Yabancı Plakalı Araç Kazalarında Ne Yapılmalı?

yabanci plakali arac kazalarinda ne yapilmali

Yabancı plakalı araç kazalarında ne yapılmalı? Bu soru yurtdışında gelen her araç sahibinin merak ettiği bir sorudur. Nitekim yabancı plakalı araçların güvencesi ve izlenecek yolları Türk plakalı araçla farklıdır. Türkiye’de meydana gelen trafik kazası sonucu yabancı plakalı araçta oluşan hasarın tamirinin nerede yapılacağı hususunda araç sahibinin seçimlik hakkı mevcuttur. Araç sahibi aracını ikamet ettiği ülkede veya Türkiye’de tamir ettirebilir. Aracın yurtdışında tamir ettirilmek istenmesi halinde gerçek hasar bedeli tespit edilerek bu bedelin tazminine karar verilecektir. Tamir masrafları aracın sigorta değerini aşmışsa taşıt tam hasara uğramış sayılır. Sigorta şirketi araçta meydana gelen gerçek zarardan poliçede belirlenmiş azami limit kadarıyla sorumludur.

Yabancı plakalı araçlar, Türkiye’de trafiğe çıkabilmek için Yeşil Kart Trafik Sigortası olarak da bilinen, Uluslararası Motorlu Taşıt Sigortası’na sahip olmak durumundadır. Yeşil Kart Sigortası olmayan yabancı plakalı araçların Türkiye’de trafiğe çıkması yasaktır. Yeşil Kart Sigortası, trafik kazalarında ortaya çıkacak maddi ve bedeni zararları karşılar. Yabancı plakalı araç kazaları sonrasında yapılması gerekenler; zararın bedeni (yaralanma ya da ölümle sonuçlanan) veya maddi olmasına göre farklılık gösterir. Yabancı plakalı araç kazalarında meydana gelen ölüm ya da yaralanmalara dair tazminat başvurusu, Türkiye’de yeşil kart sigortalarından sorumlu olan kurum, Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu’na yapılır. Başvuru için tazminat talep formu ve gerekli belgeler, Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu’na gönderilmelidir.

Yabancı Plakalı Araçların Sahip Olması Gereken Yeşil Kart Sigorta Poliçesi Nedir?

Yabancı plakalı araçların neden oldukları ölüm ve yaralanmalı trafik kazarında, zarar görenler veya hak sahipleri, uluslararası sorumluluk sigortası niteliğindeki Green Card’lardan (Yeşil Kart Sigorta Poliçeleri’nden ) yararlanabilirler. Bu poliçelere göre, zarar görenlere hem maddi hem de manevi tazminat ödenmesi gerekmektedir. Yeşil Kart, bu kart sistemine üye ülkelerde geçerli olmak üzere düzenlenen, Milletlerarası Motorlu Taşıt Sigorta Kartıdır. Yeşil Kart, kazanın meydana geldiği ülkede yapılması zorunlu olan Motorlu Taşıt Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına(Trafik Sigortası) eşdeğer bir belgedir. Yeşil Kart Sigortası, kazanın meydana geldiği ülkedeki asgarî trafik limiti kadar koruma sağlamaktadır. Kısacası zarar gören kendi ülkesinde kayıtlı bir aracın kendisine zarar vermesine eşit bir korumaya sahip olmaktadır. Bir başka deyişle, yeşil kart poliçesi o ülkede düzenlenmiş zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi gibi kabul edilecektir.

Yeşil kart poliçeleri limitsiz olup, bu poliçelerden hem maddi hem manevi tazminat ödenebilmektedir. Kazaya karışan ve sürücüsü kusurlu olan yabancı plakalı aracın Türkiye’de geçerli Yeşil Kart sigorta poliçesi varsa, ülkemizdeki limitlere göre değil, zarar tutarına göre tazminat ödetilmesi ve ayrıca manevi tazminat isteklerinin de bu poliçeden karşılanması gerekir.

yabanci plakali arac kazalarinda tazminat
yabanci plakali arac kazalarinda tazminat

Yabancı Plakalı Araç Kazalarında Güvence Hesabının

5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi 2. fıkrası (d) bendinde “Yeşil Kart Sigortası” uygulamaları için faaliyet gösteren Türkiye Motorlu Taşıt Bürosunca yapılacak ödemeler için Güvence Hesabı’na başvurulabilecektir. denilmiştir. Kastedilen; eğer yabancı plakalı aracın Türkiye’de geçerli (Yeşil Sigortası) poliçesi yoksa ya da Türkiye’ye girişte Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (Trafik) yaptırmamışsa, bu araçlar bir trafik kazasına karıştıklarında, üçüncü kişilere verdikleri zararlar “Güvence Hesabı” tarafından Türkiye’deki limitlere göre ödenecektir. Burada tartışılan husus, yabancı plakalı aracın Yeşil Sigorta poliçesi varsa, zarar gören kişilere göre Türkiye’deki limitlere göre (yalnızca) maddi tazminat ödemesidir. Oysa limitsiz olarak zarar tutarı miktarına kadar maddi ve manevi tazminat ödemesi gerekmektedir.

Her ne kadar 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 91/6 maddesinde “Yabancı plakalı taşıtların Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslara göre Türkiye’de geçerli sigortaları yoksa bunlar için zorunlu mali sorumluluk sigortası Türkiye sınırlarına girişleri sırasında yapılır.” denilmiş; bu maddeye göre düzenlenip 13.07.2011 gün 27993 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Yabancı Plakalı Motorlu Kara Taşıtlarının Ülkemizde İşletilmesinden Kaynaklanan Hukuki Sorumluluk için Yaptırılacak Sigortaya İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” 4. maddesinde “Ülkemize girecek yabancı plakalı motorlu kara taşıtlarının işletilmesi nedeniyle üçüncü şahıslara verilecek zararlardan kaynaklanan hukuki sorumluluk için, bu Yönetmelikle belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde, zorunlu trafik sigortası veya bu sigortayla eşdeğer bir sigorta teminatının bulunması zorunludur.” denilmiştir. Aynı yönetmeliğin 5.maddesindeYabancı plakalı motorlu kara taşıtlarının bu Yönetmelik kapsamında bir sigorta teminatına sahip olup olmadıkları ülkemize girişleri esnasında ilgili mevzuat ile yetkilendirilen personel tarafından kontrol edilir.” denilmiş ise de bütün düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde Yeşil Sigorta Poliçesi ile uyum olduğu söylenemez.

Türkiye Motorlu Taşıt Bürosuna Karşı Dava Açılabilir mi?

Türkiye’de bulunan yabancı plakalı bir aracın kaza yaparak üçüncü kişilere zarar verdiği durumda yeşil sigorta poliçesi varsa,  genel hükümler uyarınca zarar görenin, yabancı plakalı aracın işletenine veya sigortacısına müracaat etmesi mümkündür. Ayrıca  sigortacı sayılan ve Yeşil sigorta poliçesi verilmesini sağlayan büroya karşı da husumet yöneltilmesi mümkündür. Türkiye Motorlu Taşıt Bürosu’nun çalışma esas ve usulleri hakkındaki yönetmeliğin “Büronun amacı” başlığını taşıyan 5. maddesinin 3. bendi uyarınca, yurt dışında sigortalanmış bulunan ve geçerli olan sigorta sertifikası taşıyan motorlu kara taşıt araçları sahipleri veya sürücüleri tarafından Türkiye’de sebebiyet verilmiş hasarların, doğrudan doğruya idare ve ödenmesi hususundaki işlemleri yapmak, büronun amaçları arasında sayılmıştır. Bu nedenle yabancı plakalı araçların Türkiye’de karıştıkları kazalarda, şayet geçerli bir yeşil kart sigortaları varsa, bunların sigorta yaptırmalarına gerek olmaksızın araçlarının neden olacağı zararlar karşılanacaktır.

Mağdur, bizzat ya da vekili aracılığı ile, idari yoldan başvuru yapmak ister ise, olayı özetleyen bir dilekçe ile (dava dilekçesi formatında) Türkiye Motorlu Taşıtlar Bürosuna başvuru yapmalıdır. Bu dilekçenin ekine, kazaya dair tüm bilgi ve belgeler eklenmelidir. Bu dilekçenin TMTB’na ulaşması sonrasında, ilgili büroda bir dosya açılmakta ve büro avukatları tarafından ilgili yabancı sigorta şirketi bilgilendirilmektedir. Aynı dosya içeriği, yurt dışı yabancı sigorta şirketi bünyesinde de açılmaktadır. Bu aşamada, dosyanın yürütülmesi, TMTB’nin kendi bünyesinde olabileceği gibi, TMTB’nin Türkiye’de yetkilendirdiği  şirketler (yabancı sigorta şirketlerinin Türkiye temsilcileri) tarafından da yapılabilmektedir. Ör: Van Ameyde, Avus, vs. Dosya, belirtilen kurum ve kuruluşların hukukçuları tarafından değerlendirilmektedir. Eğer tazminat miktarı yüksek ise, yurt dışı sigortanın yurt dışındaki hukuk büroları tarafından da dosyanın ele alınması söz konusu olabilmektedir. İzah edilen süreç, idari sürece dairdir. Belirtmem gerekir ki, TMTB’nin bünyesinde çalışan hukukçular, mağdurların taleplerinin değerlendirilmesi noktasında son derece profesyonel çalışmakla birlikte, dosyalarınızın akıbeti hakkında bilgi talebiniz olduğunda, en ufak bir problem yaşamadan bilgiye ulaşabilmektesiniz.

Dava yolu tercih edilir ise, mahkeme kararı beklenmelidir. Ancak, adli yolun tercih edilmesi, idari sürecin işlemesine engel olmadığı gibi, aksine faydası olduğu kanaatindeyim. Dava yolu tercih edilir ise, yurt dışındaki sigorta şirketine dava dilekçesini tebliğ etme zorunluluğunuz bulunmamaktadır. Yurt dışındaki sigorta şirketine izafeten TMTB’na tebliğ işleminin yapılması yeterlidir. TTMB, yabancı sigorta şirketi adına dava dilekçesini almaya yetkilidir.

Gümrük Yönetmeliği’nde Yeşil Kart Düzenlemesi Nasıldır?

07.10.2009 gün 27369 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Gümrük Yönetmeliği m.392/2 hükmünde “ Yeşil Kart Sigorta Poliçesinin süresi bitmiş veya Yeşil Kart’larda Türkiye rumuzunun üzeri çizilmiş ise böyle bir taşıtın Türkiye’ye girişine izin verilmez.” denilmesine göre, eğer trafik kazasında üçüncü kişilere zarar veren yabancı plakalı aracın Yeşil Sigorta Poliçesi yoksa, böyle bir aracın anılan yukarıdaki yönetmeliğe aykırı olarak ülkemize giriş yapmış olması bir “ hizmet kusuru” oluşturacağından, zarar görenlerin Maliye ve Gümrük Bakanlığı’na karşı dava açabilecekleri ve zararlarını isteyebileceği kanısındayız.

Yorum Gönderin

X
kadim hukuk ve danışmanlık