesine ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığından, 194 üncü maddenin son fıkrasında yazılı olan durum nedeniyle üçüncü şahsa ait taşınmaz mal üzerine şerh verilmemesi,
- “Aile konutudur.” şerhi bulunan taşınmazda eşlerin rızası sağlanmadıkça tapu kütüğü üzerinde tasarrufu taleplerin karşılanmaması, (M.K. m.194/1) Gerekmektedir.
Konutun aile konutu olduğuna dair bir çekişme çıkmışsa, şerh verilmesi istemi ancak usulüne uygun açılmış bir dava ya da karşı davada gerçekleştirilebilir. Aile konutu şerhinin konulması davasında davacının, dava açmakta hukuki yararı bulunmalıdır. Aile konutu şerhinin konulması davasında davanın açıldığı tarih itibariyle davacının hukuki yararı bulunmuyorsa davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekir. Tapu müdürlüğünün, talebi hukuken veya fiilen yerine getirmediği belgelendirilmedikçe malik olmayan eşin tapu kütüğüne konutla ilgili şerh konulmasını doğrudan dava yoluyla istemekte hukuki yararı olmadığı gibi dava konusu taşınmaz, dava tarihinden önce aile konutu niteliğini kaybetmişse aile konutu şerhinin konulması davasında davacının, dava açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır.
Aile konutu olduğuna dair şerh verilmesi istemi, ancak harcı verilerek açılmış bir dava ya da karşılık davada gerçekleştirileceğinden ara kararı ile aile konutu şerhi verilmesine karar verilemez. Şerhin hangi yer için istenildiği konusunda dava dilekçesinde yeterli bir açıklık yoksa davacıdan bu konuda açıklama istenmelidir. Aile konutu şerhi konulması davasında aile konutu ile ilgili şerhin hangi yer için istenildiği konusunda gerekirse keşif yapılmalıdır; hukuki nitelemenin de doğru yapılması gerekir. Davacının talebi TMK m.169 kapsamında ya da 6284 sayılı Kanun gereğince barınma önlemine ilişkin bir talep yahut taşınmazın devrinin engellenmesi için tedbir şerhi konulmasına ilişkin bir talep olabilir. Aile konutu şerhi konulması davasında verilecek olan karar gerekçeli olmalıdır.
- Evlilik Birliğinin Sonlanmamış Olması
Aile konutu şerhi, evlilik devam ettiği sürece konulabilir. Evlilik sonlanmışsa, artık aile konutu şerhi konulamaz.
Aile Konutu Şerhi Nasıl Konulur?
Eşlerin ve varsa çocukların birlikte yaşadıkları ve ailenin yaşam merkezi olarak kabul edilen, eş ve çocuklarla acı tatlı günlerin içinde yaşandığı konuttur Türk aile yapısı içinde aile konutunun diğer ülkelerden çok daha önemli bir konuma sahip olduğundan özel bir koruma da sağlar. Aile konutu şerhinin, tapu kütüğüne işlenmesi iki durumda söz konusu olabilir;
- İlki mahkeme kararı ile aile konutu şerhinin işlenmesidir. Aile konutu olan evin aile konutu olduğu hususunda çekişme olması durumunda aile mahkemesine başvurularak taşınmazın aile konutu olduğunun tespitiyle aile konutu şerhinin konulması mahkemeden talep edilebilecektir. Bu durumda tarafların tapuya başkaca bir belge sunmaları gerekmemekte olup kararı veren mahkeme, taşınmazı bulunduğu ilgili tapu müdürlüğüne müzekkere yazarak aile konutu şerhinin tapu kütüğüne işlenmesini sağlar.
- İkinci durumda ise malik olmayan eşin kanundan doğan doğrudan talep hakkı vardır. Türk Medeni Kanunu md.194’e göre, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilir. Bu durumda malik olmayan eşin ilgili tapu müdürlüğüne giderek başvuru yapması ve gerekli evrakları sunması gerekmektedir.
Aile konutu, kural olarak tek konuttur. Tarafların birden fazla evi olsa dahi aile konutu olarak sadece birini belirleyebilirler. Evlilik birliğinin devamı süresince korunur. Ayrıca Türk Medeni Kanunu, eşlerden birinin ölümü üzerine sağ kalan eşin o güne kadar devam eden yaşam tarzının muhafazasını mümkün kılmak amacıyla; 240, 254, 255, 270 ve 652. maddelerle bazı kurallar getirmiştir. Bu düzenlemeler gereği sağ kalan eş aile konutunun mülkiyetinin veya konut üzerinde intifa veya oturma hakkının miras payına veya tasfiye alacağına mahsuben kendisine özgülenmesini talep edebilmektedir. Böylece aile konutu koruması evlilik ötesine taşınmaktadır.
Aile Konutu Şerhi için Gerekli Belgeler
Aile konutu şerhi koymak için eşlerden birinin taşınmazın bulunduğu ilgili tapu müdürlüğüne başvurması gerekmektedir. Aile konutu şerhi işlenebilmesi için gerekli olan belgeler;
- Aile konutu şerhi talebi dilekçesi
- Muhtarlıktan alınmış konutun aile konutu olduğunu gösterir belge
- Evlilik cüzdanı veya tarafların evli olduklarını gösterir nüfus kayıt örneği
- Fotoğraflı nüfus cüzdanı ve fotokopisi
- Vesikalık fotoğraf
- İşlem vekil ile yapılacaksa vekaletname
- Tapu müdürlüğü gerekli görürse bahse konu konutun tapu bilgileri ile aynı olup olmadığının kadastro müdürlüğünce tespit eden belge
Gerekli belgeler ile tapu müdürlüğüne başvurularak tapu kütüğüne aile konutu şerhi işlenebilecektir.
Aile Konutu Şerhinin Kaldırılması
TMK’nin 194/3 maddesine göre; Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malin maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konut ile ilgili gerekli şerhin verilmesini Tapu Müdürlüğünden isteyebilir. Bu yasa maddesi ile, ailenin barınma ihtiyacı, eşlerin menfaatleri ve hak sahibi eşin müdahalelerine karşı aile konutunun koruma altına alınmasının amaçlandığı, bu yasa maddesinin evlilik devam ettiği sürece koruma sağlayacağı, tarafların bir arada yaşamıyor olmasının aile konutu vasfını değiştirmeyeceği açıktır. Tarafların uzun süredir ayrı yaşıyor olmasının başlı başına aile konutu şerhinin kaldırılmasını gerektirmez.
- Aile konutu şerhi mahkeme kararı ile konulmuş ise yine bir mahkeme kararı ile kaldırılabilir. Bunun için aile konutu şerhinin kaldırılmasını haklı kılan bir neden olmalıdır.
- Aile Konutu” olma niteliği malikin ölümü ile son bulur. Miras payına yönelik hakların korunması için devam eden haller istisnasını oluşturduğu unutulmamalıdır.
- Boşanma veya evliliğin iptali kararlarının kesinleşmesi ile aile konutu niteliğinin de kendiliğinden ortadan kalkar.
- Taşınmazın cebri icra yoluyla satılması halinde de sona erer.
Aile konutu şerhinin iptali için dava açılması gerekmektedir. Bu dava “aile konutu şerhi terkini davası” olarak adlandırılmakta olup bu davada iki hususun ispatı gereklidir;
- Aile konutu şerhi işlenmiş olan ilgili taşınmazın aile konutu niteliğine hiç sahip olmadığının ispatı
- Taşınmazın aile konutu niteliğinin sonlandığının ispatı gereklidir.
Sadece malikin isteğiyle şerhin dava ile kaldırılabilmesi mümkün değildir. Aile konutu şerhinin kaldırılabileceği durumlar şunlardır;
- Boşanma halinde mahkeme tarafından şerhin iptaline karar verilir. Mahkeme, boşanma halinde aile konutunun durumuna yasal mal rejimine göre karar verecektir.
- Evliliğin iptali halinde taşınmazın sahibi eş şerhin kaldırılmasını talep edebilecektir.
- Eşlerden birisinin ölümü halinde evlilik birliğinden söz edilemeyeceği için şerhin kaldırılması talep edilebilecektir.
- Taşınmazda malik olmayan eşin şerh koydurduğu durumda, şerhi koyduran malik olmayan eşin talebiyle, şerh kaldırılabilecektir
- Şerh, malik olan eşin talebiyle konulmuşsa malik olmayan eşin rızası ya da kabulüyle şerh kaldırılabilecektir.
Aile Konutu Şerhini Koruma Süresi ve Ücreti
Aile konutu ile alakalı bir hakkı haiz bulunmayan eş, doğrudan tapu sicil müdürlüğüne giderek aile konutu ile ilgili gerekli şerhin verilmesini talep edebilecektir. Aynı zamanda aile konutuyla alakalı bir hakkı haiz bulunmayan eşin, bu yolla şerhi koyduramaması halinde, mahkemeden tapu kütüğüne şerh verilmesini talep etme hakkının olduğunun kabul edilmesi gerekir. Çünkü mülkiyet hakkına sahip olmayan eşin tapu sicil müdürlüğüne şerh koydurmak için gerçekleştirdiği başvurunun herhangi bir sebeple karşılanamaması durumunda mahkeme kararına dayanarak şerh konulmasının mümkün olması gerekmektedir. Aile konutu üzerine konulacak olan aile konutu şerhi, kural olarak evlilik birliği süresince geçerliğini korur. Belirli bir süre geçmesiyle aile konutu şerhi, geçerliliğini kaybetmez. Aile konutu şerhinin koruma etkisini kaybetmesi için evliliğinin; boşanma, ölüm, gaiplik kararı, evliliğin iptali gibi nedenlerle sona ermesi gerekmektedir. Aile konutu üzerinde eşlerin sahip olabileceği haklar;
- Tek başına mülkiyet,
- Birlikte mülkiyet,
- İntifa,
- Oturma,
- Üst hakkı gibi bir sınırlı ayni haklar da olabilir.
Aile konutu şerhi, eşin ilgili konut üzerinde mülkiyet hakkı bulunması durumunda söz konusu olabilir. Diğer ayni haklar bu kapsama dahil edilmemiştir. Sadece mülkiyet hakkının varlığı halinde aile konutu şerhi işlenebileceği kabul edilmektedir. İntifa hakkı, üst hakkı gibi hakların dahil olduğu sınırlı ayni haklar aile konutu şerhi kapsamına girmemektedir. Aile konutu şerhinin koruma süresi, evliliğin sona ermesi ile bitebileceği gibi koruma ailenin başka bir taşınmaza taşınmasıyla veya eşlerin anlaşmalı bir şekilde aile konutu olan taşınmazın aile konutu olma özelliğini taşımadığına karar vermeleri sebepleri ile de bitebilir. Aile konutu şerhine süre kısıtlaması konulması mümkün değildir. Evliliğin herhangi bir nedenle sona ermesiyle veya aile konutu olan taşınmazın aile konutu özelliğini kaybetmesiyle şerhin koruması sona erer.
Tapuda aile konutu şerhi koyulması için aile konutu şerhi koydurma ücreti alınmamaktadır. Aile konutu şerhi koyulması işlemi harç ve masraftan muaftır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununda aile konutu ile ilgili hükümler yer almakla birlikte aile konutunun tanımı yapılmamıştır. Konuyla ilgili yargı kararlarında ve bilimsel çalışmalarda aile konutu eşlerin ve diğer aile bireylerinin birlikte yaşadıkları ve bu amaçla kullanılan yer olarak tanımlanmaktadır. Kısacası aile konutu aile hayatının yaşandığı yerdir. Eşler başta olmak üzere aileyi oluşturan biteylerin birlikte yaşadıkları yer aile konutudur.
Aile Konutunun Satılması, Devredilmesi, Rehin ve İpotek Konulması
Kanun ailenin ve evlilik birliğinin korunması kapsamında aile konutu olarak kullanılan yerle ilgili iş ve işlemlerde eşlerin birlikte rızasını aramaktadır. Bu çerçevede eşlerden biri mülkiyet kendi üzerine olsa bile aile konutu olarak kullanılan yeri diğer eşin açık rızası olmadıkça satamaz, devredemez, rehin veya ipotek koyamaz. Şayet kiralanan bir yer aile konutu olarak kullanılıyorsa diğer eşin açık rızası olmadıkça kiracı eş kira sözleşmesini feshedemez. İster malik, ister kiracı olsun açık rızası olmadıkça diğer eşin aile konuru üzerindeki hakları sınırlandırılamaz. Rızası olmadan aile konutu üzerindeki hakları sınırlandırılan eş aile mahkemesine başvurarak hakimin müdahalesini isteyebilir. Aynı şekilde eşlerden birinin aile konutu ile ilgili işlemlerde haklı bir sebep olmaksızın rıza vermemesi halinde diğer eş de hakime başvurabilir.
Aile konutu ile ilgili iş ve işlemlerin, özellikle de devir, satış, rehin ve ipotek gibi hak sınırlayıcı iş ve işlemlerin eşlerin açık rızası ile birlikte yapılması gerekmektedir. Diğer eşin açık rızası olmadıkça bu işlemler yapılamaz, yapılanlar ise geçersiz olur. Kanun açık rızanın varlığı ve ispatı için herhangi bir şekil şartı aramamıştır. Bunun için herhangi bir yere bildirimde bulunulması da gerekmemektedir. Ancak Kanun evlilik birliğinin, ailenin ve eşlerin korunması ve mağduriyetlerin yaşanmaması için aile konutu ile ilgili olarak eşlere tapu kütüğüne şerh koyma hakkı ve imkanı tanımıştır. Buna göre aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilecektir.
Aile Konutu Şerhi E-devletten Konulabilir mi?
Aile konutu şerhi işleminin E-devlet üzerinden yapılması mümkündür. E Devlet aracılığıyla aile konutu şerhi bildirimi için öncelikle sistem üzerinden Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü bölümüne giriş yapılarak web tapu işlemleri kısmı açılır ve bu kısımdan aile konutu şerh bildiriminde bulunulur. E devlet üzerinden yapılan işlemler, kuruma gidilerek yapılan işlemler ile aynıdır. Bu nedenle kuruma giderek vakit kaybı yapmanıza gerek yoktur.
Web-Tapu sistemi üzerinden Online randevu almaktır. Başvuru için önceden Tapu Müdürlüğüne gitme külfetinden kurtaran bu yolda, E- Devlet şifresi olan vatandaşlar ‘https://webtapu.tkgm.gov.tr/’ sitesine girerek işlemlerini başlatabilirler. T.C. kimlik numarası ve E-Devlet şifresi kullanılarak Web-Tapu sayfasına girildiğinde, İşlemler sekmesinden ‘Aile Konutu Şerhi’ bölümü seçilmeli ve konutun tapu bilgileri sisteme yazılmalıdır. Bu şekilde Sistemde randevunuz online olarak oluşturulmuş olacaktır. Tapu Müdürlüğünce yapılacak inceleme sonrasında cep telefonuna gelen bildirim SMS mesajının akabinde ise imza atmak için Müdürlükte hazır bulunularak işlem tamamlanır. Aynı şekilde, Online Başvuru da harca tabi değildir.
Kanun malik olmayan eşin şerh talebinde bulunabileceğini belirtmekte ise de aile konutunun maliki olan eşin de taşınmazın maliki sıfatıyla talepte bulunmasına engel bir durum yoktur. Bu nedenle aile konutu şerhi verilmesi eşlerden her biri tarafından ayrı ayrı ya da birlikte talep edilebilir. Yukarıda da belirttiğimiz gibi eşlerden biri, diğerinin açık rızası olmadıkça aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki haklarını sınırlayamaz. Malik eşin aile konutu ile ilgili devir, satış, bağış veya ipotek, rehin, satış vaadi gibi işlemleri, ancak malik olmayan eşin rızasının alınabilmesi halinde yapılabilecektir.
Tapuya verilen şerh malik başta olmak üzere hak sahibi olan diğer kişileri de ilgilendirdiği için aile konutu şerhi verildiğinin varsa diğer hak sahiplerine de bildirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle aile konuru şerhi işlendiği malik olan eşe, vara haciz, tedbir ve ipotek alacaklılarına bildirilmelidir. Aynı şekilde aile konutu şerhi bulunan taşınmaza ipotek, haciz ve tedbir işlenmesi durumunda lehine şerh verilen eşe, terkini halinde malik olmayan ve/veya diğer eşe bildirimde bulunulması gerekmektedir.
Oturulmayan Eve Aile Konutu Şerhi Konulabilir mi? Kiracı Koyabilir mi?
Aile konutuna ilişkin kanunumuzda öngörülen hükümlerin uygulanabilmesi için ilgili taşınmazın aile açısından yaşam merkezi olması gerekmektedir. Yaşam merkezinden kasıt, ailenin barınmasını ve aile birliğini şekillendirdiği yer olmalıdır. Aile konutu, eşlerin ortak seçtiği ve müşterek olarak kullandıkları, yaşamlarının merkezi haline gelmiş olan yaşadıkları konuttur. Bu nedenle de aile tarafından oturulmayan bir konutun aile konutu olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Aile konutu olarak nitelendirilemeyen konutun hakkında da aile konutu şerhi işlemi yapılması mümkün olmayacaktır.
Yargıtay kararlarına göre de dava konusu taşınmazın fiilen kullanılıp kullanılmadığına dair araştırma yapılmalı ve konutun fiilen kullanılmadığının tespit edilmesi halinde söz konusu taşınmazın, tapu kütüğünde aile konutu şerhi ibaresi bulunsa dahi, aile konutu niteliğinde sayılamayacağına karar verilmelidir. Kararlar doğrultusunda da aile konutu şerhi konulacak taşınmazın fiilen ve sürekli olarak kullanılıyor olması gerekmektedir.
Evli bir çift tarafından bir konutun aile konutu olarak kiralanması durumunda kira sözleşmesinin tarafı olmayan ve imzalamayan diğer eşin rızası olmadan sözleşme feshedilemeyecektir. Bu düzenlemenin amacı aile konutu şerhi ile aynıdır. Kiracı olunsa da aile konutu şerhinin amacında olduğu gibi eşlerin ve çocukların barınma hakkı söz konusu olmaktadır. Eşlerin ve diğer aile bireylerinin birlikte yaşadıkları aile konutu evlilik birliği ve aile hayatı açısından büyük önem taşımaktadır. Kanun bu yüzden aile konutu ile ilgili olarak özel düzenlemeler getirmiş, aile konutu ile ilgili iş ve işlemlerde eşlerin açık rızasını aramıştır. Bu konuda eşlerin haklarını korumak için de tapu kütüğüne şerh verilmesi imkânı tanımıştır.
Aile Konutu Şerhi Olmayan Evin Satışı İptal Edilebilir mi?
Bir taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi olmadığı o taşınmazın aile konutu olmadığı anlamına gelmemektedir. Aile konutu şerhi, niteliği gereği açıklayıcı bir şerhtir. Aile birliğinin kurulduğu taşınmazın satışına rıza göstermeyen eşin, aile konutunun satılmasından önce tapu kütüğüne aile konutu şerhi koyduramamış ise, taşınmazı satın alan üçüncü kişinin iyi niyetli olmaması, diğer eşin ilgili taşınmazın satışına rızasının olmadığını biliyor ya da bilecek durumda olması halinde aile konutu olan taşınmazın satışına rızası olmayan eş, tapu iptal ve tescil davası açma yoluyla tapu kaydının eski hale getirilmesini mahkemeden talep edebilecektir.
Yargıtay’ın yeni tarihli kararlarında, aile konutunun maliki olan eşle işlem yapan üçüncü kişinin iyi niyetinin aile konutu şerhi bulunmaması halinde de korunacağına hükmetmiş olup bu kararlar ile de aile konutunun korunması için tapuda şerh koşulu aranmamaktadır. Malik olmayan eşin rızası dışında işlem yapılan ilgili taşınmaz fiili olarak aile konutu ise, kanun gereği öncelikli koruma altındadır. Malik olmayan eşin rızası olmaksızın aile konutunun üçüncü kişiye satılması halinde malik olmayan eş tapu iptal ve tescil davası açarak satışı iptal ettirebilecektir.
Tapu kaydında aile konutu şerhi olan bir taşınmazın satışı için malik olmayan diğer eşinin rızası aranır. Taşınmazın tapu kütüğünde aile konutu şerhi bulunması satışa engel olmayıp aile konutu şerhinin bulunması taşınmaz hakkında işlem yapılırken her iki eşin de rızasını gerektirir. Tapuda aile konutu şerhi bulunduğu durumda malik olmayan eşin rızası varsa aile konutu olan taşınmaz satılabilir. Tapuda aile konutu şerhi bulunan ev malik olmayan eşin rızası olmadan satılırsa malik olmayan eş tapu iptal ve tescil davası açabilir. Tapu kütüğünde aile konutu şerhi olması üçüncü kişinin iyi niyetini ortadan kaldıracaktır. Ancak üçüncü kişi satıştan sonra satışa rızası bulunmayan diğer eşten onay alırsa satış geçerli hale gelecektir.
Aile Konutu Haczedilebilir mi?
Türk Medeni Kanunu 194. maddesi ile düzenlenen aile konutu kavramı, mutlak bir dokunulmazlık sağlamamaktadır. İlgili maddede sağlanan koruma taşınmazın malik olan eş tarafından iradi olarak devri durumunda söz konusudur. Haciz işlemi ise malik olan eşin iradesi dışında gerçekleşen bir devir işlemidir. Aile konutu için koruma sağlayan bu madde ile aile konutunun haczi engellenmemektedir. Yargıtay kararları da bu doğrultuda olup malik olmayan diğer eşin şikayet hakkı bulunmamaktadır. İcra İflas Kanunu’nun 82. maddesinde haczedilemeyecek mal ve haklar düzenlenmiş olup aile konutu bu maddede sayılmamıştır. Borçlunun haline münasip evi, haczedilemeyen mallar arasında sayılmıştır. Haczedilen ev hem aile konutu niteliğinde hem de haline münasip ev niteliğinde olabilir. Bu durumda söz konusu ev haczedilemeyecektir.
Aile konutunun haczedilmesi durumunda, borçlunun malik olmayan eşinin haczedilemez şikayetinde bulunabilmesi durumu Anayasa Mahkemesi tarafından inceleme konusu yapılmıştır. İnceleme konusu somut olayda, aile konutunun haczedilmesi nedeniyle zarar gören eş dava yoluna başvurmak istemiş fakat aktif dava ehliyeti eksikliğinden dolayı malik olmayan eşin davası usulden reddedilmiştir. Davanın reddedilmesi nedeniyle malik olmayan eş Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru yoluna gitmiştir. Anayasa Mahkemesi yaptığı incelemede, borçlunun eşinin yaptığı şikayetin, aktif dava ehliyetine sahip olmadığı gerekçesiyle reddedilmesini aile hayatına saygı hakkının ihlali niteliğinde bulmuştur.
Aile Konutu Şerhi Davası Usul Hükümleri
Türk Medeni Kanunu’nun 194, maddesinin üçüncü fıkrası, 06.02.2014 tarihli 6518 sayılı Kanunla değiştirilmiş, yapılan değişikle, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eşin, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini, tapu müdürlüğünden isteyebileceği kabul edilmiştir. Bu değişiklik 6518 sayılı 19.02.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanmakla aynı tarihte yürürlüğe girmiştir. Bu değişiklik ile artık aile konutu şerhi konulması dava yoluyla talep edilmemekte, doğrudan tapu müdürlüğünde bu işlem gerçekleştirilebilmektedir. Ancak bazı özel durumların varlığı halinde ise aile konutu şerhi dava yoluyla da sağlanabilmektedir.
Aile konutu olmasına karşılık diğer eşten habersiz olarak satılması ya da üçüncü bir kişi yararına ipotek verilmesi hallerinde satışın iptali, ipoteğin kaldırılması davaları aile konutu davaları olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu davalarda taraflar, rızası alınmayan eş tarafından diğer eş ve tapuda malik/hak sahibi görünenlere karşı açılmaktadır. Tescil ya da ipoteğin kaldırılması davalarında; Taraflar arasında davaya konu taşınmazın aile konutu olarak kullanılıp kullanılmadığı ile Eşin rızasının olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. Ayrıca üçüncü kişinin iyiniyetli olup olmadığının da ispatlanması gerekir. Aile konutu şerhi konulmasına ilişkin dava usul hükümlerine uygun şekilde incelenmelidir.
- Görevli ve Yetkili Mahkeme
Aile konutu şerhi konulması isteminde görevli mahkeme, Aile Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise eşlerden herhangi birinin yerleşim yeri mahkemesidir.
- Taraf Teşkili
Aile konutu şerhi verilmesine yönelik olarak malik olmayan eş tarafından açılan davada husumet malik olan eşe yöneltilmiş olmalıdır. Aile konutu şerhi verilmesine yönelik olarak malik olmayan eş tarafından açılan davada husumetin verilecek karar sonucunda hukuki yararı zedelenecek olanlara da yöneltilmesi gerekir. Davada hasım olarak tüzel kişiliği bulunmayan Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüklerinin gösterilmesi halinde dava reddedilmeyerek Sosyal güvenlik Kurumu’na husumet yöneltmesi için davacıya mehil verilmelidir. Aile konutu şerhi konulması davasında bankaya husumet yöneltilemez.
- Harç
Aile konutu şerhi verilmesine yönelik istem bağımsız bir dava ile istenebileceği gibi başka bir dava ile birlikte de istenmiş olabilir. Bağımsız dava açılması durumunda aile konutu şerhi konulması istemi konusunda maktu harç alınmalıdır. Başka bir dava ile birlikte istemde bulunulması durumunda ise, aile konutu şerhinin konulması istemi, yanında gerçekleşen isteklerden ayrı olarak harca tabidir. Aile konutu olduğuna dair şerh verilmesi istemine ilişkin dava ya da karşı davada temyiz harcı da alınmalıdır.
- Yargıtay’da Duruşma İstenememesi
Aile konutu olduğuna dair şerh verilmesi istemine ilişkin dava ya da karşı davada verilen hüküm için Yargıtay’da duruşma isteminde bulunulamaz.
- Yargılama Gideri
Aile konutu olduğuna dair şerh verilmesi istemine ilişkin davaya ilişkin yargılama giderlerinden eş sorumludur.
- Kararın Gerekçeli Olması
Aile konutu şerhinin konulması konusunda verilecek kararlar diğer kararlarda olduğu gibi gerekçeli olmalıdır.
- Bekletici Sorun
Aile konutu şerhi konulması davasında aile konutu olduğu ileri sürülen taşınmazın satımına ilişkin işlemin iptali konusunda tapu iptal ve tescil davası sonucu beklenmelidir.
- Davanın Konusuz Kalması
Şerh konulması davası değişik sebeplerle (örneğin konutun cebri icra yoluyla satılması) konusuz kalabilir. Aile konutu şerhi konulması davası konusuz kalmışsa açılan durumunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilir.
Aile Konutu Şerhi Verilmesi İstemi Dava Dilekçesi Örneği
ANKARA NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ’NE,
Davacı: Ad Soyad, TC Kimlik No, Adres
Vekili: Av. Umur YILDIRIM
Davalı: Ad Soyad, TC Kimlik No, Adres
Dava Konusu: Aile konutu şerhi verilmesi istemidir.
Açıklamalar
Müvekkilim bir süre önce davalı ile evlenmiş ve evlilik sonrası davalıya ait ……….. adresli taşınmazda oturmaya başlamışlardır. Davalı koca bilinmeyen bir nedenle birkaç gün önce müşterek evi terk ederek babasının evine gitmiş; eve gelmemeye başlamıştır. Davalı ev telefonunu görüşmeye kapattırmış, elektrik ve suyu da kapattırarak müvekkilimi evden atmaya çalışmaktadır.
Müvekkilim ev hanımı olup çalışmamakta ve düzenli bir geliri de bulunmamaktadır. Davalı tarafından taşınmazın satılması veya kiraya verilmesi halinde müvekkilim ile çocuklarının barınacağı başka bir yer kalmayacaktır.
İşbu sebeple, Mahkemenize başvurarak dosya üzerinde (dilekçe karşı tarafa tebliğ edilmeden) inceleme yapılarak tarafların oturduğu aile konutunun tapu kaydına şerh konulmasına karar verilmesini isteme zarureti hasıl olmuştur.
Hukuki Sebepler: TMK, HMK ve her türlü ilgili sair mevzuat.
Hukuki Deliller: Her türlü yasal delil.
Sonuç ve İstem: Yukarıda açıklanan sebeplerle;
…… İli, …… İlçesi, …. Mahallesi, ….. Sokak, …. Numara adresindeki aile konutunun tapu kaydına aile konutu şerhi konulması ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini vekaleten Saygılarımızla arz ve talep ederiz.
Davacı Vekili
Av. Umur YILDIRIM