Kurum içi disiplinin sağlanması yoluyla kamu hizmetlerinin etkili ve verimli yürütülmesinin temini amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan personel için birtakım disiplin kuralları öngörülmüştür. Bu kurallara uyulmaması halinde disiplin suçunu oluşmakta ve Kanunda önceden düzenlenmiş bulunan disiplin cezalarından uygun olanının verilmesini gerektirmektedir. Memurlarla ilgili davalar da kendi içinde atama isteminin reddi işlemleri, disiplin işlemleri, parasal haklar, özlük hakları şeklinde alt başlıklara ayrılabilir. İdare hukukunun alt dalı olan memur hukukunda açılacak yürütme durdurma istemli iptal davaları idare mahkemeleri nezdinde yürütülür. İdari davalar uzmanlık gerektiren davalar olup bu konuda uzman avukat tarafından yürütülmesi gereklidir.
Memurlar, idarelerin kamu hizmetlerini yerine getiren personellerdir. Bu personellerle ilgili davalar idari yargının temel işlerinden birini oluşturmaktadır. Devlet Memurları Kanunu, personel rejimimizin temel yasalarından biridir. Kamu çalışanlarının çoğunluğunu teşkil eden memur statüsündeki personelin hizmet koşullarını, niteliklerini, atanma ve yetiştirilmelerini, aylıklarını, ödeneklerini ve diğer özlük işlemlerini düzenleyen temel yasa, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’dur. Disiplin hukukunu bilen alanında uzman idare hukuku avukatları bu alanda faaliyet göstermektedir.
Atama ve Atamama İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar
Memurların il içinde veya il dışında görev yaptığı yerden başka bir yere isteği dışında atanması ya da kendisinin atanma talep ettiği göreve atanmaması, ilk atanma, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması, asalet tasdik işlemlerinden kaynaklanan davalar bu gruba girmektedir. Burada atama sebebi disiplin soruşturması sonucunda getirilen teklifler olabileceği gibi, ihtiyaç ya da idarenin işleyişindeki rotasyon veya hizmet gereği de olabilir. Yapılan atama işlemlerinin kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olup olmadığı Mahkemece denetlenmektedir. Aynı şekilde atama isteminin reddi işlemleri de bu denetime tabidir.
Devlet memurluğuna atanma DMK 46 ve devamında düzenlenmiştir. Öncelikle belirtmek gerekir ki; devlet memurluğuna atanacak kişiler DMK 48. madde kapsamında şartları taşımalıdır. Bu madde kapsamında güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması olumlu sonuçlanmalıdır.
- Güvenlik soruşturması olumsuz olması sebebiyle ataması yapılmayanlar için açılacak idari davalarda sebebin hukuken geçerli, teyit edilebilir ve somut olması gereklidir.
- Atama istemlerinin reddi işlemine veya isteksiz olarak alt bölgelere yapılan atamalara karşı açılan davalarda davacı ile aynı kurumda çalışan emsal personellerin benzer şekilde atanıp atanmadığına bakılarak denetimi yapılmaktadır.
- Kurumlar arası atamalarda atanmak istenilen kurumun atamaya onay vermesi ancak çalışılan kurumun muvafakat vermemesi durumunda davacının çalıştığı kurumda hizmetine ihtiyaç bulunup bulunmadığının denetimi yapılmaktadır.
- Bütün istek dışı atama işlemlerinde atanan kişinin özür durumunun korunup korunmadığının ve özür durumunun niteliğine göre bu özrünün giderilip giderilmediğinin denetimi yapılmaktadır.
- Atama işlemi ataması yapılan memurun geçirdiği bir soruşturma nedeniyle yapılmışsa; aynı soruşturma sonucunda memura disiplin cezası verilip verilmediği, atama işleminin ikinci bir ceza niteliği taşıyıp taşımadığının denetimi yapılmaktadır.
- Atama davalarında dava konusu işlemin kamu yararı ve hizmet gerekleri içerisinde yapılıp yapılmadığının denetimi yapılmaktadır.
- Soruşturmaya dayalı yapılan atamalarda bu atamanın kişinin görev yerinin değiştirilmesini gerektirecek nitelikte olup olmadığının veya aynı il içinde bir birime atama yapılıp yapılamayacağı hususu denetlenmektedir.
- Rotasyona bağlı atama işlemlerinde istek dışı atananların ilgili mevzuatlarına göre çalışma süresi, çalışma bölgesi, hizmet puanlarının üstünlüğü hususlarına uyulup uyulmadığının denetimi de yapılmaktadır.
- Atama istenilen yerde atanmak istenilen memurun hizmetine ihtiyaç duyulup duyulmadığının ve önceki görev yerinde de bulunması gerektiği ve hizmetine ihtiyaç duyulup duyulmadığının denetimi yapılmaktadır.
- İdarece mevzuatta düzenlenen şartları taşımadığı halde yapılan mevzuata aykırı atama işlemleri her zaman geri alınabilecektir.
- Asalet tasdik; aday memurluktan asli memura geçişteki süreci ifade eder.
Atama ve Atamama İşlemlerinden Kaynaklanan Memurlarla İlgili Davalar Hakkında Örnek Yargı Kararları;
Disiplin Cezaları
Disiplin cezaları memurların uyması gereken çalıştıkları kurumun iç düzen kurallarına uymaması halinde memurlara uygulanan cezalardır. Bu cezaların büyük çoğunluğu 657 sayılı yasanın 125. maddesinde ağırdan hafife doğru sıralanmıştır. Bunlar; uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması ve devlet memurluğundan çıkarma cezası olarak düzenlenmiştir. Bu disiplin cezalarına ilişkin davalarda dikkat edilmesi gereken bir takım hususlar bulunmaktadır.
- Disiplin cezalarına karşı ilgili tarafından doğrudan doğruya dava açılacağı gibi dava açmadan önce 7 gün içinde ilgili makama itiraz edilebilir. İtiraz yoluna başvurulması halinde ilgili kurumların 30 gün içinde bu itirazı karara bağlaması gerekir. Bu itiraz haricinde birde üst makama itiraz vardır. Bu itirazda dava açma süresi içerisinde yapılır ve dava zamanaşımını keser. 60 gün içerisinde idare cevap vermez veya olumsuz cevap verirse idare mahkemesine yürütme durdurma istemli iptal davası açılabilir.
- Suç ve cezaların kanuniliği ilkesi gereği olarak kanunda yazılı olan eylemlerin gerçekleşmesi halinde o eyleme uygun ceza verilmelidir. Yani tipiklik ilkesi geçerlidir.
- Disiplin cezası vermeden önce mutlaka isnat edilen fiili içeren ve en az 7 gün süre verilerek savunma alınmalıdır. Savunma muhakkik tarafından alınabileceği gibi talimat ilede alınabilir. . Devlet Memurluğundan çıkarma cezası verilmeden önce mutlaka sözlü veya yazılı son savunma alınması gerekir.
- Disiplin soruşturmasında soruşturmacı olaydan ve olayın muhatabından bağımsız ve tarafsız bir kişi olmalıdır. Ayrıca soruşturmacı olarak atanan kişi tarafından dava konusu edilecek olan disiplin cezası verilmemelidir. Bu durum tarafsızlık ilkesine aykırı olacaktır.
- Dava konusu edilen disiplin cezası verilmeden önce mutlaka bir disiplin soruşturması açılarak soruşturma da olayların tanıklarının ifadelerine başvurulmalıdır. Olayın ana sorumlusu memurun lehine ve aleyhine tüm deliller titizlikle toplanmalıdır. Gerekli görüldüğü durumlarda disiplin soruşturmacısı tarafından olay hakkında bilirkişi incelemesi yaptırılabilir.
- Disiplin soruşturmasını başlatan kişinin disiplin amiri olması ve disiplin amiri olan kişinin tanık olarak ifadesine başvurulması hallerinde de disiplin amirinin tarafsızlığından söz edilemeyeceği için bir başka disiplin amirince cezanın verilmesi gereklidir.
- Soruşturmayı yapan muhakkik disiplin amiri olarak ceza veremeyeceği gibi cezanın itirazına bakan disiplin kurulunda da yer alamaz. Disiplin soruşturmasında teklif edilen fiilin disiplin kurulunca reddedilmesi halinde yeniden verilen cezada ilgili disiplin amiri uyguladığı cezaya uyan madde bendini de ifade etmek zorundadır.
- Kasıt aranan suçlarda disiplin cezasına uygun eylemde faiilin bilerek ve isteyerek bu fiili işlediğinin açık ve net olarak ortaya konulması gereklidir.
- Disiplin cezası verilmesine sebep olmuş fiili veya halin cezaların özlük dosyasından silinmesine ilişkin süre içinde tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanabilir. Aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiilin veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza verilir. Geçmiş hizmetlerindeki başarı, olumlu sicil ve ödül belgesi alan memurlar için bir derece hafif ceza verilebilir. Son olarak benzer fiili işleyen aynı durumdaki kişilere aynı ceza verilir.
Memurlarla İlgili Davalar Kapsamında Verilen Disiplin Cezaları Hakkında Örnek İdari Yargı Kararları;
Memurların Parasal Haklarına İlişkin İşlemlerden Kaynaklanan İdari Davalar
Memurların parasal haklarına ilişkin işlemleri de idari davaya konu edilerek alınabilmektedir. Memurların parasal haklarıyla ilgili uyuşmazlıklar, maaş alacağı ve ikramiyeyle ilgili uyuşmazlıklar, ek ders ve ek ödemeler ile ilgili uyuşmazlıklar, döner sermaye uyuşmazlıkları, kişiye borç çıkarılmasına ilişkin tazminatlar, uçuş tazminatları, sürekli ve geçici görev yolluğu ücreti olarak sıralamak mümkündür.
- Devlet memurlarına idarece yapılan hatalı ödemelerin geri istenilmesine ilişkin işlemler idari yargı yerlerinde dava konusu edilebilmektedir. Bu davalarda Danıştay önemli bir ölçüt getirmiştir. Bu konuda davacının hilesi veya idarenin açık hatası varsa davalar reddedilmektedir. Eğer açık hata veya hile yoksa son 60 gün içerisinde yapılan ödemeler geri istenebilir şeklinde içtihat oluşturmuştur.
- Memurların maaşlarının ödenmemesi, geç ödenmesi veya eksik ödenmesine ilişkin işlemler idari davaya konu edilebilir. Bazen hatalı olarak yapılan fazla ödemenin geri istenmesi de dava konusu edilebilmektedir. Bu davalarda kişinin maaşı alacağını hak edip etmediğine ve davacıya yapılan ödemenin veya ödememe işleminin hukuka uygun olup olmadığının denetimi yapılır.
- Sürekli görev yolluğu memurların bir yerden başka bir yere tayin olması halinde kendisine ve ailesine ödenen yevmiye, taşınma ve yol giderlerine karşılık ödenen ücrettir. Yolluk konusu 6245 sayılı kanunda düzenlenmiştir.
Memurların Parasal Haklarına İlişkin İşlemler Hakkında Örnek İdari Yargı Kararları;
Memurlarla ilgili davalar idare mahkemesine açılır. Yürütme durdurma istemi kesinlikle talep edilmelidir. Memurlarla ilgili davalar uzman idare hukuku avukatı ile yürütülmesi gereken özel davalardır. Kişi hakkında doğurduğu sonuçlar bakımından etkileri çok büyüktür. Bu sebeple hak kaybına uğramamak için idare hukukunda uzman bir avukattan danışmanlık ve avukatlık hizmeti almanızı öneririz.