İdari Davada Tanık Dinlenir mi?

İdari Davada Tanık Dinlenir mi?

idari davada tanik dinlenir mi

İdari davada tanık dinlenir mi? İdari davası olan bir çok kişi bu soruyu tarafımıza sormaktadır. Soruyu cevaplamadan önce tanık kime denir? Tanıklık nasıl yapılır gibi soruları cevaplamak gerekir. Tanık, bir başka deyişle şahit, davaya konu olan olay hakkında görerek, duyarak yahut başka bir şekilde bilgi sahibi olan kişilerdir. Bu kişiler, bildikleri hususları mahkeme esnasında, adli mercilerin önünde anlatmakla mükellef kişilerdir, ancak söz konusu kişiler davanın taraflarından değillerdir. Tanıklık edilmesi, dava konusu hakkında sahip olunan bilgilerin beyanda bulunulması, kural olarak zorunlu bir husustur.

Tanık, sözlükte “Gördüğünü ve bildiğini anlatan, bilgi veren kimse, şahit” anlamına gelmektedir. Hukuki anlamda ise, davanın tarafları haricindeki kişilerin, davayla ilgili vakıa hakkında, dava dışında edindikleri bilgileri mahkemeye iletmelerine tanıklık, tanıklık yapmış olan kişiye de tanık denilmektedir. Tarafların, kendi davalarında tanık olarak dinlenmeleri mümkün değildir. Dolayısıyla tanığın, muhakkak davanın tarafları haricinde üçüncü bir kişi olması gerekmektedir. Tarafların yasal temsilcisi tanık olarak dinlenemez ancak taraflardan birinin avukatı, üçüncü kişi olduğu için tanık olarak dinlenebilmektedir. Tanık, bizzat, davayla ilgili vakıaları duyu organlarından en az birisiyle yaşamış olan kişidir. Peki idari davada tanık dinlenir mi ? sorusuna bu makalemizde cevap arayacağız.

İdari Yargıda Tanık Delili

İdari yargılama hukukunda hiçbir delil, İYUK’ta ayrıca düzenlenmemekte, yalnızca bilirkişi ile keşif delilleriyle ilgili olarak İYUK’un 31. maddesinde HMK’ya göndermede bulunulmaktadır Ayrıca, İYUK’un 31. maddesinde, kanunda hüküm olmayan ve HMK’ya atıfta bulunulmayan hallerde vergi uyuşmazlıklarının çözümünde VUK’un ilgili hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir. Ancak, VUK’un 3. maddesinde düzenlenen tanık ifadesi, Danıştayca sadece vergilendirme aşaması bakımından kabul edilmiş olup, VUK’un mükerrer 378. maddesinde duruşma esnasında dinleneceği ifade edilen kişiler, madde metninde sayılmış olan kişilerle sınırlanmıştır. Bu itibarla, idari yargılama aşamasında tanık dinlenmesi mümkün olamamaktadır. Diğer taraftan, başta disiplin cezaları olmak üzere birçok idari işlemin hazırlık aşamasında tanık beyanları önem arz etmekte ve Danıştay da yargılama sürecinde söz konusu ifadeleri delil olarak kabul etmektedir.

İYUK’ta deliller konusunda ayrı bir düzenleme yapılmadığı gibi tanık beyanıyla ilgili de hüküm bulunmamaktadır. Ayrıca Kanunun HMK’ya atıf yaptığı 31. maddesinde de tanık delilinden bahsedilmemektedir. Dolayısıyla yürürlükteki mevzuatımız bakımından idari yargıda kural olarak tanık dinlenilmesi mümkün değildir. Diğer taraftan, İYUK’un duruşmaya ilişkin esasları düzenleyen 18. maddesinde, duruşmada sadece taraflara söz verileceğine iliş- kin düzenleme bulunmakta olup tanıkların dinleneceğine ilişkin bir hükme yer verilmemektedir.

İdari yargı sistemi içerisinde yer alan vergi yargılama hukuku bakımından İYUK’un 31/2 maddesinde, “Bu Kanun ve yukandaki fıkra uyarınca Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa atıfta bulunulan haller saklı kalmak üzere, vergi uyuşmazlıklarının çözümün- de Vergi Usul Kanununun ilgili hükümleri uygulanır” düzenlenmesi mevcut olup, VUK’un 3/B-2. maddesi, “Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz” şeklindedir. Bu düzenlemenin yapılmasıyla birlikte vergilendirme aşamasında tanık beyanının delil olarak kullanılması bakımından artık herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır. Söz konusu hükmün mefhumu muhalifine göre, tanık ifadesinin vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunması halinde vergi mahkemesinde delil olarak kullanılması mümkündür.

idari davada tanik dinlenir mi iyuk
idari davada tanik dinlenir mi iyuk

İdari Duruşma Nasıl Olur?

İdari davalara bakma görevi, vergi mahkemelerine, idare mahkemelerine, bölge idare mahkemelerine ve Danıştay’a aittir. Duruşma, tarafların yazılı olarak dilekçelerinde belirttiği iddia ve savunmalarını bir de sözlü olarak belirlenmiş bir zamanda mahkeme heyeti önünde bildirmesidir. Bu tanımdan yola çıkarak, idari davalar için duruşma, davacının dava konusu işlemin iptalini gerektiren önemli hususları bir kez de sözlü olarak ortaya koyması, idarenin de sebeplerini ve dayanaklarını izah ederek işlemini savunması şeklinde tanımlanabilir.

İdari yargılamada yukarıda tanımı verilen duruşma, istisnai hallerde yapılmaktadır çünkü idari yargıda adli yargıdan farklı olarak yazılı yargılamanın kural olmasıdır. Yani, idari yargıda hâkim tarafların yazılı iddiaları, savunmaları ile bu iddiaları desteklemek amacıyla dosyaya sundukları belgeleri ve ilgili erlerden bizzat getirttiği diğer bilgileri değerlendirerek bir kanıya varmaktadır.

İdari davalarda duruşma istisnai bir durumdur. Bu nedenle idari davalarda duruşma, talebe bağlı bir husus olmakla birlikte, ilk derece mahkemesi talep halinde duruşma yapmak zorundayken, istinaf ve temyiz aşamalarında duruşma talebi Bölge İdare Mahkemeleri ve Danıştay’ın kararlarına bağlıdır. Ayrıca, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. Maddesinde belirtildiği üzere söz konusu talep dava dilekçesi ile cevap ve savunmalarda yapılabilir.

İdari Davada Tanık Dinlenir mi?

İdari davalarda yukarıda anlatıldığı üzere ceza ve hukuk davalarında olduğu gibi tanık dinlenmesi söz konusu değildir. İdari davalarda tanık dinlenmez. Ancak, mahkemede tanık dinlenmemekle beraber, tanığın noterde verdiği beyanlarının hükme esas alındığı idari davalar mevcuttur. Yine mahalli bilirkişi adı altında çeşitli davalarda tanık dinlenerek karara esas alındığı da görülmüştür. Son olarak tanık olarak dinlenecek kişinin ceza veya hukuk mahkemelerinde verdiği ifadeyi idare dosyanıza sunabilir veya ilgili mahkemeden talep edilmesini, idare mahkemesinden isteyebilirsiniz. Danıştay, yargılama aşamasında, tanık beyanını kabul etmemekte ve bozma nedeni olarak görmektedir. Danıştayın bu doğrultuda vermiş olduğu kararların gerekçeleri ise şunlardır”:

  • İYUK’un 1/2 maddesinde, Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinde yazılı yargılama usulünün uygulanacağı ve incelemenin evrak üzerinde yapılacağı ifade edilmiştir.
  • İYUK’un 17. ve 18. maddelerinde tarafların duruşmada dinleneceği düzenlenmiş ancak duruşmada tanık dinleneceğine ilişkin bir düzenleme yapılmamıştır.

İYUK’un 31/1 maddesi, HMK’ya göndermede bulunduğu hususları saymakta, ancak söz konusu maddede tanık ifadesine veya tanığın duruşmada dinlenmesine ilişkin bir belirleme bulunmamaktadır. İYUK’un 31/2 maddesinde ise, bu Kanun ve 31/1 maddesi uyarınca HMK’ya atıfta bulunulan haller saklı kalmak üzere, vergi uyuşmazlıklarının çözümünde VUK’un ilgili hükümlerinin uygulanacağı belirtilmektedir.

idari davada tanik dinlenir mi delil
idari davada tanik dinlenir mi delil

Ceza Hukukunda Tanık Nasıl Dinlenir?

Ceza hukukuna konu olan davalarda, dava konusu uyuşmazlığın çözümü adına tanık dinlenilebilmektedir. Ceza hukukunda tanıklık, Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun Birinci Bölümü’nde Tanıkların Çağırılması Başlığı altında madde 43’te düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre, ilgili davada tanık olacak kişilere, çağrı kâğıdı tebliğ edilir ve adli mercilerce çağrılırlar. İşbu çağrı kâğıdı ile tanıklık edecek kişilere, gelmemeleri halinde ortaya çıkacak sonuçlar bildirilir. Öyle ki, tutuklu işlerde tanıkların gelmemeleri halinde haklarında zorla getirme kararı verilebilir.

Yukarıda anlatıldığı şekilde çağrılan tanıklar, duruşma esnasında çağrılana kadar duruşma salonu dışında beklerler ve çağırıldıklarında ayrı ayrı, sonraki tanıklar bulunmaksızın dinlenirler. Tanığa; dinlenmeden önce, gerçeği söylemesinin önemi, gerçeği söylememesi halinde yalan tanıklık suçundan dolayı cezalandırılacağı, doğruyu söyleyeceği hususunda yemin edeceği, duruşmada mahkeme başkanı veya hakimin açık izni olmadan mahkeme salonunu terk edemeyeceği, anlatılır. Mahkeme önünde yemin ettikten sonra, tanıklar dava konusu hakkında bildiklerini anlatırlar.

Hukuk Davalarında Tanık Nasıl Dinlenir?

HMK‘nın 240 ila 265. maddeleri arasında tanık delili düzenlemekte olup İYUK’un hukuk yargılamasına atıf yaptığı 31. maddesinde tanık delilinden bahsedilmemektedir. Bu hükümlerden yola çıkarak tanık deliline ilişkin özellikleri şu şekilde özetleyebiliriz: Türk yargısına tabi olmak koşuluyla; tanıklık yapmak, herkes için mecburi olup (HMK, m. 245) icra edilmesi gerekli kamu görevi niteliği taşımaktadır. Davada, taraflarca tanık gösterilmekte olup hangi meselenin tanıkla ispat edilmesi gerektiğini tanıkla ispat etmek isteyen taraf, mahkemeye bildirmektedir. Bildirilen mesele, mahkemece tanıkla ispatı mümkün olan bir konu olarak görülürse, mahkeme, tanıkları göstermesi için söz konusu tarafa makul bir süre vermektedir. Tanık listesinin, bu süre içerisinde mahkemeye verilmesi gerekmekte olup listede bulunmayan kişilerin tanık olarak beyanına başvurulamamaktadır.

Hukuk davaları, kişiler arasındaki özel uyuşmazlıkların çözümlemesinin yapıldığı davalardır. Örneğin, maddi manevi tazminat davaları, tapu iptal ve tescil davası, itirazın iptali davası, boşanma davası, vakıflarla ilgili davalar, alacak davası gibi davalar hukuk davalarındandır. Hukuk davalarında tanık gösterilebilmesi için taraflardan tanık dinletileceğine dair ilgili mahkemeye bilgi verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda da düzenlendiği şekilde, tanık dinletmek isteyen tarafın, tanıkların isim ve soy isimlerini, tebliğe elverişli adreslerini içeren bilgileri mahkemeye sunması gerekmektedir. Bu listede gösterilmemiş olan kimseler tanık olarak dinlenemez ve ikinci bir liste verilemez. Tanık bilgileri sunulurken tanığa ait adres gösterilmemiş veya gösterilen adreste tanık bulunamamışsa, ilgili tarafa adres göstermesi için, işin niteliğine uygun kesin süre verilir. Bu süre içinde adres gösterilmez veya gösterilen yeni adres de doğru değilse, bu tanığın dinlenilmesinden vazgeçilmiş sayılır.

Tanıklar davaya bakan mahkemede dinlenir. Tanıklar, hakim tarafından ayrı ayrı dinlenir ve biri dinlenirken henüz dinlenmemiş olanlar salonda bulunamazlar. Tanıklar gerektiğinde yüzleştirilirler. Tanıklar, bildiğini sözlü olarak açıklar ve sözü kesilmeden dinlenir. Dinlenilme sırasında, tanık, yazılı notlar kullanamaz. Ancak, tanık tarihleri ve rakamları tespit etmek veya bazı hususları açıklamak ya da hatırlayabilmek için yazılarına bakmak zorunda olduğunu hakime söylerse, hakim derhal yazılarına bakmasına veya belirleyeceği duruşmada yeniden dinlenmesine karar verebilir. Hakim, tanık sözünü bitirdikten sonra, ifade ettiği hususların açıklanması veya tamamlanması amacıyla başka sorular da sorabilir. Toplu mahkemede başkan, hakimlerden her birinin tanığa doğrudan doğruya soru sormasına izin verir. Tanığın sözleri tutanağa yazılarak önünde okunur ve tutanağın altı kendisine imza ettirilir. Eğer tanık Türkçe bilmiyorsa, bu durumda bir tercüman eşliğinde dinlenilebilir. Tanık, sağır ve dilsiz olup okuma ve yazmayı biliyorsa, sorular kendisine yazılı olarak bildirilir ve cevapları yazdırılır; okuma ve yazma bilmediği takdirde, hakim, kendisini işaret dilinden anlayan bilirkişi yardımıyla dinler.

İdari Davalarda Hangi Delillere Başvurulur?

İdari davalarda yargılama usulüne ilişkin düzenlemelerin yer aldığı İdari Yargılama Usulü Kanunu’na göre, idari davalarda başvurulacak delillerin dilekçelerde gösterilmesi ve dava açıldıktan sonra delil tespitinin ise ilgili Mahkemeden talep edilmesi gerekmektedir. Fakat belirtilen bu hususların yanı sıra, hangi iddiaların hangi delillerle ispat edilebileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu durum, idari yargıda delil serbestisi ilkesinin geçerliliği bulunduğunun bir göstergesidir.

Bu husus, kural olarak idari yargılama usulünde her şeyin delil olarak kullanılabileceği anlamına gelmektedir. Fakat kural olarak delil serbestisi ilkesi idari yargılama usulünde geçerli olsa, mutlak bir ilke değildir. Bir başka değişle, idari yargılama usulünde her şeyin delil olarak kullanılabilmesinin bir takım sınırları bulunmaktadır. Şöyle ki, idari yargılama usulünde, makbuz, resmi senet gibi yazılı deliller kullanılabileceği gibi keşif, bilirkişi gibi delillere de başvurulabileceği kabul görmektedir. Fakat idari yargılama usulünde delil olarak kullanılamayacak ve belirtilen istisnalara örnek olarak ise, tanık, yemin, hukuka aykırı olarak elde edilen bazı bulgu ve gizlilik niteliğine haiz bilgi ve belgeler gösterilebilmektedir. İdari davada tanık dinlenir mi sorusunun bu makalede cevabını sizlere verdik.

X
kadim hukuk ve danışmanlık