Görevden uzaklaştırma, idare tarafından yürütülen kamu hizmetinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülen memur, asker, polis, üst kuruluşlar ile yükseköğretim kurumu yöneticileri, öğretim elemanları ve diğer personel hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir. Halk arasında açığa alınma olarak bilinir. Görevden uzaklaştırma tedbiri disiplin veya ceza soruşturmasının herhangi bir safhasında üç ay süreyle alınabilir. Bu sürenin bitiminde tedbir kararının alınmasına ilişkin sebeplerin devam etmesi halinde tedbir her defasında üç ay uzatılabilir. Açığa alınma işlemi, görevi başında kalmasında sakınca görülen kamu görevlileri hakkında uygulanan geçici bir önlemdir. Görevden uzaklaştırma, memurlar hakkında gerek ceza yasasına göre, gerek disiplin hükümlerine göre, soruşturmanın sağlıklı bir biçimde yürütülmesi için başvurulan geçici bir önlemdir. Görevden uzaklaştırma kararı bir görevden çıkarma kararı değildir, bu nedenle memuriyet görevi sona ermez. Görevden uzaklaştırma müessesesi, 657 sayılı Kanunun “Hizmet Şartları ve Şekilleri” başlıklı Dördüncü Kısmının sekizinci bölümünde, 137-145. maddeler arasında düzenlenmiştir. Bu düzenlemeler sırasıyla;
- Görevden uzaklaştırma (DMK 137. Madde)
- Görevden uzaklaştırmaya yetkili kişiler (DMK 138. Madde)
- Görevden uzaklaştıran amirin sorumluluğu (DMK 139. Madde)
- Ceza kovuşturması sırasında görevden uzaklaştırma (DMK 140. Madde)
- Görevden uzaklaştırılan veya görevinden uzak kalan memurların hak ve yükümlülüğü (DMK 141. Madde)
- Tedbirin kaldırılması (DMK 142. Madde)
- Memurun göreve tekrar başlatılması zorunlu olan haller (DMK 143. Madde)
- Görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılmasında amirin takdiri (DMK 144. Madde)
- Görevden uzaklaştırma süresi (DMK 145. Madde)
657 sayılı Kanunda Devlet memurunun, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede ise sözleşmeli personelin görevden uzaklaştırılabilmesi için ilgilinin görevi başında kalmasının sakınca yaratacak olması, bir önkoşul olarak öngörülmüş bulunmaktadır. Bir başka deyişle, Devlet memurları ile sözleşmeli personel, ancak görevleri başında kalmalarının bir sakınca oluşturması halinde görevlerinden uzaklaştırılabileceklerdir. Personel hakkında adli soruşturma olması veya personelin asker olması durumunda farklılıklar vardır. Bu sebeple makale içeriğinde asker, polis ve memur 3 farklı şekilde ele alınacaktır.
Görevden Uzaklaştırma Nedir?
Görevden uzaklaştırma, Devlet memurlarının görevleri başında kalmasında sakınca görülen hallerde, yetkili makamlarca uygulanan ihtiyati bir tedbirdir. Bu tedbir, memur hakkında yürütülen adli ve idari bir soruşturma sırasında uygulanabileceği gibi soruşturma başlatılmadan da gerçekleştirilebilir. “Ancak bu tedbirin uygulanabilmesi için bir soruşturma açılmış olması, ya da belirli bir süre içinde bir soruşturmaya başlanılacak olması gerekir.” Görevden uzaklaştırma müessesesi, 657 sayılı Kanunun “Hizmet Şartları ve Şekilleri” başlıklı Dördüncü Kısmının sekizinci bölümünde, 137-145. maddeler arasında düzenlenmiştir. DMK’nın 137. maddesinde görevden uzaklaştırmanın “ihtiyati tedbir” olduğu belirtilmektedir. Kanun metninden anlaşılacağı üzere açığa alınma, bir disiplin cezası değil, önleyici bir nitelik arz eden ihtiyari tedbir olarak düzenlenmiştir. Zira kamu görevlisinin henüz kesinleşmiş bir cezası bulunmamaktadır. Yine açığa kararı, bir görevden çıkarma kararı değildir, bu nedenle memuriyet görevi sona ermez. Görevden uzaklaştırma şu kanunlar;
- 657 sayılı Kanun hükümlerinin Devlet memurlarının görevlerinden uzaklaştırılabilmelerine,
- 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerinin de sözleşmeli personelin görevden uzaklaştırılabilmesine olanak sağlayan düzenlemeler içirir.
İhtiyati tedbir bir çeşit hukuki korumadır. Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle bir hakkın elde edilmesinin önemli derecede zorlaşacağından, imkansız hale geleceğinden yahut ciddi bir zararın meydana geleceğinden hareketle bu karar verilebilir. Tanımdan anlaşılacağı üzere burada bir takdir yetkisi doğmaktadır ancak bu yetki hakim eliyle değil, yetkili amirler eliyle kullanılacaktır. Görevden uzaklaştırma, hem hakkında ceza kovuşturması ve hem de disiplin soruşturması açılan memurlara uygulanır. Hatta disiplin soruşturması henüz açılmamış olmakla beraber, ileride açılacak ise açığa alınma tedbiri gene uygulanabilir. Görevden uzaklaştırılan personel, açığa alınma işlemine karşı açılacak yürütme durdurma istemli iptal davası sürecini bilmesi gereklidir.
Görevden Uzaklaştırma İşleminin Unsurları
Görevden uzaklaştırma tedbirinin, hukuka aykırı bir şekilde uygulandığı durumlarda nasıl hareket edileceği, 657 sayılı yasanın görevden uzaklaştırmayı düzenleyen hükümlerinde ayrıca yer almamıştır. Görevden uzaklaştırma nihai olarak bir idari işlemdir ve idari işlemlerin hukuka aykırılık arzettiği yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönünden sakatlık durumlarında, görevden uzaklaştırma işleminin
iptali de istenebilecektir. Örneğin, DMK’nın 138. maddesinde görevden uzaklaştırmaya yetkili olanlar sayılmıştır: a) Atamaya yetkili amirler, b) Bakanlık ve genel müdürlük müfettişleri, c) İllerde valiler, ç) İlçelerde kaymakamlar. Eğer, görevden uzaklaştırma tedbiri, bu sayılanlar dışında bir yetkili tarafından alınırsa, söz konusu idari işlem, yetki yönünden hukuka aykırı olacaktır.
- Konu Unsuru: Görevden uzaklaştırma işleminin konusunu, bir kamu görevlisinin belirli bir süre görevinden uzaklaştırılması oluşturmaktadır. Görevden uzaklaştırma işleminin, aday memurlar hakkında da tesis edilebilmesine herhangi bir engel bulunmamaktadır. Bir kamu görevlisinin, gerçekleştirdiği bir eylem nedeniyle görevinden uzaklaştırılabilmesi mümkün olduğu gibi gerçekleştiği iddia edilen ya da gerçekleşen eylemin failinin belli olmaması, bu durum nedeniyle görevden uzaklaştırma önlemine başvurulabilmesine engel bulunmamaktadır. İddianın sübutu ve failin belirlenebilmesi için, ilgili kamu görevlilerinin görevden uzaklaştırılabilmesi mümkündür. Hatta tek kişi tarafından gerçekleştirilen bir eylemin failinin tespiti amacıyla birden çok kamu görevlisinin görevden uzaklaştırılabilmesi dahi olanaklıdır. Görevden uzaklaştırma işlemi ile görevinden uzaklaştırılan kamu görevlisinin, uzaklaştırıldığı görevi (kadrosu) ile hukuki bağı sona ermemektedir. İlgili kamu görevlisi hukuken, uzaklaştırıldığı görevde bulunmakta ancak görevden uzaklaştırılmış olması nedeniyle, hukuken bulunduğu görevi fiilen yürütememektedir.
- Sebep Unsuru: Görevden uzaklaştırma işleminin sebebini, ilgili kamu görevlisinin görevi başında kalmasının yaratacağı sakınca oluşturmaktadır. 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda görevden uzaklaştırma, görevi başında kalmasında sakınca görülen Devlet memurları hakkında uygulanacak bir tedbir olarak öngörüldüğünden Devlet memurlarının görevleri başında kalmalarının sakıncalı olup olmadığının tespitinde, kamu hizmeti gereklerinin gözetilmesi zorunlu bulunmaktadır. “Kamu hizmetinin gerektirdiği haller” ifadesi, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 53. maddesinde yer alan halleri de kapsamakla beraber, bu hallerle sınırlı bulunmamaktadır. 657 sayılı Kanun’da, görevden uzaklaştırma işleminin tesisi konusunda idareye 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye nazaran daha geniş bir takdir yetkisi tanındığının kabulü gerekmektedir. Bununla birlikte, bu yetki sınırsız olmayıp, örneğin, ilgili memurun güvenliğini sağlamak amacıyla görevden uzaklaştırılabileceğinin kabulü mümkün bulunmamaktadır. 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede görevden uzaklaştırma sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Sözleşmeli personelin görevi başında kalmasının sakıncalı olarak değerlendirilerek görevinden uzaklaştırılabilmesi, belirli hallerin varlığı koşuluna bağlı bulunmaktadır. Anılan K.H.K,’nin 53 üncü maddesinde sınırlı olarak sayılan hallerden birinin varlığı halinde, görevi başında kalması sakıncalı görülen sözleşmeli personel görevden uzaklaştırılabilecektir. Sayılan haller dışın- da, bir sözleşmeli personelin görevi başında kalmasının sakıncalı görülerek görevinden uzaklaştırılabilmesi olanaklı değildir.
- Amaç Unsuru: Görevden uzaklaştırma işleminin amacı, görevden uzaklaştırılan kamu görevlisinin görevi başında kalması halinde ortaya çıkması kuvvetle olası sakıncaları önlemektir. Soruşturmanın sağlıklı bir şekilde yapılması amacı tek başına, görevden uzaklaştırma işleminin tesis edilebilmesi için yeterli kabul edilebildiği gibi, hizmet bakımından ortaya çıkması olası sakıncaların önlenmesi amacına bağlı olarak yapılan değerlendirmelere dayanak oluşturduğu da görülebilmektedir. Açığa alınma işleminin amacının, kamu görevlilerini cezalandırmak olmadığı hiçbir zaman unutulmamalıdır. İdari bir önlem olan görevden uzaklaştırma işleminin, ceza mahkemesi kararlarıyla karşılaştırılması ya da ceza mahkemesi kararlarının bir uygulanma şekli olarak kabulü de bu nedenle mümkün bulunmamaktadır.
- Yetki Unsuru: 657 sayılı Kanun’da öngörülen yetkili makamlar; Yasa’nın 138. maddesinde, görevden uzaklaştırma işlemini tesise yetkili makamlar; atamaya yetkili amirler, bakanlık genel müdürlük müfettişleri ile illerde vali ve ilçelerde kaymakamlar olarak belirlenmiştir. Yetkili olmayan kişilerce tesis edilen görevden uzaklaştırma işlemleri, hukuka aykırıdır ve dava konusu edilmeler halinde iptale mahkumdur. 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede sözleşmeli personeli görevden uzaklaştırmaya yetkili makamlar olarak; sözleşmeli personeli işe almaya yetkili olan veya kendilerine bu yetki devredilen organ veya görevlileri, ilgili bakanlık, teşebbüs veya bağlı ortaklık müfettişleri, sayılmıştır (m.52). Görüldüğü üzere, vali ve kaymakamlara, sözleşmeli personelin görevden uzaklaştırılması konusunda yetki tanınmamıştır.
- Şekil Unsuru: Görevden uzaklaştırma işleminin ne şekilde tesis edileceğine iliş kin mevzuatımızda herhangi bir hüküm bulunmamakla birlikte tüm idari işlemlerin kural olarak yazılı şekle tabi olmaları nedeniyle görevden uzaklaştırma işlemlerinin de yazılı olarak tesis edilmesi zorunludur. Ceza kovuşturmasına dayalı görevden uzaklaştırmalarda ilgilinin durumunun iki ayda bir değerlendirilerek sonucun yazı ile kendisine bildirileceği yolundaki hüküm de, belirtilen hususu doğrular niteliktedir. Görevden uzaklaştırmanın devamı yolunda verilen kararın yazı ile bildirilmesinin öngörülmesi, bu işlemin tesisinde de “yazılılık” kuralının geçerli olduğunun kanıtını oluşturmaktadır. Usulde paralellik ilkesi gereğince, görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılması yolundaki kararların da yazılı olarak tesisi gerekmektedir.
Görevden Uzaklaştırma İşleminin Özellikleri
Görevden uzaklaştırma hakkında ceza kovuşturması açılan bir memurun, kovuşturmasının selametle yürütülmesini ya da gördüğü hizmetin aksamamasını sağlamak amacıyla görev ile ilişinin kesilmesiydi. 657 Sayılı DMK, teşkilat emrine alma ve işten el çektirmeyi kaldırmış, bu konuda tek bir düzen sağlamak amacıyla görevden uzaklaştırma sistemini getirmiştir. Görevden uzaklaştırma DMK’da 137 ile 145. maddeleri arasında düzenlenmektedir. DMK genel nitelikli bir kanun olup DMK dışında da polis ve asker statüsünde görev yapan kişiler için kendi mevzuatlarında görevden uzaklaştırmaya ilişkin düzenlemeleri söz konusudur. Açığa alınma;
- Önlem Niteliğindedir: Görevden uzaklaştırma işlemi, kamu görevlilerinin, görevleri başında kalmaları halinde doğması olası sakıncaları önleme amacını gütmektedir. “Ankara 1. İdare Mahkemesinin 17.10.1995 günlü, E:1994/573. K:1995/1291 sayılı kararıyla; 657 sayılı Yasanın 137 ve 140. maddelerinde görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanmasına ilişkin esasların getirildiği, hakkında soruşturma yürütülen davacının soruşturma konusu eylemi nedeniyle görevi suistimal suçu işlediği iddiasıyla aleyhinde ceza davası açıldığı, davacının söz konusu fiilleri nedeniyle bir tedbir olarak görevinden uzaklaştırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir.”
- Geçici Sürelidir: Görevden uzaklaştırma işlemi, geçici sürelidir. Bir kamu görevlisi, hakkında süresiz olarak görevden uzaklaştırma işlemi tesis edilebilmesi hukuken olanaklı değildir. Açığa alınma işleminin geçici süreli olması, bu işlem sonrasında ortaya çıkacak hukuki duruma bağlı olarak kamu görevlisinin bulunduğu görev veya memuriyetle ilişiğinin kesilmesine engel değildir. Bu doğrultuda işlem tesis edilmesi, görevden uzaklaştırma tedbirinin de sona ermesi anlamını taşımaktadır. Açığa alınma işleminin bu özelliği, bu işlemlere karşı açılan davaların sınırlı sayıda olmasının da önemli bir gerekçesini oluşturmaktadır. Buna bazen, dava açma süresinin dahi henüz dolmadan açığa alınma tedbirinin sona ermesi etkili olabildiği gibi uzun süreli görevden uzaklaştırmaları yönünden ise ülkemizdeki yargı sürecinin uzunluğu gözetilerek bu işlemlere karşı dava açılmasının genellikle tercih edilmemesi de neden olabilmektedir.
- İvedilik Arz Eder: Kamu görevlisinin görevi başında kalmasının hizmet yönünden ortaya çıkaracağı sakınca, ilgili kamu görevlisinin bir an önce görevinden uzaklaştırılmasını gerekli kılmaktadır. Görevden uzaklaştırma işleminin tesisinde meydana gelecek gecikme, belirtilen sakınca gerçekleşme olasılığını öne almakta ve bir anlamda, sakıncalı durumun ortaya çıkmasına neden olmaktadıri
Görevinden uzaklaştırılanlar hakkında görevden uzaklaştırmayı izleyen on işgünü içinde soruşturmaya başlanması şarttır. Açığa alınma işleminden sonra süresi içinde soruşturmaya başlamayan, görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılmasının zorunlu olduğu durumlarda bu tedbiri kaldırmayan ya da açığa alınma işlemini keyfi olarak veya kişisel husumet ya da kini dolayısı ile yaptığı, yaptırılan soruşturma sonunda anlaşılan yetkililer, hukuki, mali ve cezai sorumluluğa tabidirler.
![Görevden Uzaklaştırma - Açığa Alınma 4 gorevden uzaklastirma sartlari](https://kadimhukuk.com.tr/wp-content/uploads/2023/09/gorevden-uzaklastirma-sartlari.jpg)
Görevden Uzaklaştırma Tedbirinin Aşamaları
Devlet Memurları Kanununun 137. maddesinde, “Görevden uzaklaştırma, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir” şeklinde hükme bağlanan görevden uzaklaştırma tedbiri, yine maddenin ikinci fıkrası ile “Görevden uzaklaştırma tedbiri, soruşturmanın herhangi bir safhasında da alınabilir” denilerek, hal ve şartların gerektirdiği durumlarda uygulanabileceğini düzenlemiştir. 657 sayılı Kanunun 137. maddesinde, görevden uzaklaştırma, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir karar olduğu belirtilmiş, görevden uzaklaştırma tedbirinin, soruşturmanın herhangi bir safhasında da alınabileceği kurala bağlanmış olmakla birlikte bu madde ile söz konusu tedbirin hangi hallerde uygulanacağı konusunda bir açıklık getirilmemiş, bu husus idarenin takdirine
bırakılmıştır.
Görevle ilgili olsun veya olmasına herhangi bir suçtan dolayı gözaltına alınan veya yargı kararı ile tutuklanan memurlar gözaltına alınma veya tutuklanma süresince görevinden uzaklaşırlar. Bu memurlar hakkında idarenin görevden uzaklaştırma tedbiri uygulamasına gerek yoktur. Gözaltına alınan veya tutuklanmak suretiyle görevinden uzaklaşan memurlar, gözaltına alınma veya tutuklanmanın kalkmasını müteakip, hemen kurumlarına müracaat ederek görevlerine başlamaları gerekmektedir. Aksi halde haklarında 657 sayılı kanunun 125/C,D,E fıkralarında belirtilen disiplin cezaları uygulanır.
Görevden Uzaklaştırma İşleminin Tesisi
Görevden uzaklaştırma işleminin tesis edilebilmesi için gerekli olan tek koşul, kamu görevlisinin görevi başında kalmasının kamu hizmeti bakımından sakınca yaratacak olmasıdır. Bunun dışında her hangi bir koşulun varlığı aranmamaktadır. Bu durum, idareye geniş bir takdir yetkisi tanınmaktadır. Hizmet bakımından ortaya çıkması olası sakıncanın varlığı, görevden uzaklaştırma konusunda idareye tanınan bu takdir yetkisinin gerekçesini oluşturmaktadır. 657 sayılı Kanunda kural olarak idarelere, soruşturma ya da kovuşturmaya dayalı olarak görevden uzaklaştırma tedbirine başvura bilme olanağı tanınmaktadır. Mevcut bir soruşturma ya da kovuşturma olmaksızın görevden uzaklaştırma işlemi tesis edilebilmesi de mümkün olmakla birlikte bu durumda, açığa alınma tarihinden itibaren on gün içinde soruşturmaya başlanılması gerekmektedir. Bir başka deyişle, on iş günü içinde soruşturmaya başlanılması kaydıyla ilgili kamu görevlisinin görevinden uzaklaştırılabilmesi mümkündür.
Soruşturmaya Dayalı Görevden Uzaklaştırma
Görevden uzaklaştırma tedbiri, soruşturmanın herhangi bir safhasında alınabilir. (DMK 137/2. madde) Görevden uzaklaştırma bakımından kanunda aranan soruşturma kavramı; ön soruşturma, disiplin soruşturması ve idarenin ceza soruşturmasıdır.
- Ön Soruşturma: Önsoruşturma, kişiler hakkında yapılan soruşturmayı değil, bir konunun ya da belirli bir olayın açıklığa kavuşturulması amacıyla yapılan soruşturmayı ifade etmektedir. Bu soruşturma, idare tarafından “inceleme” olarak da adlandırılmaktadır. Araştırılması ve incelenmesi gereken bir durumun ortaya çıkmasına bağlı olarak yapılan bu soruşturmanın sonucuna göre disiplin soruşturması ve/veya ceza yargılamasına yönelik idari soruşturmaya başlanabilmesi de mümkün olduğundan önsoruşturma olarak tanımlanmaktadır.
- Disiplin Soruşturması: Konusunu kamu görevlilerinin disiplin yönünden suç niteliği taşıyan eylemlerinin oluşturduğu soruşturmalar, disiplin soruşturması olarak adlandırılmakta ve gerek soruşturmanın selameti ve gerekse soruşturma konusu eylemin niteliği gözetilerek görevden uzaklaştırma işlemi tesis edilebilmektedir.
- İdarenin Ceza Soruşturması:4483 sayılı Yasa uyarınca idare tarafından yapılan ceza soruşturmalarına dayanılarak görevden uzaklaştırma işleminin tesis edilebilmesi hukuken olanaklıdır. Ceza soruşturmaları, disiplin soruşturmaları ile eş zamanlı olarak da yapılabilir. Bu soruşturmalar, görevlendirilen farklı muhakkiklerce yapılabileceği gibi aynı muhakkike ceza soruşturmasının dayanağı olan ön inceleme emrinin yanı sıra idari (disiplin) yönden inceleme (soruşturma) emri verilmesi suretiyle de yapılabilir. Görevden uzaklaştırma işleminin dayanağı olan yasa maddesinin yanlış gösterilmesi; örneğin, idari soruşturmaya dayalı olarak tesis edilen görevden uzaklaştırma işleminin dayanağı olarak ceza kovuşturmasının gösterilmesi, açığa alınma işleminin iptalini gerektirecek nitelik taşımamaktadır.
Kovuşturmaya Dayalı Görevden Uzaklaştırma
657 sayılı Kanunun 140. maddesinde, “haklarında mahkemelerce cezai kovuşturma yapılan Devlet memurlarının” görevden uzaklaştırılabilecekleri öngörülmektedir. Kovuşturma, iddianamenin kabulüyle başlayıp hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi ifade ettiğinden, hakkında ceza davası açılan kişinin bu eylemi nedeniyle görevden uzaklaştırılması halinde bu tedbirin, “kovuşturmaya dayalı görevden uzaklaştırma” kapsamında değerlendirilmesi gerekir.
- Görev Sebebiyle İşlenen Suçlar: Kamu görevlilerinin görevleri sebebiyle suç işlemeleri, mutlaka görevden uzaklaştırmalarını gerektirmemektedir. İsnat olunan suçun niteliği gözetilerek, kamu görevlisinin görevi başında kalmasının sakıncalı olup olmadığı idarece takdir edilecek ve bu değerlendirme sonucunda ilgili kamu görevlisinin görevi başında kalmasının sakınca bulunması halinde görevinden uzaklaştıracaktır.
- Diğer Suçlar: Kamu görevlisi hakkında başlatılan ceza kovuşturmasına konu eylemin, görevi sebebiyle işlenen bir suç niteliği taşımaması halinde ceza kovuşturması, 4483 sayılı Yasada öngörülen usulden farklı olarak Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerine göre yürütülmektedir. Bu durumda da, Devlet memurunun görevinden uzaklaştırıla bilmesi olanaklıdır. Ancak her zaman olduğu gibi bu durumda da ceza kovuşturmasına konu eyleminin, görevi başında kalmasını sakıncalı kılacak bir eylem niteliği taşıması gerekmektedir.
Görevden Uzaklaştırma İşleminin Devamı
Görevden uzaklaştırma işleminin geçici süreli olması, bu tedbir devamı bakımından yeni işlemlerin tesisini zorunlu kılmaktadır. Açığa alınma işlemine karşı süresi içinde dava açılmamış olması, bu tedbirin devamı yolunda verilen kararların dava konusu edilebilmesine engel oluşturmamaktadır.
- Mevcut Bir Soruşturma Olmaksızın Görevden Uzaklaştırma: Görevden uzaklaştırma işleminin tesis edilebilmesi için Devlet memurunun görevi başında kalmasının sakınca yaratacak olmasının yeterli sayılması, idareye görevden uzaklaştırma işlemi konusunda geniş bir takdir yetkisi sağlamaktadır. Söz konusu yetkinin kötüye kullanılması ya da daha geniş anlamda keyfi kullanılması olasılığı gözetilerek, görevden uzaklaştırma işleminin tesisinden sonra on iş günü içinde idarece soruşturmaya başlanılması koşulu getirilmiştir (DMK m. 139/1). Burada dikkat edilmesi gereken nokta, Kanun’da on günden değil on işgününden söz edilmesidir. Bu nedenle bu sürenin hesabında tatil günlerinin süreye dahil edilmemesi gerekmektedir. Soruşturma koşulunun getirilmesi suretiyle kamu görevlilerinin keyfi olarak görevlerinden uzaklaştırılabilmeleri engellenmek istenmiş ve ancak bir soruşturmaya konu oluşturacak ağırlıktaki eylemleri ne deniyle görevden uzaklaştırılabilecekleri kabul edilmiş olmaktadır.
- Soruşturmaya Dayalı Görevden Uzaklaştırma: 657 sayılı Yasa’da açığa alınmanın, bir disiplin kovuşturması icabından olduğu takdirde en çok üç ay devam edebileceği hükme bağlanmaktadır. (m. 145/1) Bu hükmün, önsoruşturmaya dayalı görevden uzaklaştırmalar bakımından da geçerli olduğu kabul edilmelidir. Bu süre zarfında görevden uzaklaştırmanın devamı hakkında bir karar alınmasına gerek bulunmamaktadır. Devlet memurlarının görevine başlatılması hakkında bir karar verilmediği takdirde görevden uzaklaştırma tedbiri, kanunen ilgilinin göreve başlatılması gereken tarihe kadar kendiliğinden devam eder. Disiplin soruşturmasının üç aydan önce tamamlanması ve soruşturma sonucunda cezai bir işlem uygulanmasına gerek bulunmaması halinde ilgilinin derhal görevine iadesi gerekmektedir.(DMK m. 142)
- Kovuşturmaya Dayalı Görevden Uzaklaştırma: Ceza kovuşturmasına bağlı olarak görevden uzaklaştırılan memurlar bakımından yasa koyucu, durumun idari soruşturmaya göre daha ağır bir yönü bulunduğunu göz önünde tutarak, görevden uzaklaştırmayı belirli bir süre ile sınırlamamış, buna karşılık memurun durumunun belirli zaman aralıklarıyla izlenip incelenmesi ve bunun sonucunda bir karar vermesi konusunda idareyi görevli kılmıştır. Görevden uzaklaştırmaya yetkili amir, kovuşturmanın devamı süresince her iki ayda bir, kovuşturmaya dayalı olarak görevinden uzaklaştırılanların durumunu inceleyerek göreve dönüp dönmemeleri hakkında karar vermek zorundadır. Memurun iki ayda bir durumunun incelenerek göreve dönüp dönmeyeceği hususunda karar verilmesinin öngörülmesi, 657 sayılı Yasa’nın 145. maddesi gerekçesinde belirtildiği üzere “hem memurun, çok uzun süreler açıkta kalmak yüzünden moralinin bozulmamasını ve hem de kamu hizmetlerinin aksamamasına sağlamak arzusu ile getirilmiştir.” İdarenin bu yükümlülüğünü yerine getirmeyerek ceza yargılamasının sonuna dek sürecek şekilde bir görevden uzaklaştırma işlemi tesis etmesi hukuka uygun bulunmamaktadır.
Görevden Uzaklaştırma İşleminin Kaldırılması
Görevden uzaklaştırılmış olan kamu görevlileri hakkındaki bu tedbirin kaldırılması, ilgililerin göreve iadeleri ya da kamu görevlerine son verilmesi suretiyle olmaktadır.
- Göreve İade: Görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılması üzerine kamu görevlisinin önceki görev ve görev yerine iadesinin zorunlu olup olmadığı, bir başka deyişle görev veya görev yeri değişikliğinin mümkün olup olmadığı konusunda ortaya çıkan uyuşmazlıklarda Danıştay içtihadının zamanla değişime uğradığı görülmektedir. Günümüzde ise, hakkında uygulanan görevden uzaklaştırma ted birinin kaldırılmasının, kamu görevlisinin mutlaka önceki görevine iadesini zorunlu kılmadığı kabul edilmektedir. Görevinden uzaklaştırılan kamu görevlisinin, görevden uzaklaştırılmasına neden olan hususlar değerlendirilmek ve yürüttüğü görevin önemi gözetilmek suretiyle ilgili kamu görevlisi hakkındaki görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılma aşamasında mevzuatla idareye tanınan takdir yetkisi çerçevesinde ilgili kamu görevlisi hakkında görev ve/veya görev yerinin değiştirilebileceği kabul edilmektedir.
- Göreve Son: Görevden uzaklaştırılan kamu görevlilerinin (Devlet memurları ile sözleşmeli personelin) görevlerine son verilmesi konusunda idarenin takdir yetkisi bulunmamaktadır. Bu kişilerin kamu görevliliği statüsüne son verilebilmesi iki halde mümkündür. Bunlar; görevden uzaklaştırma tedbiri devam etmekte iken disiplin soruşturması sonucunda, disiplin cezası olarak ilgili Devlet memuruna Devlet memurluğundan çıkarma cezası veya ilgili sözleşmeli personele sözleşmenin feshi cezası verilmesi halinde, görevden uzaklaştırma tedbirinin kaldırılarak ilgili kamu görevlisinin görevine son verilmesi gerekmektedir. Diğeri ise ceza kovuşturması sonucunda verilen mahkumiyet kararı Devlet memurluğuna veya sözleşmeli personel olarak çalıştırılmasına engel nitelik taşıması halinde görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılarak ilgilinin kamu görevine son verilmesi gerekmektedir. Görevden uzaklaştırılmış olan kamu görevlisinin görevine son verilebilmesi için mahkumiyet kararının kesinleşmiş olması gerekmektedir.
![Görevden Uzaklaştırma - Açığa Alınma 5 gorevden uzaklastirma nedir](https://kadimhukuk.com.tr/wp-content/uploads/2021/06/gorevden-uzaklastirma.jpg)
Görevden Uzaklaştırma Prosedürü
Görevden uzaklaştırmaya ilişkin temel mevzuat, 657 sayılı DMK’dır. DMK; Genel ve Katma Bütçeli Kurumlar, İl Özel İdareleri, Belediyeler, İl Özel İdareleri ve Belediyelerin kurdukları birlikler ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlarda, kanunlarla kurulan fonlarda, kefalet sandıklarında veya Beden Terbiyesi Bölge Müdürlüklerinde çalışan memurlar hakkında uygulanır. Sözleşmeli ve geçici personel hakkında bu Kanunda belirtilen özel hükümler uygulanır. Görevden uzaklaştırmaya ilişkin olarak, eski Başbakanlık Teftiş Kurulu Yönetmeliğinin 13. maddesinde düzenlenen haller şunlardır:
- Kamu hizmetleri gerekleri yönünden görevi başında kalması sakıncalı olmak.
- Para ve para hükmündeki belge ve senetleri, her türlü mal ve ayniyatı, bunların hesap, belge ve defterini göstermekten ve bunlarla ilgili soruları cevaplamaktan kaçınmak, denetim, inceleme ve soruşturmayı güçleştirecek, engelleyecek davranışlarda bulunmak.
- 3628 sayılı 19.04.1990 günlü Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanununun 17. maddesine giren eylemlerde bulunmak.
- Evrakta sahtecilik ve kayıtlarda tahrifat yapmak.
Görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanmasında esas olan görevi başında kalmasında sakınca bulunan memurun görevden uzaklaştırılmasıdır. Görevi başında bulunmasında sakınca bulunmayan memur hakkında bu tedbirin uygulanmasına gerek bulunmamaktadır.
Görevden uzaklaştırmaya ilişkin diğer mevzuat ise Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı personeline ilişkin disiplinsizlik ve cezaları, disiplin amirlerini ve kurullarını, disiplin soruşturma usulü ile diğer ilgili hususları düzenleyen 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun (7068 sayılı Kanun) bulunmaktadır. Görevden uzaklaştırmaya ilişkin hükümlerin var olduğu diğer mevzuat ise Askeri hakimler hariç subaylar, astsubaylar, uzman erbaşlar, sözleşmeli erbaş ve erler, erbaş ve erler ile askeri öğrencilerine ilişkin disiplin sistemini düzenleyen 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu (6413 sayılı Kanun) bulunmaktadır.
Söz konusu üç kanun dışında da bazı kamu görevlileri veya kamu kuruluşları için kendi mevzuatlarında görevden uzaklaştırmaya ilişkin hükümler bulunabilmektedir. Ancak bu yazımızın konusu 657 sayılı Kanun’a tabi olarak devlet memuru, 7068 sayılı Kanun’a tabi Emniyet ve Jandarma personeli (polis), 6413 sayılı Kanun’a tabi Türk Silahlı Kuvvetleri personeli (asker) olarak görevini ifa edenlere ilişkin uygulanacak görevden uzaklaştırma işlemine ilişkindir.
657 Sayılı Kanun’a Göre Görevden Uzaklaştırma (Memur)
Görevden uzaklaştırma, kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde görevi başında kalmasında sakınca görülecek devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir (DMK, m. 137). Bu tedbir atamaya yetkili amirler, bakanlık ve genel müdürlük müfettişleri, illerde valiler ve ilçelerde kaymakamlar tarafından alınır (DMK, m. 138). Valilerin görevden uzaklaştırma yetkileri, 5442 sayılı İller İdaresi Kanununun 15. maddesinde, kaymakamların bu yetkisi ise 31/D maddesinde düzenlenmiştir. Görevden uzaklaştırma 657 sayılı DMK’nın “Hizmet Şartları ve Şekilleri” başlıklı 4. Kısım’ının “Görevden Uzaklaştırma” başlıklı 8. Bölümü’nde 137 ile 145. maddeleri arasında düzenlenmektedir.
Görevden Uzaklaştırma Kararı Vermeye Yetkili Merciler
657 sayılı Kanun’un 138. maddesine göre devlet memurunu görevden uzaklaştırmaya yetkili kişiler şunlardır:
- Atamaya yetkili amirler: Atamaya yetkili amirler, kurumların teşkilat yasalarında ve İller İdaresi Yasası’nda gösterilmiştir. Bunlar, atamaya yetkili oldukları memurları, görevden uzaklaştırmaya da yetkilidir.
- Bakanlık ve genel müdürlük müfettişleri; Bakanlık, Başkanlık veya müstakil kuruluşlar müfettişleri, bakan, başkan veya genel müdür adına soruşturma ve denetleme yapan kimselerdir. Bakanlık, Başkanlık veya Genel Müdürlüklerde teftiş hizmeti yapanlara müfettiş denir. Bu kişiler de kendi teşkilatına bağlı memurları görevden uzaklaştırabilirler. Bu halde durum gerekçesiyle birlikte görevden uzaklaştırılan memura varsa o yerdeki birinci derecedeki amirine ve atamaya yetkili amirine yazıyla bildirilir.
- İllerde valiler: Valiler, il idaresine tabi bütün memur ve amirleri, yasal koşullar gerçekleştiği takdirde görevden uzaklaştırabilirler. Bu durum, memurun kurumuna derhal yazılı olarak bildirilir.
- İlçelerde kaymakamlar: Kaymakamlar ilçe idare şube başkanları da dahil olmak üzere, yönetimi altındaki her memuru yasal koşullar gerçekleştiği takdirde görevden uzaklaştırabilirler. Ancak, kaymakamlar tarafından gerçekleştirilen ilçe idare şube başkanları hakkında görevden uzaklaştırma işlemine ilişkin il valisinin muvafakati şarttır.
Valiler ve kaymakamlar tarafından alınan açığa alınma tedbiri, memurun kurumuna derhal bildirilir. Belediye başkanları, ataması kendi tarafından yapılan memuru atamaya yetkili amir sıfatıyla görevden uzaklaştırabilir, ancak bakanlığın onayı ile atanan memurları görevden uzaklaştıramaz.
Görevden Uzaklaştıran Amirin Sorumluluğu
Görenden uzaklaştırma, idari bir önlem olmakla birlikte memurun mali haklarında bazı kısıtlamalar getirir. Bu nedenle görevden uzaklaştırma önleminin yetkililerce en iyi şekilde yapılacak bir soruşturma sonunda elde edilecek bulgulara dayandırılması gerekir. Bu sebeple, memuru görevden uzaklaştırdıktan sonra memur hakkında derhal soruşturmaya başlamayan, keyfi olarak veya garaz veya kini dolayısıyla bu tasarrufu yaptığı, yaptırılan soruşturma sonunda anlaşılan amirler, hukuki, mali ve cezai sorumluluğa tabidirler. Görevinden uzaklaştırılan devlet memurları hakkında görevden uzaklaştırmayı izleyen 10 iş günü içinde soruşturmaya başlanması şarttır. Amirin cezai sorumluluğu ceza yasalarına ilişkin esaslara göre saptanacak (örneğin görevi kötüye kullanma suçu vb) sorumluluğu ifade eder. Hukuki sorumluluk ise haksız yere görevden uzaklaştırılan amir hakkında adli yargıda maddi ve manevi tazminatı gerektiren sorumluluk halidir.
Memurlara Yönelik Görevden Uzaklaştırma Sebepleri
657 sayılı Kanun’un 137. maddesi bu Kanuna tabi memurlarının görevden uzaklaştırılmasına ilişkin 2 sebep saymaktadır. Bunlar; kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, memurun görevi başında kalmasında sakınca (disiplin cezasına konu işlemler nedeniyle) , devlet memurunun hakkında mahkemelerce cezai kovuşturmasının varlığıdır.
Disiplin Cezası Nedeniyle Görevden Uzaklaştırma
657 sayılı DMK’nın 137. maddesine göre görevden uzaklaştırma, kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülecek memur hakkında uygulanan idari bir tedbirdir. Görevi başında kalmasında sakınca görülecek hal, memurun “Disiplin Kovuşturması”na olabilecek bir eylem ve davranışıdır. Disiplin Cezasına konu nedeniyle görevden uzaklaştırma hususunu DMK, 143/a ile 145. maddelerinde ele almıştır. Disiplin kovuşturması nedeni ile memur hakkında uygulanan önlem, geçici dahi olsa parasal haklarda kısıntı getirmesi nedeniyle memur güvencesine terstir. Hangi disiplin suçlarında bu yola başvurulacağı kanunda açık değildir. Memur hakkında ya var olan bir disiplin soruşturması nedeniyle görevden uzaklaştırma kararı verilebilir ya da henüz bir soruşturma açılmamış olsa bile memurun soruşturmaya konu bir davranış ve eylemi halinde de görevden uzaklaştırma kararı verilebilir. Bu halde görevinden uzaklaştırılan devlet memurları hakkında görevden uzaklaştırmayı izleyen 10 iş günü içinde soruşturmaya başlanması şarttır.
Öncelikle ifade edilmelidir ki; takdir hakkı yetkili amirdedir. Fakat yetkili amir takdir yetkisini kullanırken sınırsız değildir. Hizmet gerekleri ve kamu hizmet amacına uygun kullanmak zorundadır. Disiplin soruşturması sebebiyle açığa alınma tedbiri en fazla 3 aydır. Bu süre sonunda memur hakkında bir karar verilmediği takdirde memurunda görevine başlatılması gereklidir. Bu sürenin bulunmasını keyfi uygulamaların önüne geçmektir. Soruşturma sonunda disiplin yüzünden memurluktan çıkarma veya cezai bir işlem uygulanmasına lüzum kalmayan Devlet memurları için alınmış olan açığa alınma tedbiri, 138 inci maddedeki yetkililerce (müfettişler tarafından görevden uzaklaştırılanlar hakkında atamaya yetkili amirlerce) derhal kaldırılır.
Ceza Soruşturması ve Kovuşturması Nedeniyle Görevden Uzaklaştırma
Memurların görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı ceza soruşturması iki şekilde olur.
a) Bunlardan biri, memurların yargılanmasına ilişkin 4483 sayılı Yasa kapsamında yürütülen cezai soruşturma ve kovuşturmadır. Memurlar Ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında 4483 Sayılı Yasa, devletin ve diğer kamu kişilerinin genel idare esaslarına göre yürüttükleri kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevlerini ifa eden memurları ve diğer kamu görevlilerinin, görevleri sebebiyle işledikleri suçlardan dolayı yargılanabilmeleri için izin vermeye yetkili mercii, izlenecek usul ve esasları düzenlemektedir.
Görevden doğan suç; kamu görevlisinin ilgili mevzuat gereğince yerine getirmekte olduğu görevi nedeniyle işlediği ve doğrudan görevin içeriği ile ilgili suçtur. Diğer bir ifade ile kamu görevlisinin görevindeki yetkilerini kullanması veya kullanmaması ya da geç kullanması sonucunda gerçekleşen suçtur. Görev dolayısıyla işlenen suçlara örnek olarak; rüşvet, hukuka aykırı olarak kişiler arasındaki haberleşme içeriklerini ifşa etmek gibi suçlar hem adli soruşturma konusu hem de meslekten çıkarma cezasını gerektiren disiplin suçudur.
b) Görevden kaynaklanmasa bile, özel yasalar gereği verilen yetkiye dayanarak, doğrudan Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılan cezai soruşturmalar nedeni ile görevde kalması sakıncalı görülen Devlet Memuru görevinden uzaklaştırılabilir. Bu durumu a maddesinden ayıran özelliği doğrudan savcılıkça soruşturma yapılmasıdır. Söz konusu suçlar şunlardır:
- Ağır cezayı gerektiren suçüstü haller.
- Türk Ceza Kanununda işkence ve kötü muameleye ilişkin suçlar.
- Adli görevden doğan suçlar.
- 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 6. madde kapsamında suçlar.
- Kamu görevlisi aleyhine suç uyduranlar hakkında yapılan soruşturmalar.
- 3628 sayılı yasa kapsamında suçlar.
- Atatürk aleyhine işlenen suçlar.
- Örgütlü Suçlar.
c) Son olarak görevden uzaklaştırma tedbiri, memuriyet ve görevle ilgili olmayan bir suçtan dolayı da yetkili organlarca da alınabilir. Örnek olarak; uyuşturucu kullanmaktan hakkında yapılan cezai soruşturma nedeniyle tutuklanan kolluk mensubu görevden uzaklaştırılır.
Görevden Uzaklaştırma Süresi
Görevden uzaklaştırma; bir disiplin kovuşturması icabından olduğu takdirde en çok 3 ay devam edebilir. Bu süre sonunda hakkında bir karar verilmediği takdirde memur görevine başlatılır. Bir ceza kovuşturması icabından olduğu takdirde görevinden uzaklaştırmaya yetkili amir (müfettişlerin görevinden uzaklaştırdıkları memurlar hakkında atamaya yetkili amir) ilgilinin durumunu her iki ayda bir inceleyerek görevine dönüp dönmemesi hakkında bir karar verir ve ilgiliye de yazı ile tebliğ eder. Görüldüğü gibi disiplin cezası nedeniyle görevden uzaklaştırmalarda süre en fazla 3 ayla sınırlı olmaktadır. Ancak, ceza soruşturması veya kovuşturması nedeniyle görevden uzaklaştırmada herhangi bir süre sınırı söz konusu değildir. Ancak ceza soruşturmasının veya kovuşturmasının bitimiyle bu süre de sona ermiş olacaktır.
Açığa alınma en fazla ne kadar?
Görevden uzaklaştırma;
- Adli soruşturma yoksa en fazla 3 ay.
- Adli soruşturma varsa 3 ay ve sonrasında 2 ay – 2 ay olacak şekilde süresiz uzatılabilir.
- Terör örgütüne yönelikse adli soruşturma olup olmamasına bakılmaksızın süresi sınırsız uzatılabilir.
Görevinden Uzaklaştırılan Memurun Hak ve Yükümlülüğü
Görevden uzaklaştırma, görevden atılma olmadığından memurun memuriyet görevinden doğan her türlü hak ve yükümlülüğü devam eder. Kamu görevi nedeniyle faydalandığı mali ve sosyal haklardan faydalanmaya devam eder. Memurun görevi devam etse de görevle ilişkisi fiilen kesilmektedir. Görevle ilişkisini kesmek amacıyla idare, memurun kurum kimliğini, silahı vb. şeylerini alma durumu söz konusudur.
Görevden Uzaklaştırılan Memurun Aylık Hakkı
Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisi ödenir. Bu gibiler bu Kanunun öngördüğü sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam ederler. Yani görevden uzaklaştırma maaş 2/3 almaya devam edilir. 1/3’lük kısım ise içeride tutulur. Göreve dönmeniz durumunda bu miktar tarafınıza toplu ödenir. 657 sayılı Kanun’un 143. maddesinde sayılan durumların gerçekleşmesi halinde, bunların aylıklarının kesilmiş olan üçte biri kendilerine ödenir ve görevden uzakta geçirdikleri süre, derecelerindeki kademe ilerlemesinde ve bu sürenin derece yükselmesi için gerekli en az bekleme süresini aşan kısmı, üst dereceye yükselmeleri halinde, bu derecede kademe ilerlemesi yapılmak suretiyle değerlendirilir.
Ceza kovuşturmasının sonucunda mahkumiyete dair kurulan hüküm kesinleşinceye kadar memurun hak ve yükümlülükleri devam eder. Mali konularda mevzuatta açık bir hüküm bulunmadıkça memur aylıklarının geriye doğru götürülerek kesilmesi söz konusu değildir. Ceza davasının genel af yasası kapsamına girmesi halinde mahkemece bu konuda alınacak kararın kesinleşmesi ile birlikte görevden uzaklaştırma önleminin kaldırılması gerekir. Bu durumda memurun görevden uzaklaştırma süresince kesilen 1/3 oranındaki aylığı memura geri ödenir.
Görevden Uzaklaştırılan Memurun Sosyal Hak ve Yardımlardan Faydalanması
Sosyal hak ve yardımlar 657 sayılı Kanun’un 187-213 maddelerinde yer almaktadır. Bu hak ve yardımlar; emeklilik hakkı, çocuk yardım ödeneği, aile yardımı ödeneği, doğum yardımı, tedavi ve cenaze giderleri yardımı, giyecek yardımı, yiyecek yardımı, analık sigortası yardımı, hastalık sigortası yardımıdır. Bu sosyal yardımlardan kesintisiz bir şekilde faydalanmaya iki kısım dışında devam eder. Bunlardan ilki emeklilik hakkı ile ilgilidir. Emeklilik Keseneğine esas aylık, üçte iki aylık tutarı değil, memurun esas aylığının yarısıdır. Diğeri ise, memur lojman/konutta oturuyorsa konutta oturmaya devam eder, ancak bu süre muayyen süre ile yönetmelikte kısıtlanmıştır. Memuriyet sıfatı sona ermediği için memur, lokallerden faydalanıyorsa veya kamu görevi nedeniyle bir takım kamu veya özel kuruluşlardan indirim elde ediyorsa bu haklarını kullanmaya devam eder.
Göreve Başlatmanın Zorunlu Olduğu Haller
Soruşturma veya yargılama sonunda yetkili mercilerce:
- Haklarında memurluktan çıkarmadan başka bir disiplin cezası verilenler: Soruşturma sonunda disiplin yüzünden memurluktan çıkarma veya cezai bir işlem uygulanmasına lüzum kalmayan Devlet memurları için alınmış olan görevden uzaklaştırma tedbiri, 138 inci maddedeki yetkililerce (Müfettişler tarafından görevden uzaklaştırılanlar hakkında atamaya yetkili amirlerce) derhal kaldırılır.
- Yargılamanın menine veya beraatine karar verilenler: Haklarında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilenler de buna dahildir.
- Hükümden evvel haklarındaki kovuşturma genel af ile kaldırılanlar: Hükümden evvel lafından kesin hükmün anlaşılması gerekmektedir.
- Görevlerine ve memurluklarına ilişkin olsun veya olmasın memurluğa engel olmayacak bir ceza ile hükümlü olup cezası ertelenenler: Burada sözü edilen mahkumiyet hali DMK’nın 48. ve 98. maddelerinde yer alan mahkumiyet koşulunun dışında kalan halleri kapsamaktadır. Bu kısma haklarında mahkemece hükmün açıklanmasına geri bırakılması kararı verilen memur da girmektedir.
Bu kararların kesinleşmesi üzerine haklarındaki görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılır. Yukarıda sayılan durumların gerçekleşmesi halinde, aylıklarının kesilmiş olan üçte biri kendilerine ödenir ve görevden uzakta geçirdikleri süre, derecelerindeki kademe ilerlemesinde ve bu sürenin derece yükselmesi için gerekli en az bekleme süresini aşan kısmı, üst dereceye yükselmeleri halinde, bu derecede kademe ilerlemesi yapılmak suretiyle değerlendirilir.
FETÖ Görevden Uzaklaştırma Kriterleri
Fetö’den görevden uzaklaştırma kriterleri her kurum için farklılık göstermektedir. Her kurum amiri takdir yetkisi sınırları içerisinde karar verir. Bu kriterler;
- Bank Asya hesabı
- Bylock
- Ardışık arama
- Dernek ve vakıf üyeliği
- Zaman gazetesi üyeliği
- Digitürk iptal ettirenler
- Himmet
- Örgüt okul, yurt ve dershanesine gitmek
- Sosyal medya hesabı
- Örgüt protesto gösterilerine katılmak
- Adli soruşturma
- Tanık beyanı
Emniyet ve Jandarma Görevden Uzaklaştırma
7068 sayılı Kanun, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı personeline ilişkin disiplinsizlik ve cezaları, disiplin amirlerini ve kurullarını, disiplin soruşturma usulü ile diğer ilgili hususları düzenlemektir. Bu kanunun “Görevden Uzaklaştırma” başlıklı 28. maddesinde “Disiplin soruşturması nedeniyle görevden uzaklaştırma hususunda 657 sayılı Kanun hükümleri uygulanır.” denilmektedir. Dolayısıyla, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı personeline ilişkin görevden uzaklaştırma işlemleri için 657 sayılı Kanun hükümleri uygulanacaktır. Bu nedenle bu kanuna tabi personel için açığa alınma ile ilgili hususlar 657 sayılı Kanun kapsamında açığa alınma kısmında yer verildiği için burada tekrar edilmeyecektir.
Ancak 7068 sayılı Kanun’un 28. maddesinin 2. fıkrasına göre bu Kanuna tabi personele ilişkin olarak disiplin kurullarınca haklarında meslekten çıkarma cezası veya devlet memurluğundan çıkarma cezası verilenlerden görevi başında kalmasında sakınca görülenler, kararın onaylanarak uygulanmasına kadar birinci fıkra kapsamında görevlerinden uzaklaştırılabilir. Bunlardan meslekten çıkarma cezası daha hafif bir cezaya indirilerek onaylanmış olanlar hakkında görevden uzaklaştırma önlemi derhal kaldırılır.
Türk Silahlı Kuvvetleri (Asker) TSK Görevden Uzaklaştırma
6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu; askeri hâkimler hariç subaylar, astsubaylar, uzman erbaşlar, sözleşmeli erbaş ve erler, erbaş ve erler ile askeri öğrencileri kapsamaktadır. Söz konusu Kanun’un “Geçici olarak görevden uzaklaştırma ve görev yerini değiştirme tedbiri” başlıklı 29. maddesinde görevden uzaklaştırmaya ilişkin hususlar düzenlenmiştir.
6413 Sayılı Kanun’a Göre Görevden Uzaklaştırma Nedenleri
Bu Kanuna göre; disiplinsizlik veya suç teşkil edebilecek bir fiili nedeniyle hakkında yapılan inceleme ve araştırmanın emniyetli ve sıhhatli olarak devam etmesi amacıyla, görevi başında kalmasında sakınca görülecek subay, astsubay, uzman erbaş veya sözleşmeli erbaş ve erler idari izinli sayılarak görevinden geçici olarak uzaklaştırılabilir. Subay, astsubay ve uzman erbaşlar ile sözleşmeli erbaş ve erler hakkında uygulanacak cezalar ve cezalandırmayı gerektiren disiplinsizlikler; 6413 sayılı Kanun’un 4. Bölümü’nde, askeri öğrenciler hakkında uygulanacak cezalar ve cezalandırmayı gerektiren disiplinsizlikler, söz konusu Kanun’un 5. Bölümü’nde, erbaş ve erler hakkında uygulanacak cezalar ve cezalandırmayı gerektiren disiplinsizlikler ise Kanun’un 6. Bölümü’nde belirtilmektedir.
6413 sayılı Kanun’a Göre Görevden Uzaklaştırma Süresi
Geçici olarak görevden uzaklaştırma kararı; sıralı disiplin amirlerinden birisinin veya disiplin soruşturmacılarının teklifi üzerine ya da doğrudan disiplin amiri konumundaki asgari tugay ve eşiti ile daha üst seviyedeki birlik, karargâh veya kurum amirleri tarafından, on beş iş gününe kadar verilebilir. İhtiyaç duyulması halinde bu süre, bu fıkrada yazılı makamlarca bir katına; ilgili bakanın onayı ile de bir yıla kadar artırılabilir.
6413 sayılı Kanun’a Göre Görevden Uzaklaştırma Tedbirinin Sona Ermesi
Görevden uzaklaştırma tedbiri; süresi sonunda başka bir işleme gerek kalmadan ortadan kalkacağı gibi, gerek görülmesi veya görevden uzaklaştırmaya neden olan fiilin herhangi bir suç veya disiplinsizlik teşkil etmediğinin anlaşılması hâlinde kararı veren disiplin amiri tarafından sürenin tamamlanmasından önce de kaldırılabilir. Görevden ayrı kalınan süre hizmetten sayılır. Bu süre içinde ilgili personelin asker kişi sıfatı devam eder, ancak emir veremez. Yapılan soruşturma sonunda, görevine devam etmesinde kendisi veya birliği açısından sakıncalar bulunduğuna karar verilen subay, astsubay, uzman erbaş veya sözleşmeli erbaş ve erin başka bir göreve atanması, kısa süreliğine görevden uzaklaştırmaya yetkili makamlar tarafından ilgili personeli atamaya yetkili makama teklif edilebilir. Atamaya yetkili makam tarafından, resen veya yapılan teklifin uygun görülmesi üzerine, ilgili personel zamana bağlı olmaksızın bulunduğu garnizonda veya başka garnizonda durumuna uygun başka bir kadroya ya da komutanlık emrine atanır.
6413 sayılı Kanun’a Göre Görevden Uzaklaştırmada Personelin Mali Hakları
Devlet Memurları Kanunu ile Askeri Disiplin Kanunu arasında görevden uzaklaştırmaya dair en önemli fark maaşlarda bir bölü üç kesinti yapılması hususudur. Askeri Disiplin Kanunu kapsamında açığa alınan kişiler idari izinli sayıldığı için maaşlarında kesinti yapılmaz. Fakat Devlet Memurları Kanunu kapsamında açığa alınan personelin maaşında 1/3 kesinti yapılır. Bu hususa ilişkin Sayıştay raporunda; “Her ne gerekçe ile olursa olsun görevden uzaklaştırılan personelin, tutuklanana ve meslekten ihraç edilene kadar geçen sürede, maaşlarından kesinti yapılması gerektiği” vurgulanmış olsa da; hali hazırda Milli Savunma Bakanlığı aynı uygulamaya devam etmektedir. Geçici görevden uzaklaştırma TSK bünyesinde farklılık göstermesinin sebebi görevin hassasiyeti ve önemidir. Görevden uzaklaştırma maaş hususu TSK’de aynen devam etmektedir. Yani kişi normal memur gibi 2/3 maaş almamaktadır. Görevden uzaklaştırma maaş kesintisi hakkında diğer şekilde yapılan bilgiler gerçeği yansıtmamaktadır.
Görevden Uzaklaştırma Kararına Karşı İptal Davası
Soruşturma sonunda disiplin yüzünden memurluktan çıkarma veya cezai bir işlem uygulanmasına lüzum kalmayan Devlet memurları için alınmış olan görevden uzaklaştırma tedbiri DMK’nin 138. maddedeki yetkililerce (Müfettişler tarafından görevden uzaklaştırılanlar hakkında atamaya yetkili amirlerce) derhal kaldırılır. Görevden uzaklaştırma tedbirini kaldırmayan görevli hakkında yine, aynı Kanunun 139. madde hükmü uygulanır. Yani bu yetkililerle ilgili olarak hukuki, mali ve cezai yönden soruşturma yapılarak durumuna uygun müeyyideler uygulanır. Fakat görevden uzaklaştırılan personel bu işlemin hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsa idare mahkemesine 60 gün içinde yürütme durdurma istemli iptal davası açmalıdır.
Açığa alınma önlemine ilişkin itiraz konuları DMK ile düzenlenmemiştir. Bu nedenle açığa alınma işlemine itiraz hususu idare hukukunun genel esaslarına göre çözümlenmesi gerekecektir. Görevden uzaklaştırma kararı bir idari işlem olduğu için idari işlemler hakkında uygulanacak yasal yollara ilgililer başvurabilirler. Kesin ve icrai bir işlem niteliğinde olan görevden uzaklaştırma tedbiri kararına, sonraki uzatma veya kaldırmama ile göreve iade etmeme kararlarına da idari davaya açılabilir. Dava açma süresi idare mahkemelerinde 60 gün, Vergi Mahkemeleri için 30 gündür. Bu süreler, yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden başlar.
Kesin ve icrai bir işlem niteliğinde olan açığa alınma tedbiri kararına, sonraki uzatma veya kaldırmama ile göreve iade etmeme kararlarına da idari davaya açılabilir. Hakkında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari makamlara başvuran ilgiliye 60 gün içinde cevap verilmemesi halinde bu isteğin reddedilmiş sayılacağı hususu İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 10. maddesinde düzenlenmiştir. İlgililer 60 günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde idare mahkemelerinde dava açabilir. Davanın idare hukuku avukatı ile açılması menfaatinize olacaktır. Yine İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Üst Makamlara Başvurma” başlıklı 11. maddesindeki ilkeler de burada geçerli olabilecektir. Buna göre; ilgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur. 60 gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır.
Açığa Alınma da Yürütmeyi Durdurma
Disiplin cezalarına karşı yargıya başvurma usulüne ilişkin düzenlemeler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda yer almaktadır. İYUK’un 7. maddesinin birinci fıkrasına göre, disiplin cezalarına karşı cezaların tebliğini izleyen günden itibaren 60 gün içinde dava açılması gerekir. Yetkili mahkeme, kamu görevlisinin görevli bulunduğu yer İdare Mahkemesidir. 60 günlük süre içinde yargı yoluna gidilmemesi halinde süre kesinleşir. Dava açılmasından sonra, idare mahkemesi dava dilekçesinin bir örneğini muhatabına tebliğ etmekte ve bunu izleyen 30 gün içinde de muhatabın cevap verme, savunma yapma, belge sunma gibi işlemleri ilgili mahkeme nezdinde ikmal etmesi gerekmektedir. Memurun bu şekilde vereceği cevaba idarenin de cevap vermesi ile dava dosyası tamamlanmış olur ve mahkeme kararını verir.
Bu süreçlerde kişinin hak kaybına uğramaması için yürütme durdurma kararı hususu İYUK 27’de düzenlenmiştir. Açığa alınma işlemine karşı 60 gün içinde yürütmeyi durdurma istemli iptal davası açılmalıdır. Bu dava idare mahkemesine açılır. İdare mahkemesine öncelikle yürütmeyi durdurma kararını görüşür. Şayet YD kararı verilirse memur görevine başlar fakat dava esastan devam eder. Yürütmeyi durdurma geçici bir tedbirdir. Görevden uzaklaştırma işleminin iptali istemiyle idare mahkemelerinde açılan davalarda yürütmenin durdurulması talebinde bulunulması ve talebin idare mahkemesi tarafından reddedilmesi halinde, kararın tebliğden itibaren 7 gün içinde bölge idare mahkemesine itirazda bulunulabilir. Bölge idare mahkemesi tarafından yürütme durdurma kararına yapılan itiraza karşı verilen kararlar kesindir. (İYUK 27/6)
Görevden Uzaklaştırma Emsal Kararlar
Ankara 1. İdare Mahkemesinin 9.1.1997 günlü, Esas:1996/217, Karar:1997/4 sayılı kararı
- Açığa Alınma
- 657 Sayılı Kanun 137. Madde
Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi olan davacı, görevden uzaklaştırılmasına ilişkin 12.2.1996 günlü Bakanlık işleminin iptali istemiyle dava açmıştır.
657 sayılı Kanunun 137. maddesinde “Görevden uzaklaştırma, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde, görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbirdir. Görevden uzaklaştırma tedbiri, soruşturmanın herhangi bir safhasında da alınabilir.” hükmünün yer aldığı, olayda Sosyal Sigortalar Kurumu…. Hastanesi onarım ihalesinde yolsuzluk yapıldığı şeklindeki iddiaların Bakanlık müfettişlerince incelenmesi sonucu düzenlenen 8.2.1996 tarihli İnceleme Raporuna dayanılarak 9.2.1996 tarihli onayla başlatılan soruşturmanın selameti açısından, inceleme raporunda adı geçen ve hakkında soruşturma açılan davacının 657 sayılı Kanunun 137 ve 138. maddeleri ile SSK Personel Yönetmeliğinin 89. maddesi uyarınca Genel Müdür Yardımcılığı ve Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerinden uzaklaştırıldığının dosyanın incelenmesinden anlaşıldığı, davacı tarafından Sosyal Sigortalar Kurumu personelinin 657 sayılı Kanuna tabi olmadığı iddia edilmekteyse de: 3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanunun 30/c maddesi uyarınca adı geçen kurumun Bakanlığa bağlı kuruluşlar arasında sayıldığı, dolayısıyla bu kurumda çalışan personelin de (işçi statüsünde çalışanlarla, sözleşmeliler hariç) 657 sayılı Kanun kapsamında olacağı tabii bulunduğundan bu konudaki iddiaların yerinde görülmediği, bu durumda hakkında yürütülen soruşturma sırasında görevi başında kalması sakıncalı görülen davacının görevden uzaklaştırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Ankara 3. İdare Mahkemesinin 8.2.1995 günlü, Esas:1994/1215, Karar:1995/339 sayılı kararı;
- Görevden Uzaklaştırma
- 657 Sayılı Kanun 137. Madde
657 sayılı Yasanın 137. maddesinde ve … Personel Yönetmeliğinin 89. ve 90. maddelerinde düzenlenen görevden uzaklaştırma tedbirine başvurulması konusunda idareye kamu yararı ve hizmet gerekleriyle sınırlı olarak takdir yetkisi tanındığı; düzenlenen 25.1.1994 tarihli soruşturma raporunda yer alan iddialar üzerine davacı hakkında T.C.K.’nİn 240. maddesi uyarınca Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 1994/733 esas sayılı dosyası ile kamu davası açıldığı ve Kurum Teftiş Kurulu Başkanlığınca yapılan incelemelerin de sürdüğü, yargılamanın selametle yürütülmesi ve yapılan usulsüzlüklerin boyutlarının tam olarak saptanmasının temini amacıyla davacının görevden uzaklaştırıldığının anlaşıldığı, davacının daha ön- ce de görevden alınmasına karşı açtığı davaların uzunca bir süreden sonra lehine sonuçlandığı, bahsedilen soruşturma raporunun diğer davalarda değerlendirildiği; açılan ceza davası ile ilgili olarak da bütün delillerin toplanarak gerekli işlemlerin tamamlandığının açık olduğu; bu nedenle, soruşturmanın sağlıklı biçimde yürütülmesi için başvurulması gerekli bir önlem olan görevden uzaklaştırma işleminin tesisi için gerekli şartların bulunmadığı ve dolayısıyla görevden uzaklaştırmada hukuka uyarlık olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiş, bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maddi ve manevi haklarının yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine hükmedilmiştir.
Danıştay 5.Dairesi, Karar Tarihi: 19.10.2005 tarih ve 2004/811 Esas ve 2005/4210 Karar
- Görevden Uzaklaştırma
- 657 Sayılı Kanun 137. Madde
657 sayılı Yasanın 137. maddesi uyarınca görevden uzaklaştırmanın, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbir olduğu; bakılan davada, davacının Batman İlinde görev yaparken işlediği ileri sürülen “……” eylemiyle ilgili olarak hakkında soruşturma açılmış olmasının ilgilinin Edirne İlindeki görevinden uzaklaştırılmasını gerektiren bir durum olarak değerlendirilmesine yasal olanak bulunmadığı, bu nedenle dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği.
Danıştay 5. Dairesi, Karar Tarihi: 01.04.1992, 92/62 Esas, 92/790 Karar
- Açığa Alınma
- 657 Sayılı Kanun 137. Madde
…davacının tutuklandığı tarihten mahkûmiyetinin sona ereceği tarihe kadar görevden uzaklaştırılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı” belirtilmiştir. Ancak 657 sayılı yasanın 141/1.maddesinde “Görevden uzaklaştırılan ve görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınan memurlara bu süre içinde aylıklarının üçte ikisi ödenir. Bu gibiler bu Kanunun öngördüğü sosyal hak ve yardımlardan faydalanmaya devam ederler.” Hükmü yer almaktadır. Dolayısı ile tutuklanan veya gözaltına alınan bir memurun ayrıca görevden uzaklaştırılmasına yasanın 141/1.maddesine göre gerek yoktur. Zira yasa zaten tutuklu veya göz altına alınan memurun maaşının 2/3 üçünün ödeneceğini görevden uzaklaştırma tedbirinden bağımsız ve ayrı olarak düzenlenmiştir.
Danıştay 5. Dairesi, Karar Tarihi: 19.10.2005, 2002/4105 Esas, 2005/4965 Karar
- Açığa Alınma
- 657 Sayılı Kanun 137. Madde
…İli…İlçesi…Müdür Yardımcısı olan davacının, görevinden uzaklaştırılmasına ilişkin…tarih ve…sayılı işlemin; 657 sayılı Yasanın 137. maddesi uyarınca görevden uzaklaştırmanın, Devlet kamu hizmetlerinin gerektirdiği hallerde görevi başında kalmasında sakınca görülecek Devlet memurları hakkında alınan ihtiyati bir tedbir olduğu; bakılan davada, davacının Batman İlinde görev yaparken işlediği ileri sürülen “eşi adına haksız yere tedavi yardımından yararlanma” eylemiyle ilgili olarak hakkında soruşturma açılmış olmasının ilgilinin Edirne İlindeki görevinden uzaklaştırılmasını gerektiren bir durum olarak değerlendirilmesine yasal olanak bulunmadığı, bu nedenle dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle iptali yolunda Edirne İdare Mahkemesince verilen 11.7.2002 günlü, E: 2002/88, K: 2002/433 sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına.
Danıştay 5. Dairesi, Karar Tarihi: 06.03.1996, 1995/2344 Esas ve 1996/954 Karar
- Açığa Alınma
- 657 Sayılı Kanun 137. Madde
…Bu durumda göreviyle ilgili olarak hakkında soruşturma açılan ve cezai kovuşturma da başlatılmış olan davacının soruşturmanın selametle yürütülebilmesi için görevden uzaklaştırılmasında anılan Kanun hükmüne aykırı bir husus bulunmadığından dava konusu işlemin iptaline ilişkin Mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir. Öte yandan, her ne kadar davacı 29.11.1995 günlü dilekçesinde, soruşturma konusu olay nedeniyle açılan ceza davasından beraat ettiğini ve bu nedenle dava konusu işlemin ortadan kalkacağını ileri sürmüşse de. söz konusu beraat kararının, ancak davacıya idareye başvurarak hakkındaki tedbirin kaldırılıp göreve başlatılması yönünde istekte bulunma hakkı vermesi karşısında bu iddia yerinde bulunmamıştır.
Danıştay 5. Dairesi, Karar Tarihi: 24.02.1988, 1987/790 Esas ve 1988/562 Karar
- Açığa Alınma
- 657 Sayılı Kanun 137. Madde
…657 sayılı Yasanın 137. ve sonraki maddeleri uyarınca görevden uzaklaştırılan bir memurun memuriyetle ilgisi hukuken devam etmekle birlikte görevle ilişkisi fiilen kesilmektedir. Buna göre aynı yasanın, memurların görev yaptıkları kurum ve hizmet birimlerinin bulunduğu yerleşim merkezlerinde ikamet zorunluğu getiren Ek 2. maddesine uyulmaması veya görev mahallinden izinsiz çıkılması hallerinde ortada “görevin terkedilmesi” gibi bir durum olmadığından ilgilinin Devlet Memurluğundan çekilmiş sayılması için gerekli koşullar oluşmamış bulunmaktadır.
Görevden Uzaklaştırma Dava Dilekçesi Örneği
(…) İdare Mahkemesi Başkanlığına
Yürütmenin Durdurulması Taleplidir
Davacı : X ( T.C.: …)
Davalı : Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü
Konu : … sınır kapısında Gümrük Muhafaza Memuru olarak görev yaparken hakkımda yürütülen ceza soruşturması nedeniyle devlet memurluğu görevinden uzaklaştırma kararının ceza soruşturması sonucunda hakkımda Kovuşturmanın Yer Olmadığına Dair Karar’a rağmen görevden uzaklaştırma işleminin tedbirinin kaldırılması yerine devam etmesi yönünde karar verilmesi işleminin önce yürütmesinin durdurulmasına ve sonrasında da iptaline karar verilmesi talebimizdir.
Tebliğ Tarihi : …
Açıklamalar
Müvekkil X, Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü’ne bağlı … sınır kapısında Gümrük Muhafaza Memuru olarak görev yapmaktadır. Şu tarihte sınır kapısında rüşvet iddiasıyla başlatılan ceza soruşturmasında Müvekkil X’nin de adının yer alması nedeniyle … tarih şu sayılı idari işlemle Devlet Memurları Kanunu’nun 140. maddesi uyarınca Müvekki hakkında ilgili Kurumca görevden uzaklaştırma kararı verilmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma sonucunda Müvekkil hakkında tarih ve şu sayılı “KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA DAİR KARAR” verilmiştir. Söz konusu karar … tarihli ve … sayılı Kesinleşme Şerhi ile kesinleşmiş ve ilgili Kurum’a .. tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davalı Kurum, DMK’nın “Memurun göreve tekrar başlatılması zorunlu olan haller” başlıklı 143. maddesinde yer alan “Yargılamanın men’ine veya beraatine karar verilenler… bu kararların kesinleşmesi üzerine haklarındaki görevden uzaklaştırma tedbiri kaldırılır.” hükmü uyarınca Müvekkil hakkında derhal görevden uzaklaştırma tedbirin kaldırılması kararı vermek yerine nedenini anlamadığımız bir şekilde DMK’nın 145. maddesindeki hükmü uygulamış ve Müvekkil hakkında açığa alınma tedbirini 2 ay daha uzatmıştır. Söz konusu karar, … tarihinde X’e tebliğ edilmiştir.
Davalı Kurum’un bu işlemi açıkça DMK’ya aykırı olup bu işlemin önce İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (İYUK) 27. maddesi uyarınca yürütmesinin durdurulmasına ve sonrasında da iptali gerekmektedir.
Hukuki Nedenler: DMK’nın 143. maddesi, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesi 2. ve 12. maddeleri.
Sonuç ve İstem: Yukarıda ayrıntılı bir biçimde açıklanan ve Sayın Mahkemenizce de resen dikkate alınacak nedenlerle;
- Davamızın kabulüne,
- Davalı idarece gerçekleştirilen … tarihli… sayılı işlemin önce yürütmesinin durdurulmasına ve sonrasında da iptalin
karar verilmesini saygılarımızla arz ederim. Tarih:…
Davacı Vekili
Av. Umur YILDIRIM