Bağ-kur primi, bağkur olarak bilinen emeklilik çeşidinde sigortalılığın devamı devlete ödenen paraya denir. Bağ-Kur (Esnaf ve sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu) 1971 yılın 1479 sayılı kanunla kurulmuştur. 2006 yılında 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu ile tüm sosyal güvenlik kurumları birleştirilmiş ve BAĞ-KUR kurumunun varlığına son verilmiş. Günümüzde BAĞ-KUR olarak bildiğimiz sigortalılık şekli aslında 5510 sayılı kanunun 4/B maddesinde düzenlenmiştir ve bu sebepten 4/B olarak da anılmaktadır.
2006 yılında 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu ile sosyal güvenlik kurumları (SSK, Emekli Sandığı ve BAĞ-KUR) birleştirildi ve sigortalılık çeşitleri 4. Madde ile belirtilerek hükümleri yeniden düzenlendi. BAĞ-KUR genellikle ticaretle uğraşanların ve işverenlerin sigorta türü olarak bildiğimiz bir sigorta türü olsa da kimi zaman çalışanların ve bağımsız çalışan kişilerin de bu sigorta türüne denir.
Günümüz ekonomik koşulları altında enflasyon altında ezilen vatandaşlarımız primlerini ödeyemez hale geldiler. Sonuç olarak prim borçları birikmiş kişiler için af kanunu çıkacak mı sorusu gündeme geldi. Af kanunu çıkması ile prim borçlarının yapılandırılması ile yeniden sosyal güvence hükümlerinden yararlanabilir duruma gelebilirler. Ancak Bağ-kur borçları ile ilgili henüz açıklanan bir af yasası bulunmamaktadır. Kadim Hukuk ve Danışmanlık olarak bu makalemizde “Bağ-kur Primi Nedir? Nasıl Hesaplanır ve Ödenir? Af Var Mı? hususları üzerinde duracağız.
Bağ-kur Primi Nedir?
Prim sosyal sigortalarda sigorta riskleri ve Kurumun yönetim giderleri karşılığı olarak sigortalı ve/veya işverenden prime esas kazançlarının belirli bir oranında alınan miktardır. Prim sigortalının sigortalı olmak dolayısı ile yükümlülüklerin başında yer alır. Prim sigortalı bakımından bir yükümlülüktür. Her sigortalı prim ödemek zorundadır. Bağ-kur sigortalısı da prim ödemek zorundadır. Bağ-kur (Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu )1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu ile 1971 yılında kurulmuştur. 2006 yılı itibarı ile tüm sosyal güvenlik kurumları birleştirilmiştir. Artık Bağ-Kur 5510 sayılı Kanunun 4-B maddesinde geçtiği için 4-B sigortalılık olarak anılmaya başlanmıştır. İlgili Kanun kapsamında kendi nam ve hesabına çalışanlar, çiftçiler, işverenler bakımından uygulama bulmaktadır.
Sosyal sigortada her sigortalı prim ödemekle yükümlüdür. Bağımlı çalışanların korunması ve sosyal güvenlik bakımından desteklenmesi için sigortalıları çalıştıran işverenlere de prim ödeme yükümlülüğü getirilmiştir. İşverenlere getirilen prim ödeme yükümlülüğünün dayanağı, sosyal sigortanın kendisidir. Özel sigorta bakımından böyle bir yükümlülük düşünülemez. Ancak sosyal sigorta işverene de kanundan doğan bir yükümlülük olarak prim ödeme yükümlülüğü yüklemiştir. Primler, “Kısa ve uzun vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortası için bu Kanunda öngörülen her türlü ödemeler ile yönetim giderlerini karşılamak üzere” Kurum tarafından alınır. SGK da primleri toplamak ve tahsil etmekle yükümlüdür.

Bağ-Kur Primine Esas Kazanç Nedir?
Sosyal sigortalarda prim ödeme yükümlülüğünün muhtevası ve ödenecek primlerin miktarı kanunla belirlenir. Kanun koyucu prime esas kazanç belirlemesi yapmakta, sigortalılar ve varsa işverenleri bu miktardan belirli bir oranda prim ödemekle yükümlü tutmaktadır. Prime esas kazanç kavramı, hangi gelirlerin prime esas kazanç içinde yer alacağını belirler. Sigortalı aylık gelirleri üzerinden aylık olarak prim öder. İşte prime esas kazanç, bir ay içinde ödenecek prim miktarının hesabına esas alınacak gelirlerin toplamını ifade eder. SSGSSK m. 80’de prime esas kazançları ve prim oranlarını belirlemiştir. Prime esas kazanç belirlenirken sigortalıların statüleri de dikkate alınmak suretiyle tespit yapılmıştır.
5510 sayılı Kanunun 4-B maddesi kapsamında bağımsız çalışanlar bakımından da primin belirlenmesi için önce prime esas kazancın belirlenmesi gerekmektedir. Bağımsız çalışanların prime esas kazançlarının, bu kitlenin çeşitliği dikkate alındığında çok farklı olacağı bilinmektedir. 5510 sayılı Kanun ile getirilen sistemde bağımsız çalışanlar açısından yepyeni bir sistem kurulmuştur. Öncelikle prime esas kazanç alt sınırının altında geliri olduğunu belgeleyenler sistemin dışında kalma imkanına kavuşturulmuşlardır. Yeni mevzuatımız prime esas kazancın tespitinde daha liberal bir sistemi kabul etmiştir. Buna göre bağımsız çalışanlar için prime esas kazanç SSGSSK’nın 82. maddesine göre belirlenen “prime esas günlük kazanç alt sınırı ile üst sınırı arasında kalmak şartı ile kendileri tarafından beyan edilecek günlük kazancın otuz katıdır”. Bu sigortalılar tarafından Kurumca belirlenen sürelerde aylık prime esas kazanç miktarı belirlenerek Kuruma beyan edilir. Beyanda bulunmayan sigortalıların aylık prime esas kazancı, prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katı olarak belirlenmiş sayılır.
Kanun koyucu bağımsız çalışanlar bakımından prime esas kazanç tespitinde keyfiliği önlemek maksadı ile bazı sınırlamalara yer vermiştir. Buna göre eğer bağımsız çalışan sigortalı aynı zamanda işveren ise aylık prime esas kazancı, çalıştırdığı sigortalıların prime esas günlük kazancının en yükseğinin otuz katından az olamaz. Aylık prime esas kazancı, çalıştırdığı sigortalının otuz günlük prime esas kazancından düşük olduğu tespit edilen sigortalıların aylık prime esas kazançları, tespit edilen kazanç düzeyine çıkartılarak aradaki farkın primi, m. 89’da belirlenen esaslara göre gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmak suretiyle tahsil edilir. Bağımsız çalışan eğer faaliyetleri itibarı ile birden çok zorunlu sigortalı olma durumuna düşerse prime esas kazanç bakımından da tek beyanda bulunur.
Bağ-Kur Primi Nasıl Hesaplanır?
Sosyal sigorta sisteminde aktüeryal hesaplara dayalı olarak prim oranları da hesap edilmektedir. Prim oranları sigorta dallarına göre farklı farklı belirlenir. Sosyal sigorta sisteminde farklı gruplar farklı sigorta dalları kapsamında pim ödedikleri için her sigorta grubu ve ödemekle yükümlü oldukları prim oranları da ayrı ayrıdır. Pek tabidir ki prim oranlarının bütün sigortalılar bakımından tek düze olması norm ve standart birliğinin sağlanması bakımından önemlidir. 5510 sayılı Kanun ile bu anlamda önemli mesafe kat edilmiştir.
Bağımsız çalışanlar kısa vadeli, uzun vadeli sigorta kolları ve genel sağlık sigortası olmak üzere üç grup altında prim öder. Sosyal güvenlik reformu sonucunda ilk defa bağımsız çalışanlar iş kazaları ve meslek hastalık sigortası kapsamına alınmışlar ve iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı sosyal güvenliğe kavuşturulmuşlardır. İş kazaları ve meslek hastalıkları sigortası kapsamına bağımsız çalışanların da alınması özellikle küçük esnaflar, sanayiciler ve bedenen çalışan bağımsız çalışanlar yönünden önemli bir sosyal güvenlik açığının kapatılmasına ve eksikliğin giderilmesine katkı sağlamıştır. 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Kanun m. 8 ile kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar kısa vadeli sigorta kollarına tabi tutulmuş ve yürütmekte olduğu iş dolayısı ile meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özre uğratan olaylara karşı sosyal güvenliğe kavuşmuşlardır.
Bağımsız çalışanlar, 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Kanun m. 48 ile iş kazaları ve meslek hastalıkları sigortası kapsamına alınmışlardır. Kısa vadeli sigorta kollan bakımından bağımsız çalışanlar 6385 sayılı Kanun ile “Kısa vadeli sigorta kolları prim oranı, sigortalının prime esas kazancının %2’sidir. Bu primin tamamını işveren öder. Bu oranı %1,5 oranına düşürmeye ya da %2,5 oranına artırmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir” Bağımsız çalışanlar genel sağlık sigortası için ise %12,5 oranında prim öderler. Bağımsız çalışanlar uzun vadeli sigorta kolları için ise %20 oranında prim öder. Bu prim yaşlılık, malullük ve ölüm sigortası primi olarak ödenir.
Kimler 4/B (BAĞ-KUR) Sigortalısı Sayılmaktadır?
5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa göre BAĞ-KUR’lu sayılan yani 4/B kapsamında olan kişiler şunlardır.
- Ticari kazanç ve serbest meslek kazancı sebebiyle gerçek ve basit usulde gelir vergisi mükellefler,
- Gelir vergisi mükellefi olmayan fakat esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olan kişiler
- Şirket, kolektif şirket, donatma iştiraki, adi ve komandit şirket, limited şirket ortakları ve sermayesi paylara bölünmüş şirketlerin komandite ortakları. (Komanditer ortaklar 4/B sigortalısı olmaz.) Ayrıca anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi ortakları da 4/B sigortalısı sayılır.
- Köy ve mahalle muhtarları
- Jokey ve antrenörler (6132 sayılı At Yarışları Hakkında Kanuna tabi olmaları şartıyla)
- Tarımsal faaliyette bulunan kişiler
- Avukatlar (bağımlı çalışan avukatlar 4/a sigortalısıdır)

Bağ-Kur Prim Borcu Affı Var Mı?
Bağ-kur prim borçlarına af gelip gelmeyeceği son dönemde merak konusu olmuştur. Bağ-kur borcu sebebi ile sağlık hizmetlerinden yararlanamayan ve emeklilik için beklemek zorunda kalan kişiler için özellikle bu durum önem arz etmektedir. 2025 yılı için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından çalışmalarda Bağ-kur borçlarının faizlerinin silinmesi, anapara borcunun ise yapılandırarak taksitler halinde ödemesinin alınması gündeme alınmıştır. Af çıkması durumunda prim borçluları yeniden sigorta güvencelerine kavuşacak ve emeklilik yaşını dolduranlar prim borcunun ödenmesi ile emekliliğe hak kazanabilecekler.
Bağ-kur prim borcu kapsamında borçların yeniden yapılandırılması ile ödeme güçlüğü içerisinde olan Bağ-kur’luların yeniden sosyal güvenlik imkanlarına kavuşmaları hedef alınmaktadır. Af kanunun çıkması ile prim borçlarından kurtulmak isteyen Bağ-kurlular prim borçlarını taksitlendirerek ödeme veya peşin ödeme indiriminden faydalanarak ödeme yapabilecekler. Yine faiz indirimleri ve gecikme cezalarının silinmesi de uygulanabilir. Bağ-kur borcu affının 2025 ‘in ikinci veya üçüncü çeyreği itibarı ile çıkması bekleniyor.