Süre uzatım dilekçesi, yargılama esnasında tarafların dilekçe sunma sürelerine eklenmesi için ve dava dilekçesi ile tensip zaptının tebliğ olmasından sonra cevap süresinin uzatılması için yargılama yapan mahkemeye gönderilen dilekçedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 127. maddesinde ve 317. maddesinde cevap dilekçesini verme süresi ile dilekçelerin verilmesi düzenlenmiştir. İşbu maddelere göre cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Cevap dilekçesini verme süresi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 127. ve 317/2. maddelerinde düzenlenmiş olup ilgili hüküm aşağıdaki gibidir: “Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak, durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkânsız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, cevap süresinin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve bir ayı geçmemek üzere ek bir süre verilebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir.”
Bu kapsamda, dava dilekçesinin davalı tarafa tebliğinden itibaren iki haftalık olan cevap süresi, davalı tarafça ilgili mahkemeye süre uzatım dilekçesi verilmesi suretiyle bir ayı geçmemek üzere uzatılabilecektir. Süresi içinde cevap dilekçesi verilmemesi halinde davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacaktır. Bu nedenle süresinde cevap dilekçesi verilmesi önem arz etmektedir. Ancak bazı hal ve şartlarda kişinin süresinde dilekçeye cevap verebilmesi mümkün olmayabilmektedir. Bu durumda da kanun koyucu taraflara süre uzatım dilekçesi ile ek süre verilmesini talep etme hakkı sunmuştur. Süre uzatım talebi, kanunda ön görülen şekilde ve sürede talep edilmesi gerekmektedir.
Süre Uzatım Talebi Nedir?
Süre uzatım, madde metninde de açıkça yazıldığı üzere, durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin iki haftalık cevap süresi içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkansız olduğu durumlarda davalı tarafça talep edilir. Örneğin uygulamada; dava dilekçesinde yer alan iddialara cevap verilebilmesi için çok kapsamlı bir araştırma yapılmasının gerekmesi ve bunun iki haftalık cevap süresi içinde gerçekleşebilmesinin hayatın olağan akışında mümkün olmaması gibi durumlarda, sıklıkla davalı taraflarca süre uzatım talebinde bulunulduğu görülmektedir. Süre uzatım talebi, yargılama sırasında davalıya tebliğ olunan dava dilekçesine kanunda öngörülen süresi içerisinde cevap verilmesinin çok zor yahut imkansız olduğu durumlarda davalının mahkemeden ek cevap süresi talep etmesidir. Cevap dilekçesi verme süresi, HMK’nın 127. maddesinde ve 317. maddesinde düzenlenmiştir. İlgili maddelere göre;
MADDE 127- (1) Cevap dilekçesini verme süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak, durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkânsız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, cevap süresinin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve bir ayı geçmemek üzere ek bir süre verilebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir.
MADDE 317- (2) Cevap süresi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki haftadır. Ancak mahkeme durum ve koşullara göre cevap dilekçesinin bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkânsız olduğu durumlarda, yine bu süre zarfında mahkemeye başvuran davalıya, cevap süresinin bitiminden itibaren işlemeye başlamak, bir defaya mahsus olmak ve iki haftayı geçmemek üzere ek bir süre verebilir. Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhâl bildirilir.”
Madde metinlerinden de anlaşılacağı üzere, yargılamanın davalı tarafının cevap verme süresi iki hafta olup bu iki hafta içerisinde davaya cevap verilmelidir. Ancak kanun koyucu tarafından davalıya bir hak olarak bu cevap verme süresinin uzatılmasını talep etme hakkı verilmiştir. Davalı taraf, cevap dilekçesini bu süre içinde hazırlanmasının çok zor yahut imkansız olduğu durumlarda bir defaya mahsus olmak üzere ek süre talebinde bulunabilecektir.

Süre Uzatım Dilekçesi Verilmesi Süresi
Hukuk yargılamasında yazılı yargılama usulü açısından m.127/1’de; basit yargılama usulü açısından ise m.317/1’de, mahkemece ek cevap süresine ilişkin talep hakkında verilecek kararın taraflara tebliğ edilmesi zorunlu kılınmıştır. Bu husus, “Ek cevap süresi talebi hakkında verilen karar taraflara derhal bildirilir.” şeklinde ifade edilmiştir.
Ancak davalının süre uzatım talebinin kabulü halinde verilen ek cevap süresinin ne zaman başlayacağı konusunda kanunda bir düzenleme bulunmamaktadır. Ek cevap süresinin; ek süre kararının verildiği tarihten mi veya ek süre kararının davalıya tebliğ edildiği tarihten mi itibaren işlemeye başlayacağı hususuyla ilgili Yargıtay’ın farklı görüşleri bulunmaktadır. Yargıtay’ın farklı görüşlerine göre;
- Ek süre iki haftalık yasal sürenin sona erdiği tarihi takip eden günden,
- Kararın davalıya tebliğ edildiği tarihten,
itibaren başlayacaktır. Mahkeme tarafından kabul edilen süre uzatım dilekçesi, cevap verme süresini bir kez olmak üzere en fazla bir ay daha uzatır. Ancak, yargılama usullerine göre ek süre uzunluğu değişebilir.
Süre Uzatım Dilekçesinde İlk İtiraz Yapılmalı Mıdır?
Hukuk yargılamasında ilk itirazlar, HMK 116. maddede düzenlenmiştir. Bu ilk itirazların cevap dilekçesi ile cevap süresi içerisinde yapılması gerekir. Davalı taraf mahkemenin yetkisine ilişkin yaptığı yetki itirazını ilk itiraz olarak cevap dilekçesi ile ileri sürmelidir. Davalının cevap süresi içerisinde cevap vermesinin çok zor yahut imkansız olduğu durumlarda süre uzatım talebinde bulunması halinde verilen ek süre içerisinde ilk itirazların da süresinin uzaması hususu tartışmalıdır. Ek cevap süresinin başlangıç tarihi hususunda kanunda bir düzenleme olmadığı gibi ilk itirazlara da açıklık getirilmemiştir. Yargıtay kararlarına göre, davalı cevap süresi içerisinde bir süre uzatım talebinde bulunmuş ise ve mahkeme tarafından bu talep kabul edilmişse, ek süre içinde ilk itirazlar cevap dilekçesi ile yapılabilir.
Davalının, cevap verme süresi iki hafta olup bu süre içerisinde davaya cevap vermelidir. Kanun koyucu tarafından davalıya iki haftalık süre içerisinde cevap vermesinin çok zor veya imkansız olduğu gerekçesi ile süre uzatım talebinde bulunma imkanı tanınmıştır. Davalının süre uzatım talebi doğrultusunda ek süre verilip verilmeyeceği hususu hakimin takdir yetkisindedir. Davalının süre uzatım talebinde ileri sürüldüğü nedenleri, somut olayın koşulları mahkeme hakimi tarafından değerlendirilir. Süre uzatım talebi gerekçesi olarak sunulan nedenlerin ek süre verilmesi için yeterli olmadığı ve davalıya ek süre verilmesine gerek olmadığı kanaatine varılması halinde hakim, davalı tarafın süre uzatım talebini reddedebilir. Süre uzatım talebinin reddedilmesi halinde, davalı iki haftalık cevap verme süresi içerisinde cevap dilekçesi vermediği için HMK 128. madde uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılır.
Süre Uzatım Dilekçesi Örneği
Ankara … Asliye Hukuk Mahkemesine,
Dosya Numarası :
Süre Uzatım Talep Eden
Davalı : Ad-Soyad (T.C.No:) – Adres
Vekili : Av. Umur YILDIRIM
Davacı : Ad-Soyad (T.C.No:) – Adres
Vekili : Av. Ad Soyad
Konu : Davaya cevap süresinin uzatılması talebimizi içerir.
Açıklamalar :
Yukarıda dosya numarası yazılı mahkemeniz dosyasında görülmekte olan işbu davada dava dilekçesi ve tensip zaptı müvekkile ../../…. tarihinde tebliğ edilmiştir.
Dava dilekçesine konu iddiaların tarafımızca değerlendirilmesi ile davaya ilişkin detayların araştırılması, gerekli belge ve bilgilerin toplanması zaman alacaktır. Bu nedenle 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 127 ve 317/2. maddeleri gereğince; mahkemenizden işbu dilekçe marifetiyle ek süre talep etme zarureti hasıl olmuştur.
Netice ve Talep : Yukarıda izah edilen ve mahkemenizce re’sen göz önünde bulundurulacak nedenlerle, davaya karşı cevap süresinin HMK m. 127 ve 317/2 gereğince uzatılmasına karar verilmesini vekaleten arz ve talep ederiz.
Davalı Vekili
Av. Umur YILDIRIM