0 (312) 911 9553
·
info@kadimhukuk.com.tr
·
Pzt-Cuma 09:00-18:00
Danışmanlık

İş Kazası Tazminat Davası | Şartları ve Dilekçe

11is kazasi tazminat davasi

İş kazası tazminat davası; işçinin iş görmesi sırasında iş ilişkisi nedeniyle yaralanması veya ölümü halinde, kendisine ya da mirasçılarına sorumlu işveren tarafından tazminat ödenmesi istemiyle açılan maddi ve manevi tazminat davası türüne denir. Bir işveren, işyerinde çalıştırdığı işçilerin kapsamlı olarak sağlıklarını ve güvenliklerini temin etmek durumundadırlar. Eğer o işyerinde iş sağlığı ve güvenliği gereğince tesis edilmez ve istenmeyen bir şekilde iş kazası meydana gelirse işveren gerçekleşen bu iş kazasından sorumlu olacaktır. Böyle bir durumda işverenin iş kazasını bildirme yükümlülüğü söz konusudur ve bunun yanı sıra işçiye aşağıda açıklanan birtakım maddi ve manevi tazminatları ödemek durumunda kalabilecektir. İş kazası tazminat davası;

  • Asıl işverene
  • Alt işverenlere (taşeron) karşı açılabilir.
  • Sigorta şirketine

Örneğin, A şirketi yaptığı inşaatın asansör işlerini taşeron olarak B şirketine vermiş, B şirketi de asansörün elektrik işlerinin bir kısmını C şirketiyle birlikte yapmışsa; C şirketi işçisinin iş kazası neticesinde yaralanması halinde, A, B ve C şirketleri mütesselsilen ve müştereken ödenmek kaydıyla iş kazası nedeniyle sorumludur.

İş Kazaları Nedir?

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre iş kazası; İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hâle getiren olay olarak tanımlanmaktadır.

İş kazası tazminat davası hukuki dayanakları;

  • 155 Nolu İş Sağlığı ve Güvenliği ve Çalışma Ortamına İlişkin ILO Sözleşmesi göre ( ILO Sözleşmesi | 18 Haziran 2015 Perşembe, ILO Kabul Tarihi: 3 Haziran 1981, Kanun Tarih ve Sayısı: 07.01.2004 / 5038, Resmi Gazete Yayım Tarihi ve Sayısı: 13.01.2004 / 25345, Türkiye’de Yürürlüğe Girdiği Tarih: 22 Nisan 2005 )
  • 155 Nolu ILO sözleşmesi Türk mevzuatı açısından usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmuş milletler arası anlaşma olması nedeniyle 2709 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90. Maddesinde gösterilen “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir.
  • Temel mevzuatımız 2709 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve 17. Maddesinde yazılı bulunan “Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.” Hükmüdür.
  • 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 417. Maddesi ve ilgili diğer maddeleri.
  • 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 13. Maddesi ve ilgili diğer maddeleri.
  • 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunun 4. Maddesine göre işverenlerin yükümlülükleri belirtilmiştir.

İş Kazası Sayılmanın Koşulları Nelerdir?

Her kaza iş kazası değildir. Herhangi bir kazanın iş kazası sayılabilmesi için bazı şartlara ihtiyaç vardır. Bu nedenle, bir olayın işe kazası niteliğinin bulunup bulunmadığı anlayabilmek öncelikle iş kazası geçiren kişinin;

  • Sigortalı olması,
  • Mutlaka bir olay ile karşılaşmış olması,
  • Meydana gelen olay nedeniyle bedenen veya ruhen engelli hale gelmesi,

hallerinin bir arada bulunması gerekmektedir.

İş Kazası Halleri Nelerdir?

5510 sayılı Kanuna göre iş kazası halleri şunlardır:

  • Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, işveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle,
  • Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
  • Hizmet akdi ile çalışan emziren kadın sigortalının, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
  • Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında,
  • Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle
    meydana gelen olaylardır.

Örneğin; havai fişek üretimi yapılan atölyede çalışan sigortalının meydana gelen patlama sonucu yaralanması veya vefat etmesi iş kazasıdır.

İş Kazası Tazminat Davası Nedir?

İşveren, işçisini gözetme borcu altında olup bu borcun bir gereği olarak işyerinde iş sağlığı ve güvenliğini sağlamakla yükümlüdür. İşverenin, kanuna ve sözleşmeye aykırı davranışı nedeniyle işçinin ölümü, vücut bütünlüğünün zedelenmesi veya kişilik haklarının ihlaline bağlı zararların tazmini, sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümlerine tabidir. Bu kapsamda işverene karşı işyerinde gerekli önlemlerin alınmaması sonucunda meydana gelen iş kazasında işçinin ölmesi veya yaralanması halinde işveren ve diğer ilgililer hakkında ceza davası açılabileceği gibi maddi ve manevi zararların tazmini için kazası tazminat davası da açılabilmektedir.

Bununla birlikte, iş kazası sonucunda işçinin ölmesi veya yaralanması halinde sözleşmeye aykırılık hükümlerinin yanı sıra bu durum aynı zamanda haksız fiil teşkil ettiğinden iş kazası davasında haksız fiil hükümlerine de dayanılabilir. İş kazası davalarında işveren aleyhine tazminata hükmedilebilmesi için;

  • İşyerinde gerekli iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmaması şeklinde kusurlu bir davranışın bulunması,
  • Bunun sonucunda iş kazasının meydana gelmesi,
  • Kaza ile işin ifası arasında illiyet bağının bulunması ve
  • İş kazası sonucunda işçinin ölmesi veya beden bütünlüğünün zedelenmesine bağlı olarak bir zararın ortaya çıkması gerekir.

İş kazası sonucunda ortaya çıkan zararların bir kısmı SGK tarafından karşılandığından işverene yalnızca SGK tarafından karşılanmayan kısmı için iş kazası davası açılabilecektir.

İş Kazası Davasında Maddi Tazminat

İşveren kusurlu davranışıyla neden olduğu iş kazası sonucunda ortaya çıkan zararı tazmin etmekle yükümlüdür. İş kazası nedeniyle maddi tazminat davasında Türk Borçlar Kanunu’nun haksız fiile ilişkin tazminat hükümleri uygulama alanı bulmaktadır. Buna göre ölüm veya bedensel zarar halinde işçi ve işçinin yakınları tarafından iş kazası tazminat davasında talep edilebilecek maddi tazminat kalemleri işçinin ölümü halinde yahut işçinin bedensel zarara uğraması halinde farklılık göstermektedir.

İşçinin ölümü halinde talep edilebilecek maddi tazminat kalemleri şunlardır:

  • Cenaze giderleri,
  • Ölüm hemen gerçekleşmemişse uygulanan tedavi giderleri ve çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar.
  • Ölenin desteğinden yoksun kalanların uğradığı zararlar.

İşçinin iş kazası nedeniyle bedensel zarara uğraması halinde talep edilebilecek maddi tazminat kalemleri şu şekildedir:

  • Tedavi giderleri,
  • Geçici olarak çalışamadığı döneme ilişkin kazanç kaybı,
  • İş kazası nedeniyle sürekli iş göremezliğin ortaya çıkması halinde bundan doğan kayıplar,
  • Ekonomik geleceğinin sarsılmasından doğan kayıplar

İş Kazası Nedeniyle Tazminat Hesabı Nasıl Yapılır?

  • İş Kazası Davası Maddi Tazminat Hesabı

İş kazası davasında maddi tazminat hesabı, uzman bilirkişiler aracılığıyla yapılmaktadır. Burada dikkate alınan hususlar şunlardır:

  • Kaza geçiren işçinin yaşı,
  • Kaza geçiren işçinin almakta olduğu ücret,
  • İşçinin muhtemel yaşam süresi,
  • İşçinin maluliyet oranı,
  • Tarafların iş kazasına ilişkin kusur durumu vs. gibi birden çok kriter dikkate alınır.
is kazasi tazminat davasi hesaplama
is kazasi tazminat davasi hesaplama
  • İş Kazası Davası Manevi Tazminat Hesabı

Manevi zarar, kişilik hakkına yapılan saldırı sonucunda bir kimsenin duyduğu elem, keder, üzüntü gibi duygusal ve/veya fiziksel acılar olarak tanımlanabilir. İş kazası sonucunda işçinin veya yakınlarının maddi zararın yanı sıra manevi zarara da uğraması mümkündür.

İş kazası sonucunda işçinin veya ölümü halinde yakınlarının manevi zararlarının tazmini SGK tarafından karşılanmaz. Bu bakımdan, iş kazası geçiren işçi ve yakınları, koşulları mevcutsa iş kazası tazminat davası ile işverenden manevi tazminat talebinde bulunabilir. Bu talep iş kazası davasında maddi tazminat talebiyle birlikte ileri sürülebilir.

İş kazası nedeniyle beden bütünlüğü zedelenen işçi, duyduğu acı, elem, üzüntü nedeniyle uğramış olduğu manevi zararın tazminini iş kazası tazminat davası açarak talep edebilir. İş kazası geçiren işçinin manevi tazminat talep edebilmesi için kaza nedeniyle mutlaka malul kalmış olması zorunlu değildir.  İş kazası geçiren ancak malul kalmamış olan işçinin de manevi zararının varlığından söz edilebilir. Nitekim iş kazası davasında manevi tazminatın mahkemece takdirinde zarar görenin geçirdiği tedavi süreci, meydana gelen zararın ağırlığı ve kalıcılığı, zararın etkileri gibi birden fazla faktör dikkate alınmakta ve iş kazası nedeniyle malul kalmamış işçi lehine de manevi tazminata hükmedilebilmektedir. Manevi tazminat miktarını şu kriterlerle belirlenebilir: (TBK m.47)

  • Somut durumun özellikleri,
  • Tarafların mali durumları,
  • Tarafların olaydaki kusurlarının ağırlığı (kusur oranları),
  • Meydana gelen manevi zararın büyüklüğü (Örneğin, ölüm, yaralanma veya sadece üzüntü duyulması),
  • Olay tarihi itibariyle paranın satın alma gücü.

İş Kazası Tazminat Davası Açma Süresi

İş Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat Davası Açma Süresi belirli bir hak düşürücü süreye tabi olmamakla birlikte 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. Maddesine göre 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Uygulamada cevabı en çok merak edilen soru iş kazası tazminat davasının ne kadar süreceğidir. İş kazasının ölümlü mü yoksa yaralanmalı mı olduğu davanın süresini etkileyen kriterlerdendir. Diğer bir kriter ise düştüğü mahkeme ve iş yoğunluğudur. Çünkü yaralanmalı iş kazalarında işveren tarafından işçinin maluliyet oranına itiraz edilmekte, hatta maluliyet oranı ayrı bir dava konusu yapılarak açılan maluliyetin tespiti davası, tazminat davasında bekletici mesele yapılmaktadır. Bu nedenle dava süreci uzamaktadır.

Yaralanmalı iş kazalarında açılan bir davanın sonuçlanması üste sayılan kriterlere göre ortalama 4-5 yılı bulmaktadır. Ölümlü iş kazası tazminat davası ise ortalama 3-4 yılda neticelenmektedir. İş kazası tazminat davasında görevli mahkeme İş Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise, işverenin ikametgahı veya kazanın gerçekleştiği yer mahkemesidir.

İş Kazası Halinde Yapılacak İşlemler

İş kazası geçirilmesi halinde, işçinin yapabileceği işleri şu şekilde sıralayabiliriz.

  • İşçi okumadan hiçbir belgeye imza atmamalıdır,
  • İmza atacağı belgelerde kazanın anlatım tarzına ilişkin kayıtların doğru ve gerçek duruma uygun olup olmadığını dikkatlice kontrol etmesi,
  • Mümkünse olayın sıcaklığı gidene kadar işveren tarafından önüne konulan hiçbir belgeyi imzalamaması,
  • Hastanede muayene olurken iş kazası olduğunun doktorlara bildirilmesi,
  • İşveren tarafından götürülen özel hastanede hasta yatış işlemlerinin hukuka uygun bir şekilde yapıldığını kontrol etmesi, iş kazası kaydının oluşturulup oluşturulmadığını kontrol etmesi,
  • Epikriz raporunu temin etmesi,
  • Taburcu olurken hasta dosyasından bir suret almasıdır.
  • Sosyal Güvenlik Kurumuna Geçici ve Sürekli ( Maluliyet ) Ödenekleri için başvuruda bulunmalı, sorumluların cezalandırılması için Savcılığa Suç Duyurusunda bulunmalıdır.

İş Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat Haklarının temini için duruma göre Arabuluculuk Başvurusu yapmalı ve İş Kazası Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat davası açmalıdır.

Sıkça Sorulan Sorular

İş kazası tazminat davası; işçinin iş görmesi sırasında iş ilişkisi nedeniyle yaralanması veya ölümü halinde, kendisine ya da mirasçılarına sorumlu işveren tarafından tazminat ödenmesi istemiyle açılan maddi ve manevi tazminat davası türüne denir.

İş kazası tazminat davasında görevli mahkeme İş Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise, işverenin ikametgahı veya kazanın gerçekleştiği yer mahkemesidir.



Avatar

1990 yılında Kırıkkale’de doğan Umur Yıldırım, orta öğrenimini Bursa Polis Koleji’nde tamamladıktan sonra yüksek öğrenimine Ankara Polis Akademisi’nde başlamış ve 2011 yılında ayrılmıştır. Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne başlayarak başarı burs ile üç yılda dönem ikincisi olarak mezun olmuştur. Halen tam burslu olarak Çankaya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü-Kamu Hukuku Bölümünde yüksek lisansına devam etmekte olan Umur Yıldırım, Kadim Hukuk ve Danışmanlık Bürosu’nun kurucusudur.

Yorum Yazın