Devlet Memurları Kanunu 93. Madde (DMK)
Emeklilerin Yeniden Hizmete Alınması
T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli olanlardan (5434 sayılı Kanunun 104. maddesine göre emeklilikle ilgili görevlere yeniden atanamayacaklar hariç) sınıfında yazılı nitelikleri taşımakta bulunanlar kanunun 92’nci maddesi hükümlerine göre kurumlarda boş kadro bulunmak şartıyla yeniden memurluğa alınabilirler.
- İlgili Makale:
- 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu (DMK) Tam Metin:
Devlet Memurları Kanunu 93. Madde Açıklaması
Emeklilerin yeniden hizmete alınabilmelerine imkan veren hükümler 93’üncü maddede düzenlenmiştir. Buna göre, T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli olanlardan, sınıfında yazılı nitelikleri taşımakta bulunanların yeniden memuriyete alınabilecekleri imkanı getirilmiştir. Ancak, emeklilerden kimlerin ve hangi koşullarda yeniden memuriyete alınabilecekleri maddede ayrıca hükme bağlanmıştır. Öte yandan, maddede istekle veya re’sen emekliye ayrılma ile ilgili bir ayrım da yapılmamıştır.
Buna karşılık Emekli Sandığı Kanununun 104. maddesine göre emeklilikle ilgili görevlere yeniden atanamayacakları belirtilenlerin, 93. maddeye göre memuriyete alınmaları mümkün değildir.
Emekli Sandığı Kanununun 104. maddesi, 39. maddenin yetersizlik ve disiplin sebepleri hariç olmak üzere (e) ve (f) fıkralarıyla 92. maddede gösterilenlerin, kurumlarda emeklilik hakkı tanınan görevlerde çalıştırılamayacaklarını hükme bağlamıştır.
Devlet Memurları Kanunu 93. Madde Emeklilerin Yeniden Hizmete Alınması Emsal Kararlar
Danıştay Beşinci Dairesi E:1998/2407, K:1999/222
- Devlet Memurları Kanunu 93. Madde
- Emeklilerin Yeniden Hizmete Alınması
Bu itibarla, davacının bu davaya konu işlemin tesisine yol açan 1.10.1996 günlü başvurusunun; “emekliye ayrılmış ve bu nedenle kamu görevi ile hukuki irtibatı kesilmiş bir kişinin, henüz kamu görevinde iken hakkında tesis edilmiş bir naklen atama işlemi ile ilgili olarak idari yargı merciince verilmiş iptal kararının uygulanması suretiyle eski görevine iade edilmesi istemi” olarak kabul edilmesi ve anılan yargı kararının uygulanabilirliğinin de bu husus göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi gerekmektedir
Hakkında tesis edilmiş bir idari işlemin iptali istemiyle açtığı davada lehine yürütmenin durdurulması veya iptal kararı verilen kamu görevlisinin, bu karar verilmeden veya verilen kararın gerekleri yerine getirilmeden önce kendi isteğiyle emekliye ayrılması hali söz konusu olduğunda, ortada birbirinden bağımsız iki ayrı işlemin mevcut olduğu görülmektedir. Bu işlemlerden birincisi, davacının (yani kamu görevlisinin) açmış olduğu iptal davası üzerine iptal edilen veya yürütülmesi durdurulan işlemdir. Diğeri ise, davacının iradesine dayanılarak, bir başka ifadeyle kendi isteğiyle emekliye ayrılması yolunda tesis edilen işlemdir.
Bu işlemlerden birincisi hakkında verilmiş bulunan iptal veya yürütmenin durdurulması kararlarının yerine getirilmesi gerekli ise de; davacı (kamu görevlisi), kendi isteği ile emekliye ayrılmak suretiyle idareye yeni bir işlem tesis ettirmiş olduğundan, artık ortada yerine getirilmesi gerekli bir yargı kararının varlığından söz etmeye hukuken olanak bulunmamaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesinin; emekli statüsünde olan ve davalı idareye yaptığı 1.10.1996 günlü başvurusunun “kamu görevine açıktan atanma” istemini içerdiğinin kabulü zorunlu bulunan davacının, yukarıda da açıkça belirtildiği üzere “uygulanabilirlik” niteliğini kaybeden (bir başka ifadeyle, hukuken davacının eski görevine atanması sonucunu doğurması mümkün olmayan) bir iptal kararının varlığından bahisle ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Emeklilerin Yeniden Hizmete Alınması” başlığını taşıyan 93. maddesi ile bu konuda idareye tanınan takdir yetkisini ortadan kaldırmak suretiyle, eski görevi olan … Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü görevine iade edilmesi sonucunu doğuracak şekilde dava konusu 9.10.1996 günlü, 13702 sayılı işlemin iptali yolunda hüküm kurmasında hukuki isabet görülmemiştir.
Danıştay On İkinci Dairesi E:1995/9637, K:1997/2356
- Devlet Memurları Kanunu 93. Madde
- Emeklilerin Yeniden Hizmete Alınması
Dava, … Emniyet Müdürlüğü kadrosunda görevli baş komiser iken hükümlülüğü nedeniyle 657 sayılı Yasa’nın 48/5 ve 98/b maddeleri uyarınca görevine son verilen ve açıktan emekliye sevk edilen davacının, göreve iade talebinin reddine ilişkin işlemin iptali ve meslekten ilişiğinin kesildiği 20.7.1987 tarihinden itibaren tüm özlük haklarının ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesi’nin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, davacının katil kastı olmaksızın müessir fiil sonucunda adam öldürmek suçundan yargılanarak bir yıl ağır hapis ve bir yıl memuriyetten yasaklama cezasıyla cezalandırılması nedeniyle, 657 sayılı Yasa’nın 48/5 ve 98/b maddeleri uyarınca, 20.7.1987 tarihli onayla memuriyet görevine son verildiğinin, 20.7.1988 tarihli onayla da açıktan emekliye sevk edildiğinin, davacının yargılamanın yenilenmesi talebiyle başvurusu üzerine, … Ordu Komutanlığı Sıkıyönetim … Askeri Mahkemesinin … gün ve …, K:… sayılı kararıyla isnat edilen suçtan beraatine karar verildiğinin, bu karar üzerine göreve iade talebinde bulunduğunun anlaşıldığı, 657 sayılı Yasa’nın 93. maddesi uyarınca emekliye ayrılan memurların yeniden hizmete alınmaları konusunda boş kadro bulunması ve gerekli nitelikleri taşımaları koşuluyla idareye takdir yetkisinin tanındığı ve bu yetkinin kullanımının yargı denetimine tabi olduğu, olayda davalı idarece 1993/50 sayılı Başbakanlık Genelgesi uyarınca davacı isteminin yerine getirilemediği savunulmuş ise de, davacının meslekten ilişiğinin kesilmesine neden olan suçtan yargılamanın yenilenmesi sonucunda kendisi ile birlikte beraat eden 2 polis memurunun, bu karar üzerine 1993 yılı Aralık ayında açıktan atamalarının yapıldığı, davacının gerekli nitelikleri taşımadığı ve boş kadro bulunmadığı konusunda bir iddia da öne sürülmediğinden, istemin reddine ilişkin işlemde, mevzuata, hakkaniyet ve eşitlik ilkelerine uyarlık görülmediği gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline ve davacının idareye başvurduğu 29.12.1993 tarihinden itibaren tüm özlük haklarının ödenmesine, bu tarihten önceki süreye ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Davalı idare, davacının emekliye ayrılması nedeniyle durumunun, ataması yapılan şahıslardan farklı olduğunu, baş komiserlik rütbesinde münhal kadro bulunmadığı gibi, geçmiş hizmetinin olumsuz olduğunu, açıktan atamaların durdurulduğuna ilişkin 1993/50 ve 1995/4 sayılı genelgeler uyarınca atamasının yapılamayacağını ayrıca davacıya başvuru tarihinden itibaren özlük haklarının ödenmesine karar verilmesinde mevzuata uyarlık bulunmadığını öne sürmekte ve idare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “emeklilerin yeniden hizmete alınması” başlıklı 93. maddesinde; “T.C Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli olanlardan (5434 sayılı Kanunun 104. maddesine göre emeklilikle ilgili görevlere yeniden atanamayacaklar hariç) sınıfında yazılı nitelikleri taşımakta bulunanlar kanunun 92. maddesi hükümlerine göre kurumlarda boş kadro bulunmak şartıyla yeniden memurluğa alınabilirler” hükmü yer almıştır. Olayda, idarenin, 20.7.1988 tarihli onayla açıktan emekliye sevk edilen davacının göreve iade istemini açıktan atama koşulları içinde değerlendireceği ve yukarıda sözü edilen yasa hükmü uyarınca, personel ihtiyacı, kadro durumu ve hizmet gereklerini göz önünde tutarak işlem tesis edeceği tabiidir.
Dosyanın incelenmesinden, davalı idarece, davacının göreve iade talebinde bulunduğu dönemde, 1993/50 sayılı Başbakanlık Genelgesi uyarınca açıktan atamaların durdurulduğunun ayrıca baş komiserlik rütbesinde münhal kadro bulunmadığı gibi davacının uzun süre görevinden uzak kaldığının belirtilmesi karşısında, göreve iade talebinin reddine ilişkin işlemde hizmet gerekleri yönünden hukuka aykırılık bulunmadığından, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Danıştay On İkinci Dairesi E:2003/1447, K:2003/2353
- Devlet Memurları Kanunu 93. Madde
- Emeklilerin Yeniden Hizmete Alınması
657 sayılı Yasanın 93. maddesinde, T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre emekli olanlardan (5434 sayılı Kanunun 104. maddesine göre emeklilikle ilgili görevlere yeniden atanamayacaklar hariç) sınıfında yazılı nitelikleri taşımakta bulunanların kanunun 92. maddesi hükümlerine göre kurumlarda boş kadro bulunmak şartıyla yeniden memurluğa alınabilecekleri belirtilmiş, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 39. maddesinin (e) fıkrasında, subay ve askeri memurlarla, gedikli subay ve gedikli erbaşların ahlak noktasından hüküm ile veya yetersizlik veya disiplin sebeplerinden dolayı sicilleri üzerine veyahut askeri mahkemelerce verilecek kararlar üzerine kurumlarınca resen; (f) fıkrasında, (e) fıkrasında yazılı olanlar dışındakilerin ahlak ve yetersizlik sebeplerinden dolayı yönetmeliğine göre sicilleri üzerine kurumlarınca resen emekliye sevk edilebilecekleri hükme bağlanmış olup, aynı Kanunun 104. maddesinde ise; 39 uncu maddenin yetersizlik ve disiplin sebepleri hariç olmak üzere (e) ve (f) fıkralarıyla 92’nci maddede gösterilenlerin kurumlarda emeklilik hakkı tanınan vazifelerde çalıştırılmayacakları hükme bağlanmıştır.
5434 sayılı Yasanın 104. maddesi ile 657 sayılı yasanın 93. maddesinin birlikte değerlendirilmesi sonucu disiplinsizlik nedeniyle Türk Silahlı Kuvvetlerinden resen emekli edilenlerin 657 sayılı Yasa hükümleri uyarınca tekrar göreve alınmalarının mümkün bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, K.K.K.lığında Astsubay iken 19.12.1995 tarihinde disiplinsizlik sebebiyle resen emekli edilen davacının 20.2.1997 tarihinde 657 sayılı Yasanın 93. ve girdiği halde 5434 sayılı Kanunun 98. maddesi uyarınca açıktan atanmasına ilişkin işlem hukuka aykırı olduğundan, bu hukuka aykırılığın daha sonra soruşturma ile saptanması üzerine adı geçenin görevine son verilmesinde mevzuata aykırılık bulunmamaktadır. Kaldı ki, davacı ve davacı ile aynı durumdaki bazı kişileri Belediyede göreve başlatan Belediye yetkililere hakkında yapılan atamaların 657 sayılı Yasanın 93 ve 5434 sayılı Yasanın 104. maddesine uygun bulunmadığı gerekçesiyle İçişleri Bakanlığınca soruşturma izni verilmiş olup, bu karara karşı ilgililerce yapılan itiraz Danıştay 2. Dairesince reddedilmiş ve böylece söz konusu kişilerin Belediye’ye atanmalarının mevzuata aykırı olduğu bu şekilde de ortaya konulmuştur.
Ayrıca İdare Mahkemesince işlemin Belediye Encümeni yerine Belediye Başkanınca tesis edildiğinden bahisle yetki yönünden de hukuka aykırı olduğu belirtilmiş ise de, davacının ataması hukuka aykırı bulunduğundan bu aykırılığın giderilmesi amacıyla tesis edilen göreve son verme işleminin Belediye Başkanlığınca tesisinde hukuka aykırılık görülmemiştir.